İTO BAŞKANI AVDAGİÇ: REESKONT KREDİLERİ KESİNLİKLE AZALTILMAMALI

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, ihracata yönelik kredilerin amacına uygun kullanılıp kullanılmadığı yönündeki tartışmalara ilişkin, bunun tespitinin zor ve karmaşık olmadığını belirterek, “Özellikle ihracatçı firmalara verilen reeskont kredileri kesinlikle azaltılmamalıdır. Tam t...

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, ihracata yönelik kredilerin amacına uygun kullanılıp kullanılmadığı yönündeki tartışmalara ilişkin, bunun tespitinin zor ve karmaşık olmadığını belirterek, “Özellikle ihracatçı firmalara verilen reeskont kredileri kesinlikle azaltılmamalıdır. Tam tersine, ihracatımızı sağlıklı bir şekilde devam ettirmek için artırılarak kullandırılması hayati önem taşımaktadır” dedi.

İTO'nun ağustos ayı olağan meclis toplantısı dün yapıldı. Toplantıda, oda seçimlerinin 9 Kasım Çarşamba günü yapılması kararlaştırıldı. İTO Başkanı Şekib Avdagiç, toplantıda küresel ekonomiye ve iç piyasaya ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Avdagiç, şunları söyledi:

"BİZE DÜŞEN, BU DÖNEMDE KÜRESEL RESESYONDAN MÜMKÜN OLDUĞUNCA AZ ETKİLENMEK: Küresel ticarette pandemi sonrası öne çıkan tedarik avantajımızı iyi değerlendirirsek bu dönemde ülkemize pozitif ayrışma imkânı sağlayabiliriz. Bize düşen, bu dönemde küresel resesyondan mümkün olduğunca az etkilenmek, üretim maliyetlerini dengede tutarak rekabet avantajı sağlamak ve bununla da yetinmeyerek pazar ve ürün çeşitlendirmesine gitmek olmalıdır.

TİCARİ KREDİLERİN YILLIK ARTIŞ HIZI 2 AY ÖNCESİNE GÖRE YÜZDE 50 AZALDI: Finansmana erişim konusunda yaşanan sıkıntıların hızla aşılması büyük önem taşıyor. Faiz oranlarındaki artışla birlikte, bankacılık sektörünün kullandırdığı ticari kredilerin arındırılmış olarak yıllık artış hızı iki ay öncesine göre yüzde 50 azaldı. Kredi mekanizmasının bozulması üretimin, ticaretin ve ihracatın daralması anlamına gelecek. Dolayısıyla kredi kullanımını kısıtlamaya yönelik her türden politika, üretimi baskılama ve zincirleme etkilerle ekonominin tüm alanlarına sirayet eden bir negatif döngüye dönüşme riski oluşturabilir. Bu da bizi küresel resesyonda pozitif ayrışmadan alıkoyabilir, orta vadeli daha büyük sorunlarla karşı karşıya bırakabilir. İhracata yönelik kredilerin amacına uygun olarak kullanılıp kullanılmadığının tespiti hiç de zor ya da karmaşık bir süreç değil. Firmalarımızın kendi üretim alanlarında ihracat için ihtiyaç duyduğu girdiler, buna ilişkin finansman ihtiyacı ve söz konusu ihracatın ne kadar sürede gerçekleştiği belgelere dayalı olarak izlenebilmektedir. Bu kapsamda, özellikle ihracatçı firmalara verilen reeskont kredileri kesinlikle azaltılmamalıdır. Tam tersine, ihracatımızı sağlıklı bir şekilde devam ettirmek için artırılarak kullandırılması hayati önem taşımaktadır.

ENFLASYON MUHASEBESİNİN UYGULANMASI GEREKTİĞİ AÇIKTIR: Yüksek enflasyonla oluşan fiktif kârların vergilendirilmesi konusu yakın dönemin önemli başlıklarından birini oluşturacaktır. Bu çerçevede enflasyon muhasebesinin uygulanması gerektiği açıktır. İşletme sermayesi ihtiyacı giderek artan şirketlerimizin bir de yüksek enflasyon nedeniyle sermayelerinin vergilendirilmesi ve ilave sermaye erozyonu yaşamasının önüne geçmeliyiz. Enerji fiyatlarının oluşturduğu maliyet baskısına da dikkati çekmek isterim. Durgunluğa doğru gidilen ve sorunların devam ettiği küresel ekonomide Türkiye olarak biz, enerjimizin büyük bölümünü enerjiye harcamalıyız. Ülke olarak kalıcı şekilde enerjide dışa bağımlılığı azaltacak politikaların hızlandırılması gibi acil bir görevle karşı karşıyayız.

TÜRKİYE, TAHIL KORİDORUNUN AÇILMASININ MİMARI OLDU: Türkiye, son iki hafta içinde bölgesel liderliğini göstererek tahıl koridorunun açılmasının mimarı oldu. Küresel piyasalarda deyim yerindeyse tahılın fiyatını belirlemiştir. Daha ilk sevkiyatın tarihinin açıklanmasıyla birlikte küresel piyasalarda tahıl fiyatları yüzde 20 civarında geri çekildi. Savaştan önce Afrika ülkelerinin büyük bir bölümü buğday ihtiyacının yüzde 30’undan fazlasını Rusya ve Ukrayna'dan ithalatla karşılıyordu. Diliyoruz ki bu anlaşma, Ukrayna ve Rusya aralarındaki sorunların çözümü için bir başlangıç oluşturur ve benzer sorunların çözümüne örnek teşkil eder.

SEÇİMLERİMİZİ BU SENE 9 KASIM 2022 ÇARŞAMBA GÜNÜ GERÇEKLEŞTİRMEYİ PLANLIYORUZ: Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Kanunu’na göre oda seçimleri dört yılda bir, 1 Ekim-30 Kasım tarihleri arasında yapılıyor. Biz de İstanbul Ticaret Odası olarak seçimlerimizi bu sene 9 Kasım 2022 Çarşamba günü gerçekleştirmeyi planlıyoruz. İlçe Seçim Kurulu’nun teyidini müteakip bunu resmi olarak açıklayacağız. Seçimlerimizi yine İstanbul Dünya Ticaret Merkezi’nde (İDTM) yapmayı öngörüyoruz. Seçim takvimiyle ilgili Fatih İlçe Seçim Kurulu’na başvurulacak. Kurul’un teyidinin ardından resmi duyuru yapılacak.”

Ekonomi Haberleri