Kategori: Eğitim

  • HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Karaarslan’dan Mamak esnafına ziyaret

    HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Karaarslan’dan Mamak esnafına ziyaret

    Yapılan ziyarette esnafın sorunlarını dinleyen HÜDA PAR Ankara İl Başkanı Ahmet Karaarslan, esnafın ekonomik dalgalanmalardan dolayı ciddi problemler yaşadığını kaydetti.

    Karaarslan, esnaf ziyaretinin ardından yaptığı değerlendirmede, esnafla daha çok ilgilenilmesi gerektiğinin altını çizdi.

    Karaarslan, “Mamak ilçemizin Boğaziçi bölgesinde esnaf ziyareti gerçekleştiriyoruz. Esnafımızın sorun ve sıkıntılarını yerinde görmek için buradayız. Esnafımız özellikle siyasetçilerin sadece seçimden seçime kendilerine uğramalarından sıkılmış ve bıkmış durumdalar. Herkes sorunlarına çözüm arıyor. Bu anlamda milletvekillerinin, encümenlerin ve belediye başkanlarının daha çok kendileriyle ilgilenmesini istiyorlar. Ekonomideki dalgalanmalardan dolayı şu an kimisi kira noktasında, özellikle eczacılık sektöründe çalışan arkadaşlarımız fiyat konusunda ve tekstilde çalışan arkadaşlarımız ise iş yapamama noktasında ciddi problemleri var, bunların çözülmesi gerekiyor.” dedi. (İLKHA)

  • Artuklu’da yeni Belediye Başkanı belli oldu

    Artuklu’da yeni Belediye Başkanı belli oldu

    Seçim sonunda konuşma yapan AK Parti Mardin İl Başkanı Faruk Kılıç, seçimle ilgili açıklamalarda bulundu.

    AK Parti İl Başkanı Kılıç, “Artuklu Belediye Başkanımız Abdülkadir Tutaşı, sağlık sorunları nedeniyle istifasının ardından boşalan belediye başkan adayımızı biz bu sabah belirledik. Mehmet Tatlıdede kardeşimiz yapılan istişare neticesinde bugün yapılan oylamada tüm AK Parti ve bağımsız arkadaşların desteğiyle yapılan oylamada 21 oy alarak belediye başkanı seçilmiştir.” dedi.

    Kılıç, “Başkanımızı önümüzdeki süreçte Artuklu’ya hizmet etmek üzere seçmiş bulunmaktayız. Tabi bundan sonraki süreçte belediye başkanımız Allah’ın izniyle hiçbir ayırım gözetmeksizin merkezde, kırsalda ve tüm Artuklu da hizmetini adil bir şekilde götüreceğine inanıyoruz.” şeklinde konuştu.

    Yeni seçilen Artuklu Belediye Başkanı Mehmet Tatlıdede de basın mensuplarına konuşma yaparak,” Artuklu Belediye Başkanı olarak emeği geçen milletvekillerinden, il başkanından, ilçe başkanımızdan minnettar olacağım. Allah’ın izniyle hizmete devam edeceğimize inanarak bu yola baş koyduk ve becereceğimize inanıyoruz.” dedi. (İLKHA)

  • Ümit Özdağ ile Oğuzhan Uğur’un programına YÖK engeli

    Ümit Özdağ ile Oğuzhan Uğur’un programına YÖK engeli

    Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, sosyal medya sayfasından katılacağı bir program hakkında açıklamalarda bulundu.

    Nişantaşı Üniversitesi’nde Oğuzhan Uğur’un “Açık Mikrofon” programına katılacak olan Ümit Özdağ, programın YÖK tarafından iptal edildiğini duyurdu.

    Özdağ söz hususu paylaşımında, “YÖK Nişantaşı Üniversitesi konferans salonunda Oğuzhan Uğur İle 31 Temmuz’da yapacağımız Açık Mikrofon programını iptal etti. Bu programa Binali Yıldırım çıksaydı iptal eder miydiniz? Hatay’a giremezsin. Öncüpınar’a gidemezsin. Üniversiteye giremezsin. Faşizminiz batsın. Aşacağız” ifadelerini kullandı.

