Kategori: Sağlık

  • Anasınıfı, ilkokul ve ortaokula başlayacak öğrencilerin kayıtları adrese dayalı olarak yapıldı

    Anasınıfı, ilkokul ve ortaokula başlayacak öğrencilerin kayıtları adrese dayalı olarak yapıldı

    2022-2023 eğitim öğretim yılında ana sınıfı, ilkokul birinci sınıf ve ortaokul beşinci sınıfa başlayacak öğrencilerin okul kayıtları, MERNİS adres bilgileri esas alınarak herhangi bir başvuru olmaksızın e-okul sisteminden tamamlandı.

    Bu kapsamda Bakanlık tarafından 4 milyon 183 bin 620 öğrencinin e-kayıt işlemi gerçekleştirildi.

    İlkokul birinci sınıf kayıtları, herhangi bir başvuru olmaksızın MERNİS adres bilgileri uyarınca gerçekleştirildi. Okul öncesi öğrenciler için ise velilerin okula başvurarak sistem tarafından yapılan kayıtları kesinleştirmeleri gerekiyor.

    5. sınıfa yerleştirilen öğrenciler için velilere “ortaokul, imam hatip ortaokulu ve özel ortaokul” tercih hakkı sunuldu. Ortaokul tercihi yapan öğrenciler, adreslerine uygun okullara yerleştirildi.  e-kayıt sonuç ekranlarında imam hatip ortaokulu ve özel okula kayıt olmak isteyen velilerin istedikleri okullara başvurmalarına yönelik bilgi verildi.

    Veliler, “e-Okul.meb.gov.tr”  ile e-devlet kapısı sisteminden İlköğretim Okulları Adrese Göre Kayıt Okulu Sorgulama (e-Kayıt) hizmet başlığından çocuklarının yerleştirildiği okulu öğrenebilecekler.

    2022-2023 eğitim öğretim yılı, 12 Eylül Pazartesi günü başlayacak. (İLKHA)

  • Uzmanlardan LGS tercihleri için önemli tavsiyeler

    Uzmanlardan LGS tercihleri için önemli tavsiyeler

    1 milyon 236 bin 313 öğrencinin katıldığı sınav sonrasında yapılacak olan tercihler öğrencilerin geleceğine yön verecek. 30 Haziran’da sonuçları açıklanan LGS için tercihler 4-20 Temmuz tarihleri arasında yapılacak.

    Yapılacak olan LGS tercihleri ile ilgili öğrenci ve velilere uyarılarda bulunan Eğitim-Bir-Sen Diyarbakır Şube Başkanı Ramazan Tekdemir LGS tercihlerinin mutlaka ilgili ortaokul müdürlüklerine onaylatılması gerekliğini hatırlattı.

    “LGS tercihlerinin mutlaka ilgili ortaokul müdürlüklerine onaylatılması gerekiyor”

    Tekdemir, “Liselere Geçiş Sınavı (LGS) tercih sınavı başladı. Tercih işlemi öğrenci ve velisi tarafından e okul üzerinden yapılabileceği gibi herhangi bir ortaokul veya İmam Hatip Ortaokulu müdürlüklerinden yapılabilecektir. Buradaki önemli husus, LGS tercihlerinin mutlaka ilgili ortaokul müdürlüklerine onaylatılması gerekiyor. Sınava giren ve merkezi sınav puanına sahip öğrencilerin tamamı yerel yerleştirmeyle öğrenci alan okul tercihinde bulunmak zorundadır. ‘Yerel Yerleştirme ile Öğrenci Alan Okullar’ ekranından tercih yapılmaması durumunda, öğrencilere ‘Merkezî Sınavla Öğrenci Alan Okullar ile Pansiyonlu Okullar’ tercih ekranı açılmayacaktır. Bu hususa dikkat edilmesi gerekiyor.” dedi.

    “Tercihlerde aynı okul türünden en fazla 3 okul seçilebilecektir”

    Öğrencilerin 3 kategoride tercih yapabileceğini belirten Tekdemir, “Öğrenciler; ‘Merkezî Sınav Puanı ile Öğrenci Alan Okullar’, ‘Yerel Yerleştirme ile Öğrenci Alan Okullar’ ve ‘Pansiyonlu Okullar’ olmak üzere 3 kategoride tercih yapabileceklerdir. Merkezî sınava girmeyen öğrenciler ise ‘Yerel Yerleştirme ile Öğrenci Alan Okullar’ ve ‘Pansiyonlu Okullar’ olmak üzere 2 grupta tercih yapabileceklerdir. Öğrenciler, ilk olarak ‘Yerel Yerleştirme ile Öğrenci Alan Okullar’ ekranından tercih yapacaklardır. Yerel yerleştirmede tercihlerinden ilk 3 okulu kayıt alanından seçmek kaydıyla öğrenciler en az 5 okul tercihinde bulunabileceklerdir. Tercihlerde aynı okul türünden Anadolu Lisesi, Meslekî ve Teknik Anadolu Lisesi, Anadolu İmam Hatip Lisesi türünden en fazla 3 okul seçilebilecektir.” ifadelerini kullandı.

    “Tercih süresi 20 Temmuz saat 17:00’a kadar bitiyor”

    Öğrencilerin toplam 20 tercih yapabileceğini söyleyen Tekdemir, “Yerel Yerleştirme ile öğrenci alan okullar için tercihlerini yaparak kayıt işlemini tamamlayan öğrenciler, istemeleri hâlinde merkezî sınavla öğrenci alan okullar içinde açılacak ‘Merkezî Sınavla Öğrenci Alan Okullar’ ekranından en fazla 10 okul; ‘Pansiyonlu Okullar’ tercih ekranından da en fazla 5 okul olmak üzere toplamda 20 okul tercihinde bulunabilecektir. Tercih süresi 20 Temmuz saat 17:00’a kadar sürecektir. Bu hususa da çok dikkat edilmelidir. ” dedi.

