Etiket: türkiye

  • Müge Anlı’ya katılmıştı! Serkan Kıyak canına kıydı

    Müge Anlı’ya katılmıştı! Serkan Kıyak canına kıydı

    Müge Anlı’nın programında Türkiye’nin tanıdığı Serkan Kıyak, bugün intihar ederek yaşamına son verdi. Eşi Zehra Kıyak’ın pideci Gökhan ile kaçtığını öğrenen ve geri dönmesi için yalvaran Serkan Kıyak, canlı yayında sinir krizi geçirmişti.

    CANINA KIYDI

    Uşak Durak Mahallesi, Hoca Tahir Efendi Sokak’ta bir binada ikamet eden Serkan Kıyak evinde kendini asarak intihar etti. Helalleşmek için aradığı akrabalarının haber vermesi üzerine olay yerine intikal eden sağlık ekipleri, 32 yaşındaki Kıyak’ın hayatını kaybettiğini belirledi. Yapılan savcılık incelemesinin ardından Serkan Kıyak’ın cenazesi  Uşak Araştırma Hastanesi morguna kaldırıldığı öğrenildi.

    SON PAYLAŞIMI YÜREK DAĞLADI

    Eşi Zehra Kıyak’a geri dönmesi için yalvaran ancak netice alamayan Serkan Kıyak, canına kıymadan önce Facebook hesabından eşi Zehra Kıyak’a seslendi.

  • Beklenen oldu! Terör çığlıkları atan HDP’lilere soruşturma

    Beklenen oldu! Terör çığlıkları atan HDP’lilere soruşturma

    HDP’nin dün İstanbul İl Örgütü 4. Olağan Kongresi’nde meydana gelenler Türkiye’nin gündemine geniş yer kapladı. Partililer Küçükçekmece Belediyesi Yahya Kemal Beyatlı Kongre Merkezi’ndeki kongrede, terör örgütü PKK’nın marşını okuyarak Abdullah Öcalan lehine tezahüratlarda bulundu.

    EGM HAREKETE GEÇTİ

    Sosyal medyada yayınlanan o anlar tepkilerin hedefi oldu. Yaşananlar üzerine ise  Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM) Terörle Mücadele Daire Başkanlığı, “terör örgütü elebaşını övücü sloganlar atıldığı ve örgütsel marşlar söylendiği” gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

    SORUŞTURMA AÇILDI

    Suç duyurusunun ardından kongredeki eylemler hakkında soruşturma başlatıldı.

  • Stokçular asıl şimdi yandınız! Şok cezalar geliyor

    Stokçular asıl şimdi yandınız! Şok cezalar geliyor

    Dünya genelinde yaşanan tedarik zinciri sorunu ve enerji fiyatlarının artışı yanında Türkiye‘deki kur yükselişi, zamları daha da artırdı. Somut nedenlerle yapılan fiyat artışının yanında durumdan faydalanmak isteyen bazı fırsatçılar ise kur artışını bahane ederek ya fahiş fiyatlar uyguluyor ya da mallarını depolarında saklayarak piyasaya ürün vermiyor. 

    Kamuoyunda tepkilere neden olan stokçuluğa karşı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde AK Parti bir adım attı.  Stokçulukla mücadele kapsamında uygulanan cezaların artırılmasını da içeren 8 maddelik Kanun Teklifi, Meclis Başkanlığına sunuldu.

    CEZA ÜST SINIRI 2 MİLYON TL

    Yasalaşacak düzenleme kapsamında, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu faaliyetler ile tüketicinin mallara ulaşmasını engelleyici faaliyetlerde bulunan üretici, tedarikçi ve perakende işletmelere verilen 50 bin ila 500 bin TL arasındaki cezanın alt ve üst sınırlarını yükseltecek bir değişiklik yapılacak. Buna göre stokçuluk yapanlara verilen para cezasının alt sınırı 100 bin olurken üst sınırı ise 2 milyon TL’ye çıkarılacak.

    MALA EL KOYMA MEVCUT YASADA VAR

    Bu kapsamda marketlere satış sınırı konulmasına ilişkin bir düzenlemenin gündemde olmadığına, stok mallara el konulmasına ilişkin düzenlemenin ise mevcut yasada zaten yer aldığına dikkat çekti.