    Öte taraftan Oğuzhan Uğur da programla alakalı sosyal medya sayfasından paylaşım yaptı.

    Oğuzhan Uğur, “Hiç sorun değil. İptal yok. Saatler aynı. Başka bir salon tuttuk bile. Onu da engellerlerse benim evin bahçesinde yaparız. BU PROGRAM ÇEKİLECEK =) Ayrıca, tüm siyasi partilerin katılmayı kabul ettiği bir programı “seçim propagandası” deyip engelleyemezsiniz ya. Düşmek yök” ifadelerini kullandı.

  • Gaziantep TAG Otoyolu ulaşıma tekrar açıldı

    Gaziantep TAG Otoyolu ulaşıma tekrar açıldı

    Karayolları Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Gaziantep TAG Otoyolunun, temizlik çalışmalarının ardından iki yönlü olarak trafiğe açıldığı duyuruldu.

    Önceki gün akşam saatlerinde Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nin (OSB) atık su arıtma tesisindeki bazı pompalarda meydana gelen arızanın ardından atık çamurun taşındığı setler taşmış, atık çamurlar TAG otoyolunu kapatmıştı. (İLKHA)

  • Kılıçdaroğlu’ndan öğretmenlik sınavı çağrısı: “Başöğretmenlik sınavları kaldırılsın, sorunları makul bir şekilde çözelim”

    Kılıçdaroğlu’ndan öğretmenlik sınavı çağrısı: “Başöğretmenlik sınavları kaldırılsın, sorunları makul bir şekilde çözelim”

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, başöğretmenlik sınavlarının kaldırılmasını talep etti. Muhalefet liderinin öğretmenlik ile ilgili yaptığı son açıklamalar akıllara AK Parti’ye oy veren öğretmenler için “Ben size öğretmen demem” sözlerini getirdi.

    KILIÇDAROĞLU: “BAŞÖĞRETMENLİK SINAVLARI KALDIRILSIN”

    Bir yandan 2023 seçimleri için 6’lı masa ile birlikte çalışmalara devam eden, bir yandan Milletin Sesi Mitinglerini sürdüren Kılıçdaroğlu’ndan ilginç ‘öğretmenlik’ açıklaması… CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerde KYK borçlarının silinmesine ilişkin gençlere vaatlerde bulunmuş, muhalefetin bu çağrısı üzerine iktidardan flaş KYK kararı çıkmıştı.

    Kılıçdaroğlu’nun son gündemi ise başöğretmenlik sınavları oldu. “Öğretmenlik kutsal meslek, sorunları makul bir şekilde çözelim. Başöğretmenlik sınavları kaldırılsın.” çağrısında bulunan CHP lideri, son paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

    “Öğretmenlik kutsal meslek, öğretmenlerimiz değerlimiz. Ömrünün neredeyse yarısını evlatlarımızı yetiştirmeye adamış öğretmenlerimizi bile kariyer sınavına tabi tutmak istiyorlar. Bu onur kırıcı bir davranış. İktidarı öğretmenler üzerinden eleştirmek istemiyorum. Gelin, hep birlikte bu işi en makul şekilde çözelim. En değerlilerimizi sınavlarla rencide etmeyelim. Uzman ve başöğretmen ilan etmenin yolu çoktur.”

    Kılıçdaroğlu’nun Twitter hesabından yaptığı bu paylaşım, akıllara geçtiğimiz aylarda AKP için oy atan öğretmenler için söylediği sözleri getirdi. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, “Hala iktidarı destekleyen öğretmene ben öğretmen demem.” ifadelerini kullanmıştı.

  • Yapıcıoğlu: Kapitalist ekonomik model uygulandığı müddetçe kriz yaşamaya devam edeceğiz

    Yapıcıoğlu: Kapitalist ekonomik model uygulandığı müddetçe kriz yaşamaya devam edeceğiz

    Ege Bölgesi ziyaretleri kapsamında, temaslarda bulunmak üzere geldiği İzmir, Manisa ve Uşak’ın ardından Denizli’ye geçen Yapıcıoğlu, burada bir dizi temaslarda bulundu.