    İmam Hatip Liseleri hakkında önemli açıklamalarda bulunan Tekdemir son olarak şöyle konuştu:

    “LGS sürecini takip ettiğimizde liselere geçiş sınavında İmam Hatip ortaokulların çok başarılı oldukları göze çarptı. Dolayısıyla İmam Hatip ortaokullarından özellikle mezun olan öğrencilerin tekrar İmam Hatip türünden liseye devam etmeleri çok daha sağlıklı ve önemli olacağını düşünmekteyiz. Velilere tavsiyemiz eğer çocukları İmam Hatip Ortaokulunda okumuş ve kültürüne uyum sağlayabilmiş ise başarı göstergeleri bu durumu doğruluyor. Lisede de İmam Hatip okulu okursa başarı elde edecektir.  Bu anlamda tercih sürecinde mutlaka velilerimizin bu işe duyarlı olmalarını istiyoruz. Çocuklarının geleceği için velilerin kafalarını yormaları gerekir.” (İLKHA)

  • YÖKDİL başvuruları başladı

    YÖKDİL başvuruları başladı

    Adaylar, başvurularını elektronik ortamda ÖSYM Başvuru Merkezleri aracılığıyla veya bireysel olarak ÖSYM’nin “https://ais.osym.gov.tr” internet adresinden ve ÖSYM Aday İşlemleri Mobil uygulamasından yapabilecek.

    Başvurular bugünden itibaren 18 Temmuz’a kadar sürecek.

    YÖKDİL 28 Ağustos’ta İngilizcede fen bilimleri, sağlık bilimleri ve sosyal bilimler alanlarında, Almanca, Arapça ve Fransızcada ise sadece sosyal bilimler alanında uygulanacak. (İLKHA)

  • Bakan Özer, yeni eğitim yılı için Ankara’daki okul yöneticileri ile toplantı yaptı

    Bakan Özer, yeni eğitim yılı için Ankara’daki okul yöneticileri ile toplantı yaptı

    Millî Eğitim Bakanlığı, 2021-2022 eğitim öğretim yılının tamamlanmasının hemen ardından, gelecek yılın hazırlık çalışmalarını başlattı.

    2022-2023 eğitim öğretim yılına hazırlık için okul yöneticileri ile yapılan toplantıların ilki İstanbul’da gerçekleştirildi. Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, ikinci toplantıda Ankara’da görev yapan okul yöneticileri ile bir araya geldi.

    Konuşmasında Millî Eğitim Bakanlığının okullar kapandıktan bir hafta sonra toplantılar yaparak yeni eğitim öğretim yılı hazırlık sürecini yönetmeye başladığının altını çizen Bakan Mahmut Özer, Ankara’ya yapılan eğitim yatırımı miktarının yaklaşık 6 milyar liraya ulaştığını söyledi.

    Eğitim ortamlarının niteliğini artırmaya yönelik desteklerin artarak devam edeceğini belirten Özer şunları kaydetti:

    “2022-2023 eğitim öğretim yılı hazırlıkları için temizlik, kırtasiye, küçük onarımlar ve okulların donatım eksiklerinin giderilmesi için 700 milyon liralık yatırımı Ankara’daki tüm okullarımıza göndermek üzere bugün itibariyle start vermiş bulunuyoruz.

    Temizlik elemanlarıyla ilgili süreçleri de yakinen takip ediyoruz. O konuda da yeni bir açılımımız olacak. Eğitim öğretim başlamadan önce, inşallah, okullarımızın o ihtiyacını giderecek müjdeli haberleri paylaşacağız. Ben şuna inanıyorum arkadaşlar: Sizlerle el ele verdiğimiz zaman kaynakları adil ve verimli bir şekilde kullandıktan sonra eğitim sisteminde çözemeyeceğimiz hiç problem yok. Yeter ki açık, dürüst olalım ve şeffaf olalım. Ben bunu gördüm. Millî Eğitim Bakanlığının organizasyon kabiliyeti inanılmaz yüksek. Yeter ki Bakanlık doğru şeylere odaklansın. Odaklandığı zaman sahada Bakanlığın öngördüğünün çok daha ötesinde güzel şeyler başarıyorlar. Gerçekten bunu görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Yani sizlerle el birliği yapacağız. Okullarımızın, siz değerli yöneticilerimizin imkânlarını iyileştirme, daha iyi ortamlarda çalışmanızla ilgili süreçleri sürekli iyileştirmeyle ilgili her türlü desteği vereceğiz. Okul iklimini güçlendireceğiz. Akran zorbalığının olmadığı, öğrenmenin güzel ortamlarda gerçekleştiği, kimsenin kaygı duymadığı okul iklimini tesis etmek, onu güçlendirmek daha iyi noktaya taşımak için el birliği yapacağız ve ana odağımız bu olacak.

    Öğretmenlerimizle ilgili bunları yaparken yöneticilerle ilgili bir akademi kurduk İstanbul’da. Yönetici akademisi’nde tüm okul yöneticilerimizi İstanbul’da misafir edeceğiz. Fen lisesi yöneticileriyle başladık. İlk seminerde kültür, tarih ve medeniyet bilinci konusunu ele aldık.

    Ankara’nın 2022-2023 eğitim öğretim yılının hazırlıklarına ilişkin bütçesinin 700 milyon lirayla sınırlı kalmayacağını belirten Özer, il ve ilçe millî eğitim müdürlerinin ihtiyaçlara ilişkin süreci koordine edeceğini dile getirdi.

    Bir toplumun öğretmeni kadar güçlü olduğunu ifade eden Özer, onun için öğretmenlerin sürekli gelişmesi gerektiğini belirtti.

    Özer, “Okula sirayet etmeyen hiçbir eğitim politikasının sahada bir karşılığı yok. İşte kütüphane, okullara sirayet etti mi? Etti. Çevre dostu okul, öğretmen eğitimleri, yardımcı kaynak… Sizlerle birlikte bu süreçleri yönettiğimiz zaman, sizler bu süreçleri, politikaları sahiplendiğiniz zaman eğitim sisteminiz çok daha iyi noktalara gidecek.” dedi.

    Bakanlığın tüm bürokratlarının bu yaz sahada olup illerdeki hazırlık çalışmalarını izleyeceğini, kendisinin de sürecin birebir takipçisi olacağını belirten Özer, “Yeni eğitim yılında küçük onarımları yapılmış, temizlik ihtiyaçları giderilerek her türlü temizlik malzemesi alınmış, kırtasiye malzemesi alınmış, laboratuvarları güncellenmiş yeni okullarda bekleyeceğiz öğrencilerimizi.” dedi.

    “Kayıt yapmakla bağış arasında bir ilişki yok”

    Kayıtlarda bağış alındığına yönelik okul yöneticilerinin töhmet altında bırakıldığını söyleyen Bakan Özer, istisnai bazı durumlar nedeniyle sistemde böyle yaygın bir davranış olduğuna dair algı oluşturulduğunu belirtti. Özer, kayıt parasına ilişkin” Yardımcı kaynak problemini nasıl çözdüysek bu bu problemi de sizlerle birlikte el birliği yaparak çözeceğiz. Göstereceğiz. Bizim okullarımızın ihtiyacını devletimiz karşılıyor. Millî Eğitim Bakanlığı karşılıyor. Her türlü ihtiyacımızı gideriyor. Kayıt yapmakla bağış arasında hiçbir ilişki yok ama isteyen velimiz, bağış yapabilir. Kayıt döneminden sonra bağış yapabilir. Bunu engellemiyoruz ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tüm vatandaşları çocuklarına herhangi bir ek ücret ödemeden okullara kayıt yapabilecekler. Ben inanıyorum ki sizlerle, siz değerli çalışma arkadaşlarımızla çok önemli başarı hikâyelerine imza atacağız.” dedi.

    Konuşmasında 2021-2022 eğitim öğretim yılını bir gün bile kesintiye uğratmadan yüz yüze tamamlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Bakan Özer, bu süreçte yaptıkları fedakârca çalışmalar için öğretmenlere ve yöneticilere şükranlarını sunduğunu belirtti.

    Son 20 yılda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde eğitime büyük öncelik verildiğini dile getiren Bakan Özer, okul öncesinden yükseköğretime, okullaşma oranları artırılırken önemli yatırımlar yapıldığını, bütçeden en büyük payın eğitime ayrıldığını söyledi.

    2000’li yıllarda 5 yaşta yüzde 11 olan okullaşma oranının bugün yüzde 93’e çıktığını belirten Özer,  ortaöğretimde yüzde 44 olan oranın bugün yüzde 90’ı geçtiğini söyledi. Eğitimdeki kitleselleşme ve evrenselleşme sürecinden en çok sosyoekonomik olarak dezavantajlı vatandaşlar ve kız çocuklarının faydalandığını dile getiren Özer, şunları söyledi:

    Son 19 yılda okullar yapıldığı zaman, derslik sayısı 300 binlerden 850 binlere ulaştığı zaman cumhuriyet tarihinde ilk kez kız çocuklarının okullaşma oranı, erkek çocuklarını geçti. Vatandaşımıza imkân sunulduğu zaman çocuklarının eğitimi için her türlü seferberliği yapabiliyor. Bu sürecin mimarı Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a tüm aileler, tüm öğretmenlerimiz, tüm anne babalar, tüm çocuklarımız adına en içten şükranlarımı sunuyorum.

    Başörtüsü, kılık kıyafetle ilgili engeller, katsayı gibi uygulamalarla vatandaşın eğitime erişiminin engellenmek istendiğini belirten Bakan Özer, bu uygulamalar sonucu öğrencilerin din öğretimi yapan ve mesleki eğitim veren iki okul türünden uzaklaştığını, uzun vadede bu okul türlerinin başarısızlığa mahkum edildiğini söyledi.

    Eğitime erişim yoksa kültürel iktidarla, hegemonyayla ilgili bir şey söylenemeyeceğini, Türkiye’de okullaşma oranlarının artışı ve eğitimde kitleselleşmenin 70 yıl gecikmeyle sağlandığını dile getiren Bakan Özer, “70 yıllık gecikme aslında arka planda, toplumsal mühendislikler ile vesayet odaklarının tamamen kültürel iktidarla ilgili ortak kabul etmeyen, vatandaşı bu süreçlere dâhil etmeyen üstenci bir bakışının sonucudur.” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 20 yıllık süreçte eğitime erişim ve kitleselleşmeyi artırma desteğiyle sadece beşeri sermayenin niteliğini artırmakla kalmayıp aynı zamanda bu ülkenin çocuklarının kültürel iktidarda söz sahibi olmasının da yolunun açıldığını dile getiren Özer, “Biz eğitimde kitleselleşmeyi sağlayarak çocuklarımıza nitelikli eğitim vermeye başladıktan sonra artık kültürel açılımlarla, kültürel okuryazarlıkla vatandaşımızın çocuklarının bu süreçlere dâhil olması için de çok önemli projeleri, inşallah, önümüzdeki günlerde hayata geçireceğiz.” dedi.

