Kategori: Yurt

  • ATIKLAR SANATLA BULUŞTU: ‘DİORAMA SERGİSİ’ ÇANKAYA’DA

    ATIKLAR SANATLA BULUŞTU: ‘DİORAMA SERGİSİ’ ÇANKAYA’DA

    Çankaya Belediyesi Zülfü Livaneli Kültür Merkezi, sanatçı Melih Şentürk’ün Diorama Sergisi’ne ev sahipliği yapıyor. 4 Ocak’ta açılışı yapılan sergi, 14 Ocak’a kadar Başkentli sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.

    Çankaya Belediyesi, birbirinden farklı etkinlikleri Çankayalılarla buluşturmaya devam ediyor. Sanatçı Melih Şentürk’ün kurgusal bir olayı üç boyutlu canlandıran diorama sanatını kullanarak oluşturduğu Diorama Sergisi, 4 Ocak’ta Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nde açıldı. Sergi, Şentürk’ün “Distopik Evrenin Köhne Yapıları”nı yansıttığı birbirinden farklı 17 çalışmadan oluşuyor. Atık malzemelerin diorama ile yeniden yorumlandığı sergide, doğanın değerini bilerek enerji kaynaklarının verimli ve sürdürülebilir kullanımına dikkat çekiliyor. 

    ÇÖPTEN SANATA YOLCULUK

    Sanatçı Şentürk, eserlerinde gelecekte oluşmuş distopik bir evren hayal ederek, insanoğlunun verdiği zararla doğanın dengesini bozmasını ve ardından hayatta kalmak için tüm imkanları kullanarak barınaklar inşa ettiği bir dönemi anlatıyor. Distopik evrende hayatta kalabilen insanların doğaya uyanışı ile yeni bir başlangıcın temsil edildiği sergide, çöpten çıkarılan atık malzemelerin minyatür olarak geri dönüşümü yeni bir hikaye ile ortaya koyuluyor. Diorama Sergisi her yönüyle sanatseverlere merak ve heyecan uyandırıcı bir deneyim sunuyor.

    ÜÇ BOYUTLU KURGUSAL SERGİ

    Diorama Sergisi hakkında bilgi veren Melih Şentürk, “İnsanoğlu olarak çok hızlı hareket etmeye çalışıyoruz. Sosyal medyada bir şey izlerken bile bir aksın gitsin olayı var. Benim eserlerimde ise bir sabır var. Aylarca süren milim milim uğraştığınız bir şey var. Bu insanı inanılmaz motive eden ve besleyen bir şey. Bu eserleri görmelerini isterim çünkü sergiyi ziyaret edenler bu eserlere baktıklarında  ‘Bunu ben de yapabilirim’ demelerini isterim. Hem bu şekilde zamanın ve doğanın daha az tüketimi üzerinde de bilinç sahibi olacaklar. Bu bilinç diorama sanatı ile olmasa bile anda kalabilecekleri herhangi bir şeyle uğraşmalarının yaşam şekillerine iyi geleceğine eminim. Örneğin burada eski bir ses bombasını eve dönüştürdük ve görenler bunu hiç düşünemediklerini söylediler. Burada da bir uyanış oluşuyor aslında” dedi

    Çankaya Belediyesi Zülfü Livaneli Kültür Merkezi’nde 14 Ocak 2024 tarihine kadar açık olacak sergi, tüm hafta boyunca 09.00-20.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek.

     

  • NARLIDERE’NİN 4’ÜNCÜ ANAOKULU AÇILIŞA HAZIR

    NARLIDERE’NİN 4’ÜNCÜ ANAOKULU AÇILIŞA HAZIR

    Narlıdere Belediyesi Nar Çiçekleri Anaokulları’nın 4’üncüsü olacak Ilıca Şubesi için hazırlıklar tamamlandı. Ilıca Şubesi’nde incelemelerde bulunan Başkan Engin, “Cumhuriyet değerlerine sıkı sıkıya bağlı nesiller yetiştirdiğimiz anaokullarımızın 4’üncü şubesi için hazırlıklarımızı tamamladık. Çok kısa süre içinde anaokulumuz, çocuklarımızın neşesiyle dolacak.” diye konuştu.

