Kategori: Sağlık

  • KPSS’ye yeniden girecek adaylar dikkat! Sınav merkezi tercihlerine güncelleme geldi

    KPSS’ye yeniden girecek adaylar dikkat! Sınav merkezi tercihlerine güncelleme geldi

    31 Temmuz Pazar günü gerçekleştirilen KPSS’de yer alan bazı soruların Yediiklim Yayınevi’nin denemesinde yer alan sorularla aynı çıkması üzerine başlatılan soruşturma sonucunda sınav iptal edilmiş ve ÖSYM Başkanı Halis Aygün görevden alınarak yerine Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy getirilmişti. Dün yeni takvimi açıklayan ÖSYM, Genel Yetenek-Genel Kültür ve Eğitim Bilimleri oturumlarının 18 Eylül’de, Alan Bilgisi oturumlarının 24-25 Eylül’de, ÖABT oturumlarının ise 2 Ekim’de yapılacağını duyurdu.

    YENİ BİR BİLGİLENDİRME DAHA YAPILDI

    ÖSYM, bugün KPSS ile ilgili yeni bir bilgilendirme metni yayınlandı. Buna göre, sınava başvuru yapan adaylar sınav merkezi tercihlerini 11-12 Ağustos tarihleri arasında güncelleyebilecekler.  ÖSYM’den yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: “2022-KPSS Lisans Sınavının Genel Yetenek-Genel Kültür ve Eğitim Bilimleri oturumları 18 Eylül 2022 tarihinde, Alan Bilgisi oturumları 24-25 Eylül 2022 tarihlerinde, OABT oturumları ise 2 Ekim 2022 tarihinde uygulanacaktır.

    “GÜNCELLEME İŞLEMİ 11 AĞUSTOS SAAT 14’TE BAŞLAYACAK”

    Sınava başvuru yapan adaylardan sınav merkezi tercihini değiştirmek isteyenler, 11-12 Ağustos 2022 tarihleri arasında ÖSYM Aday işlemleri Sisteminden, sınav merkezi tercihlerini güncelleyebileceklerdir. Sınav merkezi güncelleme işlemi, 11 Ağustos 2022 tarihi saat 14.00’te başlayacak, 12 Ağustos 2022 tarihi saat 23.59’da sona erecektir. Adaylara ve kamuoyuna önemle duyurulur. “

  • Beykent bizi sömürme olayı ne? Öğrenciler neden isyan ediyor?  Binlerce tweet atıldı!

    Beykent bizi sömürme olayı ne? Öğrenciler neden isyan ediyor? Binlerce tweet atıldı!

    Türkiye’de artan enflasyonla gıdadan ulaşıma, barınmadan enerjiye tüm temel gider kalemlerine gelen zamlar, eğitimdeki ücretleri de artırdı. 2022-2023 eğitim öğretim yılı için özel okullar zamlanan ücretlerini açıklamaya başladı. İstanbul’da yer alan Doğuş Üniversitesi ve Beykent Üniversitesi de eğitim ücretlerini açıklamaya başladı. Ancak bu iki üniversite kayıt olan öğrencilerine verdiği yüzde 5’lik artış sözünü tutmadı.

    YÜZE 206 ZAM YAPILDI

    Okunulan süre boyunca eğitim artışı ücreti yıllık %5’i aşmayacak sözünü tutmayan Doğuş Üniversitesi ve Beykent Üniversitesi eğitim ücretlerine %225 oranında zam gerçekleştirdi. Sosyal medyada mağduriyetlerini duyurmaya çalışan binlerce öğrenci tepkilerini dile getirdi.

    DOĞUŞ ÜNİVERSİTESİ’DE YÜZDE 100’E VARAN ZAM YAPTI

    Beykent Üniversitesi öğrencileri yeni eğitim öğretim yılından hemen önce yüzde 206 zam haberiyle karşı karşıya kaldı. Doğuş Üniversitesi de bazı bölümlerde yüzde 100’e varan zam yaptı.

    İşte mağdur öğrencilerinin tepkilerinden bir kaçı;

  • Batman Üniversitesinde Pedagojik Formasyon Eğitimi Başlıyor

    Batman Üniversitesinde Pedagojik Formasyon Eğitimi Başlıyor

    Batman Üniversitesi ile Siirt Üniversitesi iş birliğinde ilimizde pedagojik formasyon eğitimi almak isteyen öğrenciler başka bir ile gitmeden eğitimlerini Batman Üniversitesinde tamamlama imkanına kavuşacak.

