Etiket: abd

  • New York Polis departmanında ‘kucak dansı’ krizi

    New York Polis departmanında ‘kucak dansı’ krizi

    ABD’de 26 yaşında  Vera Mekuli’nin teğmenine yaptığı kucak dansı New York Polis Departmanı’nda tartışmalara neden oldu. Evli bir teğmene kucak dansı yaptıktan sonra manşetlere çıkan 26 yaşındaki Vera Mekuli, 15 Aralık’ta Rory Dolan’ın Yonkers’taki barında Teğmen Nick McGarry’ye kucak dansı yapmasının ardından ülke gündemine oturdu. Genç kadın, bu olayın ardından ilk kez konuştu ve teğmenin eşi Melissa McGarry’den özür diledi. 

    Öte yandan Vera Mekuli, görüntülerin ortaya çıkmasından sonra kadın düşmanlığının körüklendiği öne sürülen olayla ilgili ‘nasıl yargılanmış hissettiğini’ ifade etti. Artık evden çalıştığını dile getiren Mekuli, ‘Teğmenin karısından özür dilemek istiyorum. Biliyorsunuz ki üzgünüm. Gerçekten üzgünüm’ dedi.

    Mesleğe yeni başlayan Mekuli,  “Umarım evliliğinizde veya özel hayatınızda çok fazla zarar vermemiştir.” şeklinde konuştu. ABD merkezli magazin sitesi TMZ’ye konuşan kadın, “görüntülerin bu kadar tepki çekmesinin ana nedeninin kadın olması olduğunu ileri sürerek, ‘Bunu bir erkek yapsaydı, söz konusu dans daha çok şaka gibi algılanırdı ve video sızdırılmaz ekip içinde kalırdı.’ ifadelerini kullandı.

    Mekuli videonun sosyal medyada dolaşıma girmesinin ardından Teğmen Nick McGarry’nin görev yerinin değiştirildiğini belirterek, ‘yaşananlardan dolayı gerçekten üzgünüm’ şeklinde konuştu.

  • Bitcoin için kritik uyarı: ‘Saadet zincirinden bile kötü’

    Bitcoin için kritik uyarı: ‘Saadet zincirinden bile kötü’

    Oxford Üniviersitesi’nde profesör olarak çalışan ekonomist Robert McCauley, İngiliz finans gazetesi Financial Times’ta kaleme aldığı yazısında dünyanın önde gelen yatırım araçlarından Bitcoin’in  “Ponzi Sistemi” olarak bilinen saadet zincirinden bile daha kötü olduğunu ileri sürdü.

    Ekonomistlerin Bitcoin’i yılın en çok kazanan yatırım aracı olarak sunduğunu öne süren McCauley, “Ponzi şeması sıfır toplamlı bir girişimdir. Ancak bitcoin, negatif toplamlı bir fenomendir” ifadelerini kullandı.

    Robert McCauley, ‘Bitcoin neden Madoff tarzı bir Ponzi şemasından daha kötü?’ başlıklı makalesinde Ponzi sistemlerinin aksine Bitcoin’in sürekli gelir vadetmediğini belirterek, “Bir bitcoin sahibinin nakit çekmesinin tek yolu, bir başkasına satış yapmaktır” dedi.

    Makalesinde bilgisayar bilimci Jorge Stolfi’nin gözlemlerini paylaşan McCauley, “Yatırımcılar Bitcoin’i kâr beklentisiyle satın alıyorlar. Bu beklenti, nakit getiri sağlayanların kârlarıyla sürdürülüyor. Fakat bu kârlar için dışarıda herhangi bir kaynak yok; tamamen yeni yatırımlardan geliyor. Ve operatörler paranın büyük kısmını alıyor” ifadelerine yer verdi.

    PONZİDEN FARKLI

    Gözde yatırım aracı Bitcoin’in çöküşünün ponzilerin çöküşünden farklı olacağını belirten McCauley, “Olası bir tetikleyici, ABD doları veya başka bir varlık ile desteklendiği varsayılan büyük bir sabit coinin çöküşü olabilir” dedi. Ayrıca, Bitcoin’in madencilik yoluyla harcadığı enerjinin, onu ponziden daha kaygı verici bir konu haline getirdiğini iddia etti.