    Türkiye’de eğitimdeki kitleselleşmenin, okullaşma oranlarının yükselmesinin kaliteye rağmen olmadığını belirten Özer, şunları kaydetti:

    Bazı kesimlerin söylediği gibi kitleselleşmenin kaliteye düşman olduğuyla ilgili söylemin sahada hiçbir gerçekliği olmadığını, biz Millî Eğitim Bakanlığının verilerinden biliyoruz. Türkiye iki şeyi başarmıştır bu süreçte. Bir: Eğitiminde kitleselleşmeyi sağlarken, yani eğitime katılan öğrenci sayısını artırırken aynı zamanda eğitimin çıktılarında uluslararası göstergelerdeki başarısını da arttıran nadir ülkelerden biri olmuştur. Aynı zamanda öğretmen başına düşen öğrenci sayısını da azaltabilen nadir ülke olmuştur Türkiye. 2000’li yıllarda eğitim sistemimizde 500 bin civarında öğretmenimiz varken şu anda 1.2 milyon öğretmenimiz eğitim sisteminde görev almakta. Yani eğitim sistemindeki öğretmenlerimizin yüzde 75’i son 19 yılda atanmıştır. Burada kadınlarımız için pozitif ayrımcılık olmuştur. 2000’li yıllarda 500 bin öğretmenin yüzde 40’ı kadınken bugün 1.2  milyon öğretmenin yüzde 60’ı kadındır. Son 20 yılda özellikle kız çocuklarının okullaşma oranlarındaki atılan büyük adımların istihdama da yansımasıdır aynı zamanda. 2000’li yıllarda öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 40’lar seviyesinde. Eğitim sistemi bu kadar büyümüş olmasına rağmen şu anda geldiğimiz noktalarda öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 20’nin altına inmiştir.

    Türkiye’nin eğitim sisteminin başarı odaklı büyüdüğünün altını çizen Özer, uluslararası PISA ve TIMSS araştırmalarının bunu açık bir şekilde ortaya koyduğunu ifade etti.

    Özer, Türkiye’nin hem PISA’da hem de TIMSS araştırmasında her döngüde bir öncekine göre puanlarını artırdığını bunun yanında alt yeterlik seviyesindeki öğrenci sayısını azaltıp onları üst yeterlik seviyelerine çıkardığını ifade etti.

    Başarıların düz yolların sonunda gelmediğini, Türkiye’nin 10 yıl boyunca katsayı uygulamasını kaldırmak için uğraştığını hatırlatan Özer, “1999’da uygulanan katsayı uygulaması ancak 2012 yılında kaldırılabildi ve büyük mücadelelerle kaldırılabildi. Uygulamanın iş gücü piyasasına ne kadar maliyet ödediğinin hesabını kim verecek?” dedi.

    Okul öncesi eğitim

    Bakanlık olarak yeni dönemde öncelik verilen üç konudan ilkinin okul öncesi eğitime erişimin artırılması olduğunu anımsatan Özer, bunun için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan himayesinde 3 bin yeni anaokulu, 40 bin yeni ana sınıfı yapmak için yola çıktıklarını söyledi.

     Sürecin planlamanın ilerisinde devam ettiğini duyuran Özer, “Türkiye’de her yıl yapılan bağımsız anaokulu sayısı 40-50 arasında değişmiş. Biz 7 ay gibi bir sürede 750 bağımsız anaokulu yaptık. 9 bine yakın ana sınıfını hizmete açtık ve 6 Ağustos 2021 tarihinde yüzde 78 olan 5 yaştaki okullaşma oranını yüzde 93’e çıkardık. Köy okullarında ana sınıfı açılma şartını 10 öğrenciden 5’e düşürdüğümüz zaman 12 bin tane yavrumuz anaokullarıyla buluştu.” dedi.

     6 Ağustos 2021’de göreve geldiğinde Ankara’da okul öncesine erişimin yüzde 42 olduğunu belirten Özer, bu oranın büyük çoğunluğunu da özel anaokullarına devam eden öğrencilerin oluşturduğunu söyledi. Sosyal devletin en büyük önceliğinin -gelir seviyesine bakmaksızın- herkesin eğitime erişebilmesini sağlamak olduğunu vurgulayan Özer; 2022 yılının sonunda hedefin 3 yaşta yüzde 14 olan okullaşma oranını yüzde 50’ye, 4 yaşta yüzde 35 olan okullaşma oranının yüzde 70’e ve 5 yaştaki yüzde 78 olan oranı yüzde 100’e çıkarmak olduğunu dile getirdi.

    “Mesleki eğitimde derdimiz piyasayla rekabet değil”

    Öncelikli alanlardan bir diğerinin mesleki eğitimin güçlenmesi olduğunu belirten Bakan Özer, bir  taraftan akademik olarak başarılı, yüzde 1’lik dilimden öğrencilerin mesleki eğitime yöneldiğini, kat sayı uygulamasının yol açtığı mağduriyetin giderildiği bir girdiğini söyledi.

    Mesleki eğitimde üretim kapasitesinin arttığının altını çizen Özer, meslek liselerinde ekmek üretimi konusuna da açıklık getirdi.

    Özer, “Bizim derdimiz üretim değil, bizim derdimiz eğitim.” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü: “Benim derdim piyasayla rekabet etmek değil. Benim derdim, gastronomi bölümü olan yerlerde ekmek de üretebilmek. Mesleki eğitimde yaparak ve üreterek eğitim yaklaşımını ana omurga yapabilmek. Onun için gastronomi bölümünün olduğu tüm okullarımızda 100’e yakın atölye kuruyoruz. Mesleki eğitimde işimizi gücümüzü bırakıp da ekmek üretmek diye bir derdimiz yok. Bunu bağlamından çıkarmanın hiçbir anlamı da yok.”

    Yaklaşık 200 milyon liralık ödeneğin bu üretim için illere gönderileceğini duyuran Özer, mesleki eğitimin bundan önce hep mobilya bölümlerinde üretim yaptığını hatırlattı. Bakan Mahmut Özer, gelinen noktada eğitim verilen tüm alanlarda üretim yapıldığını belirterek 2021 yılının 1 milyar 162 milyon gelirle tamamlandığının altını çizdi.

