Kategori: Eğitim

HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanlığı tarafından 23-30 Ekim arası ilan edilen “Gençlik Haftası” etkinlikleri kapsamında Bingöl’de startı verilen etkinliğin finali Adana’da düzenledi.

Etkinliğe HÜDA PAR Genel Başkan Vekili İshak Sağlam, HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Hüseyin İmir, Adana İl Başkanı Salih Demir, Mersin, Hatay, Osmaniye İl ve İlçe Başkanları, partililer ve vatandaşlar katıldı.

Sunuculuğunu Yunus Emre’nin yaptığı konser etkinliği, Veysi Sonkaya’nın okuduğu Kur’an tilavetiyle başladı.

HÜDA PAR Adana Gençlik Kolları Başkanı Ömer Erkuş, HÜDA PAR Genel Başkan Vekili İshak Sağlam, HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Hüseyin İmir Konser öncesi bir konuşma gerçekleştirdi.

“Hiçbir ideolojiye, sisteme köle olmayı kabul etmiyoruz”

Gençlerin zevk ve eğlenceye yönelten materyalist bir düşünceye sevk eden, madde âlemine hapseden, ahlaki değerlerine zarar verecek gayri ahlaki ortamlar oluşturmaya çalışılmaktadır diyen HÜDA PAR Adana Gençlik Kolları Başkanı Ömer Erkuş, “Yapılan bu etkinlikler gençlerimizi ifsat etmekten başka bir amaç gütmektedir. Kardeşlerimizin manevi değerlerine sarılacak, kulluk bilincini artıracak, inançların değerlerine sahip çıkmasını sağlayacak ve kardeşlik düsturuyla ayakta tutmaya çalışacak etkinliklere ihtiyacının olduğunun farkındayız. Bugüne kadar yaptığımız çalışmalar bu minvalde olmuştur ve devam edecektir. Çünkü bizler adımızdan da anlaşılacağı gibi hür gençleriz. Hiçbir ideolojiye, sisteme köle olmayı kabul etmiyoruz. Sadece rabbimizi razı etmeye gayret ediyoruz. En büyük özgürlüğümüz budur. Bütün genç kardeşlerimizi Hür Gençlik çatısı altında bir olmaya davet ediyorum.” diye konuştu.

Programda bir selamla konuşması yapan HÜDA PAR Genel Başkan Vekili İshak Sağlam, gençleri sorumluluk almaya ve taşın altına ellerini koymaya davet etti.

“Bugünü inşa edip geleceğinde temellerini atacaklar gençlerdir”

Sağlam, “Resulullah’ın (Aleyhisselam) kendisine iman eden birinci halkasındaki insanları kendimize rehber edinmeliyiz. Bizler tarih ve siyer kitaplarında Resulullah’ın (Aleyhisselam) birinci halkasını düşünürken, yaş itibariyle büyük insanları hayal ediyoruz. Oysa onlar çocuk yaşta diyebileceğimiz insanlardı. Tarihin en büyük inkılabını ve medeniyetini çocuk yaşta diyebileceğimiz insanlar üzerine kurdu Resulullah (Aleyhisselam). Hazreti Ali Müslüman olduğunda on, Zübeyr 15, Zeynep 10 yaşındaydı. Bugünü inşa edip geleceğinde temellerini atacaklar gençlerdir. Gençler, bu nedenle sorumluluk almaktan görev almaktan ve işlerin altına elimizi koymaktan kaçınmamamız lazım.” şeklinde konuştu.

