İstanbul Başakşehir’de akşam saati sıralarında, park halindeyken el freni boşalan İETT otobüsü, harekete geçti.
İçinde kimsenin olmadığı otobüs, aydınlatma direkleri ve trafik işaretlerine çarptıktan sonra şarampole düştü. Üç vinç yardımıyla güçlükle kaldırılan otobüs, İETT garajına çekildi. Olayla ilgili inceleme başlatıldı.
Kadıköy’de 24 katlı binada henüz belirlenemeyen nedenle yangın çıktı. Alt katlarda başlayan yangın, kısa sürede dış cephe kaplaması üzerinden binanın en üst katına kadar ulaştı.
İhbar üzerine bölgeye sevk edilen Kadıköy, Üsküdar, Ümraniye ve Kartal itfaiye ekiplerinin yangını söndürme çalışmaları sürüyor. Bina sakinleri tahliye edildi.
Detaylar geliyor…
Sosyal medyada paylaşılan ilginç videolara her gün bir yenisi ekleniyor. Görüntülerin adresi bu kez Megakent İstanbul… Kimliği bilinmeyen bir kişi, Atatürk (Unkapanı) Köprüsü’nden atla geçti.
Trafik akışının olduğu anlarda yaşanan bu ilginç hadise, bir vatandaşın cep telefonu kamerasınca kaydedildi. Sosyal medyada paylaşılan görüntü kısa sürede birçok kişi tarafından izlendi.
İstanbul’da genç doktor Buğra Kaan Yücebaş kaldırımda beklediği sırada, hızla gelen kamyonetin altında kaldı. Yücebaş olay yerinde hayatını kaybederken, kamyonet sürücüsüyse olay yerinden kaçtıktan saatler sonra karakola giderek teslim oldu.
Genç doktorun hayatını kaybettiği korkunç kazaya ait güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, genç doktorun annesiyle birlikte kendilerine ait dükkanın önünde bekledikleri esnada bir kamyonetin hızla onların üzerine doğru geldiği ve kazanın gerçekleştiği görülüyor.
Öte yandan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Tıp Fakültesinden yeni mezun, ilk görev yeri olan Süreyyapaşa Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim Araştırma Hastanesi Acil Servisinde çalışan arkadaşımız Dr. Buğra Kaan Yücebaş’ı trafik kazasında kaybettik. Allah rahmet etsin. Ailesine ve camiamıza başsağlığı dilerim.” ifadelerini kullandı.
İstanbul’da bir İETT şoförü skandalı daha yaşandı. Fatih’in Pazartekke durağında otobüse binen bir yolcu, şoföre soru sorunca akılalmaz bir olayla karşılaştı. Şoföre otobüsün Cevizlibağ’dan geçip geçmediğini soran yolcu, “Görmüyor musun? Orada yazıyor.” yanıtını aldı.Aldığı tepki karşısında telefonuna sarılan yolcu, o anları kayıt altına almaya başladı. Kayıt aldığını gören şoför de yerinden kalkarak yolcunun üzerine yürüdü.
Şoför, yumruklar savurduğu yolcuyu araçtan indirip yoluna devam etti. Bir diğer yandan, doktor olduğu öğrenilen yolcunun, yediği yumruklar sonrası hastaneden darp raporu alarak, sürücüden şikayetçi olduğu aktarıldı.
Yol kenarında yürüyen 5 çocuğu sokak köpekleri kovalamaya başladı. Köpeklerden kaçan 10 yaşındaki Zana Rojhad Canyeva, yolun karşısına geçmeye çalıştı. Çocuğa otomobil çarptı. Metrelerce sürüklenen çocuk yere yığıldı.
Otomobil sürücüsü ve çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan çocuk kaldırıldığı hastanede tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Gözaltına alınan otomobil sürücüsü A.B. ise emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Ukrayna uyruklu V.A’nın, 7 Ekim’de Güneşli Mahallesi’nde kendilerini polis olarak tanıtan şüpheliler tarafından soyulduğu ihbarı üzerine çalışma başlattı.
Yapılan incelemede V.A’nın otomobilini durduran 3 şüphelinin hakkında ihbar olduğu gerekçesiyle aracında arama yaptıkları, içerisinde 1500 avro bulunan çantayı alıp kaçtıkları belirlendi.
V.A’nın otomobilindeki araç kamerasının kaydettiği görüntüleri inceleyen polis, zanlıların İran uyruklu Mohsen R. (41), Farhat K. (41) ve Karım B. (63) olduğunu tespit etti. Ekiplerin çalışmasıyla şüpheliler gözaltına alındı. Şüphelilerin aracında V.A’nın 1500 avrosunun bulunduğu çantaya el konuldu.
Daha önce Bağcılar ve Esenler’de kendilerini polis olarak tanıtıp 2 ayrı yağma olayına karıştığı belirlenen 3 şüpheli, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Şüpheliler çıkarıldıkları hakimlikçe tutuklandı.
İstanbul’da bir restoranın yayınladığı iş ilanı sosyal medyada gündeme oturdu.
