ANKARA'DA EMEKÇİLER 1 MAYIS'I TANDOĞAN'DA KUTLADI...KESK ŞUBELER PLATFORMU SÖZCÜSÜ HÜSEYİN KÖKLÜ: “GÜN ŞİKAYET ETME GÜNÜ DEĞİL; BU DÜZEN YA DEĞİŞECEK YA DEĞİŞECEK”

ANKARA'DA EMEKÇİLER 1 MAYIS'I TANDOĞAN'DA KUTLADI...KESK ŞUBELER PLATFORMU SÖZCÜSÜ HÜSEYİN KÖKLÜ: “GÜN ŞİKAYET ETME GÜNÜ DEĞİL; BU DÜZEN YA DEĞİŞECEK YA DEĞİŞECEK”
Ankara'da sendikalar, dernekler, odalar, baro, siyasi partiler, gençlik örgütleri ve vatandaşlar; 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları kapsamında bugün Atatürk Kültür Merkezi (AKM) önünden Tandoğan'a yürüdü. DİSK Genel-İş Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Mucukgil, Tandoğan’da; “14 Mayıs’t...

HABER: CEYLAN SAĞLAM-NİSANUR YILDIRIM / KAMERA: FURKAN ERDEM-MEHMET MEHMETLİOĞLU 

Ankara'da sendikalar, dernekler, odalar, baro, siyasi partiler, gençlik örgütleri ve vatandaşlar; 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları kapsamında bugün Atatürk Kültür Merkezi (AKM) önünden Tandoğan'a yürüdü. DİSK Genel-İş Sendikası Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Mucukgil, Tandoğan’da; “14 Mayıs’ta sandıkta kararımızı vereceğiz; işçi sınıfı, emekçiler, çiftçiler, kadınlar, gençler, aydınlıktan yana olan herkes güçlerini birleştirerek kararını verecek. Kararımız özgürlükten, barıştan, kardeşlikten, demokrasiden, aydınlıktan yana olacak” dedi. KESK Şubeler Platformu Sözcüsü ve Eğitim Sen 2 No'lu Şube Başkanı Hüseyin Köklü de, “Sabrımız tükendi, artık böyle gitmez dedik gerçekten de gitmiyor. Eşitlik, özgürlük, barış, demokrasi ve laiklik için artık yeter diyoruz. Gün şikayet etme günü değil; bu düzen ya değişecek ya değişecek” diye konuştu.

Ankara'da sendikalar, dernekler, odalar, baro, siyasi partiler, gençlik örgütleri ve vatandaşlar; 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kutlamaları dolayısıyla bugün AKM önünde bir araya geldi. Emek örgütleri ve sendika üyeleri, AKM önünden saat 12.00'de Tandoğan Meydanı'na doğru yürüyüşe geçti. Yolun bir tarafından Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), TÜRK- İŞ 'e bağlı sendikalar ile BİRLEŞİK KAMU İŞ yürürken; yolun diğer tarafından Kamu Emekçileri Konfederasyonu (KESK), Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası, TMMOB, ATO ve diğer meslek odaları ve birlikleri, demokratik kitle örgütleri, dernekler, gençlik ve kadın örgütleri, dergiler, üniversite öğrencileri ve son olarak siyasi partiler yürüdü.

Tandoğan'daki 1 Mayıs kutlamasına CHP Ankara milletvekilleri Gamze Taşcıer, Murat Emir, Yıldırım Kaya ile HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, HDP Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu ve HDP İzmir Milletvekili Murat Çepni de katıldı. 

Emek örgütleri, yürüyüş esnasında “Açlığa, faşizme, işgale karşı tek yol devrim”, “‘Mendil satmaca değil, mendil kapmaca’ çocuk işçiliğine son”, “Hayallerini satmayanların ülkesi olacağız”, “Saraya değil, eğitime bütçe” pankartları açıldı.

Alana girişlerde kolluk kuvvetleri tarafından güvenlik önlemleri alındı. Alana giren emek örgütleri üyeleri ve yurttaşlara güvenlik güçleri tarafından üst araması yapıldı.

Emek-meslek örgütleri; “Emek bizim, gelecek bizim. Yeni bir başlangıç için yaşasın 1 Mayıs” pankartı ile Ankara Tandoğan Meydanı’nda yerlerini aldı. Emek ve meslek örgütleri alanda, “Yaşasın 1 Mayıs”, “Katiller halka hesap verecek”, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “Direne direne kazanacağız”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Yaşasın iş, ekmek, özgürlük mücadelemiz”, “KHK’lar gidecek biz kalacağız” sloganları attı.