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı gibi 2022 yılı sonundaki hedefin 1,5 milyar lira olduğunu belirterek ilk dört beş aydaki üretimin geçen seneye göre yüzde 231 artarak 560 milyon liraya ulaştığını ifade etti.

    123 tarım alanı bulunan meslek lisesinin Tarım ve Orman Bakanlığı ile birlikte yönetileceğini de hatırlatan Özer, 3308 Sayılı Mesleki Eğitim Kanunu’nda yapılan düzenleme ile de işveren ve öğrenci için cazip bir mekanizmanın üretildiğini söyledi. 

    Eğitim sistemine dâhil olan çırak ve kalfa sayısının 553 bine ulaştığını belirten Özer, 2022 yılı sonuna kadar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı gibi 1 milyon genci mesleki eğitim merkezleriyle buluşturmak istediklerini söyledi. Özer, mesleki eğitim merkezlerinin genç işsizliği azaltmakla ilgili önemli bir mekanizma olduğunu hatırlattı.

    Mesleki eğitim almış öğrencilerin isterlerse yükseköğrenime de devam edebileceklerini ifade eden Bakan Özer, aldıkları eğitim sayesinde iş gücü piyasasına hızlı bir şekilde geçebileceklerini söyledi.

    Bursa Büyükşehir, Gaziantep Şahinbey ve Konya Büyükşehir Belediyesi ile mesleki eğitim merkezlerini tercih eden öğrencilere burs verilerek desteklenmesi konusunda iş birliği protokolü imzaladıklarını belirten Özer, yanan bu meşaleyi tüm Türkiye’ye yaymak istediklerini kaydetti.

    Başarı hikâyelerinin küçük, mütevazı başlangıçlarla başladığını belirten Özer, “Kütüphanesiz Okul Kalmasın” projesini Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan ile başlattıklarını ve iki ay gibi kısa bir sürede 16 bin 361 kütüphane yaptıklarını ifade etti. Özer, bunu da mesleki eğitim okullarının artan üretim kapasitesiyle gerçekleştirdiklerini söyledi.

    Mümkün olduğu kadar projelerin lansmanını yapmadan daha çok projelerin tamamlanmasına önem verdiklerini dile getiren Özer, “Sadece retorik üretmeyelim; yapalım, vatandaşın çocuğunun eğitim ortamı zenginleşsin, öğretmenimiz daha iyi ortamda eğitim versin. Okul yöneticilerimiz rahat olsun, istediğimiz şey, bu.” diye konuştu.

    En önemli önceliklerinden bir diğerinin de  öğretmenlerin, okul yöneticilerinin mesleki gelişimlerine çok boyutlu olarak destek vermek olduğunu ifade eden Bakan Özer şunları söyledi:

    Sadece bir eğitim sistemi değildir öğretmeni kadar güçlü olan; bir toplumdur öğretmeni kadar güçlü olan. Öğretmen ne kadarsa o toplum da o kadardır. Tüm gelişmelerimizin odağına siz değerli öğretmenlerimizi koyduk. Siz değerli öğretmenlerimizin mesleki ve kişisel gelişimleriyle ilgili, liderlik eğitimleriyle ilgili her türlü desteği vereceğiz bu süreçte. Bunun ilk adımını Öğretmenlik Meslek Kanunu’yla attık. 60 yıllık bir özlemdi ve 14 Şubat 2022 tarihinde yürürlüğe girdi. Artık öğretmenliği bir kariyer mesleği olarak tanımlayıp öğretmenlerimizi sadece öğretenler değil, hayat boyu öğrenenler olarak motive edecek bir mekanizma devreye sokulmuş oldu.

    Öğretmenlik Meslek Kanunu’na olan teveccühün kariyer basamakları için yapılan başvurulardan anlaşıldığını ifade eden Özer, öğretmen başına düşen eğitim saatini daha da artırmak istediklerini kaydetti.

    Bakan Özer, herhangi bir sınırlandırma olmaksızın uzman öğretmenlik veya başöğretmenlik alanında başvuruda bulunan ve sınavda başarılı olan herkese bu unvanları vereceklerini söyledi.

    Öğretmenlerin mesleki gelişimi ile ilgili planlamaların şimdiye kadar merkezî yapıldığını hatırlatan Özer, şöyle devam etti: “Bununla ilgili üç yeni değişiklik yaptık:

    Birinci en önemli değişiklik, okul temelli mesleki gelişim programı. Okuldaki siz değerli yöneticiler, öğretmenlerin hangi eğitime ihtiyacı olduklarını siz belirleyeceksiniz. Biz sadece bütçesini vereceğiz. Bu sene öğretmenlerimiz ve okul yöneticilerimiz için kullanacağımız bütçe, 292 milyon. Bunun 210 milyonunu sadece okul temelli mesleki gelişim için ayırdık. Siz geliştikçe eğitim sistemi çok daha güçlü hâle gelecektir. İkinci açılım, eğitim sistemimizde bizim çok iyi örneklerimiz var. İlkokul kademesinde, okul öncesinde, mesleki eğitimde, farklı lise türlerimizde ama aynı okul türlerindeki diğer okullarımız bundan haberdar değil. İşte bu iyi iyi örneklerin görülmesi için öğretmen ve yönetici hareketlilik programını başlattık. Üçüncüsü de mesleki gelişim toplulukları.”

    Öğretmen ve okul yöneticilerine seslenerek “Sizlerin bizim adımımıza koşarak cevap verdiğinizi görmekten de büyük mutluluk duyuyorum” diyen Özer, “Öğretmen başına düşen eğitim saati yaklaşık 44 iken -ki son on yıla baktığımız zaman hep 44-50 saatleri arasında devam etmiş- 2021 yılının Ağustos’unda başlattığımız bu süreçte öğretmen başına düşen eğitim saatini 94 olarak tamamladık. İşte haziran ayı itibarıyla 5 buçuk milyon sertifika dağıtılmış. 2021 yılında 2,9 milyon sertifika verilmişken şu anda yılın ortasındayız ve 5 buçuk milyon sertifika… Öğretmen başına düşen ders saati 69’a çıkmış. 2022 yılı sonundaki hedefimiz her öğretmenin en az 120 saat eğitim almasını sağlamak. İnanıyorum ki sizlerin teveccühüyle bu rakam 150’ye ulaşacaktır.”

