YOZGATLI BESİCİ: “KURBANDAN SONRA BU FİYATA BU MALLARI TEKRAR ALABİLECEK MİYİZ?”

SEYFİ ÇELİKKAYA

Yozgat’ta besiciler, Kurban Bayramı için besledikleri kurbanlıklarını batı illerine götürmeye başlarken, sattıkları kurbanlıkların yerine, aynı fiyata yeniden hayvan alıp, alamayacakları konusunda endişeli. Yozgat Ziraat Odası Başkanı İsmail Açıkgöz, “Bugün hayvancılıkta tehlike çanları çalıyor, memlekette” dedi.

Yozgatlı besiciler yetiştirdikleri kurbanlık hayvanlarını büyükşehirlere satmak için götürüyor. Şap hastalığı nedeniyle canlı hayvan pazarları kapalı. Hayvanlarını belediyelerin belirlediği alanlarda kurdukları çadırlarda satışa sunmaya çalışan besicilerden bazıları da köyünde, çiftliğinde, ağılında kurbanlık satmayı tercih ediyor. Özenle bakıp, besledikleri hayvanlarını Kurban Bayramı’na kadar satmaya çalışan besiciler; girdi maliyetlerinden yakınırken, kurbanda sattıkları hayvanların yerine aynı fiyatla yeni hayvan koyup, koyamamanın endişesini yaşıyor.

“ÇANKAYA’DA KANUN ÇIKARIP BİZE UYGULATMASINLAR”

Yozgat Ziraat Odası Başkanı İsmail Açıkgöz, sözleşmeli hayvancılık modeline geçilmesi gerektiğine dikkat çekerek, yapılan hayvan ithalinde birilerinin rant elde etmesine izin verilmeden, doğrudan besicinin bundan yararlandırılması gerektiğini söyledi. Açıkgöz şöyle konuştu:

“Bu ülkede süt ineği kalmadı, mandıralar boşaldı. Bu ülkeye ithal edeceklerse de süt ineği ithal edilmesi lazım, küçük besi tosunu getirilmesi lazım, bu çiftçi üretmesi lazım. Üretmeyen ülke her zaman için sıkıntıya düşecek. Biz bunu 2021’de de gündeme getirdik, sözleşmeli hayvancılık modeline geçilmesi lazım, 2020’de de gündeme getirdik. Bugün hayvancılıkta tehlike çanları çalıyor, memlekette. Bu işler acısı. Bugün bakın biz yaklaşık beş hisselik hayvanı 50 bin liraya, 55 bin liraya, 60 bin liraya şu an kurbancıya satıyoruz. Pazara varıyoruz altı aylık bir erkek dana 45 bin lira. Biz bunu tekrar mandıraya nasıl koyacağız onun tereddüdünü yaşıyoruz. Eğer ithal de gelecek olsa üreticiye tekabül etmesi lazım. Belirli kişiler getirip de onun üstünden rant edilmemesi lazım. Girdi maliyetleri düştüğü sürece benim üreticim gerek tarladan gerek mandıradan çıkmayacak. Bunu Tarım Bakanımıza hassasiyetle intikal ettirmek istiyoruz, hassasiyetle eğilmesini istiyoruz. Gerekirse tabanla toplantı yapılsın, sahalara inilsin, sahalardaki hatalar görülsün. Çankaya’dan kanun çıkarıp da bize uygulatmasınlar. Damdan düşenini konusunu damdan düşenin derdini dinlesinler.”

“YİNE DE BU ŞEKİLDE RIZKIMIZI TEMİN ETMEYE ÇALIŞIYORUZ”

Yozgat Merkezdeki çiftliğinde besicilik yapan besicilik yapan Ali Çetinkaya, kurbanlık satışına başladıklarını, şu anda 60 kurbanlığı sattığını bildirdi. Çiftliğinde sattığı kurbanlıkları kesip, yüzdükten sonra parçalayarak kurban sahibine teslim ettiklerini vurgulayan Çetinkaya, yem girdi maliyetlerinden yakınırken, “Yem girdi maliyetlerinin biraz fazla olmasından dolayı birazcık bize eziyet oluyor ama ne yapalım elimizden gelen bir şey yok, yine de bu şekilde rızkımızı temin etmeye çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

Kurbanlık fiyatlarının uçuk olmadığını aktaran Çetinkaya, ortalama bir hissenin 12 bin lira aralığında olduğunu hisse fiyatının hayvanına göre değiştiğinin altını çizdi. Çetinkaya, kurbanlık alacak vatandaşlara da, “Vatandaş genellikle kurban alırken ağzının bozuk olmasına dikkat etmesi gerekiyor. Danalarımızın ağzında iki tane atık diş olması gerekiyor, önlerde tavşan şeklinde bir tane dişlerin atması gerekiyor” tavsiyesinde bulundu.

“KURBANDAN SONRA BU FİYATA BU MALLARI GERİ TEKRAR ALABİLECEK MİYİZ?”

Yozgatlı besici Ali Çetinkaya, Kurban Bayramından sonra sattıkları fiyata yeni hayvan alıp, alamayacakları konusunda endişesini de şöyle özetledi:

“Yem maddeleri çok pahalı. Kurbanlıkları sattık ama bilmiyorum, kurbandan sonra bu fiyata bu malları geri tekrar alabilecek miyiz? Bankalara borcumuz var. İllaki bir devir daim yapmak zorundayım. Nasıl olacak? Bu yem bitkisine bir çözümün önermesini istiyoruz. Şu anda samanımız bitti.  3 bin 200 liraya tonunu saman alıyoruz. O yüzden besiciler olarak biraz zor durumda olduğumuzu da bildirmek istiyorum. Yem çok pahalı, içinden çıkamaz hale geliyoruz. Bir torba yemi bıraktığımız zaman bir mal sabit yiyebiliyor. Bir şekilde de çarkı çevirmek zorundayız.”

Yozgat’ın Kavurgalı köyünden satmak için Antalya’ya götüren besici Musa Arık ise, “25 tane hayvanını satmak için Antalya’ya götürdüğünü belirterek, “Fiyatlar iyi makul. 70 bin lira ila 120 bin lira arasında diyoruz, bakalım ne olacak” şeklinde konuştu.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir