Manisa’da sendika değiştirdikleri gerekçesiyle işten çıkarıldıklarını belirten seramik işçileri ile destek veren arkadaşlarının protestoları sürüyor. İşçilere destek veren CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban, “İşçilerin özgürce istediği sendikayı seçme hakları anayasal bir haktır ve bu anayasal hakkı destekliyoruz” dedi. İşten çıkarılan Mehmet Pürçek de “Sadece anayasal haklarımız tanınmasını, sendika seçme özgürlüğümüzün tanınmasını istedik. 25. maddeden işten atıldım, nasıl iş bulurum, geçimimi sağlarım bilmiyorum” diye konuştu.
Manisa Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulu Elginkan Holding bünyesindeki Serel Seramik fabrikasında, üyesi oldukları Çimse-İş'ten istifa ederek Kristal-İş Sendikası’na geçtikleri gerekçesiyle işten atılan 15 işçi ve arkadaşlarının eylemleri devam ediyor. Serel işçilerine destek amacıyla CHP Manisa İl Başkanlığı, dün Manolya Meydanı’nda basın açıklaması yaptı. Açıklamaya CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban, CHP İl Kadın Kolları Başkanı Şadiye Uysal, CHP İl yönetimi, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi İl Başkanı Can Tunçdirek, DEVA Partisi İl yönetimi ve 150’ye yakın Serel işçisi katıldı.
Meydanda toplanan Serel işçileri “İşverenin baskıları bizi yıldıramaz”, “Gücümüz birliğimizden gelir”, “Türk-İş işçine sahip çık”, “Demokratik haklarımızı tanıyın”, “Sendika hakkımız engellenemez” yazılı dövizler taşıdı. İşçiler, “Susma sustukça sıra sana gelecek, Satılmış sendika istemiyoruz, yaşasın onurlu mücadelemiz” sloganları atarak alkışlı protesto yaptı.
CHP Manisa İl Başkanı Semih Balaban yaptığı açıklamada, Manisa’da son yıların en önemli işçi sınıfı eylemlerine tanık olunduğunu belirtti. Toplanmalarının tek ortak amacının emeğin mücadelesi olduğunu söyleyen Balaban, şunları dile getirdi:
“İŞÇİLERİN ÖZGÜRCE İSTEDİĞİ SENDİKAYI SEÇME HAKLARI, ANAYASAL BİR HAKTIR VE BU ANAYASAL HAKKI DESTEKLİYORUZ”
“Emeğin sesini duyurmak, işçi sınıfı ile dayanışma içinde olmak, sendika mücadelesinde onlara destek vermek için buradayız. Bir haftadır işçi sınıfı adına Serel işçileri meydanları dolduruyorlar. Burada amacımız siyaset değil, emeğin en yüce değer olduğu bilinci ile bu insanların emeklerini karşılığını daha fazla almaları ve daha rahat yaşamaları. Mücadelemizin tek hedefi bu. Her türlü sendikaya saygılıyız. Her türlü sendika emek mücadelesine katkı yapıyordur. Biz A sendikası, B sendikası demiyoruz. Bizim sendikalardan yana bir taraf olma durumumuz yok. Biz şunu diyoruz; işçilerin özgürce istediği sendikayı seçme hakları anayasal bir haktır ve bu anayasal hakkı destekliyoruz. Sorunun çözümü sizlerde, sizin bu birliğiniz, dayanışmanız her türlü sorunu çözecektir. Yaşasın işçilerin sınıf dayanışması diyorum. Siyasi bir amacım yok; ortak paydamız emek, haklar, hukuk. Ve diyoruz ki; hak, hukuk, adalet.”
Açıklamada söz alan Serel işçilerinden Mehmet Pürçek, 8 yıldır fabrikada çalıştığını belirterek şöyle konuştu:
“SADECE ANAYASAL HAKLARIMIZ TANINMASINI, SENDİKA SEÇME ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜN TANINMASINI İSTEDİK”
“Bizler ne para mücadelesine girdik ne başka bir mücadeleye girdik. Sadece anayasal haklarımız tanınmasını, sendika seçme özgürlüğümüzün tanınmasını istedik. Ben şu an işten çıkarıldım. 25. maddeden işten atıldım, nasıl iş bulurum, geçimimi sağlarım bilmiyorum. Zor süreç bizi bekliyor ancak birlik olduğumuz sürece yıkılmayacağımızın farkındayız. Bunu da net şekilde gösteriyoruz.”
Bir başka işçi "Çıktığımız bu onurlu mücadelede, herkes duysun ve bilsin ki kazanacağız" derken; bir diğer işçi de “Bizim mücadeleye çıkma sebebimiz, şirketle, holdingle en ufak bir sıkıntımız yok, bizim tamamen anayasal hakkımız olan sendika değişikliğine Gaye hanımdan anlayış göstermesini diliyoruz’’ dedi.
“ÇIKARILAN ARKADAŞLARIMIN GERİ ALINMASINI İSTİYORUM. HİÇBİR ŞEKİLDE TAZMİNATSIZ ÇIKARTILAMAZ”
Başka bir işçi de “24 yıldır çalışıyorum ama bir türlü emeğimin karşılığını alamadım. Sendikaya gidiyoruz bir şey yapmıyor, temsilci olduk yine bir şey yapmıyor, Serel’e gidiyoruz gene bir şey yapmıyor. 24 yılın emeğini Serel'den istiyorum. Çıkarılan arkadaşlarımın geri alınmasını istiyorum. Hiçbir şekilde tazminatsız çıkartılamaz” diye konuştu.
Basın açıklaması, Serel işçilerinin “Direne direne kazanacağız, Serel’in sahibi Serel işçisi” sloganlarıyla sonlandı.