    Narlıdere Belediye Başkanı Ali Engin, Nar Çiçekleri Anaokulları’nın 4’üncüsü olacak Ilıca Şubesi’ndeki çalışmaları yerinde inceledi. Hazırlıkların son aşamaya geldiği anaokulunun çok kısa süre içinde hizmete başlayacağının müjdesini veren Başkan Engin, “Yeni anaokulumuzu tamamladık. Çocuklarımız ve ailelerimiz ne kadar mutluysa bizde o kadar mutluyuz. Yeni anaokulumuz Narlıdere’mize hayırlı olsun” diye konuştu.

    HAZIRLIKLAR TAMAM

    Nar Çiçekleri Anaokulları ile çocuklara eşit ve adil bir eğitim imkânı yarattıklarını söyleyen Başkan Engin, “Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün izinde, Cumhuriyet değerlerine sıkı sıkıya bağlı nesiller yetiştirdiğimiz anaokullarımızın 4’üncü şubesi için hazırlıklarımızı tamamladık. Kısa süre içinde anaokulumuz, çocuklarımızın neşesiyle dolacak. Onlar mutlu oldukça biz daha da çok gururlanacağız. Sosyal belediyeciliğin bir gereği olarak hayata geçirdiğimiz anaokullarımızla ‘çocuklarımızı okula, annelerimizi işe’ gönderiyoruz. Ailelerimiz gözleri arkada kalmadan güvenle çocuklarını bizlere emanet ediyorlar. Anaokullarımızda çocuklarımıza yaratıcı ve kaliteli bir eğitim sunuyoruz” dedi. Anaokulunun yanında bir kafeteryanın da hizmet vermeye başlayacağını söyleyen Başkan Engin, “Ilıca Mahallemizde vatandaşlarımızın dinleneceği, oturup çay-kahve içecekleri bir yerin eksikliği hissediliyordu. Böylece bu eksiklik de giderilmiş oldu” ifadelerini kullandı.

    5’İNCİ ANAOKULU MÜJDESİ

    Başkan Engin, Narçiçekleri Anaokulları’nın 5’incisi olacak Çamtepe Şubesi’nin de çok yakında hizmete gireceğini ifade ederek, “Görev süremiz bitmeden ‘5 yılda 5 anaokulu’ sözümüzü tutmuş olacağız. Pandemi koşulları, depremler ve ekonomik krizlere rağmen ilçemize 5 anaokulu kazandırdık. Emek veren tüm mesai arkadaşlarıma teşekkür ediyorum” dedi.

    NAR ÇİÇEKLERİ ANAOKULU ILICA ŞUBESİ

    Narlıdere Belediyesi’nin Ilıca Mahallesinde açacağı yeni anaokulunda 85 öğrenci eğitim görecek. 5 sınıfın yer alacağı Nar Çiçekleri Anaokulları Ilıca Şubesi, tek katlı yapısı ve oyun alanlarıyla çocukların güven içerisinde eğitimlerini sürdüreceği bir eğitim yuvası olacak. Anaokulunun yanında açılacak kafeterya ile de bölgeye yeni bir dinlenme alanı kazandırılacak. Anaokulunun yer aldığı bölgede son olarak kaldırım yenileme ve bordür taşı döşeme işlemleri de gerçekleştirilirken, peyzaj çalışmalarında da sona gelindi.

  • GERMENCİK BELEDİYESİ EKİPLERİNDEN SAHADA YOĞUN MESAİ

    GERMENCİK BELEDİYESİ EKİPLERİNDEN SAHADA YOĞUN MESAİ

    Germencik Belediyesi ekipleri, bir yandan ilçe genelindeki yol yapım ve bakım çalışmalarını sürdürürken, diğer yandan da temizlik ve çevre düzenlemesi faaliyetlerine devam ediyor.