    Ağrılılar Derneğinde Ağrılarla bir araya gelen Yapıcıoğlu, Denizli’nin Murat Dede Mahallesi’nde mahalleli ile bir araya geldi, ardından ise bir çay bahçesinde gençlerle buluştu.

    Yapıcıoğlu, Denizli’de son olarak Denizli Gazeteciler Cemiyeti’nde basın mensuplarıyla bir araya geldi. Yapıcıoğlu burada gündeme dair açıklamalarda bulundu, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

    Yaptıkları memleket ziyaretlerinde, halkın ve siyasilerin gündeminin bir olmadığını müşahede ettiklerini söyleyen Yapıcıoğlu, “Vatandaşın gündeminde en fazla yer alan konu hayat pahalılığı. Yani ekonomi üst başlığı altında toplayabileceğimiz; bazen eleman bulamama, bazen iş bulamama, bazen ücretlerin yetersizliği, bazen esnafın işinin iyi gitmemesi, bazen kiraların yüksekliği bazen faturalar…” dedi.

    “Sömürü çarkı devam ettiği müddetçe kazanan kapitalistler; kaybedenler dar gelirli vatandaşlar…”

    Yapıcıoğlu, “Hayat pahalılığı ekonomik bir sıkıntı var, küresel bir sıkıntı var fakat bu küresel anlamda reel sektörün ve dar gelirlilerin çok ciddi sıkıntılar yaşadığı dönemde Merkez Bankası yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 42,8’den yüzde 60,4’e çıkardı bu dönemde. Aynı dönemde bankalar ikinci çeyrek kâr tahminleri açıklandı. Bazı bankalar net karlarını açıkladılar. Son 1 yılda bankaların kârlarını 5’e katladıklarını anlıyoruz. Sadece mayıs ayında bankacılık sektörünün Türkiye’de kâr artışı yüzde 742. İlk 5 ayda toplam yüzde 434 kâr artışı sağlamıştır. Şimdi bu rakamları niye verdim? Sıkıntılar var ama bu sıkıntılara çözüm getirmek isteyenler bu sistemin içerisinde sadece rakip siyasi parti veya diğer bloktaki ve ittifaktaki partileri eleştirmek suretiyle bu işe çözüm getireceklerini düşünüyorlar. Ama sistem bu olduğu müddetçe, sömürü çarkı devam ettiği müddetçe kazanan sermayedar, kazanan daha doğrusu kapitalist para sahibi yani finans sektörü yani bankalar… Kaybeden ise risk alıp üretmeye çalışanlar, alın teri ve emek ortaya koyarak bir şeyler üretenler, dar gelirli vatandaşlar, çiftçiler, köylüler, ziraatla memleketin, insanın karnını doyurmaya çalışanlar…” diye konuştu.

    Sistemin değişmesi gerektiğini vurgulayan Yapıcıoğlu, “HÜDA PAR olarak diyoruz ki sistemin işleyişi masaya yatırılmadan, buna bir neşter atılmadan bu kriz geçici bir süreliğine biraz daha devam edecek, belki hafifleyecek ama 3-5 yıl, 8-10 yıl sonra bir daha kendini tekrar edecek. Böylece her krizde yine dar gelirlinin cebinden çıkanlar büyük paralara sahip olan küresel sermayedarlara ya da Londra’daki küresel tefecilere akacak.” değerlendirmesinde bulundu.

    “Eğer aile çökerse gerçekten o zaman toplumun geleceği karanlıktır”

    Aile kurumunun önemine işaret eden Yapıcıoğlu, “Memlekette eğer aile bağları çözülürse, eğer aile kurumu çökerse milleti ayakta tutmanın bir yolu kalmaz. Hangi kurumumuz çökerse çöksün onun yerine belki alternatif kurumlar getirebilirsiniz ama aile kurumunun yerini tutacak başka bir kurum yoktur. Eğer aile çökerse gerçekten o zaman toplumun geleceği karanlıktır.” ifadelerini kullandı.