Aykırı’nın haberine göre Etiler’de yer alan bir restoranın verdiği ilanda, “15:00-01.00 saatleri arasında çalışacak vale arıyoruz. Sokak aralarına park ettiğimiz için diğer mekan valeleriyle yer kapma kavgası yaşıyoruz. Bizim aradığımız gözü kara, kavga etmeye çekinmeyecek cesur 2 vale” açıklaması yapıldı.
Paylaşılmasının ardından sosyal medyada gündem olan ilanda “Sabıkalı olması tercih sebebi” yazması dikkat çekti.
İstanbul Kadıköy Fikirtepe Mahallesi Erdemler Sokak’ta yaşanan patlamanın ardından yangın çıkmıştı. Yangında ağır hasar gören binada gerçekleştirilen arama çalışmasında 3 kişinin öldüğü tespit edildi.
Olayla alakalı çok yönlü çalışmalar devam ederken, İstanbul terörle mücadele birimleri çalışmalarını bina içinde sıkılaştırdı.
Çalışmalar neticesinde, yaşamını yitiren 3 kişiden Mehmet Karahan’ın saldırının faili olduğu tespit edildi.
Failin, 1998 senesinde İsviçre’de 4 kişinin öldürüldüğü saldırının faillerinden olduğu kaydedildi.
Saldırının sonrasında Türkiye’ye kaçan Karahan’ın, ailesinin ihbarıyla ele geçirilip cezaevine yollandığı, şüphelinin seneler sonra tahliye olduğu ve ailesine karşı intikam beslediği öğrenildi.
Ayrıca, şüphelinin patlama olmadan günler önce çevresine ‘ailemi öldüreceğim, patlatacağım”‘ gibi sözler söylediği de kaydedildi.
Şüphelinin terör bağlantısı bulunmadığı, fakat gene seneler önce TİKKO terör örgütüyle bağlantısı olduğu da polisler tarafından belirlendi.
Pazar akşamı İstanbul’u şoke eden patlamada Mustafa Karahan’ın yanında görev yapan Özbekistanlı Anvarjon Kadirov kaçıp yaralı kurtulmayı başardı fakat 10 yaşındaki kızı ve 68 yaşındaki babası yaşamını yitirdi.
Soruşturma dosyasına giren ayrıntılara göre, Mustafa Karahan cezaevinden çıkmasının ardından kendisini ihbar eden ağabeyi ve diğer aile mensuplarından intikam almak istedi. Zaman zaman dengesiz hareketleri de bulunuyordu. Eve getirdiği havai fişeklerin içini boşaltıyor, bunları bir yerde biriktiriyordu. Anvarjon Kadirov’a, biriktirdiği barutları borunun içerisine koyacağını ve ağabeyini patlatacağını ifade etmişti.
Fikirtepe’deki patlamadan evvel de bir havai fişeğin içerisindeki barutları boşaltmış, fitilini çıkartmaya uğraşıyordu. Her yer barut olmuştu. Fitil bir anda alev aldı. Söndüremeyeceğini fark eden Mustafa Karahan, barutları biriktirdiği boruları oradan çıkarmaya uğraşırken büyük bir patlama yaşandı, alevler her tarafı sardı. Peş peşe yaşanan patlamalarda binanın duvarları yıkıldı.
Yükselen kimyasal alevler yandaki binalara sıçradı. Olayların tanığı Anvarjon Kadirov kaçıp yaralı olarak kurtulurken, Mustafa Karahan’la beraber Özbek çalışanın 10 yaşındaki kızı ve 68 yaşındaki babası da hayatını kaybetti.
Dünyanın en önemli restoran değerlendirme sistemi olan Michelin Rehberi, artık İstanbul’da bulunan restoranları da kapsıyor.
Dün akşam İstanbul Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde yapılan törende Michelin Rehberi’ne İstanbul’dan seçilen 53 restoran duyuruldu.
Törende aynı zamanda Michelin Rehberi müfettişlerinin “olağanüstü yemekleri” içeren restoranlara layık gördüğü Michelin Yıldızı’nı alan restoranlar da paylaşıldı.
Şişli’de bulunan Turk Fatih Tutak iki Michelin Yıldızı almaya hak kazandı. Araka, Mikla, Neolokal ve Nicole restoranları ise bir Michelin Yıldızı aldı.
İstanbul’da iki Michelin Yıldızı’na layık görülen ve Bomonti’de yer alan Turk Fatih Tutak isimli restoran, Türk mutfağının lezzetlerini incelikli ve farklı yöntemler kullanarak sunmasıyla öne çıkıyor.
Restoranın şefi Fatih Tutak, Michelin Yıldızlı Kopenhag’daki Noma ve Tokyo’daki Nihonryori Ryugin restoranlarında çalışmış bir isim.
Michelin Rehberi’nin olduğu ülkelerde her sene duyurulan yıldızlar, kullanılan malzemelerin kalitesi, tatların uyumu, pişirme tekniklerinin ustalığı, şefin karakterinin restorana yansıması, menüde zaman içerisinde istikrarlı bir başarı gösterilmesi gibi etmenler göz önüne alınarak restoranlara veriliyor.
Bir Michelin Yıldızı, çok iyi malzemelerin tercih edildiği, yüksek standartta ve belirli bir istikrarda yemeklerin olduğu restoranlara veriliyor.