“İyiliklerin ve güzelliklerin olduğu ve yayıldığı mekanlarda kötülükler uzaklaşmaktadır”

Bu tür etkinliklerle gençlere sağlıklı ortamlar oluşturmak istediklerini belirten HÜDA PAR Gençlik Politikaları Başkanı Hüseyin İmir ise, şunları kaydetti:

“Hedefimiz gençlerimize sağlıklı ortamlar oluşturmaktı. Bundan da maksadımız gençlerimize bir tarafta eğlenebileceği ortamlar oluşturmak diğer tarafta okuyabileceği, düşünebileceği, topluma karşı sorumluluklarını hatırlayacağı ortamlar oluşturmaktı. Buna da Bismillah dedik ve başladık. Elbette bu bir süreçtir ama bu konuda toprağa tohumu ektik inşallah çalışmalarımızla bunu sulayarak hedefimize ulaşmaya çalışacağız. Ayrıca toplumda iyiliği ve güzel davranışları yayma adına bu çalışmaları yapıyoruz. Çünkü biz şuna inanıyoruz iyiliklerin ve güzelliklerin olduğu ve yayıldığı mekanlarda kötülükler uzaklaşmaktadır. Bizler kendimizi, ailemizi ve toplumumuzu kötülüklerden korumak için bu iyilikleri artırmaya devam edeceğiz.”

“Milletine hizmet etmek isteyen her bir gencin ilk varacağı yer HÜDA PAR’dır”

HÜDA PAR çatısı altına gelecek gençlerin karşılaşacağı ortamdan bahseden İmir, “Onları müthiş bir kardeşlik ortamı ve samimi niyetlerin olduğu bir çatı karşılayacak. Kardeşliğin, dostluğun, iyiliğin ve en önemlisi kendi milletine hizmet etmek isteyen her bir gencin ilk varacağı yer HÜDA PAR’dır. Bunun yanında mevcut düzenin değişmesini isteyen her bir gencin değişim umudunun diri kalabileceği bir yer bulacak karşısında. Umut israf eden değil, umutları yeşerten bir kadro bulacak. Ve bu kadronun bir parçası olmak için de can atacaktır. Yeni arkadaşlıkların kurulduğu bu çatı adil ve hür yarınlarında ilk sermayesini olacaktır.” ifadelerini kullandı. (İLKHA)

Gençlerin moral ve motivasyonunu yükseltmek amacıyla HÜDA PAR Van Gençlik Kolları tarafından yapılan etkinliklerin finali Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı.

HÜDA PAR Van Gençlik Kolları Başkanı Fethullah Kaymaz yaptığı selamlama konuşmasında, “Biz hep birlikte güçlü olacağız ve imanla merhametimizi doruğa ulaştırıp mücadele edeceğiz,gerisi takdiri ilahi, zafer Allah’tandır .Genç kardeşim! Bizim korkumuz bu dünyaya gönül bağlamış insanlar gibi aç kalmak değil, işsiz kalmak deği, işkence veya öldürülmek değildir; bizim korkumuz bu kokuşmuş ,değerlerimizle bağdaşmayan düzene karşı bir mücadele veremezsek,! Allahın huzurunda hesap veremeyeceğimizdendir. Onun için diyoruz ki #UmutSende.” ifadelerini kullandı.

HÜDA PAR Van Gençlik Kolları Başkanı Fethullah Kaymaz

Bir ilahinin seslendirildiği program HÜDA PAR GİK Üyesi Mehmet Mehdi Oğuz’un konuşması ile devam etti.

Oğuz, konuşmasında, gençlerin sadece geleceğimiz değil, geçmişimiz ve bugünümüz olduğuna dikkat çekerek “HÜDA PAR’ın gençlikle ilgili tasavvuru, bir ağaç gibi dimdik kökleri üzerinde duran, geleceğe güven veren, donanımlı, özgüven sahibi bir gençlik tasavvur ediyoruz. Bir ağaç dışarıdan ne kadar güçlü görünüyorsa görünsün, meyveleri ne kadar güzel olursa olsun, yaprakları ve dalları ne kadar muhkem olursa olsun eğer kökünde çürüme başlamışsa onun hayatının çok uzun olması beklenemez. Dolaysıyla bizim de gençlik tasavvurumuzda öncelikle gençlerin kökleri üzerinde sapasağlam, elif gibi dimdik duran ve geleceğe güvenle bakan, özgüveni yüksek, donanımlı bir gençlik olması gerekiyor. İşte emperyalizm bu hususu çok iyi tespit ettiği için gençlerimizin köküne ciddi bir hücum içindedir. Gençlerimizin kökünden koparılmaları için çok ciddi saldırılar gerçekleştiriyor.” dedi.

