Cumhurbaşkanlığı’nın sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bartın ilimizin Amasra ilçesinde meydana gelen maden ocağı patlaması ile ilgili süreci ve tüm kurumların katıldığı çalışmaların koordinasyonunu yakından takip etmektedir.” denildi.(İLKHA)
Kategori: Eğitim
-
Bakan Çavuşoğlu Katar Dışişleri Bakanı Al-Thani ile görüştü
İstanbul’daki görüşmeyi müteakip ortak bir basın toplantısı düzenlendi.
Bakan Çavuşoğlu, Ukrayna, Libya, gıda ve enerji krizi başta olmak üzere ortak gündemdeki konuları ele aldıklarını ve bugün imzalanacak 12 belgeyle işbirliğinin daha da pekişeceğini belirtti.(İLKHA)
-
Saadet Partisi Genel Başkanlığı’na aday olan Mete Gündoğan kimdir?
Mete Gündoğan kimdir? Prof. Dr. Mete Gündoğan, sosyal medya sayfasından Saadet Partisi’nin 30 Ekim Pazar günü yapacağı 8. Olağan Büyük Kongresi’nde genel başkan adayı olacağını duyurdu. Bu gelişmenin sonrasında Mete Gündoğan kimdir? Mete Gündoğan nereli, kaç yaşında, mesleği ne? soruları merak edilir oldu. İşte, Mete Gündoğan biyografisi…
Mete Gündoğan, 1963 Balıkesir – Dursunbey doğumludur. İlköğretim ve Lise öğrenimini Ayvalık ilçesinde bitirdi.
YÜKSEK LİSANSINI İNGİLTERE’DE YAPTI
Dokuz Eylül Üniversitesi’nde Lisans çalışmasını bitirmesinin ardından Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde Yüksek Lisans çalışmasına başladı. Tez aşamasında British Council’den kazandığı bursu değerlendirmek amacıyla İngiltere’ye hareket etti. Cranfield Teknoloji Enstitüsü’nde Üretim Sistemleri Mühendisliği alanında Yüksek Lisans (1990) çalışmalarını bitirdi.
Doktora’sını (1995) gene İngiltere’de, Cranfield Üniversitesi Endüstri ve Üretim Sistemleri Mühendisliği alanında tamamladı.
Doçentliğini 2000 senesinde aldı. Balıkesir Üniversitesi, Hacettepe Üniversitesi (yarı zamanlı), Polis Akademisi (yarı zamanlı) ve Uluslararası Saraybosna Üniversitesi ve Bartın Üniversitesi’nde görev yaptı.
TÜBİTAK’TA DA ÇALIŞTI
Akademik çalışmalarının dışında Dr. Gündoğan, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Araştırma ve Geliştirme Planlaması Müdürlüğü’nde araştırma mühendisi ve bir müddet de müdür olarak çalıştı.
Devlet Planlama Teşkilatı’nda (DPT) Bilim ve Teknoloji Sektörü uzmanı, Başbakanlık Başmüşavirliği ve TBMM’nde müşavir olarak çalıştı.
Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği’nde açılan 20nci Dönem Kamu Diplomasisi Kursunu bitirdi.
SAVUNMA SANAYİSİNDE GÖREV YAPTI
Farklı sanayi çalışmaları ve deneyimleri kapsamında, Akıncı F-16 Uçak Fabrikası’nda (TAI) Kalite Teminat Sistemleri Başmühendisi olarak görev yaptı.
Avrupa Ford Motor Fabrikalarında (Köln-Almanya, Genk-Belçika, Valencia-İspanya, Bordeaux-Fransa ve Dagenham-İngiltere) “Bilgisayar Destekli Bakım Yönetim Sistemi” projesinde mühendis olarak görev yaptı.
Özel sektörde üst seviye yöneticilik ve danışmanlık da yapan Dr. Gündoğan, Balkanlarda ve ülkemizde özelleştirmeden alınan birçok fabrikanın devreye alınması projelerini yaptı.
Evli ve dört çocuk babası olan Prof. Dr. Gündoğan İngilizce ve Fransızcanın dışında kısıtlı seviyede Felemenkçe, Boşnakça ve Arapça biliyor.