    Şu ana kadar öncelik verdikleri alanlarda somut çıktılarla, somut verilerle ilerleyebilmiş olmaktan dolayı büyük mutluluk duyduğunu belirten Özer, “Hakikaten her adım attığınız alanda, Öğretmenlik Meslek Kanunu’ndan mesleki eğitime, altı ay gibi kısa sürede çok önemli adımlar atıldı. Teftiş yönetimi değişti. Artık illerimizde teftiş için yeni bir mekanizma kuruldu. Yeni bir sürece doğru eviriliyoruz. İşte yeni projelerle, köy yaşam merkezleriyle, diğer alanlarda yapmış olduğumuz açılımlarla sürekli kalite odaklı süreçlerimizi yöneteceğiz.” diye konuştu.

    Özer, süreçteki katkıları ve özverili çalışmaları için bakan yardımcıları ve genel müdürler, Ankara Valisi Şahin, eğitim süreçlerini yöneten Ankara Millî Eğitim Müdürü Harun Fatsa, ilçe millî eğitim müdürleri ve tüm okul yöneticilerine teşekkür ederek toplantının hayırlara vesile olmasını diledi. (İLKHA)

  • Matematik ve İngilizce yaz okulu dergileri yayında

    Matematik ve İngilizce yaz okulu dergileri yayında

    Millî Eğitim Bakanlığı matematik ve İngilizce yaz okulunda kullanılacak materyalleri hazırladı.

    Yaz okulu için taslak çerçeve programlarına uygun ve her bir grupta uygulanabilecek örnek materyaller, 4-8. sınıflar için Eğlenceli Matematik, liseliler için Matematik Yaz Okulu Dergisi, 4-8. sınıflara yönelik Summer Fun with English ve 9-10. sınıflar ve 11-12. sınıflara için iki ayrı English Summer School Book olmak üzere 5 dergide toplandı.

    Matematik ve İngilizce yaz okulu eğitimi 4-12. sınıf seviyesindeki öğrencileri kapsayacak şekilde planlandı. Öğrencilere haftada 12 saat, 4 hafta boyunca toplam 48 saat eğitim verilecek. (İLKHA)

  • DİSMEK kursları ilgi görüyor

    DİSMEK kursları ilgi görüyor

    Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığı bünyesinde hizmet veren DİSMEK, kalifiye eleman yetiştirmek ve vatandaşların çalışma hayatına katılmasını sağlamak amacıyla eğitimlerini sürdürüyor.

    Bu amaçla dört noktada hizmet veren DİSMEK’te Kadın Giysileri Artistik Çizimi, Saç Renklendirme, Şiş Ve Tığ Örücülüğü, Ahşap Yakma Tekniği, Diksiyon Spikerlik ve Sunuculuk, Bilgisayar Operatörlüğü, Muhasebe, Dekoratif Tablo Yapımı başta olmak üzere 92 kursta yaklaşık 1600 kursiyer eğitim alıyor. 

    6 bin 750 kursiyer eğitim aldı

    Her yaşa hitap eden DİSMEK, toplumun her kesimine ulaşmayı hedefliyor. Göletlipark, Sümerpark, Silvan ve Kızılay Kurs merkezlerinde son 2 yılda 6 bin 750 öğrenci farklı branşlarda kurs gördü. 

    Aşçılık kursuna yeni başlayan Metin Salarhan, daha önce hiç mutfak deneyimi olmadığını ve DİSMEK’e geldikten sonra mesleği öğrenmeye başladığını söyledi. 

    Aşçılığı profesyonel olarak yapmak için kursa katıldığını belirten Salarhan, “Bu alanla ilgili kendimi geliştirmek istiyorum. Gastronomi şehri olan Diyarbakır’a benim de katkım olmasını bu çorbada benimde tuzum olsun istiyorum.” şeklinde konuştu.

    Dikiş-Nakış kursiyerlerinden Gönül Tunç, kursa başladığından beri mesleki olarak ilerlemeler kaydettiğini aktardı.

     Makineyi iyi derecede kullanmayı öğrendiğini ifade eden Tunç, şunları kaydetti: 

    “Şu an üzerime giymiş olduğum kıyafeti burada hocamın yardımıyla diktim. Aynı zamanda arkadaşlarıma ve akrabalarıma da elbise dikiyorum. Bu konuda el becerimi geliştirdim. Bir kaç aşama daha var o konularda da kendimi geliştirebilirsem hedefim kendime ait bir yer açmak.” (İLKHA)

  • Lise tercihleri başladı

    Lise tercihleri başladı

    2022 Yılı Sınavla Öğrenci Alacak Ortaöğretim Kurumlarına İlişkin Merkezi Sınav Başvuru ve Uygulama Kılavuzu gibi 2022 Ortaöğretime Geçiş Tercih ve Yerleştirme Kılavuzu da görme yetersizliği olan öğrenciler için “sesli betimleme” ile de düzenlenerek erişime sunuldu.

    Kılavuza göre, LGS kapsamında yapılacak tercihler bugün başlayacak ve 20 Temmuz saat 17.00’ye kadar sürecek.

    Merkezî yerleştirme nasıl yapılacak?

    Merkezî yerleştirme; merkezî sınavla öğrenci alan fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, proje okulları ile mesleki ve teknik Anadolu liselerinin Anadolu teknik programlarına tercihler doğrultusunda merkezî sınav puanı üstünlüğüne göre yapılacak. Öğrenciler, sınavla öğrenci alan okullar listesinden 10 okula kadar tercih yapabilecekler.

