Kategori: Asayiş

  • Uyku Keki Nedir? Sosyal Medyayı Sallayan Uyku Keki Yasal mı?

    Uyku Keki Nedir? Sosyal Medyayı Sallayan Uyku Keki Yasal mı?

    Sosyal medya üzerinden satışına başlanan ve kısa sürede popüler olan uyku kekleri, büyük bir tehlikeye de neden oluyor. Satıcılar derin uyku uyuma noktasında kekin etkili olduğunu söylese de farklı iddialar ve sosyal medya üzerinden satışı yapılması pek çok şüpheyi de beraberinde getiriyor.

    Uyku Kekleri Uyuşturucu mu?

    Uyku Keki ya da uyku kekleri adıyla satışı sunulan bu ürünlerin satış fiyatı 1200 TL olarak belirlenmiş. Keklerin içerisinde yer aldığı belirtilen Delta-9 THC ise uyuşturucu madde olarak biliniyor. uyku keklerinin tüketiminin çok yaygınlaşması sonrasında çeşitli haber kanallarında konuyla ilgili açıklamalar yapan uzmanlar ise durumun bir an önce kontrol altına alınması gerektiğini ifade ediyor.

    Uyku Kekleri Sayfası Kapatıldı

    Geçtiğimiz günlerde haberlere konu olan bu durum sonrasında firma, satış sayfalarını ve sosyal medya hesaplarını da kapattı. uyku keklerini kullananların ayakta dahi zor durduğu, gözlerinde kızarıkların olduğu ve kendilerinden geçerek bir nevi bayıldığını gösteren görüntüler ise şok etki yarattı.

    Esrarın içerisindeki etken maddelerden birisi olan Delta-9 THC’nin yasal olmadığını belirten uzmanlar, bir kekmiş gibi görünüm katılarak uyuşturucu satışının yapıldığını öne sürdü. Konuyla ilgili açıklamalarına yer verilen Gıda Mühendisi Samet Şahin ise şöyle dedi;

    Bu madde esrar maddesinin etken maddesidir. Sağlığa kesinlikle zararlıdır. Bu madde esrar maddesinin etken maddesidir. Aslında baktığımız zaman kullanıma uygun bir madde değil. Zaten ülkemizde de herhangi bir gıdaya katılması uygun ve yasal değil. Esrarın etken maddesi olduğu için esrarın göstermiş olduğu etkileri gösterebilir. Uyuşukluk ya da bağımlılık gibi tekrar aynı gıdayı tüketmek gibi yapılabilir.

    Uyku Keki Nedir?

    Uyuttuğu iddia edilerek online olarak satışı sunulan uyku keki, içeriğinde uyuşturucu etken maddeler bulunan bir tür bağımlılık yaratan ürünlerdir.

  • Türkiye’nin En Mutlu 10 Şehri Açıklandı

    Türkiye’nin En Mutlu 10 Şehri Açıklandı

    Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Yaşam Memnuniyeti Araştırma sonuçlarını duyurdu. Resmi olarak yapılan açıklamalarda yaşam memnuniyeti en yüksek olan iller ortaya çıktı. Bu şehirlerde olan kişilerin yaşamla bağı çok daha yüksek ve çok daha mutlular.

    İşte Türkiye’nin En Mutlu 10 Şehri

    Türkiye’nin en mutlu şehri Sinop olarak ön plana çıkıyor. Bu ildeki kişilerin yüzde 77,66’sı mutlu olduğunu ifade ederken Türkiye’deki en yüksek oran olmasıyla da Sinop birinciliğe ulaşıyor. Listeye giren diğer iller ve mutluluk oranları ise şöyle;

    • Sinop – Mutluluk oranı: %77,66
    • Afyonkarahisar – Mutluluk oranı: %76,43
    • Bayburt – Mutluluk oranı: %75,91
    • Kırıkkale – Mutluluk oranı: %75,48
    • Kütahya – Mutluluk oranı: %73,76
    • Çankırı – Mutluluk oranı: %73,50
    • Düzce – Mutluluk oranı: %72,77
    • Uşak – Mutluluk oranı: %72,34
    • Siirt – Mutluluk oranı: %71,65
    • Şırnak – Mutluluk oranı: %71,36
  • Dilan Polat Hapisten Ne Zaman Çıkacak?

    Dilan Polat Hapisten Ne Zaman Çıkacak?