Uluslararası ve ulusal seviyede birçok yayını olan Prof. Dr. Mete Gündoğan’ın akademik ilgi alanları:
Sistem Analizi ve Tasarımı, Üretim Yönetimi Sistemleri, Üretim Planlama ve Kontrolü, Teknoloji Yönetimi, Kalite Teminatı, Toplam Kalite Yönetimi, Bakım / Onarım Planlaması ve Yönetimi, Mühendislik Ekonomisi, Maliyet Analizleri ve Muhasebesi ve Ekonomi (Mikro ve Makro)’dir.
-
HÜDA PAR Van İl Başkanlığından kömürcüler kooperatifine ziyaret
Yapılan ziyaretten çok memnun olduklarını belirten Van Kömürcüler Sitesi Kooperatifi Başkanı Muhammet Aslantaş, esnaf olarak yaşadıkları sıkıntıları HÜDA PAR heyetine anlatarak çözüm anlamında destek talebinde bulundu.
Van’da doğalgazın yaygınlaşmasından sonra kömür satışlarının ciddi anlamda düştüğünü belirten Aslantaş, Rusya ve Ukrayna arasında yaşanan savaşın da kömür fiyatlarını arttırdığını söyledi.
Devlet eliyle dağıtılan yardım kömürlerinin el altından düşük fiyatlara satıldığına dikkat çeken Aslantaş, satılan yardım kömürlerine de işlerini bozduğunu ifade etti.
Ücretsiz olarak dağıtılan yardım kömürü satışının önüne geçmek için devlet yetkililerinin harekete geçmesi gerektiğini dile getiren Aslantaş, devlet tarafından dağıtılan yardım kömürünün kooperatif esnafı eliyle dağıtılması gerektiğini, böylece işleri durma noktasına gelen esnafın da bir nebze olsun nefes alabileceğini ifade etti.
Ayrıca kırsaldaki okulların ve resmî kurumların da kömür ve yakacak ihtiyacının kömürcüler esnafı tarafından karşılanması gerektiğini anımsatan Aslantaş, iş yapamadıklarından dolayı kömürcü esnafının bazen siftah bile yapamadan evine döndüğünü söyledi.
Çektikleri sıkıntılara devlet yetkileri tarafından bir çözüm bulunması gerektiğini belirten Aslantaş, eğer destek olunmazsa birçok esnafın kepenk kapatmak zorunda kalacağını söyledi.
HÜDA PAR olarak yaşanan sıkıntıların çözümü için ellerinden geleni yapacaklarını dile getiren HÜDA PAR Van Başkan Yardımcısı Zafer Yavuzer, sorunların gerekli mercilere bildirileceğini ve durumun takipçisi olacaklarını ifade etti. (İLKHA)
-
Erkan Benli kimdir, neden gündem oldu?
Erkan Benli kimdir, nerelidir, ne iş yapar, neden gündem oldu, soruları HDP tarafından gündeme taşınması ile beraber tekrar soruluyor. Güneydoğu’daki çukur-barikat eylemlerinde sokakları silahlarıyla işgal eden teröristler arasında bulunurken teslim olan Erkan Benli, yakalandığı zaman sivil olduğunu iddia etmişti. Fakat gerçek çok kısa süre sonra kendi ağzıyla paylaştığı videolarda ortaya çıkmıştı. Son olarak HDP Milletvekili Gergerlioğlu, Benli için özel bir basın toplantısı yaptı. Toplantıda, ailesinden uzak bir cezaevinde olduğu ve daha yakın bir cezaevine gönderilmesi gerektiğini belirtti. Gergerlioğlu’nun açıklamasının ardından gözler bir defa daha Benli’nin kim olduğuna çevrildi. Peki, Erkan Benli kimdir?
HDP Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, cezaevinde bulunan Erkan Benli’nin ailesinin yanına gönderilmesi isteğiyle TBMM’de açıklama yaptı. Gergerlioğlu, “Mahpus Erkan Benli’nin annesi bize başvurdu. Espiye Cezaevi’nde anne Kocaeli’de oturuyor, gidip gelmesi çok zor o yüzden nakil talepleri var, böyle binlerce talebi çok önemli bulduğumuz için burada aktarmak ve çözüm bulmak istiyoruz.” sözleriyle Adalet Bakanlığından istekte bulundu.
