Etiket: istanbul

  • Tek teker sevdası sonu oldu! Genç sürücü Burak Sabay ölüm anını anbean kaydetmiş

    Tek teker sevdası sonu oldu! Genç sürücü Burak Sabay ölüm anını anbean kaydetmiş

    Dün akşam saatlerinde Fatih’te otomobil sürücüsü ara sokaktan bulvara çıktığı sırada motosikletli 24 yaşındaki Burak Sabay’la çarpıştı. Burak Sabay, yola savrulurken diğer sürücü otomobilinde sıkıştı.

    MOTOSİKLET SÜRÜCÜSÜ HASTANEDE SON NEFESİNİ VERDİ

    İhbar üzerine olay yerine gelen ekipler her iki sürücüyü de hastaneye kaldırdı. Motosikletli Burak Sabay hastanede hayatını kaybetti.

    ÖN TEKERİNİ KALDIRARAK İLERLEDİĞİ ANLAR KAYDEDİLDİ

    Kaza motosikletli Burak’ın kaskındaki kameraya yansıdı. Görüntülerde Burak Sabay’ın ön tekerini kaldırarak ilerlediği, ara sokaktan çıkan otomobile çarptığı yer aldı.

    CENAZESİ TOPRAĞA VERİLDİ

    Hayatını kaybeden genç için Kağıthane Gürsel Mahallesi’ndeki Selamet Camisi’nde cenaze töreni düzenlendi. İkindi namazını müteakip kılınan cenaze namazı sonrasında gencin cenazesi Sarıyer Ayazağa Mezarlığı’nda toprağa verildi. Gencin cenazesinde gözyaşları sel oldu.

  • Ekrem İmamoğlu’ndan Diyanet açıklaması! Yine tekrarladı, görevden alınacak mı?

    Ekrem İmamoğlu’ndan Diyanet açıklaması! Yine tekrarladı, görevden alınacak mı?

    İBB’nin Florya tesislerinde gerçekleştirilen canlı yayında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, gazeteci Fatih Altaylı’nın gündeme ilişkin sorularını cevapladı. İmamoğlu şu ifadeleri kullandı:

    “Tatil meraklısı bir insan değilim. Eşimle yıllardır en çok münakaşa ettiğimiz alandır bu alan. Babam bana ‘çalışma delisisin’ derdi. Hayatım öyle geçti. Sabah 5-6 gibi kalkarım. 18 yaşından beri öyleyim. Şimdi de öyleyim. Tatilci bir belediye başkanı mıyım, yoksa her anı manipüle edilen biri miydim, ona bakmak gerekir. 

    CUMHURBAŞKANINI ÖRNEK GÖSTERDİ

    3 senede toplam 2 gün tatil. Bana en yakınım 3 katı tatil yapmış. Cumhurbaşkanı, İBB başkanıyken benden 4 katı tatil yapmış. Ben kasım ayında maratona girdim. 7 ayı aşkın kampanya yürüttüm. 2-3 günlüğüne tatile gittim. 

    3 yılda 10.2 milyarlık yatırım yaptık. Şu an İstanbul’da bu görüntüler yaşanmıyor. Üsküdar’da kara ile deniz birleşmiyor. Hiçbir ilçede böyle bir görüntü  yok. Esenyurt’ta 2 sene önce dere yatağını imara açmışsınız, kim AKP ilçe başkanlığı, İBB AKP döneminde… 

    YATIRIMLAR DEVAM EDİYOR

    Bu dünyada var mı? Dere yatağını küçültmüşsünüz, dolayısıyla her yağmurda o sokağı sel basıyor. 800 milyon liralık yatırım yapıyoruz orada. Zemin altı izinleri iptal edildi. O günden bu güne bodrum yaşamına müsaade edilmiyor. 

    Sel olduğunda oraya gidecek, çizmeleri giyecek bir belediye başkanı değilim. Ben ilk başta giydim çizmeyi, arkadaşlarımla yola çıktım. İstanbul’un 107 noktasında 10.2 milyarlık yatırım yapıyoruz.

    “BU ŞOVDUR”

    Tek bir noktada baskın var. 3.600 personel, Genel sekreter, başkan vekilleri, İSKİ genel müdürü, ben telefon başındayım ve iş çözülmüş. Saat 8-9’da bir bakan çizmelerle oraya gelince duyuldu. Bakan oraya gelince Ekrem İmamoğlu’nun pozisyonu neden sorgulandı? Her şey çözülmüş, gelip oraya çizme giyip şov mu yapmam gerekiyor. Bu şovdur. Ben bunun parçası neden olayım. Ben hanedan babası değilim, ben aile babasıyım. İktidarın nimetleri çevresinde dönüp dolaşan çocuğum yok.  Benim ailemin hiçbir ferdini siyasi mecranın etrafında göremezsin. 

    DİYANET AÇIKLAMASI

    İki konuyu unutturmayacağım. Biri, benim MOBESE takip edilme sürecinin üzerini kapatmaya çalışlar. Bunu yapan, sızdıran… İkincisi, beni ölüme tehdit edenin açıklamasıyla ilgilenmemesi. 

    İnancım gereği Diyanet İşleri Başkanı’nı ben kabul etmiyorum, benim başkanım değil. Siyasi bir açıklama yapıp, birisi hakkında iftirada bulunurken onu teyit edercesine gülüyorsanız, beni temsil etmezsiniz. En büyük günah iftiradır. Benim  Diyanet İşleri başkanım olamazsınız. Ben sünni bir ailenin çocuğuyum, müslümanım, şahsen benim olamazsınız. 

    “DEMOKRASİNİN YÜZ KARASI GÜNLERİYDİ…”

    Hırsızlar, çaldılar dediler. İçişleri Bakanı, sandık başlarında terörist tespit ettik dedi. 1 kişi sorgulandı mı, 1 kişi ceza evine girdi mi? Biz bunları unutmayız, bunlar demokrasinin yüz karası günleriydi. Bunları yaşatanlar şimdi iftiranın peşinde, manipülasyonun peşinde. Bu insanlara karşı kazanmanın yolu da popülizm yapmak, yalandan yere çizme giymek değildir. Ben bu insanlara karşı büyük mücadele veriyorum, iş yaparak mücadele veriyorum. 

    MURAT ONGUN AÇIKLAMASI

    Ben onunla konuştum. Onun sözleri değil, herkes hata yapabilir. Benim iyi bir yol arkadaşım, ona güveniyorum. O benim duruşumu bire bir temsil etmez. Bizim ‘sözcü’ meselesi farklı olabiliyor, söylediği de yanlış anlaşılabilir, yanlış da söyleyebilir. Bu nedenle sözcülüğü kaldırdık.

    VIZ GELİR

    Bu söz ve duygu benim değil dedim Hemen özür diledim. Hata yapabilirim. 3 yıllık siyaset yaşamımda böyle hatalar üzerinden kimlik tarifi yapmayı uygun bulmuyorum. Vicdansız bir yorum olarak görüyorum. Bu anlamda kendime güveniyorum.  Benim her şeyi bilmem mümkün değil. On binlerce akıl danıştığım insan var. Moderatör anlayışıyla şehri yöneten bir başkanım. 

    “UYDURUK KARARLA ELİMİZDEN ALINDI”

    40’tan fazla yolsuzluk ve usulsüzlük soruşturma dosyalarımıza el konuldu. Halk ekmek için çektiğimiz çileleri gazete ve TV’lerden gördünüz. 300 yeni otobüs alımını cumhurbaşkanı onaylamadı. Bizi zorladılar ancak 160 otobüsü kendi gücümüzle satın aldık. Ancak İstanbul zaman kaybediyor.  Uyduruk kararlarla Galata Kulesi elimizden alındı.

    Onların anladığı, bildiği tarzda çılgın projelerin peşinden koşmadık. Akılcı, mantıklı… Rumeli Hisarı neden çürümeye bırakılır. Sarayburnu neden çöplük içindedir? Kara surları neden çökmek halindedir. Biz 100’ün üzerinde restorasyon yapıyoruz. Bir mirasa sahip çıkma konusunda olağanüstü başarılara adım attık.

    75 bin üniversite öğrencisine 4.500 TL karşılıksız burs veriyoruz. Bunlar yoktu. 100 bine  yakın test kitabı dağıttık. Biz bunları kimsenin gözüne sokmuyoruz. 1 milyon 200 bin aileye destek olduk. Askıda faturada 380 bin fatura ödendi. 70 bini aşkın istihdam sağladık.

    YARDIMLAR HAKKINDA

    Yarattıkları demokrasi krizine karşı meydan okuyoruz. İstanbul’da her vatandaşımızın eşit ve adil hizmet almasını, paylaşımdan faydalanmasına gayret ediyoruz. Yarattıkları ekonomik krize rağmen meydan okuyoruz. Yoksulun yanında, burslar, yurtlar, kreşler açıyoruz. Sosyal yardım bütçesini 5 katına çıkardık. Bütçemizin yüzde 11’i sosyal yardım.

    Ormanlara yıllarca bakmadılar, Atatürk Havalimanı’nın pistlerini yeşil alan yapacağız diye söktüler. Yeşil alan dedikleri ne kağıt üzerine çizdikleri Millet Bahçesi. Adını bile söyleyemediler. Atatürk Havalimanı Millet Bahçesi…Ne yaptıklarının farkında değiller, şaşkınlar. Biz onun için yarattıkları çevre krizine karşı çıkıyoruz. 

    LİYAKAT VURGUSU

    Araç sayısını artırmadık. Süt dağıtımı için araç aldık. Sayısı 100’ü geçmez. Onun dışında lüks olmayan araç dizaynı yerli araçlardan seçildi, fiyatı makul. Yılda bir araç ihalesi yapıyoruz. Geri iade ettiğimiz araçların dışında sayı artırmadık. Ne kadar gerekiyorsa o kadar var. Şurası bile israfın imzası. Bu şatafat var.

    Uzun süre bir göreve sahip olmanın, eş dost akraba partili gibi bir yapı var. Yüzde 5’i geçmez benim şu anki çalıştıklarımdan tanıdıklarım. Liyakatinden dolayı işe alıyoruz, partisine bakmıyoruz. En objektif en şeffaf işe alım sürecini yönettik. Mansur Bey ile kapışmayız, birbirimize güç veririz. 

    TERÖR SORUŞTURMASINA İLİŞKİN AÇIKLAMA

    Aynı anda İBB’nin ilk defa 3 kadın genel sekreteri oldu. Başarılıdır, liyakatlidir, çalışır. Biz neye talibiz, Türkiye’nin uzlaşmacı diline. Biz 557 tane terörist var İBB’de dediler. 8 ay geçti. Çıktı mecliste masaya vurdu. 20-30 kişi alındı, benim sorumluluğum değil.

    86 bin çalışanımı zan altında bıraktınız. 20-30 kişi için çıkarılan kararı da doğru bulmuyorum. Terörle iltisaklı ise neden geziyor dışarıda. İşten neden çıkardın diyorlar ben çıkarmadım kanun çıkarıyor. Zaten görevden almak için can atıyor. 

    Kürt ve şafi vatandaşlara hizmet etsin diye gassal aldım, diyorsun ki bu terörist. Bunun sorumlusu ben değilim. Dünyanın hiçbir adil ülkesinde bunu anlatamazsınız. 8 aydır çalışanlarımızı mağdur ettiler. 

    “GÖREVDEN ALINABİLİRİM”

    Bana ahmak dendi, ben de sözünü iade ettim. Hakkımızda erteleme kararı verilen hakimin sürüldüğü haberi var. Eylül’de tekrar yargılanacağım, kime yargılanacağım? O hakim kim? Kim ne için gelecek? Tüm bu süreçleri yaşatan bu ülkeyi yöneten akıl. 

    İstanbul önümüzdeki 2023 seçimlerden hemen sonra gerçek sahibi olan AK Parti’nin olacak deniyor. Neden 2024 yerel seçimleri denmiyor? Bunu diyen akıl, seçimi iptal eden akıl beni de görevden alabilir. 

  • İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu açılışta sert konuştu: İstanbulluyu sefaletle baş başa bıraktılar

    İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu açılışta sert konuştu: İstanbulluyu sefaletle baş başa bıraktılar

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) 150 günde 150 proje kapsamında Kartal ve Maltepe Atık Su Hattı ve Dere Islahı projesinin açılışını yaptıç Yapılan çalışmalar kapsamında Kartal ve Maltepe ilçelerinde 10.3 km atık su kolektör hattı, 32.9 km atık su şebeke hattı, 6.4 km yağmur suyu attı ve 2 km dere ıslahı imalatları tamamlandığını duyurdu.

    Adalar Lojistik İskelesi’ndeki açılışa katılan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu geçici değil, kalıcı çözümler konusunda çalıştıklarını belirterek,  “Bazen göz boyama, bazen cilalama dediğimiz bir kısım bölümlerde, yer altındaki işlerimiz unutulur ve ihmal edilir. Bu belediyecilik süreçlerinde vardır. Ama biz bu zihniyete sahip değiliz. Ellerindeki kaynakları bu sürece harcamak yerine başka önceliklerle uğraşmış olabilirler. İstanbulluyu yıllarca gereksiz yere bu sefaletle baş başa bırakmış olabilirler. Biz geçici değil, kalıcı çözümler üretme konusunda kararlı olduğumuzu ifade ediyoruz. Bu vizyonumuz için gece gündüz çalışıyoruz ve onun için 150 günde 150 projeyi vatandaşlarımızın hizmetine sunma noktasındaki bir maratonu ara vermeden devam ettiriyoruz” ifadelerini kullandı.

    “ÇOK BOYUTLU BİR SORUNU ÇÖZMÜŞ OLDUK”

    Kartal ve Maltepe Atık Su Hattı ve Dere Islahı projesinin insanların sağlığını koruyacağını kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:

    “Özellikle dere güzergahlarındaki taşkınlar, bölgedeki yağmur suyu ve atık suların birbirine karışıyor olması, aşırı yağışlarda da özellikle atık suların yağmur suyuyla birlikte dereye akıyor olması sorundu. Gerçekten insanların mal ve can güvenliğini de tehdit eden çok boyutlu bir sorunu çözmüş olduk. Böylelikle bu bölgede bu anlamda sorunların tamamına son verdik. Tabii şu anda ayrıştırdıktan sonra buradaki bütün atık su hatlarını olması gerektiği gibi Tuzla İleri Biyolojik Atık Su Arıtma Tesisine, yağmur suyu hatlarımızı da tertemiz bir şekilde Marmara Denizi’ne gönderiyoruz. Bu aynı zamanda Tuzla’daki atık su tesisimizin de enerji tüketiminin azalmasına sebep oluyor. Yani çok katmanlı bir faydadan aslında bahsediyoruz. Dolayısıyla artık vatandaşlarımız da bu alanlarda, bu sahalardaki çalışmamızın devam ettiği noktalar yine var. İnsanlar ‘dükkanımı sel basacak ya da evimde hasar mı olacak’ diye endişelenmeyecekler. Projemiz bu anlamda az önce bahsettiğim gibi bölgeyi kirletici faktörleri de ortadan kaldırdığı için can güvenliğinin yanı sıra insanlarımızı sağlığıyla ilgili de önemli bir hizmet olmuş olacak.”

  • Takip ettiği kadını tekbir getirerek defalarca bıçakladı

    Takip ettiği kadını tekbir getirerek defalarca bıçakladı

    İstanbul Sultangazi’de bir şahsın dakikalar boyunca izlediği bir kadını tekbir getirerek çok defa bıçakladığı belirtildi. Talihsiz kadını sırtından çok kez bıçaklamasının ardından kaçmaya uğraşan saldırgan etraftakiler tarafından yakalanarak polis ekiplerine verildi. Meydana gelenler ise herkesi şaşırttı. Evine gittiği esnada bir adam tarafından 3 defa sırtından bıçaklanan Ayfer Orak adlı kadının hayati tehlikesinin devam ettiği belirtilirken kadını bıçaklayan şüpheli ise tutuklandı. Olayı fark eden vatandaşlar ise şahsın kadını tekbir getirmesinin ardından bıçakladığını kaydetti. İşte akıl almaz olayın bütün ayrıntıları.

    Olay, İstanbul Sultangazi Cumhuriyet Mahallesi’nde geçtiğimiz cuma günü saat 20.00 civarında yaşandı. Ayfer Orak adlı bir kadın evine gittiği esnada kendisini izleyen Abdullah Körük tarafından saldırıya maruz kaldı. Talihsiz kadın sırtına aldığı 3 bıçak darbesiyle ağır yaralanıp yere düştü. Abdullah Körük ise kadını yaraladığı bıçağı çöp konteynerine atıp olay yerinden kaçmaya uğraştı. Etraftakiler tarafından kaçmasına müsade edilmeyen saldırgan yakalanarak polis ekiplerine verildi.

    SALDIRGAN DA BAYGINLIK GEÇİRDİ

    Olay yerine giden sağlık birimlerinin ilk müdahalesinin sonrasında hastaneye sevk edilen Ayfer Orak’ın hayati tehlikesinin sürdüğü belirtildi. Olayın sonrasında baygınlık geçiren saldırgan Abdullah Körük’ün de hastanedeki tedavisinin ardından ifadesinin alındığı ve verdiği ilk ifadede kadını hangi sebeple bıçakladığını hatırlamadığını belirttiği öğrenildi. Saldırganın savcılıktaki ifadesinde ise bıçakladığı kadını tanıdığını kaydettiği öğrenildi. Saldırgan Abdullah Körük, işlemlerinin sonrasında tutuklanarak cezaevine sevk edildi. Öte taraftan saldırıya maruz kalan Ayfer Orak’ın ağabeyinin de hastanede sağlık personellerine saldırmaya uğraştığı ve bu nedenle gözaltına alındığı bilgisine ulaşıldı.

    Olayın sonrasında görgü tanıklarından biri ‘Bir çığlık duyduk. Şüpheli tekbir getirmiş, kadına saldırmış. Şüpheliyi yakaladık. Burada artık rahat yürüyemiyoruz’ açıklamasını yaptı.

  • Otobüsteki adamın yolcuların fotoğraflarını çektiği iddia edildi tekme tokat dayak yedi

    Otobüsteki adamın yolcuların fotoğraflarını çektiği iddia edildi tekme tokat dayak yedi

    Dün saat 17.40 sularında Kadıköy-Göztepe mevkiinde yaşanan olayda Yenidoğan-Kadıköy seferini yapan 19 EK hat numaralı otobüs içerisinde yolcuların fotoğrafını çektiği öne sürülen bir şahıs nedeniyle, tartışma çıktı. 

    Otobüsteki yolcular tarafından fark edilen şüpheli kollarından tutuldu. Yolcuların müdahalesine karşı direnince dayak yemeye başladı. Bağırarak yolcunun elinden kurtulmaya çalışan şüphelinin cep telefonu, başka bir yolcu tarafından ele geçirildi.

    Direnmeye devam eden şüpheliyi tutan bir yolcu, “Kurbanlık koyun gibi patlatırım bir tane sana, sus dilini kopartacağım senin” şeklinde sözlerin ardından tokat atmaya devam etti. Bu sırada kadın yolculardan biri, “Yeter artık vurma” derken, başka kadın ise “Hak ediyor, vursun bırak” şeklinde ifadeler kullandı. Otobüste yaşanan gerginlik, cep telefonu kamerasıyla kaydedildi. 

  • Elon Musk’un Starlink uyduları İstanbul’dan geçti! O anlara şahit olan vatandaşlar telefonuna sarıldı.

    Elon Musk’un Starlink uyduları İstanbul’dan geçti! O anlara şahit olan vatandaşlar telefonuna sarıldı.

    İstanbul’da sıralı şekilde görülen Starlink uyduları heyecana yol açtı. Gökyüzünde sıralı parlak cisimleri gören vatandaşlar, bu anları görüntülemek için cep telefonlarına sarıldı.

    ELON MUSK’A AİT ÇIKTI

     Ülke genelinde gökyüzünde görülen sıralı parlak cisimlerin Elon Musk’a ait Starlink uyduları olduğu öğrenildi. Bu görüntüler vatandaşlarda heyecana yol açtı.

  • Üsküdar’da 9 katlı binada patlama

    Üsküdar’da 9 katlı binada patlama

    İstanbul Üsküdar’da, Bulgurlu Mahallesi Ata Sokak’ta yer alan 9 katlı bir binanın 6. katında şimdilik tespit edilemeyen bir sebeple patlama meydana geldi. Patlamanın sonrasında dairede yangın çıktı.

    Komşularun ihbar etmesi üzerine olay yerine itfaiye ve sağlık birimleri gönderildi.

    İtfaiye birimleri, müdahale ederek yangını söndürdü.

    Olayda yaralanan bir kişi ambulansla hastaneye sevk edildi.

  • Balıkesir’de deprem! İstanbul’da hissedilen deprem…

    Balıkesir’de deprem! İstanbul’da hissedilen deprem…

    Balıkesir’de deprem meydana geldi. Depremin büyüklüğü 4.6 olarak ölçülürken Marmara Bölgesinde hissedilen deprem vatandaşları panikletti. İstanbul’da da hafif şekilde hissedilen deprem, kısa süreli paniğe neden oldu. Depremin derinliği 12.32 kilometre olarak ölçüldü.