    Artan uyuşturucu bağımlılığına değinen Yapıcıoğlu, kolluk kuvvetlerinden bazı yetkililerin dahi uyuşturucu satıcılığına karıştığına hatırlattı.

    Yapıcıoğlu, “Bir memleket düşünün ki orada savcılardan birisi uyuşturucu işi yapabiliyor ve şebeke elemanı olarak polis memurlarını kullanıyor, bir başka yerde adliyede kendisine teslim edilen uyuşturucu maddeleri muhafaza altına almak ve yeri zamanı geldiğinde imha etmekle görevli olan kişi bunları tekrar piyasaya sürüyor ve gençlerimizi zehirliyor! Eğer buna çok ciddi bir tedbir alınmaz ciddi anlamda çözüm üretilmezse korkarım ki yakın bir gelecekte çok geç kalmış olacağız.” dedi.

    “Yabancı düşmanlığı memleket sathına benzin dökmektir”

     Son zamanlarda yabancı düşmanlığının körüklenme çalışıldığına dikkat çeken Yapıcıoğlu, “Özellikle de güneyden ya da doğudan gelen yani Suriye’den Irak’tan ya da Afganistan’dan Türkiye’nin doğusunda memleketimize gelenler sanki istilacıymış gibi, sanki düşmanmış gibi bir algı oluşturulmaya çalışılıyor. Bu körüklenen yabancı düşmanlığı adeta memleket sathına benzin dökmektir. Bunun hazırlıkları yapılıyor ve bu benzin her tarafa döküldükten sonra belki birileri zamanı geldiğinde, karar verdiğinde bir kibrit yakacak ve belki memleket yangın yerine dönecek. Allah muhafaza etsin. Bu tehlikeli oyunların mutlaka farkında olmak gerekir. Bu şekilde ötekileştirici, düşmanlaştırıcı söylem kullananlara karşı teyakkuzda olmamız gerekir.” şeklinde konuştu.

    Yapıcıoğlu, Sadece Türkiye’de değil bütün olarak bölgede, komşu ülkelerde de bir kaos planının şu anda adım adım yürürlüğe konduğuna işaret etti.

    “Ülkeler arası sorunlar barışçıl yöntemlerle çözülmeli”

    Yapıcıoğlu, “Kendi bölgemizde, coğrafyamızda ya da civarımızda, İslam coğrafyasının herhangi bir yerinde birbirlerine komşu olan insanlar, aralarındaki sorunları hem iç hem de ülkeler arası sorunları mutlaka kendi aralarında diyalogla, barışçıl yöntemlerle çözmek zorundadırlar. Eğer gerginliği artırıcı adımlara devam ederlerse sıcak çatışmalar bölgeye yayılırsa ya da iş emperyalistlere havale edilirse ya da Amerika veya Rusya ya da diğer küresel emperyalist güçler hakem olarak, bu işe çözüm bulsun; gelsin aramıza girsin, denilirse herkes bilmeli ki ne Batı emperyalizmi ne doğu emperyalizmi hiçbirimize dost değil ve hiçbiri buradaki halkların iyiliğini istemez.” dedi.

    “Seçime giremezsek faydalı olacağına inandığımız adaylara oy veririz”

    Bir gazetecinin yerel veya genel seçimlerde nasıl bir tavır takınacaklarını sorması üzerine Yapıcıoğlu, “İnşallah kendi adaylarımızı çıkarıp kendi adaylarımızı destekleyeceğiz. Çıkaramazsak da diğer partilerdeki adayların durumuna bakacağız. Partim seçime giremeyecekse diğer adaylar arasında memleket için en faydalı olacağına inandığımız kimse ona destek veririz ya da tabanımızı serbest bırakırız.” yanıtını verdi.