SİVİL OLDUĞUNU İDDİA ETMİŞTİ
Mardin’in Nusaybin ilçesinde teslim olan ve kendisiyle gerçekleştirilen ilk görüşmede, “sivil olduğunu, eylemlere katılmadığını” öne süren Erkan Benli’nin, gençlere, terör örgütüne üye olmaları için çağrı yaptığı belirlenmişti.
Güvenlik kaynakları, Nusaybin’de 27 Mayıs’ta teslim olan 3 teröristten birisi olan “Civan” takma isimli Erkan Benli’nin yalanını açığa çıkaran görüntüleri yayınladı.
EYLEMLERE KATILMADIĞINI SÖYLEMİŞTİ
Buna göre, söz hususu teröristle, teslim olmasının ardından gerçekleştirilen ilk görüşmede Benli, “sivil olduğunu ve eylemlere katılmadığını” söyledi.
“Devlete karşı herhangi bir kin ya da kötü sözüm olmadı.” ifadelerini kullanan Benli, “Ben bir sanatçıyım. Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği eğitiminden geçmiş biriyim. Yeri geldiğinde Türk halkının, yeri geldiğinde Kürt halkının yanında oldum. Videolarım var. Amacım, kolektif bir yaşam ortamında huzurlu, kardeşçe ve barış içerisinde yaşayalım.” açıklamasını yaptı.
-
AK Parti’ye katılan Mehmet Ali Çelebi tepkilere dayanamayıp cevap verdi! ” Haklı çıkmazsam, siyaseti bırakacağıma söz veriyorum”
2021 yılında CHP’den istifa ettikten sonra Memleket Partisi’ne katılan, daha sonra Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce ile anlaşmazlık yaşadığı için oradan da istifa eden Bağımsız Milletvekili Mehmet Ali Çelebi’nin AK Parti ile görüştüğü geçtiğimiz aylarda Barış Yarkadaş tarafından gündeme getirilmişti. Tartışmaları bizzat Çelebi, “Bağımsız vekil olarak ülkemin çıkarlarını savunmaya devam edeceğim” diyerek noktalamıştı.
AK PARTİYE KATILDIĞINI DUYURDU
Bugün AK Parti’ye katıldığını duyuran Çelebi, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, şunları söyledi: “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin namuslu ellerinde yetişen asker kökenli bir milletvekili olarak yol haritamı çizen şehitlerimiz ve beni bugünlere getiren aziz milletimizdir. Açıktan tarafım. PKK-Öcalan severlerin hoş görüldüğü denklemlerde olmam düşünülemez! Vatan ve millet bütünlüğümüzü, -FETÖ, PKK terör örgütleriyle kararlı mücadeleyi, -Milli konuları ( Mavi Vatan, S400, Kıbrıs, Azerbaycan, Sözde Soykırım, Tezkereler, Savunma Sanayisi) önceleyen siyasi anlayışımın gereği olarak; Kimsesizlerin kimsesi Cumhuriyetimizin neferi, Atatürk’ün askeri, Türk Milletinin sesi olarak yoluma Cumhur ittifakı çatısı altında AK Parti’de devam edeceğim. Kurulan yeni dünya düzeninde bölgemizdeki egemenlik mücadelemiz akamete uğramadan devam etmelidir.”
“CUMHURBAŞKANIMIZA ŞÜKRANLARIMI SUNUYORUM”
“Davet ederek şahsımı onurlandıran Sn. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a şükranlarımı sunuyorum. Halkımızın dertlerine çareler üretmek için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da çok çalışmaya devam edeceğim. Özellikle Kahraman Güvenlik Güçlerimizin, şehit aileleri ve gazilerimizin hak ve hukukuna yönelik düzenlemeler için katkı sunacağım. Mücadelemiz, dirayetimiz, direncimiz, inancımız mensubiyetinden gurur duyduğumuz Türk Milletinin var oluş gayesine hizmet, Türkiye’nin tarihsel devamlılığına sonuna kadar destektir.”