HÜDA PAR GİK Üyesi Mehmet Mehdi Oğuz

“Kökleri sağlam ve Rabbini bilen gençler yetiştirmeliyiz”

Oğuz, sözlerini şu ifadelerle sürdürdü:

“Bizim köklerimiz en başta takvamızdır, imanımızdır, sahip olduğumuz değerlerdir, ihlasımızdır, irfanımızdır, ilmimizdir. Bunlar bizim köklerimizdir. Eğer bir gencimiz bu kökler üzerinde kendini geliştirmemişse, yani takva, iman, salih amel, sorumluluk bilinci, tefekkür, irfan ve ilim noktalarında kendilerini sağlam bir kök üzerinde yetiştirmemişse, bu gencin sadece bilgi ne donanım noktasında da önde olması çok ciddi bir sonuç doğurmayacaktır. Belki de bu kök olmadan üzerine bina edilecek ilim ve donanım sinelerde bir yüke dönüşecek ve belki de bu gencimizin İslami değerlerden uzaklaşmasına yol açacaktır. Dolayısıyla bizim burada üzerinde durmamız gereken asıl temel konu gençlerimizin kökleri üzerinde yetişmesidir. Ancak günümüz emperyalizmi gençlerimizi bu kökünden koparma projeleri ile gençleri sorumluluk sahibi olmayan, inanç ve takva sahibi olmayan, sadece haz peşinde koşan, kendini ve Rabbini, diğer insanları, ailesini, toplumu düşünmeyen sadece kendini düşünen bencil bir insan yetiştirme profili üzerinden saldırılar gerçekleştiriyor. Böyle bir gençliğin de varacağı yer emperyalizmin kölesi olmadan öteye gitmeyecektir.”

Program, yapılan yarışmalarda dereceye girenlere hediyelerinin takdim edilmesi ile son buldu. (İLKHA)

HÜDA PAR Gençlik Kolları Genel Merkezi tarafından ilan edilen ve ekim ayının son haftalarında icra edilen “Gençlik Haftası” etkinlikleri kapsamında, Şanlıurfa İl Gençlik Kolları birtakım etkinlik düzenledi.

Hür Gençlik Şanlıurfa, üyeleriyle birlikte Atatürk Ormanında doğa yürüyüşüne çıktı.

Programda günün anlam ve önemi ile ilgili gençlere seslenen HÜDA PAR Genel Merkez İstişare Kurulu Üyesi Süleyman Atmaca, geleceğin umudunun gençler olduğunu belirtti. (İLKHA)

Gurbetteki Türkiye vatandaşlarıyla bir araya gelmek için Avrupa’da temaslarda bulunan Yapıcıoğlu, ilk olarak Almanya’nın Hamburg kentine geldi.

Parti temsilcilerinin karşıladığı Yapıcıoğlu, burada basın mensuplarıyla bir araya geldi. HÜDA PAR eski Genel Başkan Yardımcısı Sait Şahin’in de eşlik ettiği Yapıcıoğlu, basın mensuplarına gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu, soruları yanıtladı.

Seçim odaklı çalışan bir parti olmadıklarını belirten Yapıcıoğlu, Avrupa ziyareti hakkında şunları söyledi:

Yaklaşık bir buçuk yıldır Türkiye’de memleketin dört bir tarafını dolaşıyoruz ve aynı zamanda yaklaşan seçim için çalışmalar da yapıyoruz. Malum olduğu üzere Almanya’da da 1,5 milyona yakın seçmen kitlesi var. 2023 yılının mayıs ya da haziran ayında bir seçim yapılacak. Buradaki vatandaşlarla kontak kurma, onları ziyaret etme, dinleme ve çalışmalarımızı burada da sürdürme adına buraya geldik. Avrupa’da 10-12 günlük bir programımız var. Berlin, Brüksel, Avusturya, Paris, Hollanda gibi birçok yere gidip oralardaki vatandaşlarımızla bir araya geleceğiz. Geçtiğimiz seçimde Avrupa’daki oy kullanma oranı Türkiye’deki oy kullanma oranına göre düşüktü. Umuyoruz ki önümüzdeki seçimlerde burada yaşayan vatandaşlarımız seçimlere biraz daha ilgi gösterirler. Takip edenler bilirler ki, HÜDA PAR sadece seçim odaklı çalışan bir parti değildir. Biz pandemi şartları ortadan kalktıktan sonra memleketi dolaşmaya başladık. İnşallah bu seçimler bittikten sonra da yeniden vatandaşlarla bir araya gelmeye, onların sorun ve sıkıntılarını dinlemeye, kendi çözüm önerilerimizi onlara anlatmaya devam edeceğiz.

“Avrupa’da sadece başkentlerde değil vatandaşlarımızın yoğun olduğu yerlerde açmayı düşünüyoruz”

Avrupa’nın birçok kentinde temsilcilik açmak için çalışmaları sürdürdüklerini belirten Yapıcıoğlu, “Tek amacımız buradaki seçmenlere ulaşmak değil, buralarda temsilcilikler açmak istiyoruz. Ankara’daki Avrupa Birliği temsilcileri ve özellikle Almanya Büyükelçisiyle temaslarımız var. Özellikle Almanya’da temsilcilikler açmak istediğimizi ilgili makamlara bildirdik, onlardan cevap bekliyoruz. Ayrıca burada bulunan elçiliklerimizi de ziyaret edeceğiz. Buradaki vatandaşlarımızın genel durumuyla ilgili bize düşen herhangi bir şey varsa onları yerine getirmeye gayret edeceğiz inşallah. Vatandaşlarımızın sorun ve sıkıntılarını dinleyip varsa önerilerini not edeceğiz. Temsilciklerimizi sadece başkentlerde değil vatandaşlarımızın yoğun yaşadığı yerlerde açmayı düşünüyoruz.” dedi.

“An itibariyle netleşmiş ya da kararlaştırılmış bir ittifak anlaşmamız yok”

Basın mensuplarının sorduğu ittifaklar sorusunu yanıtlayan Yapıcıoğlu, “Daha önce de bu konuda açıklamalarda bulunmuştum. Biz halen aynı noktadayız. Siyasetin doğasında ittifaklar vardır. Özellikle Türkiye’deki seçim sistemi, Seçim Barajı Kanunu ve Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi; partileri bir anlamda ittifak yapmaya zorluyor. Başkanlık Sistemi’nde bir adayın başkan seçilebilmesi için oyların yarısından fazlasını alması gerekiyor. Şu anda Türkiye’deki herhangi bir siyasi parti tek başına oyların yüzde 50’sinden fazlasını alması beklenmiyor. O nedenle en güçlü parti bile kendi adayının seçilmesi için bir ittifak arayışına girme ihtiyacı hissediyor. Mevcut yüzde 7’lik seçim barajı da Türkiye’de seçimlere katılma yeterliliğine sahip partilerin sayısının 30’a yakın olduğu düşünülürse bu barajın oldukça yüksek ve haksız bir uygulama olduğunu söyleyebiliriz. Bu yüzde 7’lik baraj nedeniyle de siyasi partiler bir ittifak içerinde yer alma ihtiyacı hissederler. Biz de herhangi bir ittifak içerisinde yer alabiliriz. Ama an itibariyle netleşmiş ya da kararlaştırılmış bir ittifak anlaşması yoktur. Böyle bir karar olduğunda vatandaşlarımıza basın aracılığıyla duyuracağız.” ifadelerini kullandı.