    KURUCUSU ANONİM KALIYOR

    Öte yandan Robert McCauley, Bitcoin’in mucidi Satoshi Nakamoto’nun anonim kalması sebebiyle olası dolandırıcılık halinde yatırımcıların kayıp paralarını geri isteyeceği gerçek bir kişiye ulaşamayacağı konusunda uyarılarda bulundu.

  • Cübbeli Ahmet’ten Diyanet’e eleştiri: Atatürk dönemini istiyorum

    Cübbeli Ahmet’ten Diyanet’e eleştiri: Atatürk dönemini istiyorum

    Cumhuriyat’ten Barış Terkoğlu’nun haberine göre; Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen İsmailağa Cemaati’nden Ahmet Mahmut Ünlü, Cumhurbaşkanı’nın Nas açıklamalarını eleştirmişti. Cübbeli’nin geçtiğimiz haftalarda İmam Hatipleri eleştirmesi de iktidar medyası tarafından tepki çekmişti. “Çocuklarınızı İmam Hatip’e vermeyin” diye konuşan Cübbeli, hükümete yakın gazeteler tarafından hedef alınmıştı.

    Cübbeli Ahmet, son günlerde tartışmaların odağı olurken, İsmailağa Cemaati içerisinde Cübbeli Ahmet’e karşı bazı adımlar geldi. İsmailağa’da Cübbeli’ye olan tavrıyla bilinen Marifet Grubu, gene Cübbeli’nin hedef aldığı Fatih Medreseleri grubu ile bir araya geldi. Fatih Medreseleri’nin başında olan Masum Bayraktar’ın, Cemaat’in merkezlerinden Mahmut Efendi Camii’nde görüntüleri Cübbeli’ye yakın kişiler tarafından paylaşıldı. Cemaat’in tarihi lideri Mahmut Ustaosmanoğlu’nun Masum Bayraktar’a karşı olduğu belirtilerek, olanların “sızıntı” olduğu bildirildi. Marifet Grubu’na dönük ağır suçlamalar yapıldı.

    ABD‘YE DESTEK OLMAKLA SUÇLADI

    Bunlar olurken bir başka gelişme daha meydana geldi. Gene Cübbeli’nin “sahtekar” diye suçladığı, Irak’tan Türkiye’ye gelerek dergah açan Dr. Seyyid Muhammed El Hüseyni de Marifet Grubu’yla bir araya geldi. Cübbeli’nin, Irak’ta ABD’ye destek olduğunu öne sürdüğü, dolandırıcılık ve sapkınlıkla itham ettiği El Hüseyni, Marifet Grubu ile ortak toplantılar yaptı. Bu görüntülere tepki gösteren Cübbeli’nin yandaşları, Diyanet görevlilerinin de El Hüseyni ile bir araya gelmesini, fotoğraf çektirmesini eleştirdi.

    Barış Tekoğlu’na açıklamalarda bulunan Cübbeli Ahmet ise açıklamalarına “yoruldum” diyerek başladı. “Ben dinin, imanın gereklerini söylüyorum, Mahmut Hoca’yı savunuyorum, saldırılara maruz kalıyorum” ifadesini kullandı. Söylediğimin hangisi yalan, hangisi inanca aykırı” dedi. “Sorsan yüzde 99’u Müslüman diyorlar, toplumun yüzde 17’si ateist olmuş, ne kadar deist var bilmiyoruz, ama hataları dile getirdiğim için beni hedef alıyorlar” açıklamasında bulundu.