  • Kadıköy’de toplanan gruba müdahale: 106 gözaltı

    Kadıköy’de toplanan gruba müdahale: 106 gözaltı

    İstanbul’un Kadıköy ilçesinde Suruç katliamının 7. yıldönümünde yürüyüş yapmak için toplanan grup polis müdahalesi ile karşılaştı. Müdahalenin sonucunda 106 kişi gözaltına alındı. İstanbul Valiliği konuya ilişkin olarak açıklamada bulundu.

    İstanbul Valiliği tarafından yapılan açıklama şu şekilde:

    “Sosyal medya üzerinden yapılan çağrılar doğrultusunda, bugün akşam saatlerinde Kadıköy ilçemiz Halitağa Caddesi ve çevresindeki sokaklarda toplanan bazı şahıslar tarafından, sloganlar eşliğinde yürüyüş yapılmak istenmiştir.

    Yapılan çağrılar üzerine; Kadıköy Kaymakamlığınca 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu ve 5442 Sayılı İl İdaresi Kanunu uyarınca, ilçede huzur ve güvenliğin sağlanması, suç işlenmesinin önlenmesi, başkalarının hak ve özgürlükleri ile kamu düzeninin korunması amacıyla eylemin yasaklamasına karar verilmiştir.

    Toplanan şahıslara güvenlik görevlilerimizce Kadıköy Kaymakamlığı kararı bildirilerek, izinsiz yapılan toplantı, gösteri ve yürüyüşün sona erdirilmesi yönünde defaten uyarılarda bulunulmuştur.

    Yapılan uyarılara aldırış etmeyerek güvenlik görevlilerine mukavemette bulunan gruba müdahale edilmiş ve 106 şahıs gözaltına alınmıştır. Konuyla ilgili tahkikat başlatılmıştır.”

  • Ormanda 8 gün yaşayıp sağ çıkan Şehmus konuştu! “Böğürtlen yiyerek hayatta kaldım”

    Ormanda 8 gün yaşayıp sağ çıkan Şehmus konuştu! “Böğürtlen yiyerek hayatta kaldım”

    Türkiye ormandan mucizevi kurtuluşu konuşuyor. İstanbul’un Bahçelievler ilçesinde oturan Şehmus Ele ve ailesi, Kurban Bayramı’nın üçüncü günü Çatalca ile Tekirdağ’ın Saray ilçesi sınırlarındaki Çamlıkköy Tabiat Parkı’na pikniğe gitti. Ormanı keşfetmeye çıkan Şehmus Ele, bir süre sonra kayboldu. 8 gün boyunca ormanda yaşam mücadelesi veren Ele, Jandarma ekipleri tarafından bulunarak ailesine teslim edildi.

    BÖĞÜRTLEN YİYEREK HAYATTAN KALDI

     8 gün boyunca ormanda yaşam mücadelesi veren Şehmus Ele, Bahçelievler’deki evlerinde gazetecilere konuştu. “Gittiğin her yeri keşfederim. O sıralarda kayalıklarda otururken gözüme dağ çarptı.” diyen Ele , “Ben buraya çıkarım dedim. Dağa çıktıktan sonra ağacın altında telefonla uğraşırken telefonun çekmediğini fark ettim. Ağacın tepesine çıktım sinyal çekmeye başladı. Kaybolduğumu anlayınca arkadaşlarıma yazmaya başladım, Üç tane arkadaşıma yazdıktan sonra kimse inanmadı.

    “ARKADAŞLARIM ŞAKA YAPTIĞIMI SANDI”

    Dizlerim kan içindeydi, arkadaşlarıma gösterdim. Buradan çıkamıyorum ve inemiyorum diyerek yardım istedim. Onlar ciddiye almadı, insan inersin dediler. Onlardan umut bekleyeceğime kendim indim. İnerken ağaçtan aşağı düştüm kafamı ve sırtımı yere vurdum.

    Baba Abdulvahit Ele ise, “Bayramın üçüncü günü çocuklarım çok sıkıldı, Tekirdağ taraflarına gidelim istedim. Kaybolduğunu saat 6 gibi fark ettim. Daha sonra jandarmaya haber verdim. En yakın sürede bulunur diye düşündüm. İki üç gün aradan geçince umutlarım biraz kesildi. Bir hafta kadar orada bekledim daha sonra eve geldim. 8 gün sonra jandarmadan haber gelince oğluma kavuştum.” dedi.