  • AKP’li vekilden ekonomi açıklaması: Dünya bize gıptayla bakıyor

    AKP’li vekilden ekonomi açıklaması: Dünya bize gıptayla bakıyor

    Yerli Malı Haftası’nda iktidarın ekonomi politikalarından bahseden  AKP Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir,  Türkiye‘nin dış politikada saygınlığının arttığını iddia ederek “Dünyanın gıptayla baktığı, bizden ithal ettiği yerli mallarımız var” ifadelerini kullandı.” diye konuştu.

    “SALGINA RAĞMEN TURİZM GELİRLERİNDE ARTIŞ VAR”

    Basın toplantısında konuşan AKP’li vekil, salgına rağmen turizm gelirlerinde geçen yıla göre artış görüldüğünü ifade ederek,  ” AK Parti‘nin kültür değer ve varlıklarını kuşatıcı politikasının etkilerinin, köylerde ve mezralarda bu varlıkların tespiti ve turizmin gelişmesinde hissedildi.” dedi.

    “DÜNYA BİZE GIPTAYLA BAKIYOR”

     “Yerli üretimde ciddi mesafeler aldık.” diyen  Aydemir, “Eskiyle kıyas götürmeyecek kadar yerli malı üretiyoruz. Dünyanın gıptayla baktığı, bizden ithal ettiği yerli mallarımız var. Bunları sahipleniyoruz ve bunlarla iftihar ediyoruz. ” şeklinde konuştu. 

  • Kadir Mısıroğlu’nun mirası dudak uçuklattı

    Kadir Mısıroğlu’nun mirası dudak uçuklattı

    Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’e düşmanlığı ile tanınan, Kurtuluş Savaşı ile alakalı olarak söylediği “Keşke Yunan galip gelseydi” ve “Türkçüler, Ziya Gökalp’i adam zanneder, bir Yahudi’nin sistemini Türkiye‘ye adapte etmiştir” açıklamaları ile tepkileri üstüne çeken Kadir Mısıroğlu 86 yaşında yaşamını yitirmişti. Mısırlıoğlu’nun 10 milyon dolarlık mirası kavgaya sebep oldu.

    OdaTV’den Hikmet Çiçek, Kadir Mısırlıoğlu’nun Boğaz’da 10 milyon dolarlık restoranı olduğunu kaydetti. Mirasın varisler arasında kavgaya sebep olduğunu duyurdu.

    İşte Hikmet Çiçek’in yazısının alakalı bölümü;

    1964’te Sebil adlı yayınevini kuran ve Sebil dergisini çıkaran, Şeriatçı kesimin önde gelen isimlerinden. Kurtuluş Savaşı hakkında “Beni tefe koyarlar ama keşke Yunan galip gelseydi. Ne hilafet yıkılırdı. Ne şeriat yıkılırdı. Ne medreseler lağvedilirdi. Ne hocalar asılırdı. Hiç biri olmazdı” demesiyle ünlü.

    Şeyh Sait’ten “Milletin imanını kurtaran kahraman” diye söz eden, “Şeyh Said Kürt, Cumhuriyet tarihinin en büyük adamı, en saygı duyduğum adam. Çünkü Allah nizam-ı namına karşı, küfre karşı yiğitçe çıkmış” diyen kişi.

    “MEHMET AKİF ERSOY’A P……K DEDİ”

    İstiklâl Marşı’nın kabulü haftasında verdiği konferansta Mehmet Akif Ersoy hakkında “P…..k” diyen, tepkiler üzerine konferansı terk etmek zorunda kalan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan’ın “Hocam” diye hitap ettiği ve TBMM eski Başkanı İsmail Kahraman gibi isimler tarafından hastanede ziyaret edilen Kadir Mısıroğlu, tedavi gördüğü Acıbadem Hastanesi’nde 6 Mayıs 2019 günü öldü.

    Kadir Mısıroğlu’nun Boğaz’da 10 milyon dolarlık restoranı, takipçileri ve manevi torunu Nurullah Mısıroğlu arasında miras kavgasına neden oldu.

    Kadir Mısıroğlu’nun resmi sayfasında şöyle bir açıklama yapıldı:

    “Kıymetli tâkipçilerimiz, bir süredir bazı şahsiyetsizlerin Üstad Kadir Mısıroğlu’nun adını kullanarak bazı kimselerle/yerlerle işlerini hallettirme gayreti içerisinde olduklarını, sosyal medyada üstadla fotoğraflar, üstad hakkında doğru/yanlış bilgiler paylaşarak prim yapma gayreti içerisinde olduklarını müşâhede ettik. Öncelikle şunu belirtelim, Üstadımızın dâvâsını davâlanan, onun eserlerini okuyup hakîkat tellallığına soyunan herkes Üstadımızın talebesidir, yalnız Üstadımızın bütün (husûsi/umûmi) işlerine koşturan, onun yaklaşık 15 yıldan beri hizmetini gören Nurullah Mısıroğlu ve Ali İhsan Bahadır’dır. Bu iki kişinin dışında Üstad namına herhangi bir meseleyle ilgili birileri bir şey isterse kesinlikle itibar etmeyiniz.

    “Bu saçmalıklar devam ederse eğer, tespit ettiğimiz isimleri ilân edecek ve hukuki mücadelemizi başlatacağız.”

  • Bakan Nebati’den şaşırtan başarısızlık cevabı: Üzülürüm

    Bakan Nebati’den şaşırtan başarısızlık cevabı: Üzülürüm

    Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, yeni ekonomi modeli ile alakalı olarak, “Çok hızlı bir şekilde düzelecek ekonomi. Yeter ki bize güvenilsin” dedi. Nebati, “Ben eve boynu bükük dönemem. Çünkü eğer öyle dönersem bilirim ki sokaktaki vatandaş, Dicle’deki çoban artık benden umudunu kesmiştir. Boynum bükülürse işçilerin artık mutlu olmadığını, patronların benden nefret ettiğini, siyasete ve Türkiye’ye zarar verdiğimi düşünür, üzülürüm” açıklamasında bulundu.

    Bakan Nebati, HaberTürk yazarı Sevilay Yılman’a röportaj verdi. Nebati, faizleri düşük tutarak ekonomik büyümeyi ve ihracat potansiyelini rekabetçi kur ile tesis etme doğrultusundaki ekonomi politikasının başarılı olup olmayacağına dönük soruya, “Evet. Tabii ki! Göreceksiniz. Çok hızlı bir şekilde düzelecek ekonomi. Yeter ki bize güvenilsin. Dün toplantıda bankacılar da vardı. ‘Güvenin, inanının bize’ dedim. Faiz artırmayacağız. Bu işi faiz artırmadan da yapabildiğimizi göreceksiniz. Sadece güven” cevabını verdi.

    DIŞ GÜÇLER İDDİASINI YALANLADI

    Nebati, Merkez Bankası‘nın piyasaya müdahale etmesinin modele uygun olduğunu belirterek, “Çünkü dışarıdan herhangi bir saldırı yok! Çok net olarak söylüyorum. İçeride birkaç manipülatif, spekülatif işlemeler var. Merkez Bankası da onların bu hamlelerine karşı hamle yapıyor” ifadelerini kullandı.

    “2800 TL ile bir adam geçinebilir mi?”

    Nebati, asgari ücretle ilgili ise, “İyi olacak. Çok iyi olacak. Olması gerektiğini söyledim. Bizde de çalışan var. Biz daha üç ay önceden zam yapmaya başladık maaşlara. Birçok firma fiilen de başladı zam yapmaya. Zam olacak tabii. 2800 TL ile bir adam geçinebilir mi? Öyle şey olur mu? Olmaz! Vereceğiz. Asgari ücretin olabilecek en doğru rakamda olması konusunda en büyük destekçilerden biriyim. Bırakın bakan olarak desteklemeyi. Patron olarak destekliyorum” açıklamasında bulundu.

    Yılman’ın sorduğu sorular ve Nebati’nin verdiği cevaplardan bazıları şu şekilde:

    Peki Sayın Cumhurbaşkanı 5-6 ayda düzelecek dedi. Nasıl olacak bu?

    Bize güvendiğiniz anda. İnandığınız anda bu iş çözülür. Sıkıntı yok. Türkiye’nin makro ekonomik göstergesinde hiçbir şekilde hiçbir sorun yok. Güven tesis edelim. Sorunlar var ama bunun üstesinden gelebilecek de çok güçlü bir altyapımız var. Sadece ve sadece insanları inandırmamız, geri adım atıp atmayacağımızı bilmeleri, kararlılığımızı anlamaları, samimiyetimize inanmaları gerekiyor. Bu kadar!