    “ATATÜRK DÖNEMİNDEKİ DİYANET’İ İSTİYORUM”

    “Bir zamanlar Atatürk’ü savunduğum için de hedef olmuştum” çıkışında bulunan Cübbeli, “Ben Atatürk dönemi Diyaneti’ni istiyorum. Onun döneminde Diyanet, Maturidi çizgisindeydi. Ya şimdiki İlahiyatçılar? Bir kısmı Vehhabi, bir kısmı Ehli Sünnet dışı başka ekollerden. Bunları söylemeyelim mi?” dedi.

    Cübbeli İsmailağa Cemaati’nin devlet içerisinde örgütlenmediğini, memuriyetten uzak olduğunu belirterek “İnanın artık tarikatları, cemaatleri savunamaz oldum. Liyakat yok, koltuklara oturmuşlar. Dernek diye, vakıf diye holdingleşmişler. Ben bedel ödedim, FETÖ de beni hedef aldı, hapse attı. Ya bunlar? Bugün beni hedef alan Yeni Şafakçılar o vakit FETÖ’nün izindeydi” dedi.

  • ‘Dost Katar’ Türk kıta sahanlığında Rumlarla anlaşma imzaladı

    ‘Dost Katar’ Türk kıta sahanlığında Rumlarla anlaşma imzaladı

    Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın Katar‘dan dönüşünün hemen sonrasında Kıbrıs’ta Türkiye‘nin ‘kıta sahanlığını ihlal’ nedeniyle karşı çıktığı Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, tek taraflı ilan ettiği ihtilaflı 5. parseldeki hidrokarbon arama lisansı ile alakalı ExxonMobil ve Katar Petrolleri ortaklığı ile ‘Arama ve Üretim Paylaşımı Sözleşmesi’ imzaladı. Katar ve Rum Kesimi arasında imzalar atılmadan evvel Ankara; hiçbir yabancı ülkenin, şirketin veya geminin deniz yetki alanlarında izinsiz hidrokarbon arama faaliyetlerinde bulunmasına izin vermeyecekleri biçiminde uyarıda bulunmuştu. Fakat bugünkü gelişmeye göre; Katar, ‘Mavi Vatan’da 10’uncu parselde sondaj çalışmalarına başladı.

    Anlaşmaya yönelik haberlerin yayımlanmasının ardından ”Türkiye, deniz yetki alanlarımızda izinsiz arama faaliyetlerine asla fırsat vermeyecek” açıklaması yapan Ankara’nın, şimdiye kadar üçlü imzaya tepki açıklaması yapmaması dikkat çekti.

    KKTC Dışişleri ”Seyirci kalmamız mümkün değil. Ana vatan ile bölgedeki hak ve çıkarlarımızı kararlılıkla muhafaza etmeyi sürdüreceğiz” açıklaması yapmıştı ve sonrasında Emekli Tümamiral Cem Gürdeniz ise söz hususu bölgenin Türkiye kıta sahanlığı sınırlarını ihlal ettiğine dikkat çekip ”Bu hamleye sahada cevap verilmeli. Sismik ve sondaj gemilerimiz bugün için var” açıklamasında bulunmuştu.

    “ÜZÜNTÜMÜZÜ BELİRTTİK”

    Katar’da, sondaj çalışmasının gündeme geldiğini aktaran Erdoğan ise şu ifadeleri kullanmıştı:

    ”Tabi hatırlatma yaptık. Üzüntümüzü de belirttik. Temenni ederim ki bunu aşarlar.”

    Öte taraftan Katar Akdeniz’de doğal gaz aramak amacıyla Kıbrıs Rum Kesimi ile işbirliğini resmileşmesi sonrasında Güney Kıbrıs’ta ’10. parsel’ olarak adlandırılan bölgenin bir kısmının Türkiye’nin kıta sahanlığına dahil olduğu Ankara tarafından ifade edilmişti. Buna karşın Katar Petrolleri Ortaklığı, ABD merkezli Exxon Mobil şirketi ve Güney Kıbrıs arasında doğal gaz arama ve üretim paylaşımı anlaşması imzalandı. Anlaşma kapsamında Katar Petrolleri Ortaklığı yüzde 40, ExxonMobil yüzde 60 pay sahibi olacak. Operatörlük de Exxon’a ait olacak.