    Yapıcıoğlu, bazı siyasilerin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni Türkiye’nin temel problemi olarak gördüğünü hatırlatması üzerine şöyle konuştu:

    Sorun Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nden mi kaynaklanıyor? Biraz önce ben sistem dedim ama benim sistemden kastım kapitalist ekonomik sistem idi. Şimdi şu anda bir ekonomik kriz var sadece Türkiye ile ilgili değil, dışarıda bir sıkıntı var ama 2011’de de bir kriz daha yaşanmıştı. O zaman Türkiye’de parlamenter sistem vardı. 2001’de bir kriz daha yaşanmıştı. Ve o kriz bugünkü iktidarı iktidara getirmişti. O dönem hükümet olan partilerin tamamının baraj altında kalmasına yol açmıştı o kriz. İşte bu kapitalist ekonomik sistem kriz üretiyor düzenli aralıklarla. Bu anlaşılmadan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminden bir daha parlamenter sisteme dönsek, parlamenter sistemden sonra yarı başkanlık sistemini de getirsek, onu kaldırıp krallık da getirsek, onu da kaldırıp federasyon sistemi getirsek, her ne getirirsek getirelim kapitalist ekonomik modeli uyguladığınız müddetçe 8-10 yılda bir kriz yaşamaya devam edeceğiz.

    Denizli’deki temaslarının ardından Yapıcıoğlu, Aydın iline geçti. (İLKHA)

  • Muharrem İnce, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adaylığına talip! Şart koştu…

    Muharrem İnce, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adaylığına talip! Şart koştu…

    Mersin’in Erdemli ilçesine ziyaret için giden Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, Konya’da mola vererek halkla buluştu. Cuma namazı sonrası Mevlana Meydanı’ndan basın açıklaması yapan İnce, Cumhur İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayının belli olduğunu, Millet İttifakı’nın ise adayının belli olmadığını belirterek çeşitli eleştirilerde bulundu.

    Muharrem İnce Millet İttifakı’na ilişkin olarak şu ifadeleri kullandı:

    ”Cumhur İttifakı’nın adayı belli, Erdoğan. Millet İttifakı’nın adayı belli değil. Bakın şimdi ben, Millet İttifakı’na 6’lı masaya sesleniyorum; 2018’de Sayın Kılıçdaroğlu aday olması gerekirken olmadı. Sayın Akşener aday oldu. Yüzde 7,5 oy aldı. Sayın Babacan, Sayın Davutoğlu, Erdoğan’ı destekledi. Sayın Uysal da Sayın Akşener’i destekledi. Sayın Karamollaoğlu zaten kendisi adaydı. Bunların içinde en çok oyu alan benim. Hepsi partisinden daha az oy aldı. Ben partimden 8 puan fazla oy aldım. Aday bulamıyorsanız Muharrem İnce burada. Getirin 6’lı masanın adayı olayım ben. Sıkıntı yok. Ama şartlarım var. Bak şartlarımı söyleyeyim; geçen sefer acemiliğime geldi.”

    ADAYLIK İÇİN ŞART KOŞTU

    Millet İttifakı’nın adayı olmak için şart koşan Muharrem İnce, ”Bu sefer şartlarım var. Bir, partilerinize hazineden gelecek olan parayı kampanyada harcayacaksınız. Kasada tutup kurultay kazanmak için harcamayacaksınız. İkincisi benim afişlerimi asacaksınız sokaklara. Kendi afişlerinizi asmayacaksınız parti başkanı olarak. Parti başkanının afişi asılmaz. Cumhurbaşkanı adayının afiş asılır. Üçüncüsü 12 bin sandığı boş bırakmayacaksınız. 12 bin sandığı boş bırakıp sonra seçim gecesi ‘neredeydin?’ diye trollerine saldırtmayacaksın. Namuslu olacaksınız. 12 bin sandığı boş bırakmayacaksınız. iftira atmayacaksınız, sisteminiz çökmesine rağmen, 12 bin sandığı boş tutmanıza rağmen sanki sandıkları cumhurbaşkanı adayı koruyacakmış gibi kimseye iftira atmayacaksınız. Bir tane daha söylüyorum, sandığa gittiniz mi, cumhurbaşkanı adayınıza oy vereceksiniz. Başka yerlere oy vermeyeceksiniz. Derdiniz Türkiye’ye ise, derdiniz memleket ise ben buradayım. Derdiniz koltuk ise gene işinize yarar. Ben kazanırsam koltuğunuzda oturursunuz. Ben kaybedersem gene koltuğunuzda oturursunuz. Koltuğunuz da ortada. Bakın bu şartları sağlarsak size garanti ediyorum yüzde 65 ile seçimi alırım. Dolar 4,5 lirayken yüzde 31 aldım. Dolar 18 lira oldu. Bugün herkes ona güveniyor zaten. 2018’de cesareti olmayanları bugün cesaretinin olması, doların 18 lira olmasından kaynaklanıyor. Ama kazın ayağı öyle değil” ifadelerini kullandı.

