Kategori: Sağlık

  • Prof. Dr. Tarhan’dan tercih yapacak adaylara uyarı ve tavsiyeler

    Prof. Dr. Tarhan’dan tercih yapacak adaylara uyarı ve tavsiyeler

    Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, üniversite adaylarına meslek seçimi ve doğru tercih konusuna ilişkin tavsiyelerde bulundu.

    En önemli kararlardan biri, meslek seçimi

    Prof. Dr. Nevzat Tarhan, resmi tercihlerin 27 Temmuz’da başlayarak 5 Ağustos’a kadar devam edeceğini söyledi.

    Bir genç için önemli olan bu süreçte doğru karar vermenin önemine işaret eden Tarhan, “İnsan hayatındaki en önemli kararlardan birisi meslek seçimidir. Bir meslek seçimi ve tercihte bulunuyorsunuz. ‘Hayat bir tercihtir’ dediğimiz zaman insanoğlu en önemli tercihlerinden birisini yapıyor. Çünkü meslek seçimi ne demek, insanın hayatının hemen hemen 3’te birini geçireceği, geçimini sağlayacağı ve aynı zamanda da hayatını sürdüreceği bir alanı seçmesi demek. Seçtiği alan, hayatını sürdüreceği ve geçimini sağlayacağı bir alan olacak.” dedi.

    Meslek seçiminde de bazı önemli noktalara dikkat etmek gerektiğini kaydeden Tarhan, “Gencin tercihte bulunurken meslek uzmanlarına ve tercih uzmanlarına danışması lazım. Kararsız adaylar tercih uzmanı ve kariyer testinden yardım alabilir. Gereksiz ve boş tercih yapmamak için tercih uzmanlarına danışmak çok faydalı olacaktır. Tercih danışmanları daha çok operasyonel yardım ederler, meslek rehberlikleri ise daha stratejik yardım ederler. O kişinin kişilik özellikleri nelerdir? Bu kişinin hangi potansiyeli var? Bu potansiyeli ortaya koyabileceği en uygun meslek hangisidir? Buna meslek rehberleri karar verir.” ifadelerini kullandı. 

    Kendine uygun mesleği seçmelisin 

    Meslek seçiminde en önemli konunun kişinin kendi özelliklerini tanıması ve kendi özelliklerine uygun meslek seçmesi olduğunu belirten Tarhan, “Kişi kendi özelliklerini tanımazsa ailesinin, çevresinin ya da medyanın istediği, onların hevesleri, beklentileri ve arzularına göre seçimler yapar. Ancak bu tip seçimler sonrasında pişmanlıklar oluyor. Tekrar tekrar sınava girenler, üniversitenin dördüncü sınıfında okurken terk eden pek çok örnekler görüyoruz. Çocuk yapamayacağını söylüyor.” diye belirtti. 

    Buyurgan yaklaşım ilişkileri bozar 

    Tercih sürecinde anne ve babaların rehber durumunda olmaları gerektiğini kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Anne ve baba çocuğa buyurgan yaklaşırsa ilişkileri bozulur. Anne ve babanın 18 yaşına gelmiş bir gence artık baskıcı, otoriter davranması doğru bir yaklaşım değildir. Hele ki günümüzde bu dünyada özgürlük çağındayız. Baskıcılıkla çocuk eğitmek yürümüyor. Böyle durumlarda ilişki bozuluyor. Ailesiyle ya da hayatla ilişkisi bozuluyor çocuğun. Bu nedenle aileler burada çocuğa rehberlik etmelidir.” tavsiyesinde bulundu. 

    Anne ve babanın çocuğu uyarma vazifelerinin olduğunu belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Anne ve babalar ‘Bak senin kişilik yapına göre şu meslek daha yakın ya da uygun’ şeklinde yönlendirme yapabilir. Kararsız adayların meslek seçiminde yardım almaları için düzenlenen Kariyer Testimiz var. Kararsız adaylar bu testi çözerek ilgi alanlarını belirleyebilir. Üsküdar Üniversitesi web sitesinde Holland testi diye de bilinen Kariter Testi… 90 soruluk bir test ama 10-15 dk’da yapılıyor. Bu testin sonucu kişinin hangi alanlarda başarılı olabileceği ile ilgili bir bilgi veriyor. Holland Testini son 1 sene içinde 500 binin üzerinde aday kullanmış.” dedi.

    Kariyer Testi ile kişinin gerçekçi mi, araştırmacı mı, sanatla ilgili yönü var mı, sosyal mi girişimci mi, geleneksel mi gibi yönlerini ortaya koyduğunu kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Kişinin en çok güçlü, daha güçlü ve daha az güçlü yönleri ile ilgili fikir veriyor. Kararsız adaylar bu testi çözerek ilgi alanlarını belirleyebilir.” dedi. 