Tandoğan Meydanı’nda sırayla emek örgütleri temsilcileri söz aldı. DİSK Genel İş Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Mucukgil açılış konuşmasını yaptı. Mucukgil, 6 Şubat depremlerinden dolayı yasta olduklarını ifade ederek şunları söyledi:

2023 1 MAYIS’I YENİ BİR BAŞLANGIÇTIR. BU ÜLKENİN GERÇEK SAHİPLERİ OLARAK GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKACAĞIZ”

“Biz bu ülkede sermaye iktidarlarının, rant sisteminin, sömürü düzenin sayısız iş cinayetlerini, işçi katliamlarını yaşadık. Pandemide, ekonomik krizde ve depremde karşı karşıya kaldığımız hakikat belli. İnsanca çalışmamız ve yaşamamız bir yana hayatta kalmamızı bile sağlamaktan çok uzak bir düzenle karşı karşıyayız. Bizler yasımızı, öfkemizi dayanışmaya dönüştürdük, vazgeçmedik, diz çökmedik, boyun eğmedik. Bugün işçi sınıfı ve emekçilerin onlarca yıldır alın terini sermayeye peşkeş çeken, bizleri yoksulluğa, ölüme mahkum edenlerden kurtulmanın arifesindeyiz. Farklı inançları, kimlikleri yok sayan, İstanbul Sözleşmesi’ni kaldırarak kadınların katledilmesinin önünü açan, doğayı ve her şeyi talan eden, toplumu kamplaştıran, ülkeyi açık cezaevine çeviren bu ceberuttan kurtulmanın arifesindeyiz. 14 Mayıs’ta sandıkta kararımızı vereceğiz; işçi sınıfı, emekçiler, çiftçiler, kadınlar, gençler, aydınlıktan yana olan herkes güçlerini birleştirerek kararını verecek. Kararımız özgürlükten, barıştan, kardeşlikten, demokrasiden, aydınlıktan yana olacak. 2023 1 Mayıs’ı yeni bir başlangıçtır. Bu ülkenin gerçek sahipleri olarak geleceğimize sahip çıkacağız.”

KESK Şubeler Platformu Sözcüsü ve Eğitim Sen 2 No’lu Şube Başkanı Hüseyin Köklü yaptı. Köklü, şunları dile getirdi:

“BÜYÜK BİR YOKSULLUK İÇİNDE YAŞIYORUZ, ZAMLAR, ALIM GÜCÜNDEKİ ERİME HAYATI YAŞANILMAZ KILIYOR”

“Umut ile hüznün iç içe geçtiği 1 Mayıs’ı kutluyoruz. On binlerce kardeşimizin canını kaybettiği, milyonlarca kardeşimizin hayatını altüst eden depremin acısını yüreğimizde hissediyoruz. Doğal bir afet olan depremi büyük bir toplumsal felakete, insanlık trajedisine dönüştürenleri asla affetmeyeceğiz. Büyük bir yoksulluk içinde yaşıyoruz, zamlar, alım gücündeki erime hayatı yaşanılmaz kılıyor. Başta kadınlar olmak üzere tüm emekçilere gittikçe daha güvencesiz çalışma yaşamı dayatılıyor. İş cinayetlerinde katliamlar yaşanıyor. Bereket fışkırtan topraklarımızda tarım, besicilik adım adım bitirildi. Sanayiden sonra tarımda da bu iktidar döneminde dış sermayeye bağımlı hale geldik. Ciddi bir gıda krizi ile karşı karşıyayız.

“BİZDEN ÇALDIKLARI NE VARSA HEPSİNİ GERİ ALACAĞIZ VE BUNLARI BURUNLARINDAN FİTİL FİTİL GETİRECEĞİZ DİYE KORKUYORLAR”