    Programdaki dersler, eğitim-öğretimle ilgili işler, sınavlar ve disiplin konularında, Siirt Üniversitesi Eğitim-Öğretim ve Sınav Yönetmeliği ile Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği hükümleri uygulanacak.

    Derslerini Batman ilinde almayı talep eden yeterli öğrenci sayısına ulaşılması (minimum 200 öğrenci) ve koşulların uygun olması durumunda ilgili öğrenciler derslerini Batman Üniversitesi Merkez Kampüste tamamlayabilecek. İlgili eğitimlere yönelik stajlar ise Siirt ilinde yapılacak.

    Eğitimlerle ilgili açıklamalarda bulunan Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İdris Demir, Siirt Üniversitesi tarafından verilecek olan eğitimlerin talep durumunda Batman Üniversitesinde de verilmesinin çok önemli olduğunu söyledi.

    Öğrencilerin başka bir ile gitmesine gerek kalmadan kendi şehirlerinde eğitimlerini tamamlamaları ve kariyer yolculuklarına devam etmeleri için çalışmaların hız kesmeden devam ettiğini anlatan Rektör Demir, Batman Üniversitesi mezunlarının ve öğrencilerinin gelecek hedeflerine katkı sağlamak istediklerini ifade etti. (İLKHA)

  • Kur’an Nesli Platformu “namaz etkinlikleri” programına start verdi

    Kur’an Nesli Platformu “namaz etkinlikleri” programına start verdi

    15 Ağustos itibariyle başlayan eğitim programı, kimi illerde farklı tarihlerle eylül sonuna kadar devam edeceği bildirildi.

    Her yıl ağustos ayında gerçekleştirdikleri namaz eğitim programlarıyla Türkiye’de on binlerce 7-10 yaş arasındaki kız ve erkek çocuğu namazla tanıştıran Kur’an Nesli Platformu, tüm çocukları ‘Namaz Eğitim Programı’na davet etti.

    Namaz eğitimi programı hakkında açıklamalarda bulunan Kur’an Nesli Platformu Genel Koordinatörlerinden Mehmet Emin Sütçü, bir milletin ihyasının ancak dinle, dinin ihyasının ise ancak ibadetle olduğunu söyledi.

    Kur’an Nesli Platformu Genel Koordinatörlerinden Mehmet Emin Sütçü

    “Namazın tertemiz yüreklerde yer edinmesini sağlamalıyız”

    Namaz ise imandan sonraki en büyük hakikat ve bütün ibadetlerin özünü içeren en kapsamlı ibadet olduğuna işaret eden Sütçü, “Dolayısıyla, bütün ibadetlerin fihristesi niteliğindeki namaz ibadetinin toplumda ve de özellikle küçük tertemiz yüreklerde yer edinmesini sağlamak, şu zamanda üzerinde çaba sarf edilmesi gereken en değerli hedeftir. Çünkü namaz demek tevhid demek, namaz demek ahiret bilinci demek, kulluk demek, dua demektir.” dedi.

    “Eğlenceli ve sosyal etkinlikler içeren 15’er günlük kurslar düzenliyoruz”

    Çocukları namaz sevgisiyle yetiştirmek için atılan her adım, gerçekleştirilen her türlü organizasyon, etkinlik veya programın çok anlamlı ve mutlak surette desteklenmesi gerektiğini ifade eden Sütçü, şöyle devam etti:

    “Bu münasebetle Kur’an Nesli Platformu olarak, her yıl ‘Hayat Namazla Güzeldir’ sloganıyla ülke geneli yürütülen namaz ayı etkinliklerinin startını vermiş bulunuyoruz. Bu çerçevede Efendimizin (sallallahu aleyhi vesellem) öğretileri ışığında tam da çağında, çocuklarımızın tertemiz dimağlarını namaz bilinci ile kalplerini namaz sevgisi ile süslemek için 7-10 yaş arası çocuklarımıza namaz öğretim programı kapsamında eğlenceli ve sosyal etkinlikler içeren 15’er günlük kurslar düzenliyor ve bu programlarımızı kitlesel katılımlı açık alan final etkinlikleri ile taçlandırıyoruz.”