“Yönetimde istikrar olsun diye temsilde adalet feda edildi”

Mevcut seçim barajının 12 Eylül’de darbe yapan askeri cuntanın ürünü olduğunu ve tamamen kaldırılması gerektiğini savunan Yapıcıoğlu, “Biz yüzde 7’lik barajı zorlayıp geçmek için elimizden gelen çabayı sarf edeceğiz. Eğer olmazsa bu bizim şevkimizi kırmayacak. Eğer olursa da herhangi bir gevşekliğe, rehavete sebebiyet vermeyecek. Bu barajın haksız olduğunu düşünüyoruz. Zira bu barajı getiren 12 Eylül Askeri Cuntasının kafasıydı. Yüzde 10’luk seçim barajıyla, yönetimde istikrar olsun diye temsilde adalet feda edildi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminde aslında yönetimde istikrar garanti altında, çünkü ilk turda bir kişi seçilemezse ikinci turda sadece ilk turda en çok oy alan iki aday yarışıyor. Bu sistem koalisyon hükümetlerini bitirdi ama partilerin seçimlerden önce ittifak arayışlarını getirdi. ‘Mevcut hükümet sistemi yönetiminde istikrar vardır, peki bu durumda temsilde adalet neye feda edilmektedir’ diye sormak lazım. Bu seçim barajının; siyasi, hukuki, ahlaki hiçbir gerekçesi kalmamıştır. Var olan seçim barajı kaldırılmalıdır ama bu baraj olduğu müddetçe de biz o barajı aşmak için elimizden gelen bütün çabayı ortaya koyacağız.” şeklinde konuştu.

“Rusya-Ukrayna savaşında arabuluculuk rolünü üstlenen Türkiye doğru işler yapıyor”

Ukrayna-Rusya savaşı hakkında sorulan soruyu yanıtlayan Yapıcıoğlu, Türkiye’nin arabuluculuk rolünü doğru bulduklarını belirterek, “Biz Türkiye’de hükümete şu çağrıyı yaptık: ‘Bu savaş bizim savaşımız değil.’ Elbette biz bu savaşın bir an önce sona ermesini istiyoruz. Umuyoruz ki bir an önce sona erer. Sonuçta bu savaşta çocuklar, kadınlar, siviller de etkileniyor. Sadece Rusya ya da Ukrayna değil Avrupa ve hatta uzak noktalardaki ülkeler de bu savaştan etkileniyor. Şimdi bir enerji krizinden bahsediliyor. Sadece bunlardan yola çıkarak savaşın iyi olmadığını söylemek mümkündür. Şu anda arabuluculuk rolünü üstlenen Türkiye ve Sayın Cumhurbaşkanı doğru işler yapıyor. Dileğimiz bu arabuluculuk barışla taçlanır.” dedi.

“Faiz sadece enflasyonun değil birçok başka iktisadi hastalığın da tetikleyicisidir”

Ekonomik krizle ilgili de değerlendirmelerde bulunan Yapıcıoğlu, “Ekonomiyle ilgili küresel bir kriz var. Malumunuz pandemi başlayınca küresel çapta çok ciddi etkileri hissedildi. Kapanmalar oldu, üretim azaldı. Özellikle bazı sektörlerde tam kapanma yaşandı. Pek çok ülkede gelir kaybına uğrayan vatandaşların bu etkileri daha çok hissetmemeleri için bazı destek paketleri açıklandı. Üretim azaldı ve bazı gıda ürünlerine talepte artış yaşandı. Tedarik zincirindeki bozulmadan kaynaklı fiyatlarda oynama oldu. Şu anda küresel çapta enflasyon artışı yaşandı. Aynı zamanda lojistikle ilgili sıkıntılar yaşandı. Enerji fiyatlarıyla ilgili sıkıntılar da bunların üzerine gelince küresel olarak ekonomik sıkıntı yaşandı.” ifadelerini kullandı.