    Ekipler kentin merkez ve kırsal mahallelerinde yüksek ağırlıkta araç geçişi ve zamana bağlı yıpranmalar nedeniyle zarar gören yolların güvenliğini ve konforunu arttırıyor. Şehir içindeki güzergahlarda da eş zamanlı olarak çalışma yürütüyor. Ekipler son olarak Park Mahallesi Nergiz Sokak, Nasuh Akar Sokak, Seyran Sokak, Camikebir Mahallesi Sevim Sokak ve Ortaklar Mahallesi Yedieylül Caddesi gibi önemli ve işlek güzergahlarda çalışma gerçekleştirerek konforlu bir ulaşım hizmeti sundu.

    TEMİZLİK VE BAKIM İŞLEMLERİ DE SÜRÜYOR

    Tüm okul bahçelerinde yoğun temizlik çalışması yapan ekipler, mezarlıklar ve sorumluluk alanındaki cadde ve sokaklarda da rutin temizlik işlemlerini sürdürüyor. Vatandaşların nefes aldığı ve keyifle vakit geçirdiği alanların bakımları yapılırken, kentin parklarında ot biçimi, onarım, peyzaj gibi alanlarda da düzenli olarak çalışma yürütülüyor.

    “DAHA MODERN VE DAHA GÜZEL BİR GERMENCİK İÇİN ÇALIŞIYORUZ”

    Daha modern ve daha güzel bir Germencik için çalıştıklarını belirten Germencik Belediye Başkanı Fuat Öndeş, “İlçemiz genelinde rutin olarak kent estetiği, çevre düzenlemesi, temizlik ve ağaç bakımları olmak üzere ekiplerimiz ara vermeksizin çalışmalarını sürdürüyor. Tüm mahallelerimizde düzenli olarak bu gibi faaliyetlerimize aralıksız devam ediyoruz. Eş zamanlı olarak fen işleri ekiplerimizle ilçemizin birçok noktasında çeşitli sebeplerden dolayı bozulan yolları yeniliyor, vatandaşlarımızın talebi üzerine önemli ve işlek güzergahlarda araç ve yaya ulaşımlarının daha konforlu ve güvenli hale getirmek için de hassasiyetle çalışıyoruz. Daha modern ve daha güzel bir Germencik için tüm mesai arkadaşlarımızla birlikte ilçemize hizmet sunmaya devam ediyoruz” dedi.

    Vatandaşlar da çalışmalardan dolayı Germencik Belediye Başkanı Fuat Öndeş’e teşekkür etti.

  • MENTEŞE MUTFAK ATÖLYESİ’NDE BİN 640 KİŞİYE EĞİTİM VERİLDİ

    MENTEŞE MUTFAK ATÖLYESİ’NDE BİN 640 KİŞİYE EĞİTİM VERİLDİ

    Menteşe Belediyesi tarafından kentin mutfak kültürünün yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması için Muğla Gastronomi ve Mutfak Sanatları Derneği iş birliğinde açılan Menteşe Mutfak Atölyesi’nde bin 640 kursiyer sertifika aldı.

    Pastacılık, geleneksel Türk mutfağı ve aşçılık eğitimlerini tamamlayan kursiyerler, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tanınan sertifikalar ile otel, pastane ve resmi kurumlarda iş bulma imkânına kavuşurken, Erasmus kapsamında Avrupa’nın farklı ülkelerinden gelen 205 gastronomi bölümü öğrencisine geleneksel Muğla Mutfağı eğitimi verildi.