    Peki bu modeliniz ya tutmazsa?

    Üzülürüm. Çünkü ya kahramanı olacağım çocuklarımın. Ya da boynu bükük bir şekilde eve döneceğim ve onların da boynunu bükmüş olacağım. Ben eve boynu bükük dönemem. Çünkü eğer öyle dönersem bilirim ki sokaktaki vatandaş, Dicle’deki çoban artık benden umudunu kesmiştir. Boynum bükülürse işçilerin artık mutlu olmadığını, patronların benden nefret ettiğini, siyasete ve Türkiye’ye zarar verdiğimi düşünür, üzülürüm.

    Umarım düzelir Sayın Bakan. Nihayetinde hepimiz bu gemideyiz!

    Bravo! Öyleyiz işte. Bitersek hep beraber biteceğiz. Kazanırsak hep beraber. Karamsar tablo çizenler var. Hiçbir şekilde bize inanmayanlar. Onlara diyorum ki; “Sen maaş alıyorsun. En fazla neyini kaybedersin? Enflasyonun altında ezilirsin. Ama ben bütün varlığımı kaybederim bu iş düzelmezse eğer. 1000 çalışanımız var. 1000 kişiyle beraber bütün varlığımı kaybederim. Ben babadan görme bir insanım. Babamın bana bıraktıklarını kaybederim. Ben bunu göze alır mıyım Sevilay Hanım? Bu işi ya düzelecek ya düzelecek! Yeter ki bize güvenilsin, inanılsın!”

  • Sigarada zamlar devam ediyor

    Sigarada zamlar devam ediyor

    Philip Morris ve JTI grubundaki sigaralara gelen zammın ardından Imperial Tobacco grubu sigaralara da zam geldi. Türkiye Tekel Bayiler Platformu Başkanı Özgür Aybaş, Imperial Tobacco grubu sigaralara zam geldiğini duyurdu. Aybaş’ın paylaştığı fiyat listesine göre en ucuz sigara  16,50 TL oldu.

  • Türkiye’de de görülen ‘Omicron’ varyantının belirtisi ortaya çıktı: Geceleri aniden ortaya çıkıyor!

    Türkiye’de de görülen ‘Omicron’ varyantının belirtisi ortaya çıktı: Geceleri aniden ortaya çıkıyor!

    TBMM bütçe görüşmelerinde konuşan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca,  Türkiye‘de de ‘Omicron’ varyantının görüldüğünü belirtti. Türkiye’ye de sıçrayan Omicron varyantının sadece geceleri kendisini gösteren bir belirtisi ortaya çıktı. Buna göre Omicron varyantına yakalanan kişiler, geceleri çarşafı ıslatacak kadar aşırı terliyor. Bu aşırı terlemenin gündüzleri olmadığının belirtiliyor.

    EN YAYGIN BELİRTİSİ VÜCUT AĞRILARI

    Türkiye’de de 6 kişide görülen Omicron varyantının şu ana kadar en yaygın belirtisinin en başta kas, eklem ve baş ağrıları olduğu belirtiliyor.  Bu veya birkaç belirtiyi aynı anda yaşayan kişilerin test yaptırması öneriliyor.

    SADECE GECELERİ KENDİSİNİ GÖSTERİYOR

    Güney Afrika Sağlık Bakanlığı’nın Omicron varyantına ilişkin yaptığı açıklamada, aşırı terlemenin, yatakları ıslatacak boyutta olduğu ve bu durumu yaşayanların dikkatli olması gerektiği ifade edildi.

  • Diyanet’ten talimat: Cami tabelasından ‘T.C.’ yazısı kalkıyor

    Diyanet’ten talimat: Cami tabelasından ‘T.C.’ yazısı kalkıyor

    Diyanet İşleri Başkanlığı, cami tabelalarında değişikliğe gidiyor. Değişiklikle birlikte beyaz zemine lacivert renkli olan tabelalar, kırmızı-beyaz renge dönüştürülecek. Değişen yeni tabelalarda, “Müftülük” bölümünün üzerinde yer alan ve Türkiye Cumhuriyeti’ni simgeleyen “T.C.” ibaresi olmayacak. Değişikliğin maliyetini ise “cami cemaati” karşılayacak.

    DİYANET’TEN TALİMAT

    Sözcü yazarı Veli Toprak’ın haberine göre Diyanet İşleri Başkanlığı, “Yeni tabelayı gönderdiğimiz örneğe göre yaptırın” talimatını verdi. Yeni uygulamaya ilişkin Altındağ Müftülüğü tarafından yapılan açıklamada, diyanetin yeni logosunda ‘Cumhurbaşkanlığımızın yıldızları var. Tabelaya o yansıtılacak.’ ifadeleri kullanıldı. Açıklamada “Daha önce ‘T.C. Altındağ Müftülüğü’ yazan bölümde sadece ‘Altındağ Müftülüğü’ olacak. Alt bölümde ise caminin adı yer alacak. İsteyen mevcut tabelayı da kırmızı-beyaz renklerle boyatarak uyum sağlayabilir” ifadelerine yer verildi. 

    Fotoğraf: Sözcü

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sosyal medya açıklaması: Demokrasi için tehdit

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sosyal medya açıklaması: Demokrasi için tehdit

    Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi STRATCOM SUMMIT 2021’e video mesaj yollayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyada meydana gelen teknolojik gelişmelerin ve dijitalleşmenin insan hayatını da derinden etkilediğini söyledi.

    Bu süreçte stratejik iletişim faaliyetlerinin öneminin de arttığını kaydeden Erdoğan, “Özellikle sosyal medya mecralarının yaygınlaşmasıyla birlikte yalanın, üretilmiş haberlerin, dezenformasyonun hızla yayıldığını görüyoruz. İkili bir denetim denetim mekanizmasının olmadığı bu mecralardan yayılan bu tarz haberler sebebiyle milyonlarca insanın hayatı kararmaktadır. İlk ortaya çıktığında özgürlüğün sembolü olarak nitelenen sosyal medya, günümüz demokrasisi için ana tehdit kaynaklarından birine dönüşmüştür. Yükselen dijital faşizm ve yalan haber furyası karşısında bizim gibi dünyanın gelişmiş demokrasileri de teyakkuz halindedir” açıklamasında bulundu.

    “DEZENFORMASYON KÜRESEL BİR SORUN”

    Erdoğan, dezenformasyonun yalnızca bir milli güvenlik sorunu olmaktan çıkarak global bir güvenlik problemi halini aldığını söyleyerek”Kamuoyunu doğrudan bilgilendirmek, Dezenformasyon ve propaganda ile hakikat dairesinde mücadele etmek bu bakımdan önem arz ediyor. Vatandaşlarımız doğru ve tarafsız haber alma hakkına halel getirmeden insanımızı özellikle toplumumuzun savunmasız kesimlerini yalana ve dezenformasyona karşı korumaya çalışıyoruz. Dünyadaki iyi örnekler ışığında, kendi ihtiyaçlarımız çerçevesinde yasal zeminde gerekli hukuki ve idari düzenlemeleri hayata geçiriyoruz. Tüm bunları yaparken de demokrasinin ve uluslararası hukukun bize tanıdığı yetkiler çerçevesinde hareket ediyoruz. Maddi gücü, uluslararası konumu, iddiası ne olursa olsun kimsenin, hiçbir şirketin uluslararası hukukun üstünde olmayacağını vurguluyoruz. Kendini layüsel olarak gören küresel şebekelere rağmen açık ve temiz bir iletişim anlayışı ile mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Hakikatin algı operasyonlarıyla değersizleştirilmesine, gerçeklerin üstünün yalanlarla örtülmesine kesinlikle izin vermeyeceğiz” diye konuştu.

    Türkiye‘de bu hususta birçok tarihi adım atıldığını belirten Erdoğan, “Ulusal kamu diplomasisi strateji belgesi ve eylem planı yayınlayarak ilgili kurumların yol haritasını oluşturduk. Halen hazırlıkları süren stratejik iletişim politika belgesiyle inşallah bu çabaları bir üst seviyeye taşıyacağız. İlk kez düzenlenen Uluslararası Stratejik İletişim Zirvesi’nin bu yönde atılmış önemli bir adım olarak görüyorum. Zirvenin bu alanda trendleri belirleyen yetkin katılımcıları ile stratejik iletişim çalışmalarına yön veren bir platforma dönüşeceğine inanıyorum” açıklamasında bulundu.