TEPKİ TOPLADI
Çelebi’nin AK Parti’ye katıldığını duyurması sosyal medyada gündem oldu. Aralarında CHP’li siyasetçilerin de bulunduğu çok sayıda kişi, Çelebi’nin yoluna Cumhur İttifakı’nda devam edecek olmasına tepki gösterdi.
ÇELEBİ’DEN TEPKİLERE YANIT
Mehmet Ali Çelebi ise Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, kendisine gelen tepkilere yanıt verdi. Çelebi, şu ifadeleri kullandı: “FETÖ kumpaslarında kader arkadaşlığı yaptığım komutanlarıma, kardeşlerime, sevdiklerini kaybetmiş ailelerimize sesleniyorum: Başımın tacısınız. Söylediklerimde, hassasiyetlerimde haklı çıkmazsam, bunu teyit etmezseniz siz istediğiniz an siyaseti bırakmayı söz veriyorum.”
-
Partiden partiye atlayan Mehmet Ali Çelebi kimdir? AK Parti Milletvekili olan Mehmet Ali Çelebi neden gündem oldu?
AK Parti’ye geçmesiyle gündeme gelen Mehmet Ali Çelebi, son günlerde en çok konuşulan isimlerden biri. Uzun bir dönem bağımsız milletvekili olarak siyasette var olan Çelebi’nin kim olduğu ise birçok kişi tarafından merak ediliyor. İzmir milletvekili olan siyasetçi, aynı zamanda rütbeli bir asker. Peki Mehmet Ali Çelebi kimdir, kaç yaşında, nereli? Mehmet Ali Çelebi’nin eğitim durumu ne? İşte siyasetçi hakkında merak edilenlerin hepsi…
MEHMET ALİ ÇELEBİ KİMDİR?
Son günlerde en çok konuşulan isimlerden biri olan Mehmet Ali Çelebi, 23 Temmuz 1984 yılında Ankara’da dünyaya geldi. İlkokul ve ortaokulu Amasya’da okuyan Çelebi, daha sonra askeri liseye kayıt oldu. İzmir’de bulunan Maltepe Askeri Lisesi’nde öğrenim gören Çelebi, okuldan birincilikle mezun oldu.
Daha sonra, Kara Harp Okulu’na girdi ve 4. olarak bitirdi. Teğmen rütbesine yükselen Çelebi, sistem mühendisi olarak eğitim aldı. Eğitimlerinin ardından askeri pilot olan siyasetçi, askerlikten sonra uçak pilotu oldu.
Ergenekon davası adı altında 2008 yılında hapis cezası aldı. 41 ay boyunca hapis cezası alan siyasetçi, o dönemde eşi Kezban Meryem ile evlendi.2014 yılında beraat eden ve hapishaneden çıkan Çelebi, bu arada yaşadıklarını ”Teğmen” adını verdiği kitapta anlattı. Cumhuriyet Halk Partisi’nin 35. ve 36. kurultayında meclise girdi. 2018 genel seçimlerinde ise İzmir Milletvekili seçildi.
Çelebi, 2021 yılında CHP’den istifa etti. Birkaç ay sonra Memleket Partisi’ne girdi. Ancak 2022 yılının Şubat ayında bu partiden de ayrıldı.11 Ekim 2022 tarihinden itibaren AK Parti’de milletvekili olarak görev almaya başlayan Çelebi, aynı zamanda yazılım ve veri taban uzmanlığı alanında oldukça eğitimlidir. Özellikle online eğitim alanında pek çok proje ortaya koymuştur.
-
Mustafa Sarıgül canlı yayında olay çıkardı! Masaya vurarak sunucuyu azarladı!
Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül, Beyaz TV’de yayınlanan ‘Uyan Türkiyem’ programına konuk oldu. Programda bir ara konu Sarıgül’ün TikTok’taki videolarına geldi.
MASAYA VURDU
Sunucu Tahir Sarıkaya’nın kullandığı ifadelere sinirlenen Sarıgül, adeta küplere bindi. Önündeki masaya vurarak sunucu Sarıkaya’yı azarlayan Sarıgül “Niye gerçeği söylemiyorsun? TikTok’u en iyi kullanan siyasetçi kim? Melih Gökçek girmedi mi? Ahmet Davutoğlu girmedi mi? Ne konuşuyorsun o zaman?” dedi. O anlar sosyal medyada gündem yarattı.