    “Programımız eylül sonuna kadar devam edecek”

    Ülkenin batısından doğusuna, kuzeyinden güneyine, imkânların el verdiği hemen her ilde, camiler ve mescitler başta olmak üzere dernek, medrese veya evler gibi, ihtiyaca cevap verebilecek her yerde namaz eğitim programını gerçekleştirmeye gayret edeceklerini belirten Sütçü, eğitim programının 15 Ağustos itibariyle başladığını kaydetti.

    Programın farklı illerdeki farklı tarihlerle eylül sonuna kadar devam edeceğini aktaran Sütçü, başvuru için platforma üye veya çalışmalarına destek veren tüm derneklere müracaat edilebildiğini dile getirdi.

    “Halkımızı programa destek vermeye davet ediyoruz”

    Ailelere çocuklarını programa göndermeye çağıran Sütçü, şunları söyledi: “Tüm halkımızı, programlarımızın amaca hizmet edecek en güzel şekilde gerçekleştirilmesi için her türlü desteği vermeye davet ediyor, sürece katkı sunan tüm eğitimcilere, velilere ve ilgililere şimdiden şükranlarımızı sunuyoruz.”(İLKHA)

  • Mahmut Özer’den okul kaydı yaptıracak velilere uyarı! Eğer okullar bunu talep ederse…

    Mahmut Özer’den okul kaydı yaptıracak velilere uyarı! Eğer okullar bunu talep ederse…

    Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer yaptığı açıklamayla, okulların yeni kayıt sırasında bağış adı altında istedikleri paralara ilişkin konuştu.

    Özer, “Yıllardan beri ülkede kronik problem haline gelen “okula kayıtlarda bağış” sendromunu da ortadan kaldırmak istediklerinin altını çizen Özer, “Tüm kamuoyuna deklare ettik, tüm illerimizde il müdürlerimizi alarm durumuna getirdik. Kesinlikle okula kayıtlarda bağış alınmayacak. Bir veli isterse okulun güçlenmesi için okul aile birliğine bağış yapabilir ama kayıtla kesinlikle ilişkilendirilmeyecek. Allah’a şükür bu süreç de çok başarılı bir şekilde devam ediyor.” dedi.

    Özer, 2022-2023 eğitim öğretim yılı okul kayıtlarında zorunlu bağış veya kayıt parası alındığına yönelik şikayetler aldıklarını ve 65 okulda başlatılan incelemelerin devam ettiğini söyleyerek, “Nasıl yardımcı kaynakla ilgili problemi kökünden çözmüşsek, bağışla ilgili problemi de çözeceğiz.” ifadesini kullandı.

  • Yeni KPSS takvimi açıklandı! 2022 KPSS sınavları ne zaman yapılacak?

    Yeni KPSS takvimi açıklandı! 2022 KPSS sınavları ne zaman yapılacak?

    KPSS sınavları sızdırılma iddialarının ardından iptal edilmişti. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi tarafından yapılan son açıklamayla yeni sınav takvimi duyuruldu.

    ÖSYM’den yapılan yazılı açıklamada, sınav takviminde yapılan değişikliğe ilişkin, “ÖSYM Yönetim Kurulu tarafından; 2022- KPSS Lisans Sınavı’nın Genel Yetenek- Genel Kültür ve Eğitim Bilimleri oturumlarının 18 Eylül 2022 tarihinde, 2022- KPSS Alan Bilgisi oturumlarının 24- 25 Eylül 2022 tarihlerinde, 2022- ÖABT’nin 2 Ekim 2022 tarihinde, 2 Ekim 2022 tarihinde yapılması planlanan 2022- KPSS Ön Lisans Sınavı´nın 9 Ekim 2022 tarihinde, 18 Eylül 2022 tarihinde yapılması planlanan İçişleri Bakanlığı Kaymakam Adaylığı Giriş Sınavının (2022-Kaymakamlık) 16 Ekim 2022 tarihinde, 13 Kasım 2022 tarihinde yapılması planlanan Hazine ve Maliye Bakanlığı Mali Hizmetler Uzman Yardımcılığı Özel Yarışma Sınavının (2022-MHUY) 18 Aralık 2022 tarihinde yapılmasına karar verilmiştir. 2022 ÖSYM Sınav Takvimi’nde yer alan diğer sınavların tarihlerinde herhangi bir değişiklik yapılmayacaktır” ifadeleri kullanıldı.