    Önce kendini sonra seçeceğin mesleği tanımalısın 

    Meslek seçiminde ilk şartın kişinin kendini tanıması olduğunu kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Kişinin önce kendini tanıması gerekiyor. Bir tercih uzmanının öğrenciyi tanıması da önemli. Daha sonra seçeceği meslek alanlarını bilmesi ve gerçekten iyi tanıması gerekiyor. Aday, ‘Ben şunu seçiyorum’ diyor ama gerçekten o meslek alanını tanınıyor mu? Yoksa kulaktan dolma bilgilerle mi o mesleği seçiyor? O mesleği ne kadar tanıyor? Tercihten önce seçmek istediği alanla ilgili bilgi sahibi olmak da çok gerekiyor. Gençler, meslek alanlarına baksınlar ve sahip oldukları yetenek, nitelik ve özelliğin o mesleğe uygun olup olmadığını iyi değerlendirsinler.” ifadelerini kullandı. 

    Hayat başarısında sebatlı olmak ve dayanıklılık önemli 

    Hayat başarısında sebat sahibi olmanın ve dayanıklılığın önemli olduğunu belirten Tarhan, “Az yorulayım, çok kazanıyım yaklaşımı Hollywood kültürüne ait bir yaklaşım. Bu da gençleri maymun iştahlı yapıyor. Hayat başarısında sebatlı olmak ve dayanıklılık çok önemli. Hedef koyacaksın ve o hedefe giderken dayanıklı olmayı başarman lazım. Burada ailelerin tutumu önemli. Daha önce birçok şeyi aileler yönetiyordu. Kültür aktarımını, değer aktarımını, bilgi aktarımını aileler yapıyordu. Şimdi aileler değil, daha çok medya yapıyor. Özellikle sosyal medya yapıyor. Elbette sosyal medyadaki bilgileri de alsınlar ama muhakkak ailelerinin de görüşlerini alarak birlikte karar vermeyi sağlamaları daha faydalı olur.” dedi.

     Mesleklerin görünmeyen yönleri de düşünülmeli 

    Her mesleğin görünen yönüyle görünmeyen yönü olduğunu, karar verirken bu kriterlerin de göz önünde bulundurulması gerektiğini belirten Tarhan, “Genellikle mesleklerin görünmeyen yönleri düşünülmüyor. Seçim yaparken görünmeyen yönüyle yüzleşilmesinde fayda var. Kişi mesleği seçtikten sonra o mesleğin şartlarına uyum gösterebilecek mi? Mesela turizmle ilgili bir meslek seçti, onun şartlarıyla uyumlu mu, endüstriyel alanda bir meslek seçtiyse örneğin fabrika şartlarında çalışabilecek mi? Mesela bazı mesleklerde uzun süreli ayakta durmak gerekir. Örneğin diş hekimliği böyle bir alandır. Adayın tüm bunları göz önünde bulundurması önemlidir.” değerlendirmesinde bulundu.

    Anlamlı hedefler yaptığın işe anlam katıyor 

    Gençlere hedef belirlerken vizyon verilebilmesinin de önemli olduğunu kaydeden Tarhan, “Kendi hedeflerin olurken içinde yaşadığın toplum için de hedeflerin olmalı. Yaşadığın ülke için de bir şeyler yapmalısın, bu yönde de hedeflerin olmalı. Yaşadığın gezegen için de bir şeyler yapmalısın duygusunun olması önemli. Bu insanın yaptığı işine daha da anlam katıyor. Kişinin gelişimi için geniş bir şekilde bakabilmesi önemli.” dedi. 

    İç motivasyon için yüksek anlam önemli 

    Kişinin yaptığı işe anlam katmasının da önemine işaret eden Tarhan, “Kişi yaptığı işe anlam katarsa haz almak da daha kolay oluyor. Sadece zenginleşme ve para kazanmayı meslek seçiminde hedef olarak belirlediğin zaman onlar geçici. Hayattaki anlam sadece anlık yaşamak mı? Çalışıyor, biraz biriktiriyor, geziyor, eğleniyor tekrar geziyor, tekrar çalışıyor. Böyle bir yaşam modelinde de kişinin hayatında anlam yok. İdealist bir yaşamda insan hayatının son gününe kadar zevkle yaşar. Hedonistik yani haz mutluluğunda vücut bile erken yaşlanıyor. Yüksek hedefleri ve yüksek anlamları olan kişiler mesleklerinde daha başarılı oluyor. Bu da iç motivasyon tekniğidir.” dedi.

