Güler, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hazırlanan metni sunduklarını ifade ederek, son birkaç rötuş yapacaklarını ve bu hafta içi muhalefet partisi grup başkanvekilleriyle görüşmek suretiyle hafta sonuna doğru Meclis Başkanlığına teklifi vereceklerini dile getirdi.
Tekliflerinin 5199 sayılı Kanun’daki bazı maddelerde değişiklik içerdiğini söyleyen Güler, “Merak edilen hususlardan biri de şu. 5196 sayılı Veteriner Hizmetleri Kanunumuz var. Çünkü oradaki ifadeler ve düzenlemelerdeki durum da önem arz ediyor. Tabii şunu ifade etmek isteriz ki sokaklar son günlerde -özellikle Adana’daki evladımıza ben buradan geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum- güvenli bir alan olarak tarif edilemez. Bunu öncelikle ifade etmek istiyorum. Yani sokaklar hem hayvanlar hem insanlar için -bu konular da soğuktur, açlıktır, hastalıktır- güvenli alanlar değildir. Bizim bir yaşam alanı şekliyle köpeklerimizi, hayvanlarımızı daha korunaklı, daha güvenli alanlara almamız gerekiyor. Çok nitelikli barınaklara almamız gerekiyor. Bakanlığımızın, Tarım ve Orman Bakanlığımızın, diğer bakanlarımızın güçlü desteğiyle hem barınakların imkanlarını arttırma hem ciddi bir kısırlaştırma, aşılama ve aynı zamanda sahiplendirme noktasında çok güçlü bir çalışma olacak” dedi.
5196 sayılı Veteriner Hizmetleri Kanunu’nun 9. maddesine ilişkin konuşan Güler, “Halihazırda şu anda bu kanun yürürlükte. 9. maddesi; kuduz riski taşıyan, rehabilite edilemeyecek şekilde azgınlaşmış ve barınaklarda diğer hayvanlara zarar veren ve bu hastalık riski noktasında barınakta kalma imkanı kalmayan hayvanların ötenazi ile hayatına son verilmesini emrediyor. Kanun şu anda var. Biz şimdi sokaklardan hayvanlarımızı barınaklara alıp hem kısırlaştırma, hem sahiplendirme hem de aşılama noktasında güçlü bir destek verirken, barınaklarda kalma imkanı kalmayan, hastalık taşıyan, hem hayvandan hayvana hem de hayvandan insana ciddi manada sağlık riski taşıyan, rehabilite edilme imkanı kalmamış ve çok farklı ırklardaki hayvanların barınaklarda da diğer hayvanlara zarar verdiğini görüyoruz. Aynı zamanda dediğimiz gibi çok önemli bir kuduz riski tehlikesi var. Dolayısıyla bunu da göz önüne almamız gerekiyor. Mutlaka bu süreçlerde o barınaklardaki yaşam kalitesinin niteliğinin arttırılması noktasında bizim tedbirler almamız lazım. O tedbirlerden biri de bu türden hayvanlarımıza acı çektirmeden, merhametimiz iklimine uygun olaraktan ötenazi yoluyla hayatlarına son vermek lazım” dedi.