Faiz-enflasyon ilişkisini değerlendiren Yapıcıoğlu, “Şimdi şöyle bir yol ayrımı var. Enflasyonu düşürmek için faizler yükseltilsin mi yoksa bu tek başına çare değil mi? Bu noktada farklı düşünceler var. Biz diyoruz ki faiz sadece enflasyonun değil birçok başka iktisadi hastalığın da tetikleyicisidir. Biz bu krizin başından beri üretimi, istihdamı ve ihracatı artırmak suretiyle bu krizlerden çıkış olacağını söyledik. Şu anda da hükümetin uyguladığı şey budur. Ama bunlara ilave olarak cari açığın kapanması öngörülüyordu. Fakat maalesef ihracat artıyor ama ondan çok daha hızlı bir şekilde ithalat da artıyor Türkiye’de. Döviz kuru çok fazla yükselmesine rağmen bu oluyor. Teorik olarak böyle hesaplanmamıştı. Cari açık kapanmazsa bu sorun Türkiye’de devam edecek. Biz diyoruz ki eğer fiyat artışını durduramıyorsanız o zaman vatandaşın gelirini artırmalısınız. Bize göre enflasyon bir noktada duracak. Ama dar gelirlileri bu artan enflasyona ezdirmemek adına onların gelirini artırmak bütün hükümetlerin görevidir.” dedi.

HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, Avrupa’daki temaslarına önümüzdeki günlerde de devam edecek. (İLKHA)

Ankara Spor Salonu’nda düzenlenen programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen 20 yılda Türkiye’ye eğitimden sağlığa, adaletten emniyete, ulaştırmadan enerjiye, sanayiden tarıma her alanda tarihi eser ve hizmetler kazandırırken, elbette gayret gösterdikleri halde hayata geçiremedikleri işlerin de olduğunu söyledi.

“Bunların başında, ülkemizi darbe anayasası ayıbından kurtararak tamamen yeni, sivil, demokrat, özgürlükçü bir anayasaya kavuşturma girişimlerimiz geliyor.” diyen Erdoğan, hükümetleri döneminde pek çok anayasa değişikliğine öncülük etmelerinin, bu konuda halen süren eksikliği görmeye ve hayıflanmaya mani olmadığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:

Hücrelerine kadar vesayete hizmet etmek üzere hazırlanmış 12 Eylül darbesi anayasasının raf ömrü çoktan dolmuştur. Bu doğrultuda başlattığımız girişimlerin bazıları Meclis safhasında, bazıları daha teklif aşamasında, muhalefetin destek vermemesi sebebiyle akim kalmıştır. Her şeyiyle milli iradenin ürünü yeni bir anayasayı ülkemize kazandırmak, Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun ilk hedeflerinden biridir. Bu yeni anayasayı, ülkemizin huzurunu güçlendirecek, milletimizin refahını yükseltecek, hukukun üstünlüğünü, çoğulculuğu, adaleti, hakkaniyeti tahkim edecek, her bir vatandaşımızın özgürlüklerini garanti altına alacak, gençlerimizin geleceklerine umutla bakmalarını sağlayacak, özetle Türkiye Yüzyılı’na yakışacak şekilde hazırlayarak, Meclisimizin takdiri ve milletimizin onayıyla hayata geçirmekte kararlıyız.

“Anayasa değişikliği teklifi hazırladık”

Milletin böyle bir anayasaya kavuşmasının en temel hakkı olduğunu, o gün gelene kadar da boş durmayacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Başı açık veya başı örtülü tüm kızlarımızın, hanım kardeşlerimizin eğitim ve çalışma haklarını güvence altına alacak, ayrıca aile kurumumuzu sapkın akımların tehdidinden koruyacak bir anayasa değişikliği teklifi hazırladık. İnşallah önümüzdeki hafta teklifimizi Meclise sunarak, aslında tabii bir hak olan bu konunun ülkemizin gündeminden, inşallah tamamen çıkmasını sağlayacağız. Zaten ülkemizin gündeminde aslında böyle bir şey yoktu ama maalesef birileri zar zor bunu ülkemizin gündemine soktular. Madem soktunuz öyleyse biz de adımı atıyoruz.”(İLKHA)

Vatandaşlarla ve esnafla bir araya gelerek, sorun ve taleplerini dinleyen HÜDA PAR Gaziantep İl Başkanı Göçer, beraberinde İl Başkan Yardımcıları, Yavuzeli İlçe Başkanı Kenan Yüksek ve partililerle birlikte Araban ilçesine çıkarma yaptı.