    Amacın doğru belirlenmesi önemli 

    İç motivasyonun meslek hayatında başarının önemli anahtarlarından birisi olduğunu kaydeden Prof. Dr. Nevzat Tarhan, sözlerini şöyle tamamladı:

    “İç motivasyon olması için de kişinin ihtiyaç hissetmesi lazım. İhtiyaç hissetmesi için de hedeflerinin olması lazım. Hedef olacak, hedef olunca da ihtiyaç ortaya çıkıyor. İhtiyaç olunca da kendini harekete geçirme ortaya çıkıyor, motivasyon çıkıyor. Bunun için bir insanın amacını doğru belirlemesi hayat yolundaki başarıda en önemli ilkedir. Bu çok gözden kaçan bir şeydir. Sadece amaç olarak finansal amaçları düşünen bir genç böyle durumlarda kendisini harcamış olur. Onun için kendine göre yüksek amaç ve hedeflerini kendisi seçecek. İnsanın geçmişine takılı kalmaması için bugünden kendine uygun mesleği seçmesi önemlidir. Genel bir psikoloji kuralıdır. İnsan bu sefer geçmişe takılır. Çok güzel bir söz vardır; ‘Geçmişten öğren, bugünü yaşa, geleceğe bak.’ Bu kriterlere göre meslek seçimini yapsınlar.”  (İLKHA)

  • KPSS lisans oturumları 31 Temmuz’da yapılacak

    KPSS lisans oturumları 31 Temmuz’da yapılacak

    ÖSYM’den yapılan duyuruya göre 31 Temmuz 2022 tarihinde uygulanacak olan 2022-KPSS Lisans (Genel Yetenek-Genel Kültür) oturumu ile 2022-KPSS Lisans (Eğitim Bilimleri) oturumuna katılacak adayların sınava girecekleri bina/salonlara atanma işlemleri tamamlandı.

    Adaylar, sınava girecekleri yer bilgisini gösteren Sınava Giriş Belgesini, ÖSYM’nin https://ais.osym.gov.tr internet adresinden  T.C. Kimlik numaraları ve aday şifreleri ile edinebilecekler.

    31 Temmuz 2022 tarihinde uygulanacak olan 2022-KPSS Lisans (Genel Yetenek-Genel Kültür) oturumu için adaylar, saat 10.00’dan sonra sınav binalarına alınmayacaklar.

    31 Temmuz 2022 tarihinde uygulanacak olan 2022-KPSS Lisans (Eğitim Bilimleri) oturumu için adaylar, saat 14.30’dan sonra sınav binalarına alınmayacaklar. (İLKHA)

  • Aile Bakanlığı: Devlet korumasındaki gençlerin 31’i YKS’de ilk 100 bin aday arasına girdi

    Aile Bakanlığı: Devlet korumasındaki gençlerin 31’i YKS’de ilk 100 bin aday arasına girdi

    Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının sosyal hizmet modellerinden yararlanan koruma ve bakım altındaki gençlerden bu yıl 742’si YKS’ye katıldı.

    İki gençten biri sözel puan türünde Türkiye 323’üncüsü, diğeri sayısal alanda 6.457’nci oldu.

    Sayısal, sözel ve eşit ağırlıklı puan türlerinde gençlerden toplam 31’i ilk 100 bin aday arasına girme başarısı gösterdi.

    Manisa’dan Recep Can sözel alanda 494.09 puanla Türkiye 323’üncüsü olurken, Amasya’dan Mevlüt Enes Türkoğlu sayısal alanda 520.53 puanla 6.457’nci sıraya yerleşti.

    Sınav sonuçlarına göre Sözel puan türünde 22, Eşit Ağırlıklı puan türünde 5, Sayısalda ise 4 genç ilk 100 bin arasında yer aldı.

    Dil puan türünde ise gençlerden 7’si 300 puanı geçmeyi başardı.

    Bakan Yanık: “Öğrenimleri boyunca gençlerimizin yanındayız”

     Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, konu hakkında yaptığı değerlendirmede YKS’de başarı kazanan gençleri kutlayarak, başarılarının devamını diledi.