  • Ünlü oyuncu Alicia Witt’in anne ve babası evlerinde ölü bulundu

    Ünlü oyuncu Alicia Witt’in anne ve babası evlerinde ölü bulundu

    The Walking Dead dizisiyle tanınan ABD‘li oyuncu Alicia Witt, inanılması ve katlanılması çok zor bir acı yaşadı. Ailesinden bir süredir haber alamayan ünlü oyuncu, bir akrabasından anne ve babasını kontrol etmesini istedi.Akrabası, Witt çiftinin evlerine gittiğinde, 87 yaşındaki Robert Witt ile 75 yaşındaki eşi Diane Witt’in, Massachussetts’deki evlerinde ölü olarak buldu. Polis olayı doğrulurken, 46 yaşındaki Witt bu büyük acıyla yıkıldı.

    ACISINA VE ÖZEL HAYATINA SAYGI İSTEDİ

    People dergisine konuşan Alicia Witt, ailesini aynı anda kaybettmesini gerçek üstü olarak yorumlarken, bu acılı döneminde özel hayatının gizliğine saygı gösterilmesini de istedi. 

    ÖLÜM NEDENİ HENÜZ NET DEĞİL

    Worcester Telegram and Gazette’de yer alan habere göre, Witt çiftinin ölüm nedenini henüz net olarak açıklanmazken, ölümlerinin şüpheli görülmediği ifade edildi. Haberde, Witt çiftinin evlerinde portatif ısıtıcı kullandıkları öne sürüldü. Fakat polislerin evde yaptığı incelemede çiftin karbon monoksit  zehirlenmesinden öldüğüne dair bir kanıt bulunmadığını ifade edildi.

  • Ünlü oyuncudan öğrencileriyle seks itirafı

    Ünlü oyuncudan öğrencileriyle seks itirafı

    Hollywood’un ünlü isimlerinden James Franco, geçmişte yönettiği bir oyunculuk okulundaki öğrencilerle seks yaptığını kabul etti. Öte yandan Franco seks bağımlılığıyla mücadele ettiğini de dile getirdi. 

    Kız öğrencilere yönelik cinsel içerikli davranışlarda bulunduğu” gerekçesiyle hakkında dava açılan, Franco, Temmuz ayında 2,2 milyon  dolar ödemeyi kabul etmişti. 

    The Jess Cagle Podcast’e konuşan ABD‘li oyuncu Franco, öğretmenlik yaptığı sırada “öğrencilerle yattığını ve bunun yanlış olduğunu” ifade etti. 43 yaşındaki Franco, okulu açmasının amacının yeni kadınlarla tanışmak olmadığını ifade etti. 

    ‘UZUN SÜRE SESSİZ KALMAK ZORUNDAYDIM’

    Jess Cagle’ın Podcast’inde konuşan James Franco, uzun süre sessiz kalmasıyla ilgili, “bana üzülen insanlar vardı ve onları dinlemem gerekiyordu” diye konuştu. “Zamanında karşı tarafın rızası varsa her şey tamam diye düşünüyordum” diyen ünlü oyuncu konuşmasını, “Aklım başımda değildi” diye sürdürdü.

    2019’da 5 kadın Los Angeles Times’a yaptıkları açıklamalarda okulda “uygunsuz muameleye” maruz kaldıklarını ifade etmişti. 2019’un Ekim ayında ise 2 kadın, Franco’yu oyuncu olmak isteyen kadınlardan faydalanmakla ve onları kandırarak seks sahnesi çektirmekle suçladı. Aktör, bu sene 2.2 milyon dolar tazminat ödemeyi kabul etti.

    “Olduğu kişiyi değiştirmek için çok çalıştığını” ifade eden Franco, genç yaşlardan itibaren alkol bağımlısı olduğunu ve alkolü bıraktıktan sonra seks bağımlılığı geliştirdiğini ifade etti. 

