Bir yılı aşkın süredir yürütülen klinik araştırmada, yeşil çaydaki etkin madde epigallocatechin gallate sinir hücrelerinin etkileşimini düzenleyerek bireylerin hafıza ve davranış testlerinde aldıkları puanı yükseltti. Ayrıca beyin taramalarında etkilerin giderek arttığı ve testten 6 ay sonra dahi olumlu etkilerin devam ettiği gözlemlendi.
Çayın etkisi giderek artıyor
Bilim dergisi The Lancet Neurology'deyayımlanan araştırmanın sonuçlarına göre, Down sendromlu 84 genç yetişkin birey test süresince iki gruba ayrıldı. Gruplardan birine kafeinsiz yaklaşık yüzde 45 oranında epigallocatechin gallate içeren yeşil çay verilip bilişsel eğitim uygulandı. Diğer gruba da plasebo (etkisiz madde) verildi.
Denekler 3, 6 ve 12 ay arayla teste tabi tutuldu. Kategorilerin çoğunda kayda değer gelişim gözlemlenmedi ancak örüntüleri fark etme, sesli çağrışım ve uyumlu davranış kategorilerinde yeşil çay içen grup diğerinden kayda değer miktarda daha yüksek puan aldı. Üstelik puan farkı her testte arttı.
"Tedavi değil"
Barselona'da Genom Düzenleme Merkezi'nden araştırmacı Mara Dierssen, "Bu sendromu gösteren bireylerde bilişsel gelişimin gözlemlendiği ilk test bu oldu" dedi. Dierssen, bulguların kuvvetli olmasına karşın bu yöntemin bir 'tedavi' olmadığını özellikle vurguladı; bireylerin yaşam kalitesini artırmaya yardımcı olacağını söyledi.
Dierssen fareler üzerinde daha önceki bir araştırmasında DYRK1A olarak kodlanan bir genin Down sendromunda etkin rol oynadığını keşfetmiş, bu geni bastırarak beyin gelişiminde önemli gelişmeler gözlemlemişti. Ancak söz konusu araştırma insanlarda denenmedi.
Benzer bir başka araştırmada da, zihinsel hastalıkların tedavisinde kullanılan lityumun Down sendromlu farelerde bilişsel yetkinliklerin kazanımına katkı sağladığı, yeni nöron ağlarının kurulmasını mümkün kıldığı ortaya çıkmıştı.
Binde 1 görülüyor
Down sendromu, zihinsel yetkinliği etkileyen en yaygın genetik bozukluklardan biri. Dünya Sağlık Örgütü'ne göre her bin kişiden 1'ini etkiliyor.
Trizomi 21 olarak da bilinen sendrom, 21 numaralı kromozomun iki tane olması gerekirken üç tane olması nedeniyle görülüyor. İnsanlarda 23 çift kromozom var ve bu yapı yaklaşık 25 bin protein kodlaması içeren genleri taşıyor.