    Gençlerin geleceklerini şekillendirecek bölümleri seçme heyecanı yaşadıklarına işaret eden Bakan Yanık, şunları kaydetti:

    “Başarılarıyla gurur duyduğumuz gençlerimizi üniversite öğrenimleri boyunca destekleyeceğiz. Devlet korumasında yetişen ve yükseköğrenime devam eden gençlerimize Bakanlığımızca çeşitli destekler sağlamaktayız. Rehberlik ve danışmanlık hizmetimizin yanı sıra giyim, yemek, ulaşım gibi giderlerini karşılıyoruz. Tercih eden gençlerimizin tamamı KYK yurtları kontenjanından ücretsiz yararlanmaktadır. Ayrıca mezuniyetlerinden sonra kamu kurum ve kuruluşlarında öğrenimlerine uygun kadrolarda  istihdam edilmelerini sağlıyoruz. Öğrencilerimizin öğrenimlerine devam edecekleri illerde onlar için danışman görevlendireceğiz. Öğrenimleri boyunca gençlerimizin yanındayız.” (İLKHA)

  • Dijital İstihdam sayesinde istihdam hareketliliği daha hızlı ve etkin yürütülecek

    Dijital İstihdam sayesinde istihdam hareketliliği daha hızlı ve etkin yürütülecek

    İstanbul Millî Eğitim Müdürlüğü ile İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Sanayi Odası (İSO) iş birliğiyle Dijital İstihdam Eşleştirme Platformu yazılımının tanıtımı, Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in katılımıyla gerçekleştirildi. 

    Platformla birlikte mesleki eğitim merkezi programı ile oluşan istihdam hareketliliğin daha hızlı ve etkin bir şekilde yürütülmesi; işletmelerin çırak, stajyer ve mezun durumdaki kişilerin alanında ve nitelikli istihdamlarıyla ilgili önemli bir ihtiyacının giderilmesi amaçlanıyor.

    İstanbul Ticaret Odası Meclis Salonu’nda gerçekleşen toplantıda konuşan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Türkiye’de son 20 yılın eğitimde evrenselleşme ve kitleselleşme süreçlerinin yaşandığı bir dönem olduğunu belirtti.

    Özer, “Bu dönem, daha önce uygulamaya sokulan yanlış eğitim politikalarının da ortaya çıkardığı hasarları tedavi etme dönemi oldu. Yani başörtüsü yasakları, katsayı uygulaması, eğitime yönelik toplumsal taleplerin bir şekilde engellenmesi, eğitime erişimle ilgili kısıtlamaların konulması sorunlara yol açmış hasarlardı. Allah’a şükür, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde son 20 yılda bu problemlerin hepsi aşıldı. Artık Türkiye’nin neresinde olursa olsun tüm evlatlarımız, tüm gençlerimiz bu ülkenin rekabet edilebilme gücündeki ana itici güç. Türkiye’nin neresinde olursa olsun; Cizre’de, Silopi’de, Hakkari’de, Muğla’da, Ankara’da, İstanbul’da, Kars’ta, Edirne’de, Kırklareli’de artık okul öncesinden yükseköğretime kadar vatandaşlarımızın tüm çocukları çok kolay bir şekilde eğitime erişebiliyorlar. Eğitimin önündeki antidemokratik tüm engeller kaldırıldı.” diye konuştu.  

    “Bir eğitim politikasının toplumda çok boyutlu nasıl hasar yaptığını görebiliyorsunuz”

    Uygulanan yanlış eğitim politikaları nedeniyle akademik olarak başarılı olan gençlerin, meslek lisesi mezunlarının yükseköğretime erişimlerinin engellediğini anımsatan Özer, “Meslek liseleri, akademik olarak başarısız olan gençlerin homojen olarak kümelendiği bir lise türüne dönüşmeye ve hızla irtifa kaybetmeye başladı. Mesleki eğitimdeki bu uygulamadan kaynaklanan hasar, eğitim sistemimizde veya toplumumuzda üç büyük maliyete yol açtı: Birinci maliyet; sanayicilerimizin yıllardan beri konuştuğu ‘Aradığım elemanı bulamıyorum.’ şikâyetlerinin bu semada sürekli yankılanmasıydı. Bu maliyeti iş gücü piyasası ödedi 2012 yılına kadar. İkincisi, okullar arası başarı farkı. Yani fen liseleriyle meslek liseleri arasındaki başarı farkı, sosyal bilimler lisesiyle imam hatip lisesi arasındaki başarı farkı. Bu, uluslararası PISA araştırmalarında sık sık karşımıza çıkan en kök problemlerimizden biri. Üçüncüsü, hiç öngörülmeyen bir şey ortaya çıktı. Akademik olarak başarısız öğrenciler bir yerde kümelendiği zaman devamsızlıklar artmaya başladı, disiplin vakaları artmaya başladı, madde bağımlılıkları bazı okul türlerinde homojen bir şekilde yaygınlaşmaya başladı. Sosyolojik olarak hiç beklenmeyen bir maliyet ki bu gençlerimizin ödemesine yol açtı. Bakın, bir eğitim politikasının toplumda çok boyutlu nasıl hasar yaptığını görebiliyorsunuz.” değerlendirmesini yaptı. 