  • HÜDA PAR Bağlar İlçe Başkanı Zeren: Halka verilen sözler yerine getirilmeli

    HÜDA PAR Bağlar İlçe Başkanı Zeren: Halka verilen sözler yerine getirilmeli

    Merkez Bağlar ilçesinin başta Kaynartepe ve Fatih olmak üzere birçok mahallesinde artan metruk yapıların varlığı, çevre sakinleri açısından tehlike arz etmeye devam ediyor.

    Kaynartepe ve Fatih mahallelerinde bulunan yaklaşık 100 metruk yapının yıkılmamasıyla beraber madde bağımlılarının uğrak adresi haline gelmesi çevre sakinlerinin endişelerine neden olurken, şu ana kadar yıkıma yönelik çalışmaların yapılmaması tepkilere neden oldu.

    Bağlar’daki metruk yapıların bulunduğu cadde ve sokakları gezen HÜDA PAR Bağlar İlçe Başkanı Orhan Zeren, İLKHA’ya açıklamalarda bulundu.

    Zeren, “Kaynartepe, Yunus Emre, Fatih ve Muradiye Mahallelerini dolaştığımızda gerek vatandaşlar gerekse muhtarlarla görüşmelerimiz oldu. Ziyaret ettiğimiz mahallelerde her ne kadar ismi metruk yapı olarak adlandırılsa da bizim tabirimizle çöp ve suç depolarını gördük. Tabii ki bu mahalleler arasında bu tür yapıların en çok bulunduğu adres Kaynartepe’dir. Bilindiği üzere Kaynartepe Mahallesinde birçok insanımız kentsel dönüşüm adı altında adreslerini terk etti. Bu adresler boş kalınca belli bir süreden sonra yıkım aşamasına geldi. Bu süreçten sonra maalesef yetkililer bu konuda göstermelik 10-12 yapıyı yıkmaktan başka herhangi bir şey yapmadılar. Yıkımı gerçekleşmeyen yapılara çöpler atıldı. Bunun da yanı sıra madde bağımlısı gençler, evlerinde ebeveynlerinin yanında istedikleri şeyleri yapamayanlar oraları mesken edinip çöplerini buralarda bıraktılar. Buralar çöp deposuna dönüşmüş oldu.” dedi.

    “Sembolik olarak birkaç yapının yıkımını gerçekleştirildikten sonra çalışmalar durdu”

    Metruk ve terk edilmiş binalara madde bağımlısı gençlerin uğraması sonucu çevre sakinlerinin rahatsız olduğunu belirten Zeren, “Bu adreslerin çevresine baktığımızda aileler yaşıyor ve burada ikamet edenlerimiz her gün bu kötü kokuyu teneffüs ediyor ve bu da hastalıklara sebebiyet vermektedir. Aynı zamanda uyuşturucu gibi maddelere müptela olmuş gençler, burada yaşadıkları sarhoşlukla çevre sakinlerini rahatsız ediyor. Bu durumu mahalle sakinleriyle ve muhtarlarla görüştüğümüzde şikayetlerini ilgili yerlere ilettiklerini, talepler doğrultusunda sembolik olarak birkaç yapının yıkımını gerçekleştirdikten sonra çalışmaların durdurulduğunu söyledi. Şayet bu duruma müdahale edilmezse farklı noktalara gidecektir. Bu yapıların yıkımı nihayetinde zor bir işlem değildir. Birkaç iş makinasıyla mahalledeki tüm metruk yapılar bir hafta gibi kısa bir sürede yıkılabilir.” ifadelerini kullandı.