    Türkiye’nin en önemli gündemlerinden birisi olan Dilan Polat, Kasım 2023 tarihinde cezaevine girmişti. Kara para aklama iddiaları ile tutuklu yargılaması süren Dilan Polat’ın avukatları, tutuksuz yargılama için yaptıkları başvurudan olumlu sonuç aldı.

    Dilan Polat İçin Tahliye Kararı

    Dilan Polat için mahkemeden tahliye kararı geldi. Mahkeme, yurt dışına çıkış yasağı getirdiği Dilan Polat için tutuksuz yargılama kararını açıkladı. Böylece Dilan Polat için cezaevi süreci de şu an için sona ermiş oldu. Sosyal medyada gündem olan bu durum için bazı kullanıcılar tepki gösterirken bazıları da büyük sevinç yaşadı. Tahliye kararı sonrasında akıllarda yer alan soru ise “Dilan Polat hapisten ne zaman çıkacak?” oldu.

    Dilan Polat Hapisten Ne Zaman Çıkacak?

    Dilan Polat tahliye kararı kapsamında bugün cezaevinden çıkacak. Avukatları tarafından yapılan açıklamalarda MASAK raporunda ünlü isim için suçun isnat edilmediği ve sağlık durumunun da cezaevinde kalmak için uygun olmadığı belirtilmişti. Mahkeme tüm bu ifadeler ve inceleme sonucunda tutuksuz yargılama yönünde karar aldı.

    dilan-polat.jpg

    Marmara Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuklu bulunan Polat’ın bugün cezaevinden çıkması beklendiği gibi çıkışın gizli mi yoksa açık şekilde mi yapılacağı bilinmiyor. Dilan Polat’ın eşi Engin Polat ise tutuklu olarak yargılanacak.

  • Yusuf Güney Yeni Kehanetleriyle Korkuttu

    Yusuf Güney Yeni Kehanetleriyle Korkuttu

    Katıldığı bir programda astral seyahat ve dünyanın geleceğine yönelik söylediği sözler ile gündem olan Yusuf Güney, Dünya Sağlık Örgütü’nün maymun çiçeği virüsü kararı sonrasında yeniden gündeme geldi. Aylar öncesinde yaşanacak virüs olayını gündeme getiren şarkıcının o dönemdeki açıklamaları çoğu kişi için alay konusu olmuştu. Ancak patlak veren yeni salgın, Afrika’nın ardından pek çok Avrupa ülkesinde görülmeye başladı. “Ağustos ayında yeni pandemi geliyor” diyerek durumu açıklayan Yusuf Güney, yeni açıklamalarında çok iddialı sözlere yer verdi.

    Yusuf Güney: Her Şeye Hazırlıklı Olun

    Yusuf Güney açıklamasında her şeye hazırlıklı olunması gerektiğini söyledi. Dünyada görülmeyen değişik varlıkların türeyeceğini ve görülmeye başlayacağını söyleyen Yusuf Güney “Öyle varlıkları gösterecekler sizlere ki aklınızı yitireceksiniz. İnanılmaz varlıklar türeyecek” dedi.

    Bu sözleri ile sosyal medyada gündem olan ünlü isme pek çok kullanıcı “Abartı” yorumlarında bulundu. Bazı kullanıcılar ise bu sözlere destek verdi ve zamanın geldiğine dikkat çekti. Yusuf Güney’in açıklamasında korku frekansı gibi bazı durumlara vurgu yaptı ve şöyle dedi;

    Artık her şeye alışın, her şeye hazırlıklı olun lütfen. Nasıl kurtulacağız, bunlara karşı nasıl güçlü olacağız? Öncelikle kesinlikle korku frekansından uzak durun. Öyle yerler, öyle geçit kapıları var ki bu kapılardan acayip varlıklar getirmeye çalışıyorlar. Şeytanı bedenleştirmeye çalışıyorlar. Bu saatten sonra işler iyice karıştığında kime güveneceğini şaşıracağınız durumlar yaşayacaksınız ve kendimiz döngüler içerisinde olacağız.

  • Devlet Arşivlerinin En Çok Arananları Belli Oldu

    Devlet Arşivlerinin En Çok Arananları Belli Oldu

    Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı’nın tüm vatandaşlara sunduğu çevrimiçi belge tarama sistemi, büyük ilgi görüyor. 2024 yılının ilk yarısı itibariyle platformdaki kullanım istatistikleri paylaşıldı. Buna göre 2024 yılının ilk 6 ayı içerisinde 386 bin kişi etkileşim sağladı. Bu kişilerin yaptığı sorgulamalarda ise 5 milyon 626 bin belge incelendi. Üstelik bu belgelerden 335 bini de görüntü kaydıyla kayıt altına alındı.

    Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı’nda Kök Araştırması

    Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı belge tarama hizmetlerinde en çok kökenler merak edildi. 2005 itibariyle hız kazanan sistem için bugüne kadar 75 milyon 875 bin 671 belge dijital ortama aktarıldı. Böylece milyonlarca belgeye ulaşma imkanı sunan platformda her geçen gün bu sayı artıyor. 2013 yılı itibariyle erişime açılan belgeler için tüm vatandaşlar e-devlet ya da doğrudan Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı resmi internet sitesinden destek alabiliyor.

    İstatistiklerle Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Hizmeti

    • 3 milyon 720 bin 63 araştırmacı işlem yaptı.
    • 18 milyon 467 bin 430 arama yapıldı.
    • 41 milyon 225 bin 164 görüntü açıldı.
    • 3 milyon 380 bin 317 belge satın alındı.
    • Sisteme en çok giriş yapan kişiler yüzde 39,8 oranıyla öğrenciler oldu.
    • Dışişleri Bakanlığı Muhtelit Mübadele Komisyonu Tasfiye Talepnameleri ve Başbakanlık Kararlar Daire Başkanlığı verileri incelendi.
    • Romanya ve Bulgaristan’dan gelen Türklerin yerleştirilme süreçlerine ilişkin belgeler en çok gösterim alan belgeler oldu.
    • Dijitale aktarmanın yanı sıra restorasyon istenen binlerce belge de onarıldı.
  • Üniversite Kayıtları Başladı! 5 Gün Sürecek

    Üniversite Kayıtları Başladı! 5 Gün Sürecek

    Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) için tercih sonuçlarının açıklanmasıyla 1 milyona yakın öğrenci, tercih yaptığı programlardan birisine yerleşti. Üniversite kayıt işlemleri için planlanan süreç ise bugün itibariyle başladı. 19 Ağustos ile 23 Ağustos tarihleri arasında yapılacak kayıt işlemleri ile öğrenciler, yeni eğitim öğretim dönemi itibariyle yeni okullarında eğitime başlayabilecek. İşlemlerinin üniversite ya da e-devlet üzerinden yapılması ise kolaylık sağlayacak.

    Elektronik Üniversite Kaydı Yapılabilecek

    2024-YKS süreci sonrasında herhangi bir programa yerleşen öğrenciler, elektronik ortamda kayıtlarını yapabilecek. Elektronik kayıt yaptırmak isteyenlerin 21 Ağustos’a kadar işlemlerini tamamlaması gerekiyor. Üniversitelerdeki kayıtlar ise 23 Ağustos’a kadar sürecek.

    Bu yıl yoğun geçen üniversite sınavları sonucunda devlet üniversitelerindeki lisans programlarının yüzde 98,8’i doldu. Ön lisanslardaki kontenjanlar ise tamamen doldu. Üstelik devlet üniversitelerinin yanı sıra vakıf üniversitelerinde dahi doluluk yüzde 91,4’e çıktı. Kayıt işlemleri tamamlandıktan sonra boş kontenjanlar belirlenecek ek tercih işlemleri yapılacak.

    E-Devlet Üniversite Kayıtları Nasıl Yapılır?

    E-devlet üzerinden üniversite kaydı yaptırmak isteyenlerin https://www.turkiye.gov.tr/yok-universite-ekayit adresine giriş yaparak oturum açması yeterli olacak. Böylece ekrandaki adımları takip ederek adım adım üniversite kaydı yapılabilecek.

  • Memurların Çalışma Saatleri Kısalıyor

    Memurların Çalışma Saatleri Kısalıyor

    Türkiye’de memur çalışma saatlerinde bir standardın olmaması tepki çekiyordu. Konuyla ilgili yeni bir adım atılacak. Önceki dönemde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin tarafından gündeme getirilen konuda, çalışma hayatında yeni bir düzenlemeye ihtiyaç duyulduğu belirtilmişti. Üstelik Bakan Bilgin bu açıklamaların hemen ardından haftalık çalışma saatlerinin 37,5 saate düşürülmesi için kanun teklifi dahi sunmuştu. Bu çalışmalar o dönemde sürdürülmemiş olsa da yeni bir gelişme yaşandı.

    Haftalık Çalışma Saatleri Yeniden Gündemde

    Yatırım Ortamının İyileştirilmesi Koordinasyon Kurulu’nda (YOİKK) çalışma sistemiyle ilgili pek çok konu gündeme getirildi. Memurların çalışma saatleri, tatil ücretleri, izinleri ve esnek çalışma sistemleri gibi detaylar, mevcut gereksinimler ve zorunluluklar kapsamında yeniden değerlendirildi. Yeni nesil esnek çalışma saatlerinin ön plana çıktığı toplantıda memurların çalışma saatlerinin değiştirilmesi adına ilk somut adım da atılmış oldu.

    Bakan Işıkhan’dan Açıklama

    Toplantı sonrasında konuyla ilgili açıklama Bakan Işıkhan’dan geldi. Işıkhan konuyla ilgili şunları söyledi;

    Sosyal güvenlik mevzuatı ve uygulamalarını, değişen iş gücü piyasası şartlarına ve yeni nesil esnek çalışma şekillerine daha uyumlu hâle getireceğiz.

    Buna göre 45 saat olan haftalık çalışma sistemi yeni sistem ile 40 saate düşürülecek. Bazı mesleklerde 48 saat olan çalışma süresi de 40 saat olarak düzenlenecek.

  • Türkiye’de Su Ürünleri Yetiştiriciliğine Yeni Kriterler Geldi

    Türkiye’de Su Ürünleri Yetiştiriciliğine Yeni Kriterler Geldi

    Türkiye’de giderek yaygın hale gelen su ürünleri yetiştiriciliğine karşı Türkiye’de yeni bir düzenleme yapıldı. Düzenlemeye göre tahsis edilecek alanlarda ağ kafeslerin büyüklüğüne kadar belirli standartlarda üretim yapılmasına izin verilecek. Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan genelge “Su Ürünleri Yetiştiriciliği Yönetmeliği’nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik” adıyla Resmi Gazete’nin yeni sayısında yayımlandı. Böylece yürürlüğe giren düzenlemeler, su ürünleri yetiştiriciliği yapan ya da sektöre giriş yapmak isteyenler için de güncel kriterlerin ve standartların neler olduğunu ortaya çıkardı.

    Su Ürünleri Yetiştiriciliğinde Yeni Kriterler

    Su ürünleri yetiştiriciliği için yayınlanan düzenlemede, yetiştiricilik için yapılan tür, teknikler, kafeslerin büyüklüğü ve işgal edeceği alan gibi tüm alanlarda belirli standartlar oluşturuldu. Bundan sonraki süreçte yetiştiricilik yapacak işletmelerin öncelikle il müdürlüğüne müracaatta bulunması ardından ise Tarım ve Orman Bakanlığı Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünden izin alması gerekecek. Müracaat aşamasında yetiştiricilik yapılacak alanlar ve tekniklerle ilgili tüm şartlar açıklanacak.

    Bakanlık ise başvurular sonrasında yerinde inceleme yaparak komisyon tarafından başvuruyu değerlendirecek. Komisyon sonuçları ise düzenli olarak resmi internet sitesi üzerinden yayınlanacak. Böylece şeffaf bir şekilde program sürdürülecek. Düzenlemelerde öne çıkan kriterler ve şartlar ise şöyle:

    • Müracaat Değerlendirme Komisyonu kurulacak.
    • Su ürünleri üretimi için müracaat yapılan türün Türkiye sularında doğal olarak bulunmaması durumunda ayrı bir raporlama ve hazırlık süreci yürütülecek. Bu türün doğal ekosisteme zararı ve yararları belirlenecek.
    • Kurulacak çiftlik için bölgedeki diğer yetiştiricilik tesislerine uzaklığı, bölgeye sağlayacağı yarar ve faydaları gibi kriterler gözetilecek. Ayrıca bölgedeki suyun kaynağı, içeriği ve ekosistemdeki canlı çeşitliliği de incelenecek.
  • Türkiye Yanmaya Devam Ediyor!

    Türkiye Yanmaya Devam Ediyor!