Esnafı ziyaret ederek “Hayırlı işler” temennisinde bulunan Göçer, esnafın istek ve şikayetlerini dinledi.

Ziyarette vatandaşlarla da bir araya gelen, sorunlarını ve talepleri dinleyen Göçer, HÜDA PAR’ın misyonunu ve çözüm önerilerini de anlattı.

Esnaf ve vatandaşlarla sohbet eden Göçer, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada, HÜDA PAR olarak her zaman esnafın ve halkın yanından olduklarını söyledi.

Göçer, ilçe ilçe gezdiklerini, esnafın sorun, sıkıntı ve taleplerini dinlediklerini, esnaf ve halk tarafından dile getirilen sorun, sıkıntıları kamuoyunun yanı sıra kentteki yetkililer ile paylaştıklarını ifade etti.

Esnaf ziyaretinde hemen hemen girdikleri her işletmede ekonomik sıkıntılardan dolayı yakınan esnaf ile karşılaştıklarını belirten Göçer, esnafın artan enflasyon, zamlardan kaynaklı satış yapamamaktan, her geçen gün artan hayat pahalılığından ve işlerin düşük olmasından yakındığını anlattı.

Göçer, “Yaptığımız bu ziyaretlerimizde HÜDA PAR’a olan teveccühü görebiliyoruz. Ziyaretlerde vatandaşımızla da diyalog kurmaya çalışıyoruz. Vatandaşlarımıza partimizi de tanıtmaya çalışıyoruz. Diğer ilçelerimizi gezdiğimiz gibi bugün de Araban ilçesini gezdik. Araban esnafının ve halkının sorun ve sıkıntılarını özellikle birinci ağızdan dinlemeye çalıştık.” dedi.

Esnafın ekonomik sıkıntılar nedeniyle çok zor günlerden geçtiğine dikkat çeken Göçer, “Esnafımıza bir dokunduk bin ah işittik. Esnaf genel anlamda ekonomik sıkıntılar çekiyor. Özellikle sigorta acenteleri, yüksek sigorta fiyatlarından dolayı vatandaşın araç sigortası ve kaskosunu yaptıramadığını söylediler. Esnafımızı dinledik. Özellikle gıda ürünleri ile sebze ve meyve satan esnafımız ekonomik sıkıntılardan yakındı. Şu anda sebze ve meyve fiyatlarının yüksek olduğunu dile getirdiler.” ifadelerini kullandı.

HÜDA PAR olarak her zaman sahada olduklarını belirten Göçer, esnafın ve halkın durumunu bizatihi kendilerinden dinlediklerini, sorun ve taleplerini ise birinci ağızdan dinleyerek çözüm aramaya çalıştıklarını ifade etti.

Ziyarette çiftçilerle de karşılaştıklarını belirten Göçer, “Girdi maliyetlerinin çok yüksek olmasından her karşılaştığımız çiftçi, yakındı. Özellikle gübre, ilaç ve akaryakıt fiyatlarının yüksek olmasından dolayı çok ciddi şekilde yakındılar. Çiftçi destek bekliyor. Çiftçilerimizin desteklenmesi ve üretimin daha da artması lazım. Eğer çiftçi desteklenir, üretim artarsa ülke olarak ekonomik anlamda bir rahatlığa inşallah kavuşacağız.” diye konuştu.

Esnafın sıcak ve yoğun ilgisiyle karşılaşan Göçer’e yaşadıkları sıkıntıları anlatan esnaf ve halk, yaşanan sorunlara çözüm bulunmasını istedi. (İLKHA)

Kararda, Şanlıurfa Milletvekili Fakıbaba’nın milletvekilliğinden istifası nedeniyle, Anayasa’nın 84’üncü maddesi gereğince TBMM üyeliğinin düşmesine Genel Kurul’un 26 Ekim tarihli 12’nci Birleşiminde karar verildiği belirtildi. (İLKHA)