Kürt sorununa çözümsüzlük ve imha siyaseti ile kendi bekalarını garantiye almayı hedefliyorlar, rant ve sömürü siyaseti devam etsin istiyorlar. Kürt sorununda inkar ve güvenlikçi politikaları, kadın karşıtlığını, gericiliği ve baskıları savunan ittifak halinde halkı sürekli tehdit ediyorlar. Bunların bize reva gördüğü kayyım düzenidir, ihraçlardır adaletsizliktir, tekçiliktir, militarizmdir, cezaevinde insanlık dışı uygulamalardır. Bizler gücümüzü emeğimizden, alın terimizden, üretimden alıyoruz. Ama bir gerçek daha var; bizler gücümüzü birlikteliğimizden, yan yana gelmemizden alıyoruz. İktidar sahipleri bu birleşen halkın büyük gücünden, birlik olmamızdan korkuyorlar. Korkuyorlar çünkü kaybedecek çok şeyleri var; sarayları saltanatları çökecek diye korkuyorlar. Yağma düzenleri son bulacak, ballı ihaleleri, torpilli işleri sona erecek diye korkuyorlar. Bizden çaldıkları ne varsa hepsini geri alacağız ve bunları burunlarından fitil fitil getireceğiz diye korkuyorlar.

“GÜN ŞİKAYET ETME GÜNÜ DEĞİL; BU DÜZEN YA DEĞİŞECEK YA DEĞİŞECEK”

Bırakın korksunlar, gözlerine uyku girmesin, ant olsun ki hesap soracağız, yanlarına bırakmayacağız. Bunu bildikleri için bizlere saldırıyorlar, muhalefeti susturmak istiyorlar. Polisiyle, güdümlü hakimleriyle yalancı tanıklarıyla, medyasıyla, devletin tüm imkanlarıyla saldırıyorlar. Tek adam rejiminin tüm aparatlarıyla üzerimize adeta çullanıyorlar. Sabrımız tükendi, artık böyle gitmez dedik gerçekten de gitmiyor. Eşitlik, özgürlük, barış, demokrasi ve laiklik için artık yeter diyoruz. Gün şikayet etme günü değil; bu düzen ya değişecek ya değişecek. Bu karanlığı işçi sınıfı, kadınlar gençler, Aleviler, cinsel yönelimleri reddedilenler, kölelik şartlarında yaşayan göçmenler, sizler, bizler yırtıp atacağız.

“KAPİTALİST YIKIMA, İŞSİZLİĞE, YOKSULLUĞA KARŞI BİRLEŞECEĞİZ. BU DÜZENİ DEĞİŞTİRECEĞİZ”

Emeğin sömürülmediği, yüzde 1’in değil yüzde 99’un mutlu yaşadığı, hak arama yollarının açık olduğu, grev hakkının engellenmediği, herkesin güvenceli, kadrolu yaşadığı, bir işinin ve insanca yaşamaya yetecek bir ücretinin olduğu, KHK ve fiili OHAL rejimine son verildiği, kimseni kimliğinden, inancından, cinsiyetinden dolayı ikinci sınıf yurttaş muamelesi görmediği, kadınlara yönelik şiddet, taciz ve tecavüzün son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırıldığı, zorunlu din derslerinin kaldırıldığı ve herkesin inancını özgürce yaşadığı, gündüzlerinde sömürülmeyen gecelerinde aç yatılmayan, emeğin, demokrasinin, laikliğin hakim olduğu bir ülke için mücadele etmeye devam edeceğiz. Kapitalist yıkıma, işsizliğe, yoksulluğa karşı birleşeceğiz. Bu düzeni değiştireceğiz, umut bizim gelecek bizim.”

Daha sonra BES 1 No’lu Şubeden Özlem Ateş söz alarak 1 Mayıs açıklamasını Kürtçe yaptı.

Son olarak da Hatay’dan gelen depremzede Dursun Soydan, şunları ifade etti:

“KENTLERİMİZİ EMEK EMEK YENİDEN KURACAĞIZ. UNUTMAK YOK, AFFETMEK YOK, HELALLEŞMEK YOK”

“Deprem anı ve sonrasında yaşananları hepimiz az çok biliyoruz. Bildiğimiz ve yaşadığımız daha önemli şey; orada yaşana ölümlere, acılara her türlü kayba karşı yanımızda yetkilileri görememiş olmamız. Şu an 80’inci gününde bile gördüğümüz, bu meydanı dolduranlar ve onların deprem bölgesindeki iradeleridir. Yüzü aydınlığa dönük, emekten, adaletten, barıştan yana sizlersiniz, bizleriz. Hep birlikte kentlerimize, anılarımıza, tarihimize sahip çıkacağız. Kentlerimizi emek emek yeniden kuracağız. Unutmak yok, affetmek yok, helalleşmek yok.”

Konuşmaların ardından sanatçı İlkay AMayıs için performansını sergiledi.