    Türkiye’de en büyüğü İzmir’de olmak üzere 4 farklı ilde çıkan yangınlar, yangınlarla mücadeleyi zorlaştırıyor. Yardım çağrılarının yapıldığı yangın bölgelerinde yangınlar hala söndürülemedi. Yangınların en büyüğü ise İzmir’de çıktı. Karşıyaka ilçesinde başlayan ve kısa sürede büyüyen yangına karadan ve havadan müdahale sürüyor. Yerleşim yerlerine yaklaşması nedeniyle binlerce kişinin ve hayvanların tahliye edildiği yangında hala beklenen haber verilemedi.

    80 Kilometreyi Bulan Rüzgar…

    Yapılan açıklamalarda şiddetli rüzgarın olması nedeniyle yangının hızla yayıldığı belirtildi. Açıklamalara göre rüzgarın hızı 80 km/sa. Yangın nedeniyle Doğançay, Sancaklı, Onur Mahallesindeki vatandaşlar tahliye edildi. Bölgede bir de barınak bulunduğu için hayvanlar için özel bir tahliye işlemi yapıldı. Yapılan ilk incelemelerde insan kaynaklı olduğu belirlenen yangın için resmi açıklama da geldi.

    3 Kişinin Piknik Yapmak İstemesi…

    Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, İzmir’in Karşıyaka ilçesindeki yangının sebebi açıkladı. Açıklamalara göre piknik yapmak isteyen 3 kişinin yaktığı ateş kontrolden çıkarak büyük bir yangına sebep oldu.

  • Marmara Denizi Komaya Girdi!

    Marmara Denizi Komaya Girdi!

    ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü tarafından Marmara Denizi için yapılan araştırmanın ilk bölümleri tamamlandı. Bilim 2 gemisi ve 8 bilim insanı ile yapılan araştırmalar 4 gün sürdü. Araştırmada Marmara Denizi’ndeki ekolojik denge, kirlilik, oksijen değerleri ve ısınma gibi pek çok değer incelendi. İncelemeler sonucunda Marmara Denizi’nin durumunun içler acısı halde olduğu belirtilirken uzmanların açıklaması tehlikeyi gözler önüne serdi.

    Bakanlıkla Ortak Çalışmalar Yapılıyor

    Geçtiğimiz yıllarda ortaya çıkan müsilajlarla birlikte Marmara Denizi alarm vermeye b aşlamıştı. Yücel, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile birlikte sürdürülen Marmara Denizi Bütünleşik Modelleme Sistemi (MARMOD) projesi kapsamında yapılan çalışmalarla deniz yakın takip altına alınmış durumda. Ancak her geçen gün artan kirlilik, düşük oksijen oranları büyük bir tehlikenin yaşanabileceğini gösteriyor.

    marmara-denizi.jpg

    Marmara Denizi’nde Oksijen Yok!

    Konuyla ilgili yapılan değerlendirmelerde Marmara Denizi’nde oksijen seviyesinin kritik eşiği aştığı belirtildi. 30 metreye kadar oksijende bir sorun olmasa da ilk 30 metre sonrasında deniz canlıların yaşayabileceği oksijen seviyesinin çok altına inildiği tespit edildi. Üstelik 150-200 metre sonrasında ise oksijen ölçmenin dahi mümkün olmadığı belirtildi. Isınmanın bu duruma sebep olabileceği de belirtiliyor.

    2023 ile 2024 yılları arasında yapılan kıyaslamada ise 2023 Eylül sonuçlarına 2024’ün Temmuz-Ağustos ayı itibariyle ulaşıldığı ve bu nedenle hızlı bir kirlilik ve oksijensizlik sorununun yaşandığı belirtildi.

    Raporda öne çıkan kritik noktalar ve yaşanan sorunların sebepleri ise şöyle;

    • Azot, fosfor kirliliği artarak devam ediyor.
    • Denizde bu kirletici ve kimyasalların birikimi sürüyor.
    • Kirlilik ve oksijenin azalması noktasında durum durma noktasında bile değil ve riskler artıyor.
    • Hidrojen sülfür tehlikesi mevcut. Hidrojen sülfür patlaması sonrasında tüm deniz yaşamının sona ermesi yaşanabilir.
    • Önlen alınmaması takdirde kıyalarda dahi görülebilecek kokulu, müsilaj tarzı oluşumlar gözlenecek.
    • Balıkçılık büyük risk altında.
    • Tarımsal atıklar ve şehirlerin arıtılmamış ya da az arıtılmış atıklarının getirdiği yük Marmara Denizi’nde artık ekolojik olarak dengelenemiyor.