Etiket: ceza

  • GÖRSEL İLETİŞİM TASARIMCISI MAHİR AKKOYUN, SERBEST BIRAKILDI… AKKOYUN: “BU YOKSULLUĞU, SEFALETİ GÜNDEME GETİRMEMDEN ÇOK RAHATSIZ OLDULAR. RAHATSIZ ETMEYE DE DEVAM EDECEĞİM”

    GÖRSEL İLETİŞİM TASARIMCISI MAHİR AKKOYUN, SERBEST BIRAKILDI… AKKOYUN: “BU YOKSULLUĞU, SEFALETİ GÜNDEME GETİRMEMDEN ÇOK RAHATSIZ OLDULAR. RAHATSIZ ETMEYE DE DEVAM EDECEĞİM”

    KERİM UĞUR

    Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin fotoğraflarının üzerinde yer aldığı, “Bu ürün size pahalı mı geldi? Erdoğan sayesinde” yazılı etiketlerini tasarlayıp sosyal medya hesaplarından paylaşan grafiker Mahir Akkoyun, serbest bırakıldı. Akkoyun, serbest bırakılmasının ardından, İzmir Adliyesi önünde; “Milyonlarca insanın bu tasarımları benimsemesi, bunları sokaklara, marketlere, gıda reyonlarına, ürünlerin üzerine yapıştırması aslında benim tam olarak hayat pahalılığını gündeme getirme amacımı nihayetine erdirmiş oldu… Söylediğim şeyin sadece benimle sınırlı kalmaması, birçok insanın söylediği şeyle aynı olması ve bir gün öncesinde belki binleri aşan şeyin bugün milyonlarca insanın dilinde olması benim için çok mutluluk verici. Bu yoksulluğu, sefaleti gündeme getirmemden çok rahatsız oldular. Rahatsız etmeye de devam edeceğim” dedi.

    Eleştirel görsel tasarımlar hazırlayan ve son olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin fotoğraflarının yer aldığı; “Bu ürün size pahalı mı geldi? Erdoğan sayesinde” yazılı etiketleri tasarlayıp sosyal medya hesaplarında paylaşan Mahir Akkoyun, bu sabah saatlerinde gözaltına alınmıştı. Akkoyun, sosyal medya hesabında “Gözaltına alınıyorum, Konak Güvenlik Şube” mesajını paylaşmıştı.

    Mahir Akkoyun, bugün akşam saatlerinde serbest bırakıldı. Akkoyun, serbest bırakılmasının ardından İzmir Adliyesi önünde şöyle konuştu:

    “GÖRDÜĞÜMÜZ DAYANIŞMA BU HALKIN YOKSULLUĞA, SEFALETE İŞÇİSİYLE, EMEKÇİSİYLE, KADINIYLA, ÖĞRENCİSİYLE HEP BERABER TEPKİ GÖSTERDİĞİ VE BİRBİRİNE SAHİP ÇIKTIĞI BİR ZEMİNİN VARLIĞINI GÖSTERMİŞ OLDU”

    “Yaptığım tasarımların birçoğu bu ülkede halihazırda var olan yoksulluğu, sefaleti, yüksek fiyatları ele alan, bunlara dair bir şey söyleyen ve bu yoksulluğun, sefaletin sorumlularına karşı bir şeyleri ifade eden tasarımlardı. Milyonlarca insanın bu tasarımları benimsemesi, bunları sokaklara, marketlere, gıda reyonlarına, ürünlerin üzerine yapıştırması aslında benim tam olarak hayat pahalılığını gündeme getirme amacımı nihayetine erdirmiş oldu. Bugün gördüğümüz dayanışma da aslında bu halkın yoksulluğa, sefalete işçisiyle, emekçisiyle, kadınıyla, öğrencisiyle hep beraber tepki gösterdiği ve birbirine sahip çıktığı bir zeminin varlığını göstermiş oldu.

    “BU YOKSULLUĞU, SEFALETİ GÜNDEME GETİRMEMDEN ÇOK RAHATSIZ OLDULAR. RAHATSIZ ETMEYE DE DEVAM EDECEĞİM”

    Bu açıdan mutluyum. Söylediğim şeyin sadece benimle sınırlı kalmaması, birçok insanın söylediği şeyle aynı olması ve bir gün öncesinde belki binleri aşan şeyin bugün milyonlarca insanın dilinde olması benim için çok mutluluk verici. Bu söylediklerimden çok rahatsız oldular. Bu, bunu gösteriyor. Bu yoksulluğu, sefaleti gündeme getirmemden çok rahatsız oldular. Rahatsız etmeye de devam edeceğim.”

    İzmir Barosu Başkanı Sefa Yılmaz ise şunları söyledi:

    “BU SEÇİMİ ŞU FARKLI AŞAMALARA TAŞIMAYA ÇALIŞAN BİR ANLAYIŞIN HALEN YURTTAŞLARA SÖZ SÖYLEDİĞİNİ, PARMAK SALLADIĞINI GÖRÜYORUZ”

    Bugün yeni bir hukuksuzluğa tanık olduk. Bizler, hukukçular, barolar, yurttaşlar gözümüzü açtığımız anda yeni bir hukuksuzluğun yaşanacağını çok iyi biliyoruz. Çünkü süreç bizi gerçekten hukukun üstünlüğünün, yargının tarafsız ve bağımsız olmadığı bir sürece dayattı. Çok yakın bir tarihte seçim var. Bu seçimi şu ya da bu biçimde farklı aşamalara taşımaya çalışan bir anlayışın halen yurttaşlara, barolara, avukatlara, muhalif olan her kimliğe söz söylediğini, parmak salladığını görüyoruz. Benzer konuları ve olayları yaşamıştık. Bundan sonra da yaşamaktan korkmuyoruz. Çünkü bizler bugün yaşanan hukuksuzluğa karşı meslektaşlarımızla birlikte, güçlü bir biçimde karşı durmaya çalıştık.

