Bakırköy Florya’da bir hukuk bürosunda nedeni bilinmeyen bir dolayı yangın çıktı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi intikal etti.
Ekipler yangını söndürmek için çalışmaya devam ediyor.
Bakırköy Florya’da bir hukuk bürosunda nedeni bilinmeyen bir dolayı yangın çıktı. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda itfaiye ekibi intikal etti.
Ekipler yangını söndürmek için çalışmaya devam ediyor.
YouTube kanalı Kanal Dünya’nın İstanbul’un Bakırköy ilçesinde yapılan bir sokak röportajında ekonomiye dair konuşan kadın, hayat pahalılığı ve enflasyonun nedeni olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu gösterdi.
“Ekonomiyi nasıl değerlendiriyorsunuz, sıkıntı var mı?” sorusunun sonucunda, “Güzel kardeşim düzelir, her yerde var” yanıtını veren kadın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın mevcut ekonomik problemlerde parmağının olmadığını, sıkıntıların CHP ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olduğunu iddia etti.
“Allah CHP’yi başımıza getirmesin” diyen kadın, “Tayyip’in kanallarını izliyorum” diye belirtti. Erdoğan’ın ekonomiden “birazcık” sorumlu olduğunu savunan kadın, İmamoğlu’nun Erdoğan’ı düşürmek için zam yaptığını itiraf ettiğini üst üste dile getirdi.
“Ne dedi İmamoğlu? ‘Biz mecburen zam yapıyoruz ki bunu düşürelim, başka çare bulamıyoruz’ dedi. Alışverişe, pirince, bulgura, makarnaya, ete zam yapıyor. Bir kanalda izledim.”
Bakırköy’ün Yeşilköy Mahallesinde 5 katlı bir binanın 2. katından gelen kokulardan rahatsız olan komşular şikayette bulundu. İhbar üzerine polis, sağlık ve belediye ekipleri sevk edildi.
Çilingir yardımıyla eve giren polis ekipleri, evin çöple dolu olduğunu ve içinde üç kişinin yaşadığını fark etti. Bunun üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri yaşlı kadını ve zihinsel iki oğlunu tedbir amaçlı ambulansla hastaneye kaldırdı. Yapılan incelemenin ardından belediye temizlik ekipleri sevk edildi.
Olayla ilgili konuşmak istemeyen komşuları ise, yaşlı kadının ayağının kırık olduğunu 60 ila 55 yaşlarındaki iki erkek oğlunun da zihinsel engelli olduğunu söyledi. Hastanedeki işlemleri devam eden aile bireylerinin devlet tarafından korunmaya alındığı öğrenildi.
Evin bulunduğu yere gelen belediye ekipleri, evi temizlemeye başladı. Yaklaşık 8 saat süren temizlik çalışmalarının ardından evden 4 kamyon çöp çıkarıldı. Çöpün çıkarılmasının ardından ev belediye ekiplerince ilaçlandı. Konuyla ilgili inceleme sürüyor.
Bakırköy Karlıktepe Mahallesi’ndeki hukuk bürosunda çalışan avukat Servet Bakırtaş, dün uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. Şüphelinin yakalanması için çalışma başlatan polis, olaydan kısa bir süre sonra Büyükçekmece’de Spotçular Çarşısı’nda Öznur Tufan isimli kadının öldürüldüğü ihbarını almış, daha sonra her iki olayın faili Abdullah Türkoğlu’yi yakalamıştı.
Abdullah Türkoğlu, emniyetteki işlemlerinin ardından Bakırköy Adliyesi’ne sevk edildi. Şüpheli Türkoğlu, cumhuriyet savcılığında poliste verdiği ifadeyi tekrar etti. Türkoğlu, ifadesi alındıktan sonra maktül Bakırtaş’a karşı “Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle tasarlayarak öldürme” maktül Tufan’a karşı da “Tasarlayarak öldürme” suçundan tutuklanma talebiyle mahkemeye sevk edildi. Bakırköy Nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliğine çıkarılan şüphelinin tutuklanmasına karar verildi.
Cumhuriyet savcısına ifade veren şüpheli Abdullah T, 2014 yılında Yenibosna’da mobilya üzerine iş yerinin olduğunu, aynı yerde esnaflık yapan Burak Ocak’ın kendisiyle rekabet yapmaya ve müşterilerini elinden almaya çalıştığını söyledi.
Mayıs 2014’te aralarında tartışma çıkan Ocak’ı, kendisine yumruk atması nedeniyle silahla yaraladığını öne süren şüpheli Abdullah T, Ağır Ceza Mahkemesi’nde aldığı ceza sonrasında 4 yıl 2 ay 15 gün cezaevinde kaldığını, 15 Ağustos 2018’de tahliye olduğunu ve düzenli bir iş kuramadığını aktardı.
Avukat Servet Bakırtaş’ın hakkında sürekli haciz işlemleri yaptığını, iş kuramadığını, ablasına sattığı evin Bakırtaş tarafından iptalinin istendiğini ifade eden şüpheli Abdullah T, “Davayı kazandıklarını hatırlıyorum. Benden istedikleri tazminat da 900 bin liraydı. Burak’ın hiçbir sakatlığı olmamasına rağmen bu miktar tazminata hükmedilmesini kabul edemedim. Yapacak iş bulamam, herhangi bir gelirimin olmaması, başkalarının yanında sığıntı şekilde yaşamam nedeniyle bunaldım. Kendimi öldürmek amacıyla 2019 yılında tabanca aldım.” dedi.
Amacının kendisini öldürmek olduğunu, sonrasında yapılan şeyleri hazmedemediğini ve karşısındaki insanların kötü olduğunu düşündüğünü savunan şüpheli Abdullah T, “Önce onları, sonra kendimi öldürecektim. Bu nedenle çok üzerime geldiğini düşündüğüm avukat Servet Bakırtaş ve Burak Ocak’ı öldürmeye bir sene önce karar verdim. Bu kararımı bir türlü yerine getiremedim. En sonunda dün evde bulunduğum sırada silahımı elime aldığımda yine önce kendimi öldürmeye karar verdim. Ancak tetiği çekemedim, bunun üzerine önce avukat Servet Bakırtaş’ı öldürmek amacıyla yanıma kılık kıyafet alarak silahla birlikte öğle saatlerinde evden çıktım. Yürüyerek Bakırköy’deki bürosuna gittim.” diye konuştu.
Dava dilekçelerinde avukatın bürosunun adresinin bulunduğunu, bir araştırma yapmadığını iddia eden şüpheli Abdullah T, kapıyı çaldığında Bakırtaş’ın açtığını, kendisini tanımadığını, ‘üst kattan gönderdiler, avukatlık işim var’ dediğinde Bakırtaş’ın kendisini içeriye kabul ettiğini belirtti.
Bakırtaş’a ‘Ben Abdullah T. beni hatırladınız mı?’ diyerek, poşetin içindeki silahı doğrulttuğunu, avukatın kendisine hamle yapması üzerine rastgele 2 el ateş ettiğini anlatan şüpheli Abdullah T, “Neresine geldiğini bilmiyorum. Silah seslerinin duyulacağını düşündüğüm için hemen oradan ayrıldım. Silahı poşete koyarak oradan ayrıldım.” ifadelerini kullandı.
Taksiye binerek Burak Ocak’ın bulunduğu çarşıya gittiğini, koridorda Ocak’ın teyzesi Öznur Tufan’ı görünce olaylara en başından beri bu kişinin sebebiyet verdiğini düşündüğü için görür görmez silahı poşetten çıkartarak tek el ateş ettiğini aktardı.
Şüpheli Abdullah T, yaptıklarından pişman olduğunu söyledi.
Savcılık tarafından tutuklanması istemiyle Nöbetçi Bakırköy Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen şüpheli Abdullah T, önceki ifadelerini tekrar etti. Söz verilen şüphelinin avukatı da, “Böyle bir sorguda bulunmak zor. Zorunlu müdafilik dolayısıyla buradayım. Meslektaşıma Allah’tan rahmet, ailesine başsağlığı diliyorum. Mekanı cennet olsun.” dedi.
Abdullah Türkoğlu, bir süre önce Öznur Tufan’ın yeğenini tabanca ile yaraladı. Daha sonra yakalanan saldırgan, çıkartıldığı mahkemece cezalandırılarak, cezaevine gönderildi.
Geçtiğimiz aylarda tahliye olan Türkoğlu, Tufan tarafından kendisine açılan tazminat davasını öğrendi. Öznur Tufan ve avukatı Servet Bakırtaş’ı arayan saldırgan, davanın geri çekilmesini istedi. Ancak avukat ve kadın, bu isteği reddetti. Bunun üzerine Türkoğlu, defalarca arayarak tehdit etmeye başladı.
Davanın geri çekilmemesi üzerine Abdullah Türkoğlu, önce Servet Bakırtaş’ın Bakırköy Kartaltepe Mahallesindeki bürosuna gitti. Burada Bakırtaş’ı öldüren Türkoğlu, daha sonra kendisine dava açan Öznur Tufan’ın Büyükçekmece’deki işyerine geldi. Ateş açan Türkoğlu, Tufan’ı boynundan yaraladıktan sonra kaçtı. Öznur Tufan ihbar üzerine olay yerine gelen sağlık ekipleri tarafından hastaneye kaldırıldı. Saldırgan ise Büyükçekmece Emniyet Müdürlüğü ekiplerince yakalandı. 71 yaşındaki Öznur Tufan, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Saldırganın emniyetteki işlemleri sürüyor. Öznur Tufan’ın vurulduğu anlar ise işyerinin güvenlik kamerasına yansıdı.
Yaşananları anlatan Tufan’ın komşusu, “Olay, Bahçelievler’deki bir tartışmadan çıkıyor. Orada Öznur Tufan’ın yeğenini vurdu. Çok şükür ölmedi. Bu cezaevine girdi. Beş yıl yattı. Bu hapishaneden çıktı. Tazminat davası açılmış. Bu, davayı kaldıramadı. Bir şey yapacak durumda değildi. Bir seneden beri tehdit ediyordu. Çekmediler. Bu da bugün geldi vurdu” dedi.