  • Bakan Özer 81 ilin millî eğitim müdürü ile buluştu

    Bakan Özer 81 ilin millî eğitim müdürü ile buluştu

    Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Mogan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Otelinde düzenlenen ve yeni açılımların, dünyaya örnek olabilecek mekanizmaların nasıl üretilebileceğinin değerlendirildiği Mesleki ve Teknik Eğitim Değerlendirme Toplantısı’ndaki konuşmasında mesleki eğitimdeki paradigma değişiminin dünyada bu alanda oluşan eğilimlerin farklı bir mekanizmayla Türkiye’ye taşınması olduğunu ifade etti, eğitimde iş gücü piyasasının dinamiklerine ağırlık verildiğini kaydetti.

    Bakan Özer, mesleki eğitimde bu önemli başarılara giden süreci de paylaştı. 2012 yılına kadar tüm çabalara rağmen özel sektörün Türkiye’nin meslek eğitimindeki payının yüzde 0,79 olduğunu, mesleki eğitimde güçlü olan ülkelerde ise bu oranın en az yüzde 50’ye karşılık geldiğini anlatan Özer, şunları kaydetti: “Özel sektör mesleki eğitimin tüm süreçlerine dâhil edildi. Müfredatı birlikte güncelleyelim, öğrencilerin işletmedeki beceri eğitimlerini birlikte planlayalım, öğretmenlerin işbaşı ve mesleki gelişim eğitimlerini birlikte düzenleyelim ama kritik olan şey, mesleki eğitimdeki arz ve talep dengesini rasyonel bir zemine oturtalım ve istihdamı önceliklendirelim ve bu atmış olduğumuz adım, çok kısa sürede meyvelerini vermeye başladı.”

    Üretim kapasitesi sürekli arttı

    Mesleki eğitimdeki bu dönüşümle birlikte öğrencilerin mesleki eğitime yönelimlerinin sürekli artmaya başladığını belirten Özer, döner sermaye kapsamında yapılan üretimlere ilişkin de bilgi verdi.

    Zaman zaman kamuoyunda Bakanlık okullarının fabrika ya da üretim yeri olup olmadığına ilişkin tartışmalar olduğunu kaydeden Özer, Bakanlığın üretimle ilgili derdi olmadığını, asıl derdin eğitim olduğunu söyledi. Bakan Özer, “Modern eğitim yaklaşımlarında aslolan, üretim yaparak öğrenmedir. Kalıcı olan öğrenme budur. Onun için biz mesleki eğitim vermiş olduğumuz tüm alanlarda eğitimi, üretimle ilişkilendirdik ve onun en son halkası olarak istihdamı dâhil ettik. Üretim kapasitesini sürekli artırdık, artırmak için çırpındık. 2021 yılını 1 milyar 162 milyonla kapattık. Şimdi üretim kapasitesini artırmanın birinci avantajı olarak mesleki eğitimde kalitesi arttı. İkinci en kritik nokta, öğretmen ve öğrencilerimiz üretime yapmış olduğu katkılar ölçüsünde paylarını aldılar.” diye konuştu.

    Geçen yılki üretimden öğrencilerin 50 milyon, öğretmenlerin ise 110 milyon liraya yakın pay aldıklarını anlatan Bakan Mahmut Özer, “Kovid sürecinde gördük. Eğer siz mesleki eğitim okullarındaki üretim kapasitenizi artırırsanız olağanüstü bir durumda memleketin ve devletin ihtiyacı olan üretime çok rahat bir şekilde adapte edebilirsiniz. Türkiye kendi ihtiyacını karşıladığı gibi çoğu ülkeye maske gönderdi.” dedi.

    Maskeyle başlayan yolculuğa dezenfektan, tek kullanımlık önlük, tulum, solunum cihazı, video laringoskop cihazı, maske makinesi üretimi eklendiğini, Türkiye’nin her yerinden yiğit insanların başarı hikâyelerinin geldiğini dile getiren Bakan Özer, o süreçte sadece toplumun ihtiyacının giderilmesinin sağlamakla kalınmadığını, aynı zamanda 28 Şubat sürecinin kaybettirdiği özgüvenin de mesleki eğitime kazandırıldığını söyledi.