    Merkezî sınavla öğrenci alan okulların belirlenen kontenjanlarına puan üstünlüğüne göre tercihler doğrultusunda yerleştirme yapılacak.

    Sınavla öğrenci alan okullarda merkezî sınav puanının eşitliği hâlinde sırasıyla Okul Başarı Puanı (OBP) üstünlüğüne, sırasıyla 8, 7 ve 6’ncı sınıflardaki Yıl Sonu Başarı Puanı (YBP) üstünlüğüne, 8’inci sınıfta özürsüz devamsızlık yapılan gün sayısının azlığına, tercih önceliğine ve öğrencinin doğum tarihine göre yaşı küçük olana bakılarak yerleştirme yapılacak.

    Yerel yerleştirme nasıl yapılacak?

    Yerel yerleştirme işlemleri okulların türü, kontenjanı ve konumuna göre il, ilçe millî eğitim müdürlüklerince oluşturulan ortaöğretim kayıt alanlarındaki okullara sırasıyla öğrencilerin ikamet adresleri, okul başarı puanının üstünlüğü ve okula özürsüz devamsızlık yapılan gün sayısının azlığı kriterlerine göre yapılacak.

    Değerlendirmede eşitlik olması durumunda sırasıyla 8, 7 ve 6’ncı sınıflardaki yıl sonu başarı puanı üstünlüğüne bakılarak yerleştirme yapılacak.

    Tüm öğrenciler yerel yerleştirme tercihi yapacak

    Sınava giren ve merkezî sınav puanına sahip olan öğrenciler dâhil tüm öğrenciler, yerel yerleştirme ile öğrenci alan okul tercihinde bulunmak zorunda olacak. Yerel yerleştirme ile öğrenci alan okullar ekranından tercih yapılmaması durumunda öğrencilere merkezî sınavla öğrenci alan okullar ile pansiyonlu okullar tercih ekranı açılmayacak.

    Özel ortaöğretim kurumlarına ve yetenek sınavı ile öğrenci alan okullara kesin kayıt işlemini tamamlamış öğrenciler, tercihte bulunamayacaklar.

    Öğrenciler, merkezî sınav puanı ile öğrenci alan okullar, yerel yerleştirme ile öğrenci alan okullar ve pansiyonlu okullar olmak üzere üç grupta tercih yapabilecek.

    Merkezî sınava girmeyen öğrenciler ise yerel yerleştirme ile öğrenci alan okullar ve pansiyonlu okullar olmak üzere iki grupta tercih yapabilecek.

    İlk ekran yerel yerleştirme için açılacak

    Öğrenciler, ilk olarak yerel yerleştirme ile öğrenci alan okullar ekranından tercih yapabilecek. Yerel yerleştirmede tercihlerinden ilk 3 okulu kayıt alanından seçmek kaydıyla öğrenciler en fazla 5 okulu tercih edebilecek.

    Tercihlerde, aynı okul türünden (Anadolu lisesi, mesleki ve teknik Anadolu lisesi, Anadolu imam hatip lisesi) en fazla 3 okul seçilebilecek.

    Yerel yerleştirmeyle öğrenci alan okullar için tercihlerini yaparak kayıt işlemini tamamlayan öğrenciler, istemeleri hâlinde merkezî sınavla öğrenci alan okullar için açılacak merkezî sınavla öğrenci alan okullar ekranından en fazla 10, pansiyonlu okullar tercih ekranından da en fazla 5 okul olmak üzere toplamda 20 okul tercihinde bulunabilecek.

    Yerel yerleştirme tercih ekranındaki “yeşil” renk, öğrenci için ikamet adresinin bulunduğu kayıt alanındaki okulları; “mavi” renk, komşu kayıt alanında yer alan okulları; “kırmızı” renk ise il içindeki diğer kayıt alanları ile il dışındaki kayıt alanlarını tarif edecek.

    Nakiller iki dönem sürecek

    Geçen yıl olduğu gibi LGS yerleştirmelerine esas nakiller, bu yıl da iki dönemde yapılacak. Her dönemde, merkezî sınav puanı ile öğrenci alan okullar için en fazla 3, yerel yerleştirmeyle öğrenci alan okullar için en fazla 3, pansiyonlu okullar için de en fazla 3 okul tercihi yapılabilecek.

    Yerel yerleştirmeyle öğrenci alan okullara tercihte bulunan ve ilk yerleştirmede tercihine yerleşen öğrencilerin yerleştirmeye esas nakil tercih dönemlerinde kayıt alanından okul ve farklı tür tercih etme zorunluluğu bulunmayacak ancak tercihlerine yerleşemeyen öğrenciler, yerleştirmeye esas nakil tercihlerinde ilk 2 okulu kayıt alanından seçmek kaydıyla en fazla 3 okul tercihinde bulunabilecek. Yapılan tercihlerde aynı okul türünden en fazla 2 okul seçilebilecek.

    Sonuçlar 25 Temmuz’da açıklanacak

    Ortaöğretim Kurumlarına Tercih ve Yerleştirme Takvimi’ne göre, özel ortaöğretim kurumlarının kayıt işlemleri, yetenek sınavıyla öğrenci alan okulların iş ve işlemleri ile kayıtları bugünden itibaren 20 Temmuz’a kadar tamamlanacak.

    Özel öğretim kurumlarına kayıt işlemini tamamlayan öğrencilere tercih ekranı açılmayacak. Öğrenciler, tercih süresi içerisinde kayıtlarını iptal ettirmeleri durumunda tercihte bulunabilecek.

    Yerleştirme sonuçları ve boş kalan kontenjanlar 25 Temmuz 2022 tarihinde “www.meb.gov.tr” adresinde ilan edilecek.