-
Yapıcıoğlu, Diyarbakır’da STK ziyaretinde bulundu
Beraberindeki heyetle birlikte ziyaretlerini sürdüren Yapıcıoğlu, Kavar Yolaçtı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Kavar-Der) üyeleriyle bir araya geldi.
Kavar-Der Başkanı Yusuf Denktaş tarafından karşılanan Yapıcıoğlu’na, dernek sözcüsü Sinan Duran tarafından derneğin faaliyetleri hakkında bilgilendirme yapıldı.
Bilgilendirmenin ardından konuşan Yapıcıoğlu, Batı zihniyetinin Müslüman toplumlara dayattığı fikirlere, toplum arasına yaydıkları batıl düşüncelere dikkat çekti.
90’lı yıllarda memlekette yaşanan sıkıntılardan dolayı halkın köylerinden, bağından, bahçesinden uzak yerlere göç etmek zorunda bırakıldığını anımsatan Yapıcıoğlu, 2014-2016 yılları arasındaki gerginlikler nedeniyle de özellikle Diyarbakır’ın Sur ilçesine gelip yerleşmiş olan insanların bir kez daha sığındıkları yerden göç etmeye mecbur bırakıldıklarına vurgu yaptı.
“Hayatın temel kanunu çatışma değil; dayanışma ve kardeşliktir”
Yapıcıoğlu, “Hem köyden göç etmek zorunda kalanların hem de köyden göç ettikten sonra şehirde sığındığı yerlerden bir kez bir kez daha göç etmek zorunda kalmasına sebebiyet verenlerin hayata şu şekilde bir bakışı var: Onlar zannediyorlar ki hayatın temel kanunu savaştır, çekişmedir, kavgadır. Bu aslında belki 200 yıldan fazla bir süredir bizim milletimize empoze edilmeye çalışılan bir yanlışlıktır. Yani temeli yanlış olan, temeli eğri olan bir bina düzgün olmaz ya da eğri temelin üzerinde düz bir duvar çıkaramazsınız. Bize dediler ki; güçlü olan ayakta kalır, büyük balık küçük balığı yutar, altta kalanın canı çıksın. Halbuki bizim inancımız bunu bize böyle söylemiyor. Bizim inancımız; akrabanın elinden tutmayı hatta insanların elinden tutmayı, düşkünlerin elinden tutmayı emrediyor. Bize göre hayatın temel kanunu dayanışmadır, yardımlaşmadır, kardeşliktir. Bütün insanlar Âdem ve Havva’nın çocuklarıdır. Bütün insanlar tek bir erkek ve bir dişidendir. Allah bizi kavimlere aşiretlere ayırmış ama birbirimizle kavga edelim diye değil. Birbirimizi tanıyalım, birbirimiz ile tanışalım, birbirimizin hakkına hukukuna riayet edelim diyedir.” ifadelerini kullandı.
“Değerlerimizi bizden alarak bizi değerlerimize karşı yabancılaştırdılar”
Batıl zihniyetin, Müslüman toplumları değerlerinden soyutlayarak kendi fikirlerini enjekte ettiğine dikkat çeken Yapıcıoğlu, “Değerlerimizi bizden alıp bizi kendi değerlerimize yabancı hale getirdiler. Bizim memleketimize, bizim insanımıza, bizim inancımıza, bizim toprağımıza, bizim bakış açımıza yabancı fikirleri adeta enjekte ederek bizim bağırlarımızın içerisine zerk ederek bizi birbirimize düşürdüler. Ve uzaktan oturup bizim kavgalarımızı, bizim çatışmalarımızı, bizim savaşlarımızı seyrederek keyif aldılar, bize güldüler.” diye belirtti.