    Dünyayla rekabet kapasitesini artırmak için fikrî mülkiyetin önemine de değinen Özer, bu alanda yapılan çalışmaları şöyle özetledi: “Türkiye Patent ve Marka Kurumu ile iş birliği yaparak okullardaki farkındalığı artırmaya çalıştık ve salgın sürecinde büyük performans gösteren altyapısı güçlü ve yeni ürünleri geliştiren okullarımızı AR-GE merkezine dönüştürerek sürekli desteklemeye devam ettik.”

    Yıllık 2,9 ürün tescilinden bugün itibarıyla 7 bin 700 ürünün tescilini alan bir Millî Eğitim Bakanlığının var olduğunu vurgulayan Özer, bu ürünlerin ticarileşmesine de büyük önem verdiklerini anlattı.

    Özer, “İlk kez 74 ürünün ticarileşmesi sağlanmış oldu. Öğrencilerimiz, öğretmenlerimiz paten ve markalarını satarak üretim kapasitesine entegre ettiler. Sonra ihracat hamlesi başladı. Düşünün, mesleki eğitimin nereden nereye gittiğinin ve hangi adımlarla bu noktaya geldiğinin hikâyesi… Mesleki eğitim ihracat yapmaya başladı. Kovid-19 salgını sürecinde maske ihraç etmeye başladı. 8’e yakın meslek lisemiz ihracat yaptı; Mersin’de, Trakya’da, Konya’da okullarımız ürünlerini dünyaya gönderdi.” ifadelerini kullandı.

    En son İstanbul’da bir meslek lisesinin kâğıt havlu makinesi ürettiğini anlatan Özer, mesleki eğitimdeki ikinci kritik aşama olarak nitelediği mesleki eğitim merkezlerine ilişkin de bilgi paylaştı.

    Bu merkezlerin mezunlarına lise diploması hakkı getirildiğini, 87 bin olan öğrenci sayısının bu değişiklikle 150 binli rakamlara ulaştığının altını çizen Özer, 25 Aralık 2021 tarihinde 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan değişikliğin kritik olduğunu anlattı.

    Öğrencilerin 9, 10 ve 11. sınıfta okurken asgari ücretin yüzde 30’u oranında, kalfa olan son sınıf öğrencilerinin ise yüzde 50 oranında ücret aldığını belirten Özer, bu ücretlerin tamamının devlet tarafından karşılandığını hatırlattı. Türkiye’de kayıtlı çırak ve kalfa sayısının 593 bine yükseldiğini duyuran Bakan Özer, hedefin 1 milyon olduğunu anımsattı. (İLKHA)

  • KPSS’deki skandalın ardından YDS Arapça’da da sorular sızdırıldı iddiası ortalığı karıştırdı

    KPSS’deki skandalın ardından YDS Arapça’da da sorular sızdırıldı iddiası ortalığı karıştırdı

    Halk TV yazarı İsmail Saymaz bugün kaleme almış olduğu yazıda, KPSS skandalının ardından YDS Arapça’da da bazı soruların şaibeli olduğuna dair iddiaları dile getirdi. 

    Saymaz yazısında, “KPSS’de yöneltilen birkaç sorunun Yedi İklim adlı dershanenin soru kitapçıklarındakilerle ortak ve benzer olduğu iddiası üzerine Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanı Halis Aygün görevinden alındı. Ayrıca KPSS de iptal edildi. Bu arada, geçen nisan ayında yapılan Yabancı Dil Sınavı / 1 Arapça bölümündeki soruların bir kısmının AKDEM Yayınları’nın kaynaklarındaki sorularla örtüştüğü iddia ediliyor. 28 Ağustos’taki YDS sınavının sorularını hazırlayan komisyon üyelerinin, önceki komisyondakilerle aynı kişiler olacağı savunuluyor. Statüsü yüksek devlet kurumlarına personel alımında YDS’nin kullanılması, bu sınavları daha öncelikli hale getiriyor.” ifadesini kullandı. 