    2 bin 323 liseye merkezî sınav puanıyla öğrenci alınacak

    Türkiye genelinde 2 bin 323 liseye merkezî sınav puanına göre öğrenci yerleştirilecek.

    Bu kapsamda, sınavla öğrenci alan okullara toplam 192 bin 962 öğrenci alınacak. Anadolu liselerine 65 bin 866, fen liselerine 38 bin 850, sosyal bilimler liselerine 10 bin 380, Anadolu imam hatip liselerine 39 bin 676, mesleki ve teknik Anadolu liselerine 38 bin 190 kontenjan ayrıldı.

    Tercih robotu güncellendi

    Öte yandan, ilk defa 2019’da oluşturulan ve öğrencilerin tercihlerinde rehberlik etmesi amacıyla hazırlanan yüzdelik dilimlerine göre tercih robotu da güncellendi.

    Öğrenciler, bu robotu kullanarak istedikleri yüzdelik dilim aralıklarında hem il hem de ülke düzeyinde okul listelerini ve okullarla ilgili detaylı bilgileri görebiliyor. Robotta okul türleri, il, ilçe ve 2021 yıllına ait yüzdelik dilimlere göre arama yapılabiliyor. (İLKHA)

  • 2022 KPSS lisans sınavına kaç kişi girecek? ÖSYM detayları açıkladı mı?

    2022 KPSS lisans sınavına kaç kişi girecek? ÖSYM detayları açıkladı mı?

    Binlerce memur adayı her sene olduğu gibi yeni bir KPSS sınavına daha hazır. Konu eksiğini tamamlayarak sınava tam donanımlı bir şekilde girmek isteyen adaylar, bu yılki rakiplerinin sayısını araştırmaya başladı. 2022 KPSS Lisans Sınavı bu yıl kaç aday ağırlayacak? ÖSYM konu hakkında resmi açıklama yaptı mı? İşte detaylar…

    2022 KPSS LİSANS SINAVINA KAÇ KİŞİ GİRECEK?

    ÖSYM şu ana dek bu konuya dair herhangi bir açıklama ya da duyuru yapmadı. 2022 KPSS Lisans Sınavına kaç kişinin katılacağı henüz belli değil. 2020 KPSS sınavı verileri daha önce yayınlanmıştı. Buna göre adaylar bir tahmin yürütmeye başladı. 2020 KPSS için başvuran toplam aday sayısı 1 milyon 398 bin 728 kişiydi. Bu adaylardan 93 bin 53’ü sınava girmedi, 131 adayın sınavı geçersiz sayıldı.

    Bu veriler ve yeni lisans mezunlarının da sınava katılacağı dikkate alındığında, 2022 KPSS lisans sınavına girecek aday sayısının 1 milyon 500 bin ila 1 milyon 600 bin arasında olması bekleniyor.

    2022 KPSS lisans sınavı kaç sorudan oluşacak, sınav süresi ne kadar?

    Genel Kültür – Genel Yetenek oturumunda 120 soru için 130 dakika süre veriliyor. Genel Yetenek (30 Türkçe, 30 Matematik) oturumunda 60 soru, Genel Kültür (27 Tarih- 18 Coğrafya- 15 Vatandaşlık- Güncel Bilgiler) oturumunda 60 sorudan oluşuyor. Lisans P3 – B grubu türünü hedefleyen adaylar bu bölümlere ağırlık veriyor.

  • DGS bugün yapılacak

    DGS bugün yapılacak

    Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından gerçekleştirilen Dikey Geçiş Sınavı’nda (DGS), sayısal ve sözel bölümden oluşan bir yetenek testi uygulanacak.

    Sınav, saat 10.15’te başlayacak ve cevaplama süresi 135 dakika olacak. Sınavda uygulanacak test, çoktan seçmeli sorulardan oluşacak.

    Adayların, sınav günü saat 10.00’a kadar sınav binalarına alınma işlemleri tamamlanacak.  Adaylar, saat 10.00’dan sonra sınav binalarına alınmayacaklar.

    Sonuçlar 12 Ağustos tarihinde açıklanacak.

    DGS puanları, adayların sınav sonuçlarından hesaplanan sözel ve sayısal standart puanlarının ve ön lisans öğrenimlerinde elde ettikleri akademik not ortalamalarından hesaplanan ön lisans başarı puanlarının (ÖBP) belli katsayılarla çarpılarak toplanmasıyla elde edilecek. (İLKHA)

  • Ezberlerini tamamlayan hafızlar düzenlenen törenle icazet aldı

    Ezberlerini tamamlayan hafızlar düzenlenen törenle icazet aldı

    Öğle saatlerinde Fatih Nişancı Mehmet Paşa Camii’nde düzenlenen törende 27, ikindi namazına müteakiben Zeytinburnu Ulu Camii’nde düzenlenen törende ise 30 hafız icazet aldı.

    Zeytinburnu’nda faaliyet gösteren Müceddid Vakfı tarafından hafızlık eğitimi verilen ve ezberlerini tamamlayarak icazet almaya hak kazanan 30 talebe için icazet töreni düzenlendi.

    Vakıf merkezinde toplanan talebeler, yaklaşık bir kilometrelik yolu salavatlar eşliğinde yürüyerek icazet programının düzenlendiği Ulu Camii’ne geldi.

    Zeytinburnu Belediye Başkanı Ömer Arısoy’un da katılım sağladığı törene, hafızların aileleri ve yakınları da katıldı.

    İkindi namazı sonrasında Kur’an-ı kerim kıraatleri ile başlayan programda yapılan konuşmalarda, ilmin ve hafızlığın önemi hakkında bilgi verildi.

    İsimleri tek tek okunarak hocaları tarafından icazet belgeleri takdim edilen hafızlara ve hafızlık yaptıran hocalara hafızlık hediyesi olarak çeyrek altın ile bir miktar nakit verildi. (İLKHA)