    “BU SORUŞTURMA, BAŞINDAN SONUNA KADAR HUKUKA AYKIRI. HEM USUL HEM ESAS AÇISINDAN HUKUKA AYKIRI”

    Aslında yapılan şey bir eleştiri, bir düşüncenin ifade edilmesidir. Ülkemizde anayasal bir haktır. Bu ülkede, düşüncenin sadece düşünce olarak kalmasını isteyen ancak bunun ifade edilmesini istemeyen bir anlayış var. Biz geçtiğimiz dönemlerde, Dezenformasyon Yasası açıklandığında, kabul edildiğinde bunun sakıncalarını, çok net ve açık bir biçimde basın toplantısında ifade etmiştik. Söylediklerimizin hayata geçirilmeye çalışıldığını yine görüyoruz. Bu soruşturma, başından sonuna kadar hukuka aykırı. Hem usul hem esas açısından hukuka aykırı. Bugün Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi tarafından değerli Mahir arkadaşımız, koşulsuz ve derhal serbest bırakılmıştır. En azından böyle bir sonucun varlığı, bizleri buruk da olsa memnun ediyor. Bundan sonra böyle soruşturmalara muhatap olmama adına İzmir Barosu, geçmişten bugüne olduğu gibi hukuk mücadelesini yükselterek devam edecektir. Her türlü haksızlığın karşısında durmaya devam edecektir. Çünkü avukatlar ve İzmir Barosu hiçbir zaman biat etmeden, vazgeçmeden mücadelesini yükselterek devam edecektir.”

    “SUÇLAMA CUMHURBAŞKANINA HAKARET”

    Gazetecilerin Akkoyun’un neyle suçlandığı sorusu üzerine Yılmaz, şu yanıtı verdi:

    “Suçlama Cumhurbaşkanına hakaret. İkinci bir dosya var. Seçim kanununa muhalefet. O ayrıldı. Sadece Cumhurbaşkanına hakaretten bir soruşturma yürütülüyor idi. Yapılan stickerlar da zaten kelimesel anlamda hakaret içeren bir cümle yok. Hiçbir şey yok. Zaten Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesi’nde de bunun ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirildiğini ve suç teşkil etmediği yönünde bir karar var. Bu karar sonuna kadar doğrudur. Biz bu kararın İzmir’de bir mahkeme tarafından veriliyor olmasını da takdirle karşılıyoruz.”

     

  • MALATYA’DA DEPREM NEDENİYLE YIKILAN KIRÇUVAL OTELİ’NİN SAHİBİ OLAN BATTALGAZİ BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI ZAFER KIRÇUVAL TUTUKLANDI

    MALATYA’DA DEPREM NEDENİYLE YIKILAN KIRÇUVAL OTELİ’NİN SAHİBİ OLAN BATTALGAZİ BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI ZAFER KIRÇUVAL TUTUKLANDI

    Kahramanmaraş merkezli depremler nedeniyle Malatya’da yıkılan Kırçuval Oteli’nin sahibi ve aynı zamanda Battalgazi Belediye Başkan Yardımcısı olan Zafer Kırçuval ve kardeşi Saffet Kırçuval tutuklandı.

    Malatya’daki Kırçuval Oteli, Kahramanmaraş’ın Pazarlık ilçesinde 6 Şubat’ta meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki ilk deremde yıkılmıştı. Türkiye Erkekler Voleybol 2. Ligi 6. Grup’ta play-off mücadelesi veren Malatya Büyükşehir Belediyespor takımından 11 voleybolcu ile 4 ampute futbolcu, konakladıkları Kırçuval Oteli’in enkazı altında can vermişti.

    Depremde yıkılan birçok binanın müteahhidi tutuklanırken otelin sahibi ve aynı zamanda Battalgazi Belediyesi’nin AKP’li başkan yardımcısı olan Zafer Kırçuval hakkında hiçbir işlem yapılmaması tepkilere neden olmuştu.

    Edinilen bilgiye göre Zafer Kırçuval, bugün Malatya’da gözaltına alındı. Kırçuval, emniyetteki işlemlerinin ardından çıkartıldığı nöbetçi sulh ceza hakimliği tarafından tutuklanarak cezaevine konuldu. Bu kapsamda Zafer Kırçuval’ın kardeşi Saffet Kırçuval da tutuklandı. 

  • HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI: KURUMLARIMIZIN KULLANIMINA 100 MİLYAR TL’LİK KAYNAK AYRILDI… KREDİ GARANTİ FONU PAKETİNİ 100 MİLYAR TL ARTIŞLA 350 MİLYAR TL’YE ÇIKARILDI”

    HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI: KURUMLARIMIZIN KULLANIMINA 100 MİLYAR TL’LİK KAYNAK AYRILDI… KREDİ GARANTİ FONU PAKETİNİ 100 MİLYAR TL ARTIŞLA 350 MİLYAR TL’YE ÇIKARILDI”

    Hazine ve Maliye Bakanlığı, “İlk etapta kurumlarımızın kullanımına 100 milyar TL’lik kaynak ayrılmış olup ihtiyaç duyulan tüm alanlara yönelik kaynak aktarımına devam edilecektir… Deprem sonrası dönemde, Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında daha çok firmanın finansmana erişimini kolaylaştırmak ve depremin ülkemiz genelinde ekonomik faaliyetler ve ticari işletmeler üzerindeki negatif etkilerini azaltmak amacıyla 250 milyar TL olarak yakın dönemde ilan ettiğimiz KGF paketini de 100 milyar TL artışla 350 milyar TL’ye çıkardık” açıklamasını yaptı.

    Hazine ve Maliye Bakanlığı, deprem felaketinin ardından sağlanan destekler ile bu alanda alınan tedbirleri bugün 46 başlık altında açıkladı. Açıklama şöyle:

    “Depremin yaralarının sarılması ve depremden zarar gören vatandaşlarımızın barınma, beslenme ve diğer ihtiyaçlarının hızlı bir şekilde karşılanabilmesi amacıyla ilgili kamu kurum ve kuruluşlarımızla sürekli iletişim halinde ilerlenmekte, acil nakit talepleri Bakanlığımız tarafından gecikmeksizin karşılanmaktadır.

    -Bütçemiz başta olmak üzere tüm kamu imkânları sonuna kadar kullanılacaktır. İlk etapta kurumlarımızın kullanımına 100 milyar TL’lik kaynak ayrılmış olup ihtiyaç duyulan tüm alanlara yönelik kaynak aktarımına devam edilecektir.

    -Deprem bölgesindeki ilaç ve tıbbi malzeme ihtiyaçları da dikkate alınarak Sağlık Bakanlığı hastanelerine aktarılacak kaynak öne çekilmiştir. Bu ay ilave 7,5 milyar TL nakit aktarılacaktır.

    -Şimdiye kadar Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD)talebi üzerine yaklaşık 12 milyar TL nakit aktarımı yapılmıştır.

    -Kamu personeli ve emeklilerimizin Şubat ayı maaşları öne çekilerek ödenmiştir.

    -Depremden zarar gören her ailemize 10 bin TL, taşınanlara 15 bin TL yardım yapıyoruz. Deprem bölgesindeki illere kendi araçları ile giden vatandaşlarımızın yakıt masraflarını karşılıyoruz.

    -Vatandaşlarımızdan konteyner kentler dışında barınacaklara; kiracılara aylık 3 bin TL – ev sahiplerine aylık 5 bin TL kira yardımı yapılacaktır.

    -Depremde hayatını kaybedenlerin yakınlarına acil ihtiyaçlarını karşılayabilmeleri amacıyla 100 bin TL nakdi yardımda bulunacağız.

    -Deprem sonrası dönemde, Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında daha çok firmanın finansmana erişimini kolaylaştırmak ve depremin ülkemiz genelinde ekonomik faaliyetler ve ticari işletmeler üzerindeki negatif etkilerini azaltmak amacıyla 250 milyar TL olarak yakın dönemde ilan ettiğimiz KGF paketini de 100 milyar TL artışla 350 milyar TL’ye çıkardık.

    -Deprem bölgesinde faaliyet gösteren işletmeler için Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında; 10 milyar TL kefalet limitini haiz, yaklaşık 11,3 milyar TL kredi hacmine sahip ve azami 12 ay ödemesiz dönem dahil olmak üzere azami 60 ay vadeli Deprem Bölgesi İşletme Giderleri Destek Paketi ve 10 milyar TL kefalet limitini haiz, yaklaşık 11,2 milyar TL kredi hacmine sahip azami 36 ay ödemesiz dönem dahil olmak üzere azami 120 ay vadeli Deprem Bölgesi Yatırım Destek Paketini hazırlayarak yürürlüğe aldık. Operasyonel süreçlerin tamamlanmasının akabinde kullandırımlara başlanacaktır.

    -Deprem bölgesinde Hazine Destekli Kefalet Sistemi kapsamında halihazırda kredi kullanmış olan işletmelerden; 31 Aralık 2023 tarihine kadar yapılandırma komisyonu alınmayacaktır.

    -Deprem nedeniyle işleri ve/veya işletmesi zarar gören esnaf ve sanatkârlarımıza Halk Bankasınca kullandırılan Hazine faiz destekli kredi ödemelerini 6 aylığına faizsiz olarak erteliyoruz.

    -Deprem bölgesinde zarar gören çiftçilerimizin Hazine faiz destekli kredilerini 1 yıl süreyle faizsiz erteliyoruz.

    -Çiftçilerimize, her bir büyükbaş (sığır, manda) hayvanı için 500 TL, küçükbaş (koyun, keçi) hayvanı için de 50 TL yem desteği veriyoruz.

    -Deprem bölgesindeki çiftçilerimize mazot ve gübre desteklerini ayni vermek yerine nakdi olarak ödüyoruz.

    -Depremin işgücü piyasalarında yaratabileceği hasarları öngörerek, sigortalılarımızın çalışma hayatından uzak kalabileceği bu geçici dönemde, bölgesel kriz sebepli kısa çalışma başvurularının kabulüne başlanıldı. Ayrıca olağanüstü hal ilan edilen illerde Kısa Çalışma Ödeneği şartlarını sağlayamayan kişilere ise Nakdi Ücret Desteği verilecektir. Bununla birlikte, istihdamın korunması amacıyla OHAL süresince sınırlı haller dışında iş akdi fesih yasağı getirilmiştir.

    -Afet bölgesi ilan edilen yerlerde yaşayan vatandaşlarımıza ilk aşamada 3 ay süresince Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından un ve benzeri gıda maddelerinin hibe edilmesine ilişkin çalışmalar başlamıştır.

    -Deprem tarihi itibarıyla, bu illerdeki mükelleflerin 6 Şubat 2023 ila 31 Temmuz 2023 tarihleri arasında yerine getirmeleri gereken vergisel yükümlülükleri ertelenmiştir.

    -Mücbir sebep süresince;

    Verilmesi gereken vergi beyanname ve bildirimlerinin verilme süreleri 15 Ağustos 2023 günü sonuna kadar, bu beyanname ve bildirimler üzerine tahakkuk eden vergilerin ödenme süreleri de 31 Ağustos 2023 gününe kadar uzatılmıştır.

    Halen uygulaması devam eden 7256 ve 7326 sayılı Yapılandırma Kanunları kapsamında Mart, Mayıs ve Temmuz 2023 aylarında ödenmesi gereken taksitlerin ödeme süreleri; mücbir sebep halinin bitim tarihini izleyen Ağustos, Ekim ve Aralık 2023 tarihlerine uzatılmıştır.

    Mücbir sebep halinin başladığı tarihlerden önce tahakkuk etmiş olup vadesi bu tarihlerden sonrasına rastlayan her türlü vergi, ceza ve gecikme faizinin ödeme süresi ve 2023 yılı motorlu taşıtlar vergisinin ikinci taksit ödeme süresi 31 Ağustos 2023 günü sonuna kadar uzatılmıştır.

    -Diğer taraftan; bu kapsamdaki mükelleflerden 2023 yılı birinci geçici vergi dönemine ilişkin geçici vergi beyannamesi alınmayacaktır.

     -Ayrıca deprem bölgesinde bulunan borçluların vergi dairelerine olan borçları faiz alınmaksızın azami 24 ay süreyle taksitlendirilecektir.

    -Cumhurbaşkanlığınca başlatılan yardım kampanyalarına, AFAD’a ve ilgili diğer genel ve özel bütçeli kamu idarelerine, il özel idarelerine, belediyelere, köylere, Türkiye Kızılay Derneğine, kamu yararına çalışan dernekler ile vergi muafiyeti tanınan vakıflara yapılan bağış ve yardımlar gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirilebilmektedir.

    -Sayılan kurumlara bedelsiz yapılan bağış ve yardımlarda KDV hesaplanmayacak ve bağışa konu mallara ilişkin yüklenilen KDV’ler de işletmeler tarafından indirim konusu yapılabilecektir.

    -Bu bağışlar için sayılan idareler ile bağış yapanlar arasında düzenlenen kâğıtlardan damga vergisi alınmayacaktır.

    -Deprem felaketinden etkilenen kişilere İl AFAD müdürlükleri koordinesinde bedelsiz olarak barınma hizmeti sağlayan işletmelerden bu işlemlere ilişkin KDV ve Konaklama Vergisi aranmayacağı ve bedelsiz olarak söz konusu hizmete ilişkin yaptıkları giderlerin gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak dikkate alınacağı hususunda sirküler yayınlanmış ve teşkilatımıza duyurulmuştur.

    -Prefabrik yapı ve konteynerlerin tesliminde (kurulum ve montaj işleri dahil) katma değer vergisi oranı 2023 yıl sonuna kadar yüzde 1’e indirilmiştir.

    -Depremzedelerin acil ihtiyaç duyacağı ürünler başta olmak üzere ürün fiyatlarında haksız artış yapan mükellefler hakkında çalışma başlatılmıştır. Toplam 586 mükellefin, bahsi geçen ürün fiyatlarında 6 Şubat 2023 Pazartesi günü ve sonrasında haksız fiyat artışına gittiği tespit edilmiştir.

    -Ülkemizde yaşanan deprem felaketinden etkilenen vatandaşlarımızın bankalar başta olmak üzere mali kuruluşlar ve diğer yükümlüler nezdinde gerçekleştirecekleri işlemlerde yapılması gereken kimlik tespitinde kolaylık sağlanmak üzere Mali Suçları Araştırma Kurulu Tebliğinde değişiklik yapılmıştır.

    -Deprem bölgesinde ikametgâhı/işyeri/ şubede hesabı bulunan yatırımcılara yönelik olarak, mevzuatta öngörülen kurallarda esneklik sağlanmıştır.

    -Halka açık şirketlerin bağış yapabilmesine ilişkin esaslar esnetilmiş ve aracı kurumların yapacağı bağışlar ise mevzuatla belirlenen üst sınır kapsamı dışında bırakılmıştır.

    Payları borsada işlem gören ortaklıkların, pay geri alım işlemlerine ilişkin süreçler kolaylaştırılmıştır.

    Payları borsada işlem gören ortaklıkların ortak satışlarında bilgi formu düzenleme şartı yüzde 10’dan yüzde 3’e düşürülmüştür.

    Merkezi Deprem Bölgesinde bulunan sermaye piyasası mevzuatına tabi işletmelerin 2022 yılına ilişkin finansal raporlarını açıklamaları için gerekli süreler uzatılmıştır.

    -Borsa İstanbul’da, 6 Şubat 2023 tarihinde açığa satış işlemleri yasaklanmıştır. Pay piyasası ile pay ve paya endeksli türev piyasalardaki işlemler 8 Şubat 2023 tarihinde saat 11:00 itibarıyla 5 iş günü süreyle (14 Şubat 2023 akşamına kadar) durdurulmuştur. 8 Şubat 2023 tarihinde gerçekleştirilen tüm işlemlerin iptal edilmesine karar verilmiştir.

    -Borsa İstanbul 14 Şubat 2023 tarihinde yeni tedbirler açıklamıştır. Bu kapsamda Pay Piyasası ile Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası (VİOP) bünyesindeki pay ve endeks türev pazarlarında, emtia sertifikaları hariç tutulmak üzere, açılış seansında emir iptaline, fiyat kötüleştirmeye ve miktar azaltımına izin verilmemesine karar verilmiştir. Ayrıca, geri alım yapan şirketler üzerine yeni bir endeks hesaplanması uygun görülmüştür.

    -Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından, Bireysel Emeklilik Sisteminde Devlet Katkısı portföyündeki fonlara ilişkin kısıtlamalarda hisse senedi lehine esneklik sağlanmıştır.

    -Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu deprem felaketi sonrasında vatandaşların borçlarına yönelik esneklik tanımak amacıyla ilave önlemler içeren Kurul kararı yayımlamıştır.

    -Türkiye Bankalar Birliği ile Türkiye Katılım Bankaları Birliği tarafından bankalara olan vadesi gelmiş veya 6 ay içinde vadesi gelecek borçlarının vadesinin bugünden itibaren 6 ay sonraya kadar ötelenmesine ve müşterilere ek kolaylıklar sağlanmasına karar verilmiştir. Ayrıca, ortak ATM’lerden yapılacak işlemlerden ücret tahsil edilmemesine yönelik karar almıştır. İlaveten, mücbir halin yaşandığı mahalde ikametgahı/işyeri adresi veya şubede hesabı bulunan müşterilerin kredi risk, kredi ödeme, senet ve çek işlemlerine ilişkin bildirimlerinin, Risk Merkezi mücbir hal düzenlemesi çerçevesinde yapılmasına karar vermiştir.

    -Merkez Bankası (TCMB) deprem bölgesindeki illerde kurulu firmalar için 6 Şubat- 30 Nisan 2023 tarihleri arasındaki ihracat ve reeskont kredileri ile yatırım taahhütlü avans kredileri geri ödemelerine 180 güne kadar faizsiz vade uzatımı imkânı tanımıştır. Ayrıca deprem öncesinde kullanılmış olan bu kredilere 6 ay ilave taahhüt kapatma süresi verilmiştir. Deprem bağış hesaplarına yapılan para transferlerinden ücret alınmaması yönünde bankalara talimat gönderilmiştir. Deprem bölgesinde yerleşik kişilerin, 6 Şubat itibarıyla vadesi gelmiş veya 6 ay içinde vadesi gelecek kredilerinin ötelenmesi durumunda, bunların menkul kıymet tesisi ve zorunlu karşılık kriterlerinden muaf tutulmasına, KOBİ kredilerinin harcama mukabili belge uygulamasına tabi olmamasına karar verilmiş, ayrıca BES şirketlerine portföylerinde yer alan tahvilleri TCMB’ye satışına imkân sağlanmıştır.

    -Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu tarafından, OHAL ilan edilen illerde, vatandaşlarımızın sigorta teminatından mahrum kalmaması için gerekli tedbirler ivedilikle alınmıştır. Bu kapsamda; Türkiye genelinde, OHAL tarihinin sonuna kadar sigorta acente ve eksperlerinin bölgede hasar bildirimlerini kesintisiz sürdürmesi için geçici olarak kolaylık sağlanmıştır.

    -Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği (TSB) tarafından sigorta hasar ihbar hatlarına ek olarak tekil bir iletişim numarası belirlenmiş ve internet sitesinde güncellenmiştir. Ayrıca, afetzedelere destek için prensip kararları alınmıştır. Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde görülen uyuşmazlıklarda hakların haleldar olmaması için gerekli hassasiyetin gösterilmesi talimatı verilmiştir.

    – Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK), internet sitesi ve E-Devlet üzerinden alınan hasar ihbar yollarına ilave olarak AloDask 125 Afet Çağrı merkezi üzerinden 7/24 hizmete başlamıştır. Eksper görevlendirmeleri başlamıştır. Kesintisiz hizmet için Mobil Deprem TIR’ı bölgeye sevk edilmiştir. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Yapı İşleri Genel Müdürlüğü’nün yaptığı yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı bina hasar tespitleri DASK tarafından da kullanılmaya başlanılarak yıkık binalar için ivedi bir şekilde tazminat süreçleri başlatılmış ve 24 saat içinde ilk hasar tazminat ödemesi yapılmıştır. Afet yönetimi, Ankara Olağanüstü Yönetim Merkezi’nden yürütülmektedir.

    – Kamu İhale Kurumu (KİK) depremden etkilenen illerde 7 Şubat – 17 Şubat 2023 tarihleri arasında yapılacak ihaleleri iki hafta sonra aynı saatte yapılmak üzere ertelemiştir. Bu illerden ihalelere katılan/ katılacak kişilerin herhangi bir yaptırıma uğramaması için idarelerce ihale süreçlerinde gereken kolaylığın sağlanması yönünde kamuoyu duyurusu yapmıştır. Deprem afetinin kamu ihale sözleşmeleri bakımından mücbir sebep hali olduğu ilan edilmiştir.

    -Bölgede ortaya çıkan ihtiyaçların idarelerce sorunsuz ve hızlı bir şekilde temin edilmesine yönelik tedbirlerin alınmasına devam edilecektir. Bu çerçevede deprem bölgesindeki ihtiyaçların karşılanması amacıyla doğrudan temin yoluyla yapılacak alımların limiti olağanüstü hal süresinin bitimine kadar 5 milyon TL’ye yükseltilmiştir.

    -Ödeme süreçlerinde aksama yaşanmaması adına kurumlarımızın deprem bölgesindeki illerde, harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlilerinin esnek bir şekilde belirlenmesine yönelik genelge yayımlanmıştır. Muhasebe hizmetlerinin aksamaması için hizmet verilebilen en uygun birimden yetkilendirme yapılarak hizmetin yürütülmesi sağlanmıştır.

    -Devlet Malzeme Ofisi (DMO), depremin ortaya çıkardığı can ve mal kayıplarının önlenmesine ve tedaviye yönelik ihtiyaçlara ilişkin alımları önceliklendirmiştir.

    -Deprem bölgesinde ihtiyaç duyulan her türlü malzemenin ivedilikle bölgeye ulaştırılması amacıyla DMO’ya ait tüm araç ve depoların kullanılması yönünde Valilikler ve AFAD ile koordineli olarak çalışılmaktadır.

    -Depremden etkilenen bölgeye giden ve bölgede kullanılan taşıt ve iş makinelerinin yanı sıra ısınma ve aydınlatma gibi ihtiyaçlar için gereken akaryakıtın temininde aksama yaşanmaması büyük önem arz etmektedir. Bu amaçla DMO, ikmal ve yönlendirme çalışmalarını anlık olarak ve ilgili tüm birimlerle koordinasyon içinde yürütmektedir.

    -DMO aracılığıyla hâlihazırda verilmiş olan siparişlerde tedarikçilerin hak kaybı yaşamaması adına, deprem afetinin mücbir sebep olarak değerlendirilmesine karar verilmiştir. Bu kapsamda, firmaların ek süre ve sözleşmelerinin karşılıklı sonlandırılması gibi taleplerinin ivedilikle değerlendirilip sonuçlandırılmasına yönelik düzenlemeler hayata geçirilmiştir.”

     

  • CHP PM Üyesi Eren Erdem: Üstün hizmet madalyası verilmesi gereken yayın organlarına ceza yağdırılmasını kabul etmiyoruz!

    CHP PM Üyesi Eren Erdem: Üstün hizmet madalyası verilmesi gereken yayın organlarına ceza yağdırılmasını kabul etmiyoruz!

    RTÜK, Maraş merkezli depremlerde yaşanan ihmalleri ekrana taşıyan Halk TV, FOX TV ve TELE1’e ceza yağdırdı. Karara tepki gösteren basın meslek örgütleri, iktidarın suçluluk telaşında olduğunu belirterek gazetecileri değil deprem ihmallerine ilişkin eleştirileri “not etme” çağrısında bulundu.

    CEZA VERDİKLERİ YAYINLAR SAYESİNDE ÇOK CAN KURTULDU

    Habertürk ,Halk TV, Tele1, KRT, Flash Haber gibi kanallar sayesinde çok can kurtarıldığının altını çizen Erdem, “Çünkü ilk günler iletişim sıfırdı! İnternet ve telefon yoktu! Gerek Belediyeler, gerek gönüllüler hareket planını büyük ölçüde ekranlardaki gerçeklere göre planladı. Örneğin, Antakya’ya Mehmet Akif Ersoy hemen herkesten önce ulaştı. Akademi Hastanesi arkasında kurtarılan her canda, onun yayınlarının emeği var. Hınçla hakaret ettiğiniz, cezalar kestiğiniz bu kanalların yayınları; arama kurtarma için ciddi yönlendirici oldu” dedi.

    KOORDİNASYON KRİZİ İÇİNDE YOL GÖSTERİCİ OLDULAR

    Erdem, “Eğer medya A HABER muadili yapılardan müteşekkil olsaydı, bölgeye yönelik ihtiyaçlardan kimsenin haberi olmayacak; gereksiz bir “gereken yapıldı” kampanyasından kaynaklı devasa felaketler oluşacaktı. Gerçekleri veren TV’ler bunu engellemiş oldu. Telefonlar çalışmıyor, internet çekmiyordu. O koordinasyon krizi içerisinde, saydığım kanalların yayınları yol gösterici ve organize edici oldu. Kim nereye ne gönderecek, en azından bu konuda kafalar netleşti. Bu noktada ilgili kanallar muhteşem iş çıkardı!” ifadelerini kullandı.

    “MİLLETE ÜSTÜN HİZMET MADALYASI TAKILMASI GEREKEN KANALLARA CEZA YAĞDIRDILAR”

    Erdem gerçeğin peşinde koşan gazetecilerin unutulmayacağını vurguladı, “Tüm kadrolarına ‘millete üstün hizmet madalyası’ takılması gereken bu televizyonların bir kısmına ceza yağdırılması, sinirlerimizi inanılmaz Cezayı bırakın; ilk 72 saatte; acil ihtiyaçları ortaya koyan bu yayınlara ödül verilmelidir. Dolayısıyla, bölgede mücadele edenleri sayarken; Mehmetçiğimizin, polisimizin, kurtarmacılarımızın, madencilerimizin, gönüllülerimizin yanına; gerçeklerin peşinde koşan gazetecilerimizinde yazılması gerekir. Çok can kurtardılar. Asla unutulmayacaklar…” dedi.

  • TGC: “RTÜK İKTİDARIN SANSÜR AYGITI OLARAK YİNE CEZA YAĞDIRMIŞTIR. CEZALAR HALKIN HABER ALMA HAKKINA İNDİRİLMİŞ YENİ BİR DARBEDİR”

    TGC: “RTÜK İKTİDARIN SANSÜR AYGITI OLARAK YİNE CEZA YAĞDIRMIŞTIR. CEZALAR HALKIN HABER ALMA HAKKINA İNDİRİLMİŞ YENİ BİR DARBEDİR”

    Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) Halk TV, TELE 1 ve Fox TV’ye verdiği cezalara tepki gösterdi. Cezaların ‘halkın haber alma özgürlüğüne indirilmiş yeni bir darbe’ olduğu vurgulanan açıklamada, “Kahramanmaraş merkezli 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından ihmalleri haberleştiren basın kuruluşları için iktidarın sansür aygıtı olarak RTÜK yine ceza yağdırmıştır. Cezalarla iktidara yaranacağını düşünen RTÜK Başkanı ve yöneticileri bu tutumlarıyla yaşanan büyük deprem felaketini ve depremzedelerin ağır sorunlarını yok saymaktadır” denildi.

    TGC Yönetim Kurulu, RTÜK’ün Halk TV, TELE 1 ve Fox TV’ye verdiği cezalara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şöyle denildi:

    “Kahramanmaraş merkezli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerin ardından ihmalleri haberleştiren basın kuruluşları için iktidarın sansür aygıtı olarak RTÜK yine ceza yağdırmıştır. Cezalarla iktidara yaranacağını düşünen RTÜK Başkanı ve yöneticileri bu tutumlarıyla yaşanan büyük deprem felaketini ve depremzedelerin ağır sorunlarını yok saymaktadır. İktidara yaranmakla yurttaşların sorunlarının ortadan kalkmadığı bir gerçektir. RTÜK bu tavrıyla medya tarihinde gelecek kuşaklara utanç verici bir örnek olarak kalacaktır. Eleştirel haber yapmak, yazılı, internet ve görsel basında çalışan her dürüst gazetecinin ödevidir.

    “RTÜK, GAZETECİLİĞİ, İKTİDARIN HALKLA İLİŞKİLERİNİ YAPMAK OLARAK ALGILAMAKTADIR”

    Anlaşılan RTÜK, gazeteciliği, iktidarın halkla ilişkilerini yapmak olarak algılamaktadır. Ölçüsüz cezaları da bu bakış açısıyla dağıtmaktadır. Son olarak deprem bölgelerinde yaşanan sorunları ve yurttaşların taleplerini dile getiren Halk TV’ye ve Tele 1’e yüzde 5 para cezası, beş kez program durdurma cezası; Fox TV’de Orta Sayfa programı ile Halk TV’de Halk Meydanı programına yüzde 3’er para cezası vermiştir.

    “BU CEZALAR, GENEL SEÇİMLER YAKLAŞIRKEN RTÜK’ÜN MEDYA ÜZERİNDE NASIL BİR BASKI KURACAĞININ DA İPUÇLARINI VERMEKTEDİR”

    Bu cezalar, genel seçimler yaklaşırken RTÜK’ün medya üzerinde nasıl bir baskı kuracağının da ipuçlarını vermektedir. Bu cezalar ölçülülük esaslarına, Anayasa’ya, halkın haber alma hakkına ve düşünceyi ifade özgürlüğüne indirilmiş yeni bir darbedir. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu olarak RTÜK’ü bu hukuksuz kararları nedeniyle bir kez daha kınıyoruz.”

  • CEM UZAN TCK 130’U HATIRLATTI: ÖLÜYE BİLE SAYGISI YOK BUNLARIN, ERDOĞAN ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANACAK

    CEM UZAN TCK 130’U HATIRLATTI: ÖLÜYE BİLE SAYGISI YOK BUNLARIN, ERDOĞAN ULUSLARARASI CEZA MAHKEMESİNDE YARGILANACAK

    Türkiye bir yandan yaşadığı büyük deprem felaketinin yaralarını sarmaya çalışırken, bir yandan da deprem sonrası, özellikle ilk 72 saatte yaşananları tartışıyor. Askerin kışladan çıkartılmaması ve iş makinelerinin hemen enkaz kaldırmaya başlatılması eleştirileri hem kamuoyunda hem de siyasetin gündeminde tartışılmaya devam ediyor.

    Bu Dünya Çapında Bir Katliamdır

    Gazeteci Tuba Emlek’in Youtube kanalında hazırlayıp sunduğu ‘Ne Oluyor’ programına konuk olan Genç Parti Kurucu Başkanı Cem Uzan, Erdoğan’ın askerin deprem sonrası kışladan çıkmasını engellediğini belirterek; “Erdoğan, depremin ilk 72 saatinde insanların enkaz altında kalarak veya donarak ölmelerine seyirci kaldı. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin müdahalesini engelledi. TSK’nın resmi twitter hesabında 3.500 asker çıktı diyor. 10 ilden bahsediyorsunuz, il başına 350 asker neye yeter? Erdoğan, vatandaşı kurtaran Mehmetçik olsun istemedi. 50 bin asker çıkartsanız, elleriyle bile kaç bin insanı kurtarırlardı. Saray’dan gelen talimatlar asker durduruldu. 1, 2 saat değil, tam 72 saat… Bu dünya çapında bir skandal değil, katliamdır. Erdoğan bunun için Uluslararası Ceza Mahkemesi’nde yargılanacaktır.” ifadelerini kullandı.

    Enkazlara İş Makinelerinin Sokulması Suçtur

    Enkazlara iş makinelerinin sokulmasının suç olduğunu belirten Uzan, “Kişinin hatırasına hakaret diye bir suç var Türkiye’de, TCK 130… Bu nedir, vefat etmiş bir insanın ölü bedenine karşı işlenebilecek suçları yazıyor. Enkaz kaldırıyor bunlar, enkazları kaldırırken cesetler parçalanıyor. Hastanelerde ceset torbası yok. Parçalanan cesetleri, hayvan yemlerinin saklandığı çuvalların içerisine koyup defnedildiğini belirtiyor vatandaşlar. Somut deprem olayında makul süre beklenilmeden enkazlara iş makinelerinin sokulması, cenazelerin parçalanmasına müsaade edilmesi, bulunan cesetlerin alışveriş ya da yem torbalarına konulması, cesetleri motorsikletle ya da arabayla taşıtılmak zorunda bırakılması… Fiil başına 3 aydan 2 yıla kadardır, 10 binle çarparsanız baya yatarlar. Herkes ayağını ona göre denk alsın.” şeklinde konuştu.

    Ölüye Bile Saygıları Yok

    Adıyaman’dan kendisine gelen bir vakayı anlatan Uzan; “Bana gelen bir bilgiyi paylaşıyorum. Birebir sahadan gelen bilgidir. Adıyaman’da kiralık vinci kullanan operatörün çalışması esnasında, enkaz altında kalan bedeni parçalamasıyla başlayan ve dört kişinin ölümüyle enkaz başında sonuçlanan olay… İş makinesi kullanan operatör enkaz altından çıkartılması istenen cesedi parçalıyor, bunun üzerine cenaze yakınları operatörü silahla vuruyor. Operatörü vuran vatandaşı da asker vuruyor. Askerin yakınını vurduğunu gören akrabaları askeri öldürüyor. Diğer askerler de askeri öldüren vatandaşı öldürüyor. 4 ölü var. Askeri de vatandaşı da suçlamıyorum, burada enkaz kaldırılmaz! Amerika ikiz kulelerin enkazını 6 ayda kaldırdı, Amerika’nın buldozeri, kepçesi mi yok? Ama her kademeyi teker teker kaldırıp, tüm cenazeleri tabut içinde bayrakla teslim ettiler. Sen ne yapıyorsun, ölüye bile saygı göstermiyorsun. Not alıyorlarmış, beni de not alsınlar!” dedi.

    Program Video Linki

  • 2,5 milyon sürücünün yüzünü güldüren haber! Ehliyet ceza puanları siliniyor!

    2,5 milyon sürücünün yüzünü güldüren haber! Ehliyet ceza puanları siliniyor!

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kabine toplantısında alınan kararları açıkladı. Erdoğan, sürücülerin merakla beklediği ehliyet affıyla ilgili müjdeyi duyurdu.