    Menteşe’nin bir gastronomi kenti olması için atılan adımlardan birisi olan Menteşe Mutfak Kültürü Atölyesi’nde yürütülen çalışmalara yönelik açıklamalarda bulunan Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, şunları söyledi:

    “Yemek ve mutfak kültüründe Ege ve Akdeniz mutfağında önemli bir yerimiz var. Menteşe’nin bir gastronomi kenti olması için sivil toplum kuruluşları, meslek odaları ve üniversite ile işbirliği halindeyiz. Mutfak kültürümüzü kayıt altına alarak gelecek kuşaklara aktarmak, kentin gastronomi potansiyelini kültür turizmine entegre etmeyi hedefliyoruz. Bu amaçla tarihi Saburhane Meydanında Muğla Gastronomi ve Mutfak Sanatları Derneği iş birliği ile Menteşe Mutfak Kültürü Atölyesi’ni hayata geçirdik. Bu tarihi mekânda yapılan etkinlikler, kurslar ve atölye çalışmaları düzenledik. Özellikle Saburhaneli kadınlara yönelik kurslarımıza toplam 315 kadın kursiyer katıldı. Kurs sonrasında kendilerine Milli Eğitim Bakanlığı tarafından tanınan sertifikalar verildi. Bu sertifikalarla kadınlarımız otel, pastane ve resmi kurumlarda iş bulma imkânına kavuştu. Bunun yanında ‘Yaygın Eğitim ve Gençlik Çalışmaları Derneği’ iş birliğinde ESC-Avrupa Dayanışma Programı ile Avrupa’nın farklı ülkelerinden gelen 205 gastronomi bölümü öğrencisine Muğla mutfağı konusunda uygulamalı eğitimler verildi. Tüm bunların yanında ilköğretim öğrencilerine yönelik her hafta farklı eğitim kurumlarından olmak üzere 25’şer kişilik gruplar halinde toplamda 1.120 öğrenciye fast food ürünlerine karşı geleneksel Muğla yemekleri eğitimleri gerçekleştirdik. Sağlıklı mutfak eğitimlerinde öğrencilere fast food yerine Muğla yemekleri, gazlı içecekler yerine şerbet, meyve suyu, ayran üretimi ve tüketiminin önemi anlatıldı.” 

    Başkan Gümüş, Menteşe’de kültür turizminin canlandırılması, gastronomi potansiyelinin turizme entegre edilmesi amacıyla çalışmalara devam edeceklerini sözlerine ekledi.

     

  • LÜLEBURGAZ BELEDİYESİ ÇAĞRI MERKEZİ 5 YAŞINDA

    LÜLEBURGAZ BELEDİYESİ ÇAĞRI MERKEZİ 5 YAŞINDA

    Lüleburgaz Belediyesi’nin vatandaşın sorunlarına daha hızlı çözüm üretme ve müdahale etme amacıyla kurduğu 444 55 39 numaralı Çağrı Merkezi, 5 yılı geride bıraktı.

    Lüleburgaz Belediyesi’nce hayata geçirilen Çağrı Merkezi, 5 yıldır ilçe halkına hizmet vermeye devam ediyor.

    Kurulduğu 2019 yılından itibaren vatandaşların, şikayet, talep ve önerilerini profesyonel bir ekip aracılığıyla Lüleburgaz Belediyesi’ne ilettiği Çağrı Merkezi’nin tanınırlığı da her geçen gün artıyor.

    Hizmete girdiği günden bu yana şikayet, talep ve öneri olarak yüz binlerce çağrı alan 444 55 39 numaralı Çağrı Merkezi, yılda yaklaşık 60 bin çağrıya yanıt veriyor.

    Çağrı Merkezi’ne yapılan her çağrı kayıt altına alınıyor. Alınan çağrılar, konusuna göre ilgili müdürlüklere aktarılıyor. Çağrıların aktarıldıkları müdürlüklerden konunun takibini de sağlayan Çağrı Merkezi ekipleri, çağrı konusunda kat edilen mesafeyi de vatandaşa yeniden ulaşarak aktarıyor. 

