Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Bloomberg HT-Habertürk canlı yayınında gündeme yönelik soruları cevapladı.
Bakan Şimşek'in Açıklamaları Şu Şekilde:
"Geçen sene seçimden önce muhalefetin popülist iteklemesiyle EYT geçti. Geçen sene EYT’nin yıllık maliyeti finansman maliyetiyle birlikte 724 milyar TL oldu. Bütçe dengelerinin iyileşmesinde oldukça mesafe kat ettik. Ama kat edeceğimiz yol var. Gelecek sene bütçe açığının milli gelire oranını yüzde 3’ün altına çekeceğiz
Üçüncü dengesizlik büyümedeki dengesizlikti. Büyümede yeniden dengelenmeyi sağladık. Enflasyonun ana kaynağı iç talep kaynaklı büyüme. KKM’de 44 haftadır kesintisiz olarak düşüş var. Bu durum para politikasının çalışmasını engelleyen bir faktör. KKM’yi giderek bir sorun olmaktan çıkarıyoruz. Bugün itibariyle şirketlerin KKM’deki vergi avantajı son buldu. Artık şirketler için bir istisna yok. Bireylerin KKM’den kazandıkları da vergiye tabi olacak. KKM’den çıkış hızlanacak.
Kalıcı refah artışı için en önemli konu istihdamdır. Bir her sene ortalama 690 bin istihdam sağladık 20 yılda. Geçici olarak tabii ki ekonomide bir yavaşlama sürecine gireceğiz. Enflasyondaki düşüşle birlikte reel ücret artışları yaşanacak. Mayıs ayında enflasyon yükseldi diyebilirsiniz ama son 12 ayın enflasyonu o. Piyasalar temkinli, henüz programı tam satın aldılar diyemeyiz. Önümüzdeki 12 ay için yüzde 31 enflasyon bekliyorlar.
Bizim için önemli olan yıl sonunda enflasyonun yüzde 42’nin altına düşmesi, o zaman alım gücünün hissedileceği bir döneme gireceğiz.
Dolar/TL’de büyük dalgalar vatandaşları ve şirketleri tedirgin ediyor.
Geçen sene mali etki vardı. Yüksek bütçe açığı yüksek enflasyon demek. Biz mali etkiyi geriye çekeceğiz. İnşaat maliyetlerinde artışın bu sene devamı için bir sebep yok. Geçen sene KDV’yi artırmıştık ama bu sene bir KDV artışı gündemde değil.
Muhalefetin popülist söylemi olabilir ama biz bütün dengelere bakıyoruz. Muhalefetin popülist söylemine itibar etmeyeceğiz. Bizim tek bir amacımız var refah artışı ve refah artışının adaletli paylaşımı.
Gelecek sene bütçe açısından daha farklı bir noktada olacağız. Kazandığı halde vergi vermekten imtina eden kesimlerle mücadele edeceğiz.
Türkiye’nin risk primi geçen yıl 700 civarındaydı bu sene 270 baz puanlara geldi."