    Türkiye’de bu sorunlara neden olanların daha sonra hiç görünmez olduklarını veya akıl vermeye çalıştıklarını ifade eden Özer, neden oldukları sorunlardan dolayı toplumdan özür dilemediklerini kaydetti.

    Millî Eğitim Bakanlığı olarak gece gündüz demeden mesleki eğitimi güçlendirmek için çok büyük çaba sarf ettiklerini dile getiren Özer, bu hikâyenin bir parçası olmaktan büyük mutluluk duyduklarını belirtti. 

    Geçmişte mesleki eğitimle ilgili devletin hem eğitimin hem de üretim ve hizmet sektörünün içinde olduğunu kaydeden Özer, “Devlet üretim ve hizmet sektöründen çekildikçe mesleki eğitim devletin üzerine ama istihdam özel sektöre kaldı, bir türlü bir araya gelemiyordu. Becerilerin uyumlaştırılması, eşleşme ile ilgili süreçlerde hep sıkıntı yaşandı. İşte bizim yaptığımız şey, bunu değiştirmek oldu. Dedik ki iş dünyasının temsilcileri bizim verdiğimiz mesleki eğitimle ilgili alanları gelin birlikte yönetelim, müfredatı birlikte güncelleyelim, öğrencilerimizin işletmedeki beceri eğitimlerini birlikte planlayalım, öğretmenlerimizin işbaşı ve mesleki gelişim eğitimlerini birlikte planlayalım ama tek bir şey istiyoruz: istihdamda öncelik olsun.” ifadelerini kullandı. 

    Bu modelin ilk olarak İstanbul’da uygulandığını anımsatan Özer, mütevazı başlangıçlarla gelinen noktada artık mesleki ve teknik Anadolu liselerinde farklı hikâyelerin yazılmaya başlandığını belirtti.

    Bakan yardımcısıyken sektörün kümelendiği hiçbir şehrin döner sermaye kapsamındaki üretim listesinde yer almadığını tespit ettiklerini dile getiren Özer, amaçlarının üretim değil; üreterek, yaparak, uygulamalı bir şekilde eğitim yaptırabilmek olduğunu kaydetti.

    Mesleki eğitimde farklı bir açılım daha yaptıklarını dile getiren Özer, yaptıkları düzenlemelerle 10 ay gibi kısa bir sürede Türkiye’de tüm mesleki eğitim merkezlerinde 159 bin çırak ve kalfa varken bugün itibarıyla bu sayının 570 bine ulaştığını kaydetti.

     Yıl sonuna kadar hedeflerinin 1 milyon çırak ve kalfayı mesleki eğitim merkezleriyle buluşturmak olduğunu vurgulayan Özer, “Sizlerle birlikte el ele vererek hareket ediyoruz. İstediğiniz niteliklerde elemanı nasıl birlikte yetiştirebiliriz, bunun derdi, bunun sevdası içinde çalışıyoruz. Bu ülkenin çok daha güçlü olması lazım. Millî Eğitim Bakanlığı olarak sizlerin istediği elemanı yetiştirmek, gençlerimizi çok daha güçlü, dirayetli bir şekilde yetiştirip bu ülkenin çok daha güçlü olması için çok daha çaba sarf edeceğiz. Ben bu iş birliğinin çok hayırlı bir iş birliği olduğunu düşünüyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın sıklıkla dile getirdiği ‘eğitim-üretim istihdam’ döngüsünü güçlendiren çok hayırlı bir adım. Böylece hem mesleki eğitim merkezimizdeki gençlerimiz kayıt yaptıkları zaman hızlı bir şekilde işletmelerini bulabilecekler. Dedik ki birlikte hareket edelim, öyle bir dijital portal oluşturalım ki öğrenci kayıt yaptırdığı zaman ekrana düşsün. İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Sanayi Odasının da tüm üyeleri baksınlar, hemen kendi alanlarıyla ilgili hangi talep varsa eşleştirme yapılır, en önemli işletmede eğitim almaya başlanır. Buna İstanbul Ticaret Odasıyla, Sanayi Odası Başkanımız bir ilave daha yaptı, istihdamı da koydu.” diyerek projenin hayırlara vesile olmasını diledi. (İLKHA)

  • Üniversite tercihi yapacak öğrenciler dikkat! Bu bölüm 3 bin lira burs veriyor

    Üniversite tercihi yapacak öğrenciler dikkat! Bu bölüm 3 bin lira burs veriyor

    2022 YKS sonuçlarının paylaşılmasının ardından tercih maratonu başladı. 27 Temmuz-5 Ağustos tarihleri arasında gerçekleştirilecek tercih dönemi öncesi önemli bir gelişme oldu. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi, 2 bölümü tercih edenlere aylık 3 bin lira veceğini açıkladı.

    Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi’nde Türkiye Petrolleri Anomim Ortaklığı’nın alt firması olan TP-OTC, YÖK iş birliğiyle öğrenci alımı yapacak. Öğrencilere 3 yıl süresince her ay kesintisiz 3 bin lira burs sağlanacak.

    EĞİTİM SÜRESİ 3 YIL

    ‘Açık deniz sondaj teknolojileri’ ve ‘açık deniz tabanı uygulamaları teknolojisi’ olarak 2 farklı bölümde başlanacak eğitimlere, 30’ar öğrenci alınacak. İngilizce hazırlığın mecburi olacağı ön lisans programında eğitim süresi 3 sene olacak.

    Bütün öğrenciler için eğitim döneminde 12 ay süresince kesintisiz burs sağlanacak. Burs tutarı, 2022-2023 eğitim öğretim senesi için aylık 3 bin lira olacak. Öğrenciler, TP-OTC yönetimindeki sondaj platformlarında, Sakarya Gaz Sahası Geliştirme Projesi’nde staj görevi yapacak. Ön lisans programını başarıyla bitiren öğrenciler işe alım süreçlerinde öncelikli olacak.

    ÜNİVERSİTE TERCİHLERİ NE ZAMAN YAPILACAK?

    ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Halis Aygün tarafından paylaşılan açıklamaya göre 2022-YKS tercih işlemleri 27 Temmuz 2022 tarihinde başlayacak. Adaylar tercihlerini 27 Temmuz – 5 Ağustos tarihleri arasında https://osym.gov.tr adresi üstünden gerçekleştirecek.

  • İmam hatipli öğrenciler okullarından memnun

    İmam hatipli öğrenciler okullarından memnun

    Yaz tatili olmasına rağmen öğrencilerin başarılı olması için akademik anlam ders vermeye devam eden Adıyaman Anadolu İmam Lisesi Ortaokulu Fen ve Sosyal Projeler Okulu öğrencileri imam hatipli olmaktan mutluluk duyduklarını belirtti.

    Fahri Eymen Çetin

    Yaz tatilinde gördekleri eğitimin verimli olduğunu belirten Fahri Eymen Çetin, “Adıyaman Anadolu İmam Lisesi Ortaokulu Fen ve Sosyal Projeler Okuluna yaz eğitimi için geldik. Bu okulun ortaokul bölümünde okuyordum. 6’ncı sınıf oldum. Çok verimli dersler işliyoruz. Hocalarımız bizlere yardımcı oluyor.  Verimli geçen derslerden dolayı hocalarıma teşekkür ediyorum.” ifadelerini kullandı.

    Taha Yusuf Yalçın

    Taha Yusuf Yalçın verilen eğitimden memnun olduğunu dile getirerek, “Şuan okuduğum okulun Güneydoğu’nun ve Adıyaman’ın en iyi ortaokulu olduğunu bildiğim için buraya geldim. Bu okula sınavla girdik. Okulumuz çok başarılı ve bu başarıyı devam ettirmek istiyoruz. Bu yaz gününde öğretmenlerimizin verdikleri eğitimle daha iyi olmak için çabalıyoruz.” dedi.

    Ahmet Hakan Şahin

    Ahmet Hakan şahin ise, “Yaz aylarında dahi burada eğitim görmek için geliyoruz. 6’ncı sınıfa geçtim. Derece yapmak için yaz ayların da dahi okula geliyoruz. Kur’an-ı Kerim dersinin yanı sıra akademik derslerimizi de görüyoruz. Öğretmenlerimiz için bu yaz aylarında zahmet oluyor ama bizim için faydalı bir eğitim oluyor. Öğretmenlerime teşekkür ediyorum.” şeklinde konuştu

    Yusuf Eymen Orhan

    Yusuf Enes Orhan, “Yaz günü olmasına rağmen öğretmenlerimizle birlikte okula eğitim görmeye geliyoruz. Öğretmenlerimiz de bizlerin daha iyi yerlere gelmesi için okula geliyorlar. Arkadaşlarımın imam hatip okumasını tavsiye ediyorum. Eğer iyi yerlerde olmak itiyorlarsa bu okulda olmalarını tavsiye ediyorum.” dedi. (İLKHA)

  • Açılacak köy okulları eğitime hazır hale getirilmeli!