  • Dolar düştü ama Türkiye’nin borç riski hâlâ yüksek

    Dolar düştü ama Türkiye’nin borç riski hâlâ yüksek

    AKP‘li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tarihi değer kaybeden Türk Lirası’nı dengelemek için ‘ kur korumalı TL vadeli mevduat planına’ geçildiğini duyurdu. Bununla birlikte Türk lirasının değeri tarihi düşük seviyesinden yükseldi fakat risk primi hâlâ çok yüksek.

    Erdoğan’ın dövize endeksli mevduat planını açıklamasının ardından dövizde iki gün boyunca sert düşüş yaşandı. Ancak uzmanlar ekonomideki risklerin sürdüğü görüşünde.

    Bloomberg’te yer alan habere göre, yatırımcılara para birimini hareketlilikten koruma sözü veren bu önlemler, ülkenin mali durumu konusunda endişeleri artırıyor.  Öte yandan haberde “Enflasyonun hızlanmasıyla birlikte, yatırımcıların merkez bankasına olan güveni paramparça oldu” ifadelerine yer verildi.

    IRAK’TAN YÜKSEK

    Bloomberg’te konu ile ilgili yer alan haberde, TL’nin düşüşe rağmen Türkiye’nin borç riskinin bir ölçüsü olan beş yıllık kredi risk priminin (CDS), son 16 ayın en yüksek seviyesine yakın olduğu bildirildi. Türkiye’nin kredi risk primi 600 seviyesinin üzerinde yer alıyor.

    Türkiye’nin temerrüde düşmesine karşı kendilerini sigortalamak için yatırımcılar hem Moody’s hem de S&P tarafından daha düşük puan alan Irak’tan daha fazla para ödüyorlar.

    ‘SÜRDÜRÜLEBİLİR DEĞİL’

    Berlin merkezli Capitulum Asset Management GmbH’nin baş yatırım sorumlusu Lutz Roehmeyer, ‘kur korumalı TL vadeli mevduat planı’ için  “Kısacası plan sürdürülemez” ifadesini kullandı.

    Roehmeyer, “Türk tasarruf sahiplerinin sermaye kaçışının sadece bir kısmını durduruyor. Plana güvenmeyen ve parasını Türk lirası yerine  ABD dolarında tutmayı tercih eden insanlar olabilir” şeklinde konuştu.

    CDS NEDİR?

    CDS (Kredi Temerrüt Riski), elinde finansal araç bulunduran yatırımcının, vade sonunda alacağının, belli bir bedel karşılığında ödenmeme riskinin ortadan kaldırılmasını sağlayan finansal bir araçtır. Sigorta şirketleri borçların ödenememesi durumunda, alacaklının alacaklarını sigortalayan bir sözleşme satar ve bu sözleşmenin fiyatı da ülkenin CDS primidir.

  • ABD yeşil ışık yaktı: ” Rusya ile diplomasiye hazırız”

    ABD yeşil ışık yaktı: ” Rusya ile diplomasiye hazırız”

    ABD ile Rusya arasında bir dizi görüşme düzenlendi. Başkan Joe Biden’ın Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov ile toplantı yaptı. Beyaz Saray’dan paylaşılan açıklamaya göre, Sullivan, Washington’ın ikili angajman da dahil olmak üzere birden fazla kanal üzerinden diplomasiye hazır olduğunu Uşakov’a aktardı.

    “RUSYA’NIN EYLEMLERİYLE İLGİLİ…”

    Sullivan’ın görüşme sırasında “Herhangi bir diyalog mütekabiliyete dayalı olmalı ve Rusya’nın eylemleriyle ilgili endişelerimizi ele almalıdır.” dedi.  İstihbarat raporları, son dönemde Rusya’nın Ukrayna sınırındaki askeri yığınağını artırdığını söylüyor.