     

  • YENİMAHALLE BELEDİYESİ’NDE EMEKÇİNİN HAKKI EK PROTOKOLLE KORUNDU

    YENİMAHALLE BELEDİYESİ’NDE EMEKÇİNİN HAKKI EK PROTOKOLLE KORUNDU

    Yenimahalle Belediyesi ile Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel İş 2 No’lu şube arasında belediye şirket işçilerini kapsayan Toplu İş Sözleşmesine ek protokol imzalandı. 3 bin 515 şirket işçisini kapsayan ek protokole göre, belediye şirketinde çalışan işçilerin ücretine çalışma gruplarına göre yüzde 55 ile yüzde 60 arasında zam yapıldı.

    Yenimahalle Belediyesi Dört Mevsim Tiyatro Salonu’nda düzenlenen imza törenine, Başkan Fethi Yaşar’ın yanı sıra DİSK-Genel İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan, Belediye Başkanvekili Mehmet Kartal, Belediye Başkan Yardımcıları Hüseyin Boran, Yaşar Neslihanoğlu, Erhan Aras,CHP Yenimahalle İlçe Başkanı Gökay Yıldırım, Genel İş 2 No’lu Şube Başkanı Turan Tibukoğlu, sendika temsilcileri ve Yenimahalle Belediyesi emekçileri katıldı.

    İmzalanan ek protokol ile belediye şirketinde çalışan ve bekar olan personelin maaşı, ikramiye dahil mesai ücreti hariç 28 bin 113 TL’ye yükseldi. Bunun yanında evlilik durumuna göre emekçinin maaşı ikramiye ve sosyal haklar dahil mesai ücreti hariç 30 bin 661 TL’ye kadar çıkıyor.

    “EMEKÇİNİN HAKKINI ENFLASYONA EZDİRMİYORUZ”

    Başkan Yaşar, imzalanan ek protokole ilişkin şunları söyledi:

    “Yenimahalle’de emeğin en yüce değer olduğunu düşünüyoruz. Cumhuriyetin ilçesi Yenimahalle’yi 15 yıldır birlikte çalışarak gelişmişlik seviyesinde 5’inci sıraya taşıdık. Bu başarıyı kendi emekçilerimizin alın teri ile sağladık. Çayyolu bölgesi bizden koparılmasına rağmen hiçbir işçimizin görevine son vermedim. Yenimahalle’ye doğru ve düzgün hizmet vermek adına mesai arkadaşlarımızla gece gündüz hizmet ediyoruz. Lafla değil işle hizmet ediyoruz. Belediyelerin bütçesi ve gelirleri artan enflasyon oranında artmamasına rağmen her zaman aslan payını çalışanımıza verdik. Emekçinin hakkını enflasyona ezdirmemek için elimizden gelen her çabayı gösteriyoruz. İmzalanan ek protokol ile çalışanlarımızın ikramiyelerinde, maaşlarında ve yardım ücretlerinde iyileştirmeler yapıldı.Yenimahalle’ye, bir aile olarak vatandaşa hizmet etmeye, mutlu ve huzurlu bir şekilde çalışmaya devam edeceğiz.”

    ÇALIŞKAN’DAN BAŞKAN YAŞAR’A TEŞEKKÜR

    İmzalanan ek protokolün Belediye Başkanı Fethi Yaşar başta olmak üzere bütün belediye çalışanlarına hayırlı olması temennisinde bulunan DİSK-Genel İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan ise “Fethi Başkanımız emekçinin hakkını koruyan, sorunlarını gören ve çözüm üreten bir belediye başkanıdır. Yanlış politikalarının sebep olduğu ekonomik krizin karşısında işçilerin bir nebze de olsa ezilmemesi için taşın altına elini koyan Fethi Yaşar’a teşekkür ediyor, imzalanan ek protokolün tüm emekçi kardeşlerimize hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

     

     