  • LGS ikinci nakilleri belli oldu

    LGS ikinci nakilleri belli oldu

    Milli Eğitim Bakan Özer, yerleştirmeye esas 2’nci nakil sonuçlarına ilişkin açıklamada bulundu. Özer, 25 Temmuz’da açıklanan 1’inci yerleştirme sonuçlarına göre tercih yapan öğrencilerin yüzde 95’inin istedikleri okula kayıt olma şansı yakaladıklarını ifade etti.

    2’nci nakil tercihlerinin de 1- 5 Ağustos’ta alındığını anımsatan Özer, “LGS kapsamında yerleştirmeye esas 2’nci nakil sonuçlarını açıkladık. Sonuçlara göre, öğrencilerimizin yüzde 97,6’sı istedikleri okula yerleşti. Bu sürecin öğrencilerimize ve velilerimize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.

    “TÜM ÖĞRENCİLER LİSEYE YERLEŞMİŞ OLACAK”

    Ana yerleştirme sürecinin tamamlandığını vurgulayan Bakan Özer, 2 nakil sürecinde de hiçbir okula giremeyen öğrencilerin, yerleştirme ve nakil komisyonları aracılığıyla yerleştirileceğini belirtti. Özer, bu öğrencilerin başvurularının komisyonlarca 9- 17 Ağustos’ta alınacağı ve 19 Ağustos’ta yerleştirme sürecinin tamamlanacağını kaydederek, “Bir kez daha hatırlatmak isterim ki öğrenci ve velilerimiz bu konuda müsterih olsunlar. 19 Ağustos itibarıyla tüm öğrencilerimiz liselere yerleşmiş olacaklar” dedi.

  • KPSS skandalının arkasında FETÖ mü var? En yetkili isimden kritik açıklama

    KPSS skandalının arkasında FETÖ mü var? En yetkili isimden kritik açıklama

    AKP Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, “KPSS’nin iptal edilmesine neden olan skandalın arkasında FETÖ var mı?” tartışmalarına ilişkin açıklamada bulundu. 

    Kandemir, TV100’de katıldığı bir canlı yayında, “Hep birlikte göreceğiz. FETÖ’nün bu topluma verdiği en büyük zararlardan birisi bu. Bunların en büyük özelliği haksız rekabetlerle kendine müzahir insanları yukarı taşımak oldu. Mesele sadece örgüt değil, böyle bir zihniyete bir daha müsaade etmeyiz asla da müsaade etmeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.

    Kandemir konuya ilişkin olarak şunları söyledi:

    “Bu jenerasyonu temsil eden birisi olarak ifade edeyim bu konulardaki (KPSS) manipülasyonları çok çirkin buluyorum. Aynı şeyi Sayın Kılıçdaroğlu daha evvel de yaptı. Üniversite sınavından önce ‘Katarlı öğrencilere üniversitelerde sınavsız yer verecekler, hakkınızı gasp edecek’ dedi. Sonra bunun yalan olduğu ortaya çıktı. Bu konularda siyasetçiler konuşurken çok dikkat etmeleri lazım. Bunlar manipüle edilecek siyasete malzeme edilecek şeyler değil. Burada da anlamadan dinlemeden olaya vakfı olmadan söylenecek her şey milletimize zarar veriyor. Sonra Kılıçdaroğlu özür de dilemedi.

    Sadece anketler üzerinden bir manipülasyonlar karşı karşıya değiliz. Sosyal medyada inanılmaz bir dezenformasyonla mücadele ediyoruz. Bunların tamamı CHP’nin başını çektiği manipülasyonu merkeze alan siyasetin uzantısı. AK Parti, anket firmasına ihtiyaç duyan bir siyasi hareket değil. Bizim her sokakta zaten arkadaşlarımız var. Çok dinamik bir yapı. Seçimden seçime sahaya çıkan bir siyasi hareket değiliz. Sürekli vatandaş içerisinde arkadaşlarımız, sürekli raporluyorlar. Kimse ‘Milletin iradesi şöyle tecelli edecektir’ diyemez. Biz milletin gönlüne talibiz zaten. Bizim şu andaki çalışmalarımızda gördüğümüz şey, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde girdiğimiz bütün seçimlerden daha yüksek oy alacağımızı gözlemliyorum.”