CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Kafkas Üniversitesi Rektörlüğü’nün AKP Kars İl Başkanı Adem Çalkın’ın açıklamalarından sonra Prof. Dr. Barlas Sülü’nün savunmasını istemesine tepki gösterdi. Adıgüzel, “Sağlıkta şiddetin nedenlerini aradığımız bugünlerde sağlıkta şiddetin nedenlerinden biri de Kars ilinde bu örnekte olduğu gibi AKP'nin hedef göstermesi ve bürokrasinin de taşeronluk yapmasıdır” açıklamasını yaptı.
Kafkas Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde görev yapan Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Doktor Murat Ersoy’un, 7 Haziran’da bıçaklı saldırıya uğraması üzerine sağlık sendikaları bir günlük iş bırakma eylemi yapmıştı. Konuyla ilgili Türk Tabipler Birliği Merkez Komitesi adına Onur Naci Karahancı, SES adına Kafkas Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Barlas Sülü, Türk Sağlık-Sen adına Kars Şube Başkanı Erhan Sarıkaya açıklama yapmıştı.
AKP Kars İl Başkanı Adem Çalkın, SES adına açıklama yapan Prof. Dr. Barlas Sülü’yle ilgili yerel ve ulusal basına mensup gazetecilerle yaptığı toplantıda “Barlas Sülü, ya siyaset ya da doktorluk yap” demişti. Bu açıklamanın ardından Kafkas Üniversitesi Rektörlüğü, Prof. Dr. Barlas Sülü’nün savunmasını istemişti.
CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, rektörlüğün AKP İl Başkanı Adem Çalkın’ın açıklamalarından sonra Prof. Dr. Barlas Sülü’nün savunmasını istemesine tepki gösterdi. Adıgüzel, konu ile ilgili görselleri de paylaşarak yazılı açıklama yaptı. Adıgüzel'in açıklaması şöyle:
“REKTÖR AKP İL BAŞKANININ TALİMATINI YERİNE GETİRİYOR”
“Kars Kafkas Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Barlas Sülü hocamız aynı hastanede çalışan diğer bir hekim arkadaşının bıçakla yaralandığı saldırıyı kınayan bir açıklama yapmış. Üstelik Prof. Dr. Barlas Sülü, Eğitim-Sen işyeri temsilcisi ve SES ile yetkili olarak bu açıklamayı yapmış. AKP Kars İl Başkanı çıkmış, vay efendim niye açıklama yapmış. Erdoğan'ı ve hükümeti eleştiremezmiş. Ya doktorluk yapsın ya siyasete girsinmiş. Rektörü de Barlas Hoca hakkında gereğini yap diye uyarmış. Ve gereği yapılmış. Barlas hocamız hakkında soruşturma açılmış. Soruşturma evrakında iki soru var: Bir, sendika üyeliğiniz var mı? Evet var, üstelik sendikanın hastane temsilcisi. İki, açıklama yapmadan önce izin aldınız mı? Hayır almadı, çünkü mevzuata göre hoca sendika sözcüsü ve 2005/14 sayılı genelge 7.madde ve 2010/2 sayılı genelge 2.maddeye göre bu basın açıklaması disiplin soruşturmasına konu edilemez. Rektör bunları bilmiyor mu, biliyor. Ama AKP il başkanının talimatını yerine getiriyor.
“KARS AKP İL BAŞKANI, BARLAS SÜLÜ HOCAYI HEDEF GÖSTERMİŞTİR”
Açıklama yaparken doktorlar işe neden ara vermiş. Nasıl yapacak poliklinikte hasta bakarken mi yapacaklar. CHP açıklama sırasında neden orada bulunmuş? CHP Kars İl Başkanı Taner Toraman ve örgütü görevini yapmış, sağlık çalışanlarına destek vermiş, sağlıkta şiddete karşı saf tutmuş. Onlar neden oradaydı diyeceğine, AKP ve sen neden yoktun, buna cevap ver. Sağlıkta şiddeti eleştirsinmiş, ama hükümete laf etmesinmiş. Demokrasilerde hükümetler hesap verir. Son 5 yılda 60 bin sağlık çalışanı şiddete uğradı. Onlarcası öldürüldü. Dicle’nin kenarında kaybolan bir koyun bile benim mesuliyetim altındadır diyen Erdoğan değil miydi? Cumhurbaşkanı Kars'a bir doktor daha gelmesi için çabalarken, biz Cumhurbaşkanına iftira atıyormuşuz. Senin kulakların sağır mı duymadın mı? Erdoğan doktorlara kapıyı gösterdi haberin yok herhalde. Kars AKP İl Başkanı sağlıkta şiddete giden yolda biz nerede hata yaptık demek yerine provokasyon yapmış, Barlas Sülü Hocayı hedef göstermiştir.
“SAĞLIKTA ŞİDDETİN NEDENLERİNDEN BİRİ DE AKP’NİN HEDEF GÖSTERMESİDİR”
AKP İl Başkanı sağlıkta şiddetin olduğu, doktorların hedef alındığı bir dönemde kendi ilinde çalışan kariyer sahibi bir tıp hocasını hem halka hem bürokrasiye hedef göstermiştir. Bürokrat emir erleri de gereğini yapmıştır. Bundan sonra doğabilecek her türlü fiziki veya idari sonuçların sorumlusu bu AKP il başkanıdır. Sağlıkta şiddetin nedenlerini aradığımız bugünlerde sağlıkta şiddetin nedenlerinden biri de Kars ilinde bu örnekte olduğu gibi AKP'nin hedef göstermesi ve bürokrasinin de taşeronluk yapmasıdır.”