    Açılacak köy okulları eğitime hazır hale getirilmeli!

    Eğitim-Bir-Sen Batman Şube Başkan Adayı Hamdin Aslan, Milli Eğitim Bakanlığının ‘her köye ilkokul projesi’ hakkında değerlendirmelerde bulundu.

    Bakanlığının her köyde ilkokulların açılacağını açıklamasının sevindirici olduğunu, öğrencilerini ve velilerini taşımalı eğitim çilesinden ve birçok sıkıntıdan kurtaracağını vurgulayan Aslan, ancak Bakanlığın projesinin hemen hayata geçmesinin önünde birçok engel bulunduğunu söyledi.

    Projenin ivedilikle hayata geçirilebilmesi için köy okullarına öğretmen kontenjanlarının ayrılması gerektiğini ifade eden Aslan, ayrıca okullarda ciddi bir restorasyona gidilerek mevcut binaların eğitime hazır hale getirilmesini istedi.

    Aslan, Milli Eğitim Bakanlığının, önümüzdeki eğitim öğretim yılında bütün köy okullarının, öğrenci sayısına bakılmaksızın tamamının açılacağına yönelik kararın memnuniyet verici olduğunu söyledi.

    Aslan, “Bu karar ile her konuda dezavantajlı bir durumda olan köylerin ve kırsal kesimin kapalı köy okullarının açılacak olması; burada okuyan öğrencileri, dolayısıyla aileleri de büyük bir sorundan kurtaracaktır.” dedi.

    “Öğrencilerin kendi köylerinde eğitim görmeleri ciddi bir sorunu ortadan kaldıracak”

    Belli bir sayının altına düşen köy okullarındaki öğrencilerin, taşıma ile başka okullara götürülmesinin beraberinde ciddi problemler de getirdiğine dikkat çeken Aslan, şöyle devam etti:

    “Kaza riskinden ısınma durumuna, beslenme sorunundan uyum karmaşasına kadar ve daha başka yerel problemlerle, öğrenci ve aileleri günlük olarak bu keşmekeşi yaşıyorlardı. Öğrencilerin kendi köylerinde ve kendi okullarında eğitime başlayacak olmaları, ümit ediyoruz ki ciddi bir sorunu da aşmış olacaklardır.”

    “Köy okullarımıza öğretmen ataması yapılmalı”

    Açılacak okullara ivedi şekilde öğretmen atamalarının yapılması gerektiğini vurgulayan Aslan, “Ancak, 2022-2023 eğitim öğretim yılında köy okullarının ilkokul olarak hizmet verebilmesiyle için; Bakanlığımız henüz norm kadro mevzuatında bir değişiklik yapmadığı için köy okullarımızda sınıf öğretmeni normu oluşturulmamıştır. Bu durumun 2022 il dışı atamalarından önce düzeltilerek açılacak olan bu köy okullarımıza öğretmen atamasının yapılmasına olanak sağlaması gerekir.” diye konuştu.

    “Okulların onarımı ve öğretmen atamaları gecikilmeden yapılmalı”

    Yıllardır eğitime ara verilen bu köy okullarında ciddi bir onarım ihtiyacının da olduğuna işaret eden Aslan, şunları söyledi:

    “Bu sorunun ivedilikle halledilmesi gerekir. Bununla beraber atanacak öğretmenlerin köye ulaşımın sağlanması için yardımcı olunması ve öğretmenlerin barınmalarını karşılayacak yeterlikte lojman yapılması veya mevcut lojmanlarının bakım ve onarımlarının yapılması gerekmektedir.

    Okulların onarımı ve öğretmen atamalarının gecikilmeden yapılması da bu sürecin en önemli iki unsuru olacaktır. Bu kararın kapalı olan bütün köy okullarındaki öğrencilerimize hayırlı olmasını diliyorum.”(İLKHA)

  • Batman Üniversitesi Rektörü Demir’den Diş Hekimliği Fakültesi açıklaması

    Batman Üniversitesi Rektörü Demir’den Diş Hekimliği Fakültesi açıklaması

    2022 yılı itibariyle Diş Hekimliği Fakültesinin yapım izninin kabul edilmesinin ardından proje ve ihale çalışmaları hızlandırıldı. Cumhurbaşkanlığı Strateji Başkanlığından Dış Hekimliği Fakültesine ilişkin projenin onayının ardından Cumhurbaşkanlığı onayı bekleniyor.