    “BİR MÜJDEYİ PAYLAŞMAK İSTİYORUM”

    “Trafik ceza puanlarıyla ilgili bir müjdeyi sizlerle paylaşmak istiyorum.” diyen Erdoğan şu ifadeleri kullandı:

    “Ülkemizin karayolu altyapısı, bölünmüş yollar, köprüler ve tünellerle hızlı, konforlu güvenli yolculuğa uygun hale getirdik. Ölümlü trafik kazalarında neredeyse yarı yarıya azalma sağladık. Bireysel ve ticari karayolu kullanımındaki artış, kural ihlalleri sebebiyle sürücülerimizin ceza puanında ciddi yükselmelere sebebiyet verdi.”

    10 BİNE YAKI EHLİYET İADE EDİLECEK

    2,5 milyon sürücünün ceza puanının silineceğini duyuran Erdoğan “Yapacağımız düzenlemeyle sürücülerimizin alkol, uyuşturucu, ölümlü ve yaralanmalı kaza, drift ve aday sürücülük halleri dışındaki ihlallerinden kaynaklanan ceza puanlarını siliyoruz. 10 bine yakın ehliyetin iade edilecek sürecin hayırlı olmasını diliyorum.” diye konuştu.

  • Adnan Oktar’ın cezası bozuldu! Açıklama yaptı

    Adnan Oktar’ın cezası bozuldu! Açıklama yaptı

    İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Marmara Ceza ve İnfaz Kurumu karşısındaki salonda yapılan ilk duruşmaya Adnan Oktar’ın aralarında bulunduğu tutuklu sanıklar getirildi. Salonda bazı tutuksuz sanıklar ve sanık avukatları da bekliyordu. Duruşmayı çok sayıda izleyici ilgiyle takip etti. Mahkeme başkanı, istinaf mahkemesinin bozma kararına, kanun gereğince direnmenin söz konusu olmadığını ifade etti. Başkan dava dosyalarının birleştiği, iki sanığın ise öğle arasından sonra savunmalarının alınacağını ifade etti. Mahkeme başkanı, sanıkların istinafın bozma ilamına karşı kısa beyanlarının alınacağını söyledi.

    “HAK YERİNİ BULDU”

    Tutuklu sanık Adnan Oktar istinaf mahkemesinin bozma ilamına karşı savunmasında, “Hak, adalet yerini buldu. Yıllardır uğraşılan kumpas tam bir rezalet oldu. Bu durumdan çok memnunum. İstinafa teşekkür ediyorum, korkmadılar, çekinmediler. Cesur hakimler varmış. Ufak tefek yanlış gördüğüm hususlar var. Türk milliyetçisiyim. Vatanımın, devletimin, milletimin her zaman hizmetinde oldum. Devletimiz bu oyunları daha önce bozmuştu, şimdi de bozdu. Korkmayan yiğit hakimlere teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.

    Tutuklu sanık Altuğ Müştak Berker, aynı suçlamalarla 1999 yılında da yargılandığını belirterek, “Beraat ettik ama, buradayız. Sebebi bu davanın bir kumpas davası olmasıdır” iddiasında bulundu. 

  • Rap dünyasının acı kaybı! Selim Muran vefat etti

    Rap dünyasının acı kaybı! Selim Muran vefat etti

    Dün sabah saatlerinde, rap müzik sanatçısı Ceza, meslektaşı Selim Muran’ın hayatını kaybettiğini duyurdu. Muran’ın ölümü hayranlarını yasa boğdu. Genç sanatçı “Sen De Bizdensin”, “Çıkmaz Sokak”, “Samurai”, “Paradoks” gibi şarkılar ile biliniyordu ve geniş bir hayran kitlesi vardı. Ölümünün sonrasında kahrolan hayranları, sosyal medyadan baş sağlığı mesajları paylaştı.

    Rapçi Selim Muran, kilolarından rahatsız olmuştu ve sağlık problemleri vardı. Zayıflamakta zorlanan Muran, mide ameliyatı geçirdi. Ameliyatın ardından rahatsızlıkları daha da artan sanatçı, damarlarında pıhtı oluşması sebebiyle yaşamını yitirdi.

    Acı haberi Ceza, resmi Twitter sayfasından duyurdu.

  • Sigara ve alkol zamlarını duyuruyordu! Özgür Aybaş’a büyük ceza

    Sigara ve alkol zamlarını duyuruyordu! Özgür Aybaş’a büyük ceza

    Türkiye Tekel Bayileri Platformu Başkanı Özgür Aybaş sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımlarla sigara ve alkol ürünlerine gelen zamları kamuoyuna açıklıyordu. Bunun üzerine Aybaş’a, alkollü içkilere zamları markalara göre duyurması ve sosyal medya hesabından yayınladığı fotoğrafta bira markasının görünmesiyle birlikte ceza kesildi.

    Aybaş’ın 31 Temmuz’da kişisel sosyal medya hesabı üzerinden “Köyde erken kalkıyor insan, sabah birası candır” notuyla paylaştığı alkollü fotoğraf 9 Haziran’da Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne (CİMER) şikayet edildi. Bunun üzerine Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Tütün ve Alkol İdaresi Başkanlığı, fotoğraf ve zam duyurularını gerekçe göstererek Aybaş’a tebligat gönderilmesine karar verdi. Başkanlık, Aybaş’ın ‘Tütün Ürünlerinin Zararlarının Önlenmesi ve Kontrolü’ hakkındaki kanunu ve ‘Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkilerin Satışına ve Sunumuna İlişkin Usul ve Esaslar’ hakkındaki yönetmeliği ihlal ettiğine hükmetti.

    Tebligatı sosyal medyadan paylaşan ve 50 bin ila 250 bin lira ceza kesileceğini duyuran Aybaş, şu paylaşımı yaptı:

    “Biraz önce Tebligat geldi. Tütün ve alkollü içkiler fiyat paylaşımı son. Tüketici ile paylaşım yapmanın yasak olduğu gerekçesi ile reklam yaptığım kanaati oluştuğundan 50 bin TL ile 250 bin TL arası idari para cezası kesilecek. İçki içerken bardağın üzerinde içki firmasının ismi, logosu olması dahi ceza”