  • Kur dalgalanmaları Nutella’yı da vurdu: “Stoklasanız iyi olur”

    Kur dalgalanmaları Nutella’yı da vurdu: “Stoklasanız iyi olur”

    Dünyadaki fındık üretiminin yüzde 70’ini karşılayan Türkiye‘de kurda meydana gelen dalgalanmalar sebebiyle Nutella’nın küresel tedarik zinciri tehlike altına girdi. Konuya ilişkin açıklama yapan uzmanlar, üretimin Türkiye’den İtalya, ABD ve Gürcistan gibi ülkelere geçebileceğini söylüyor.

    Yaklaşık 4 milyon kişiye istihdam fırsatı yaratan fındık sektörünün, ihracatı teşvik etmek amacıyla TL’nin baskı altına alınması ile, tedarik zincirinde sorun yarattığı aktarıldı. Bu yıl tarihi değer kaybeden Türk Lirası’yla artık eskisi kadar gübre, tohum ve böcek ilacı alınamıyor. 

    “NUTELLA HAYRANIYSANIZ STOK YAPSANIZ İYİ OLUR”

    Sözcü’nün aktardığına göre, fındık fabrikalarının artan fiyatlar sebebiyle enerji, paketleme ve nakliye gibi alanlarda yüksek ücretler ödediği belirtilen yazıda, “Türk hükümetinin yüzde 21’lik enflasyon oranına ayak uydurmak için asgari ücreti yükseltmeye hazır olması nedeniyle fındık işgücü maliyetlerinin artması bekleniyor.” ifadelerine yer verildi.

    ABD pazarına giren Türk şirketlerine danışmanlık yapan Turgan Zülfikar yaptığı açıklamada, “Dünya fındık kıtlığının eşiğinde” diyerek “Nutella hayranıysanız, bir sonraki yiyecek alışverişi sırasında stok yapsanız iyi olur” diye konuştu.

    PAZAR PAYI BAŞKA ÜLKELERE KAYABİLİR

    Haberde fındık pazar payının İtalya ve Gürcistan gibi ülkelere kayabileceği ifade edildi. Öte yandan gazete, Türkiye’deki üreticiler pazar payının İtalya, Gürcistan, ABD ve diğer ülkelere kaymasından kaygılı olduğunu yazdı.

  • BAE Dirhemi ve Azerbaycan Manatı TCMB dövizler listesinde

    BAE Dirhemi ve Azerbaycan Manatı TCMB dövizler listesinde

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ile Azerbaycan ve Birleşik Arap Emirlikleri merkez bankaları arasında swap anlaşmaları yapılabileceğine dair ortaya atılan iddiaların ardından, bugün dikkat çeken bir gelişme yaşandı. 

    Bugün Resmi Gazete’de yayımlanan genelge ile,  Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından ‘alım satım konusu yapılan dövizler’ listesine Azerbaycan Yeni Manatı (AZN) ile Birleşik Arap Emirlikleri Dirhemi (AED) de eklendi. 

    Bununla birlikte TCMB tarafından alım satım konusu yapılan dövizler listesi şu şekilde oluştu;

    ABD Doları, Avusturalya Doları, Azerbaycan Yeni Manatı, BAE Dirhemi, Bulgar Levası, Çin Yuanı, Danimarka Kronu,  Euro, Güney Kore Wonu, İngiliz Sterlini, İran Riyali, İsveç Kronu, İsviçre Frangı, Japon Yeni, Kanada Doları, Katar Riyali, Kuveyt Dinarı, Norveç Kronu, Pakistan Rupisi, Rumen Leyi, Rus Rublesi ve Suudi Arabistan Riyali.

    SWAP ( PARA TAKASI) YAPILACAK MI?

    Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası ve Birleşik Arap Emirlikleri Merkez Bankası arasında 24 Kasım 2021 tarihinde mutabakat zaptı imzalanmıştı. Söz konusu anlaşmanın “Merkez bankacılığı konularında iş birliğinin geliştirilmesine zemin oluşturmak üzere” imzalandığı duyurulmuştu.

    Öte yandan Reuters haber ajansının Haziran 2021’de yazdığı haberde de, Türkiye’nin Azerbaycan ile swap anlaşmasına yakın olduğunu ifade edilmişti.