CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 6 Şubat depremlerinde Malatya’da eşini ve kızlarını kaybeden depremzede Erol Hancı, kızları Dilek ve İrem Hancı ile CHP Genel Merkezi’nde bir araya geldi. Erol Hancı, “Rahmetli eşim ev aldık diye çok seviniyordu. Zaten ömrümüzde bir ev aldık. O da 3 ay sonra yıkıldı. Yıkılmasını da boş ver, ben 4 tane cenaze verdim o evde. Eşim ve 3 de kızım. İki kızım kaldı” dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Kahramanmaraş merkezli depremlerde Malatya’da eşi Kıymet Hancı, kızları Elif ile Merve Hancı’yı kaybeden depremzede Erol Hancı ile kızları Dilek ve İrem Hancı’yla CHP Genel Merkezi’nde bugün bir araya geldi.
Enkaz altında 34 saat kalan baba Erol Hancı, Kılıçdaroğlu’na şunları söyledi:
“Başkanım, nasıl yapılmış bir bina. O yetkiyi kim onlara vermiş? Allah sorsun. Başka da bir şey demem. Çünkü 27 yıllık değil, 30 yıllık bina olsun. Yani 30 yıllık bir apartman eski ve çürükse kimse apartman almasın.
“ZATEN ÖMRÜMÜZDE BİR EV ALDIK. O DA 3 AY SONRA YIKILDI. BEN 4 TANE CENAZE VERDİM O EVDE”
Rahmetli eşim ev aldık diye çok seviniyordu. Zaten ömrümüzde bir ev aldık. O da 3 ay sonra yıkıldı. Yıkılmasını da boş ver, ben 4 tane cenaze verdim o evde. Eşim ve 3 de kızım. İki kızım kaldı. Benim anlamadığım yeni binalar da çöktü. Yani mesela Bostanbaşı olsun, oralar hep yeniydi. 3-4 yıllık binalar bile çöktü.”
Kılıçdaroğlu ise şöyle konuştu:
“JAPONYA DEPREM BÖLGESİ. BİR KİŞİNİN BURNU BİLE KANAMIYOR”
“Şimdi fay hattı geçilen yerde, belli artık bu teknolojik olarak hesaplayabiliyorsunuz. Bu binada kaç tane kolon var, baktığınız zaman çıkıyor zaten. Deprem bölgesinde de fay hattı belli. Fay hattı üzerinde ev yapılmaz. Şili’de oldu. Oraya bakıyorsunuz. Sadece 400 kişi hayatını kaybetmiş. Biz de 40 bin kişi. Japonya deprem bölgesi. Üstelik bizden çok daha fazla deprem olur. Bir kişinin burnu bile kanamıyor."
Erol Hancı’nın kardeşi ise “Abimgilin binasında 70 kişi vardı büyük ihtimal. 10 kişi çıktı. O da şans eseri boşluktan” diye konuştu.
“KONTEYNER DİYORUM, 1 AYA KADAR KURULACAK DİYOR. BEN SOKAKTA 1 AY NE YAPACAĞIM?”
Erol Hancı’nın, depremden 11 saat sonra enkazdan kurtarılan kızı çadır gelmediğini belirterek, “Evim yıkıldı şu anda dışardayım, diyorum. Adam bana 10 gün beklememi söylüyor. Zaten Malatya’da kar yağıyordu, soğuk. Kalacak yerimiz yok. Çadır istiyorum, 10 gün bekle diyor. Konteyner diyorum, bir aya kadar kurulacak diyor. Ben sokakta bir ay ne yapacağım? Zaten depremzedeyiz, kıyafetlerimiz yok doğru düzgün. Kuzenlerimin kıyafetleriyle şu an idare etmek zorundayım” dedi.
“SABAHA KADAR HİÇ KİMSE SOĞUKTAN YATAMADI”
Kılıçdaroğlu, depremzedelerin soğuktan yatamadığının altını çizerek, “Bir gece Arsuz’da kaldım. Sabaha kadar hiç kimse soğuktan yatamadı. Hiç soyunmadık, yatağın altına öyle girdik yani sabaha kadar. Biz evde kalıyoruz. Ya peki dışarıda? O insanlar enkazın önünde bekliyor” diye konuştu.
Malatya’da çadır olmadığını söyleyen depremzedeler, “Çadır yoktu. Gürsel Bey, sağ olsun çadır getirtti, kurdu. Onun içine sığındık. Gürsel Bey gelmese oraya çadır da gelmeyecekti” dedi.
“BENİM KIZ KARDEŞİMİN ALTINDA KOLONLAR GİTMİŞ. OTURUR RAPORU VERİYORLAR”
Hancı’nın kızı kolonları kesilen binaya sağlam raporu verildiğini söyledi. Erol Hancı’nın kardeşi de “Oturma raporu veriyorlar. Benim kız kardeşimin altında kolonlar gitmiş. Oturur raporu veriyorlar. Ölsen bunun sorumlusu kim olacak” diye ekledi. Kılıçdaroğlu, Hancı ailesine “Müteahhiti değil, raporu vereni bulacaksın” yanıtını verdi.
“KOLONLARIN KESİLDİĞİNİN MUTLAKA TUTANAĞA GEÇMESİ LAZIM”
Kılıçdaroğlu ise “O kolonların kesildiğinin mutlaka tutanağa geçmesi lazım. Her binadan ayrıca numune alınması lazım. Bunu da söyledik. Numunelerin başında bekliyorlar. Numune alınması lazım ki binanın betonu, demiri doğru mudur, yeteri kadar güvenli midir değil midir onların analizi yapılsın” diye vurguladı.
“34 BİN BİNA ŞU ANDA YIKILACAK DURUMDA”
Kılıçdaroğlu, İstanbul depremine değinerek, “Şimdi İstanbul üzerinde duruluyor mesela. 34 bin bina şu anda yıkılacak durumda. Deprem olmasa da yani. Bir gecede çökebilir. Burada kalanların hiçbirisi ev sahibi değil. Hepsi kirada. Ev sahibi kiraya vermiş. Oradaki insanlar nereye gidecek Allah aşkına” diye konuştu.