“İmkanlar el verdikçe memleketin her tarafındaki kardeşlerimizle bir araya gelmeye çalışıyoruz”
Bu tür ziyaretleri gerçekleştirmelerinin amacını anlatan Yapıcıoğlu, “Siz aynı aşiretin mensubu olabilirsiniz. Ben farklı bir aşiretin mensubu olabilirim. Ama buradaki kardeşlerim ile daha yakından tanışmak ve görüşmek istedik. İnşallah bundan sonra da imkanlar el verdikçe memleketin her tarafındaki kardeşlerimizle bir araya gelip onların hallerini sorup dertleriyle dertlenmeye, sıkıntılarını gidermeye, elimizdeki imkanlar ölçüsünde çaba sarf etmeye çalışacağız. Ama hiçbir şey yapamazsak bile en azından sıkıntılarını paylaşmaya azmettik, gayret ettik. İnşallah bu gayretimiz de sürekli olur.” ifadelerini kullandı.
Konuşmasının ardından Yapıcıoğlu, dernek üyelerinin sorularını yanıtladı. (İLKHA)
-
Yapıcıoğlu: Dürümlü ve 6-8 Ekim katliamları tarihte eşine az rastlanan bir durumdur
Diyarbakır’da, yaklaşık 6 yıl önce PKK tarafından bir araç dolusu patlayıcının patlatılması neticesinde 16 kişinin katledildiği Tanışık Mahallesi’ni ziyaret eden Yapıcıoğlu, vefat edenlerin yakınlarıyla bir araya geldi, sorun ve sıkıntılarını dinledi.
Ziyaret sonrası açıklamalarda bulunan Yapıcıoğlu, yaşanan katliamdan duyduğu üzüntüyü dile getirirken söz konusu katliam ile 6-8 Ekim olaylarında şehid edilen Yasin Börü ve arkadaşlarının vahşice öldürülmesinin insanlık tarihinde benzeri yaşanmamış birer katliam şekli olduğunu söyledi.
“Dürümlü’de hiç unutulmayacak bir olay yaşandı”
Özellikle salgının etkisinin kırılmasından sonra bir yıldan fazla bir zamandır memleketi dolaştıklarını belirten Yapıcıoğlu, “Bu gezi kapsamında bazen şehir merkezlerinde bazen köylerde dolaşıyoruz. Bugün de 12 Mayıs 2016’da büyük bir katliamın yaşandığı Dürümlü’deyiz. Hiç unutulmayacak bir olay. Belki kişi başına bir ton patlayıcıyla 16 kardeşimiz vahşice katledildi. Bir kez daha o olayda katledilen kardeşlerimizin mezarlarını ziyaret ettik, yakınlarına başsağlığında bulunduk.” dedi.
“Rabbim böyle bir acıyı bir daha hiç kimseye yaşatmasın”
Yaptıkları ziyarette Tanışık Mahalle sakinlerinin sorun ve sıkıntılarını dinlediklerini sözlerine ekleyen Yapıcıoğlu, “İnşallah dile getirdikleri sıkıntıları ilgili yerlere iletme konusunda çabamız olacak. Köyün yolu iyi değil, su ile ilgili sıkıntı ve katledilenlerin şehid statüsünde olması yönünde bazı talepler var. Rabbim böyle bir acıyı bir daha hiç kimseye yaşatmasın. Allah zalimlere fırsat vermesin inşallah.” ifadelerini kullandı.
“Dürümlü ve 6-8 Ekim katliamları tarihte eşine az rastlanan bir durumdur”
6-8 Ekim olaylarında PKK yandaşları tarafından kurban eti dağıtırken katledilen Yasin Börü ve arkadaşlarının şehadetlerinin 8’inci yıldönümü münasebetiyle, yaşanan katliamlardaki benzerliklere dikkat çeken Yapıcıoğlu, “Dürümlü’de yaşanan ile Yasin Börü katliamı tarihte eşine az rastlanan bir durumdur. 2014, 2015 ve 2016 yılları belki bu memleketin yaşadığı o tablolar tarihte az görülmüş şeylerdir ama yaşanan vahşet ve öldürme şekli tarihin hiçbir döneminde görülmemiştir. Kan akıtmak insan tarihi kadar eskidir ve bir insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüş gibidir. Allah hepsine rahmet etsin, rahmetiyle muamelede bulunsun ve bir daha böyle acılar yaşatmasın.” temennisinde bulundu. (İLKHA)