    “Evleriniz yeniden yapılacak, sizlere tekrardan satılacak, benzeri söylemlere rağmen hiçbir girişim olmadı”

    HÜDA PAR Bağlar İlçe Başkanı Orhan Zeren

    Kentsel dönüşüm konusunda halkın zihninde soru işaretlerinin kaldığını belirten Zeren, “Bu vesileyle yetkililere sesleniyoruz: Vatandaşın haklı talepleri var. Yıkıma mahkûm bu binaların bir an önce ortadan kaldırılması, suç ve uyuşturucu çetelerine mesken olmaması ve burada ikamet eden vatandaşların rahat edebilmesi için bu yapılara el atılması gerekmektedir. Halkın zihninde soru işaretleri var. Halka ‘evlerinizi boşaltın’ denildi ve kentsel dönüşüm üzerinde hesaplar yapılarak evlerin rayiç bedelleri biçildi. Bunu duyanların bir kısmı evlerini terk ederek başka bölgelerde yüksek meblağlı kiralara taşınmak zorunda kaldı. Nitekim Bağcılar Mahallesi haricindeki diğer 11 merkez mahallede ikamet edenlerin tümü gelir düzeyi düşük insanlardan oluşuyor. Bunlara ‘evleriniz yeniden yapılacak, sizlere tekrardan satılacak’ benzeri söylemlere rağmen hiçbir girişim olmadı. Bu konuda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı sınıfta kaldı diyebiliriz. Gerek yerel gerekse genel siyasetçileri bir yere getiren halktır ve halkı bu şekilde mağdur etme hakkımız yoktur. Bu konuda halka verilen sözlerin yerine getirilmesini istiyoruz.” şeklinde konuştu. (İLKHA)

  • Yeniçağ yazarından çarpıcı iddia: “Erdoğan savaş çıkarıp seçimi bir yıl erteler”

    Yeniçağ yazarından çarpıcı iddia: “Erdoğan savaş çıkarıp seçimi bir yıl erteler”

    Yeniçağ yazarlarından Orhan Uğuroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçimi kaybetmemek plan yaptığını yazdı.

    Uğuroğlu, zamanında yapılması halinde seçimlerin 18 Haziran 2023 olduğunu hatırlatarak, şu ifadeleri kullandı:

    “Erdoğan YSK’dan, ‘Aday olursunuz’ tüyosu alırsa erken seçim olmaz. Erdoğan YSK’dan, ‘Aday olamazsınız’ tüyosu alırsa erken seçim için muhalefete muhtaç olur. Ben ‘A’ şıkkını asla mümkün görmüyor yüksek hakim YSK üyelerinin anayasa hükmünü uygulayacaklarına inanıyorum. ‘B’ şıkkına göre şunu da ortaya koyalım. AKP + MHP + BBP’nin Meclis’teki oy sayısı: 335 Anayasaya göre ‘Erken Seçim’ kararı için gerekli oy sayısı: 360 O halde Erdoğan için tek yol var muhalefet ile anlaşmak. 6 Bağımsız yetmiyor. Bu durumda Erdoğan muhalefet liderlerine başvurarak diyecek ki?

    Haydi 14 Mayıs’ta Meclis’te erken seçim kararı alalım … Bu öneriye destek verecek oy sayısı olan hangi parti var? Meclis’teki diğer partilerin oyları yetmediğinden 3 partinin kapısını çalabilir Erdoğan:

    – CHP: Kemal Kılıçdaroğlu – 134 oy

    – İYİ Parti: Meral Akşener – 37 oy

    – HDP: Mithat Sancar ve Pervin Buldan – 56 oy

    Diğer partilerin oyları yetmediğinden 3 partinin kapısını çalabilir Erdoğan. Peki, 18 Haziran yerine 14 Mayıs’ta yani sadece bir ay önce sırf Erdoğan aday olabilsin diye; hangi parti onay verir? Bence Erdoğan muhalefet liderlerinden gerekli desteği bulamaz ki bu durumda ‘Güneş Motel’ uygulamasını devreye sokabilir. Yani Milletvekili transfer pazarını açabilir Erdoğan… Bu konuda da deneyimlidir ki merhum Necmettin Erbakan’ın Saadet partisinden ayrılırken AKP’ye 45 milletvekili transfer etmişti…”