    Cumhurbaşkanlığı onayından sonra yaklaşık olarak üç yıl içerisinde tamamlanması planlanan Diş Hekimliği Fakültesinde hem klinik tedavi verilmesi hem de öğrenci kabulü için başvuruda bulunuldu.

    Diş Hekimliği Fakültesinin inşaatı ve öğrenci alım süreçlerine ilişkin açıklamalarda bulunan Rektör Prof. Dr. İdris Demir, derslik ve preklinik açıp öğrenci alma konusunda fakülte inşaatının bitimi beklenmeden ek ödenek talebinde bulunulduğunu ve geçici derslik ile preklinik yapımı projesinin hazırlanmaya başladığını söyledi.

    Diş Hekimliği Fakültesinin hem üniversiteye hem de şehre kazandırılmasının ardından öğrenci alımı yapılması için süreçleri yakından takip ettiklerini anlatan Rektör Demir, Diş Hekimliği Fakültesi binasının kısa sürede tamamlanarak öğrenci alımının yapılması için çalışmaların devam edeceğini kaydetti.(İLKHA)

  • KPSS giriş belgeleri erişime açıldı

    KPSS giriş belgeleri erişime açıldı

    ÖSYM‘nin internet sitesinde yayınladığı duyuruda, 2022-KPSS Lisans, genel yetenek-genel kültür ile eğitim bilimleri oturumuna katılacak adayların, sınava girecekleri bina ve salonlara atanma işlemleri tamamlandığını belirtti.

    Sınav yerlerini gösteren giriş belgeleri, “https://ais.osym.gov.tr” internet adresinde yayınlandı.

    Adaylar, 2022-KPSS Lisans, genel yetenek-genel kültür oturumu için saat 10.00, eğitim bilimleri oturumu için saat 14.30’dan sonra sınav binalarına alınmayacak.

  • İmam Hatipler başarılarıyla göz dolduruyor

    İmam Hatipler başarılarıyla göz dolduruyor

    Adıyaman Anadolu İmam Hatip Lisesi Fen ve Sosyal Projeler Okulu Müdürü Gaffari İzci, imam hatiplerin başarılarını değerlendirerek başarının emek ve fedakârlıkla elde dildiğini belirtti.

    İzci, imam hatiplerin başarılarının altında bir gayretin olduğuna dikkat çekerek şöyle konuştu:

    “İmam hatipler açıklanan 2022 YKS sonuçlarında gerçekten önemli bir başarıya imza attılar. Daha önceden de imam hatipler başarı hikâyelerini yazmaya başlamıştı bu süreçte. Türkiye genelinde 2020’de ilk yüz bin öğrenci arasında 26 bin169, 2021’de 31 bin 90, bu açıklanan sonuçlarda 37 bin 887 öğrencimiz ilk yüz bin öğrenci arasına girebilmeyi başarmıştır. Bu gerçekten çok önemli bir başarıdır. Bu başarıya imza atan yöneticileri, velileri, öğretmenleri ve öğrencilerimizi tebrik ediyorum. Beyoğlu Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencisi yabancı dil dalında Türkiye birincisi oldu. Kadıköy Anadolu Lisesinden bir öğrencimiz de sözel alanda Türkiye dördüncüsü oldu. Yani hem bireysel hem toplu başarıda imam hatipler ‘Geliyoruz.’ diyorlar ve çok önemli başarılara imza atıyorlar.” ifadelerini kullandı.

    “Başarı tesadüfü bir şey değildir”

    YKS sonuçlarının imam hatipler açısından gurur verici olduğunu söyleyen İzci, “Bizim okulda bir öğrencimiz TYT ek puanla kendi dalında Türkiye birincisi oldu. Türkiye birincisi olan Ali Furkan Yılancı öğrencimizi ve ailesini ve okul çalışanlarımız tebrik ediyorum. Bu öğrencilerimizle Türkiye derecesi yapacağız inşallah. Yazın okullar kapalı olmasına rağmen bizler buradayız ve eğitimlerimiz devam ediyor. Ortaokulumuz bu yıl LGS’de ortalamada Adıyaman birincisi oldu. Bu resmi bir sonuç değil ama durum bunu gösteriyor. Bu yıl toplam 63 mezun öğrencimiz içerisinde YKS sonuçlarına göre 15 öğrencimiz tıp fakültesine, onlarca öğrencimiz diş hekimliğine,  onlarca öğrencimiz hukuk, ilahiyat ve mühendislik puanını almıştır. Bu başarının altında öğretmen arkadaşların emeği, ilgisi var. Başarı tesadüfü bir şey değildir. Emek, fedakârlık, yorulmak, çalışmak ister.” dedi. (İLKHA)