    Öte yandan Uğuroğlu, “Bir de son günlerde giderek artan şöyle bir kulis paylaşımı var; Erdoğan savaş çıkarıp seçimi bir yıl erteler… Yapar mı? Eğer seçimi kaybedeceğini görürse kaybetmemek için Erdoğan her şey yapabilir… Çünkü muhalefet liderleri hesap sorma konusunda kararlılar…” ifadelerini kullandı.

  • Solunum cihazına bağlı yaşayan hastalar elektrik kesintilerinden dolayı mağdur oluyor

    Solunum cihazına bağlı yaşayan hastalar elektrik kesintilerinden dolayı mağdur oluyor

    ALS, kronik karaciğer, akciğer, KOAH ve DMD kas hastaları, solunum cihazına bağlı olarak yaşamlarını sürdürüyor.

    Elektrik kesintileri, elektrik ile çalışan solunum cihazlarının çalışmamasına ve hastaların nefessiz kalmasına neden oluyor.

    Özellikle kırsal mahallelerde sistematik olarak uygulanan elektrik kesintilerinden dolayı, solunum cihazları çalışmayan hastalar, bin bir zorlukla elektriğin olduğu yerlere giderek nefes almaya çalışıyor.

    Bazı hastalar ise oksijen tüpleri ile nefes alıyor. Bu durum da solunum hastalarını ve ailelerini maddi ve manevi olarak olumsuz etkiliyor.

    HÜDA PAR Şanlıurfa İl Başkanı Emin Özaslan, her cuma olduğu gibi bu cuma günü de saat 11.11’de kentin ve kent insanının sorunlarını gündeme getirmeye ve bu sorunlarla ilgili çözüm önerilerini paylaşmaya devam etti.

    Özaslan, bu hafta da hayatlarını solunum cihazlarına bağlı olarak sürdürmek zorunda kalan hastaların sorunlarını dile getirdi.

    Özaslan, elektrik kesintilerinden dolayı yaşanan mağduriyetlerle ilgili “Yaşam Hakkı Engellenemez” sloganıyla sorunu Türkiye gündemine taşıdı.

    Elektrik kesintilerinden dolayı yaşanan mağduriyetlere dikkat çeken Özaslan, “Elektrik kesildiği zaman cihaza bağlı yaşamlarını sürdüren hastaların da nefesleri kesiliyor. Bu soruna karşılık çözüm ne?  Şanlıurfa Valiliğine, İl Sağlık Müdürlüğüne ve Elektrik Dağıtım Şirketine sesleniyorum. Cihaza bağlı yaşamlarını sürdüren hastalar için bir bilgi bankası oluşturalım. Bilgi bankasındaki bilgiler Elektrik Dağıtım Şirketine bildirilsin. Elektrik Dağıtım Şirketi, herhangi bir mahallede ya da herhangi bir sokakta elektrik kesintisine gittiği zaman önceden bu hastalara bilgi versin. Elektrik kesintisi olursa hayatlarını idame edip edemeyeceğini hastalardan sorsunlar. Gerekirse bu hastalar için jeneratör ya da güç kaynağı desteği sunulsun. Arada elektrik kesintisi olmasın ki bu hastaların da nefesleri kesilmesin. Çünkü nefes almak onların da hakkıdır. ‘İnsan yaşamı kutsaldır ve dokunulmazdır.’ HÜDA PAR olarak diyoruz ki yaşam hakkı engellenemez.” ifadelerini kullandı.

    Solunum hastaları da elektrik kesilince solunum cihazlarının çalışmadığını, nefeslerinin kesildiğini, bu sebeple köyde yaşayanların birkaç saatliğine de olsa elektriğe ulaşmak için şehre gittiklerini dile getirdiler. (İLKHA)