  • MEZİTLİ BELEDİYE BAŞKANI TARHAN: “MEZİTLİ’DEKİ ÖZGÜRLÜK HAVASINI, HUZURUNU BOZAMAYACAKLAR”

    MEZİTLİ BELEDİYE BAŞKANI TARHAN: “MEZİTLİ’DEKİ ÖZGÜRLÜK HAVASINI, HUZURUNU BOZAMAYACAKLAR”

    Mezitli Belediyesi’nin hizmet binalarına ve çalışmalarına yönelik saldırılar her geçen gün şiddetini artırırken, bu saldırılara bir yenisi daha eklendi. Menderes Mahallesi’nde bulunan ve Özgür Kafe olarak bilinen Gönüllü Evi, kimliği henüz belirlenemeyen kişi ya da kişilerin saldırısına uğradı. Olayla ilgili açıklama yapan Belediye Başkanı Neşet Tarhan, “Mezitli, barışın, huzurun, özgür ve mutlu insanların yaşadığı bir kent olmaya devam edecek. Bu tür saldırılarla huzur ortamımızın bozulmasına izin vermeyeceğiz” dedi.

    Menderes Mahallesi’nde bulunan ve Özgür Kafe olarak bilinen Gönüllü Evi, şehir vandallarının hedefi oldu. Gece geç saatlerde Demokrasi Meydanı içerisindeki Özgür Kafe’nin etrafını benzin döküp ateşe veren saldırganlar, hızla gözden kayboldu. Olayın ardından çevre sakinlerinin ihbarı üzerine zabıta, emniyet ve itfaiye ekipleri olay yerine müdahale etti.

    Konuyla ilgili kısa bir açıklama yapan Mezitli Belediye Başkanı Neşet Tarhan, şunları kaydetti:

    “Bu tür şiddet eylemleriyle karşı karşıya kalmak, hepimizi derinden üzüyor. Kentimizin mutluluğu için halkımızın parası ile yapmış olduğumuz hizmetlerin bu şekilde saldırıya uğraması kabul edilemez. Ayrıca ekipler anında müdahale etmemiş olsaydı bir felaket yaşanacaktı. Dış cephesi ahşap olan binamızın tutuşmasıyla Demokrasi Meydanı’nda bulunan devasa ağaçlara sıçrayan ateş tüm parkı yok edebilirdi. Hatta büyüyen yangın bölgede bulunan evlere bile zarar verebilirdi. Bu saldırıyı gerçekleştiren Vandalların en kısa sürede bulunmasını umut ediyor, saldırıyı şiddetle kınıyorum. Mezitli’de yaşayan hiçbir insanımızın böyle bir saldırıyı gerçekleştireceğine inanmıyorum. Mezitli; çağdaş, Atatürk ilke ve değerlerine sahip çıkan Cumhuriyet sevdalısı insanların yaşadığı bir kent. Mezitli Belediyesi olarak kentimizi her zaman olduğu gibi başarılarla, üretimle ve güzelliklerle kuşatmaya devam edeceğiz. Yaptığımız hizmetleri halkımızla el ele vererek korumak zorundayız. Mezitli, barışın, huzurun, özgür ve mutlu insanların yaşadığı bir kent olmaya devam edecek. Bu tür saldırılarla huzur ortamımızın bozulmasına izin vermeyeceğiz.” 

     

     

  • MERSİN BÜYÜKŞEHİR’İN ‘HADİ GEL KÖYÜMÜZE DESTEK VERELİM’ PROJESİ, 4. YILINI TAMAMLADI

    MERSİN BÜYÜKŞEHİR’İN ‘HADİ GEL KÖYÜMÜZE DESTEK VERELİM’ PROJESİ, 4. YILINI TAMAMLADI

    Mersin Büyükşehir Belediyesi’nin kırsalda yaşayan ve geçimini hayvancılıkla sağlayan vatandaşlara destek olmak amacıyla başlattığı ‘Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim Projesi’, 4. yılını tamamladı. 4 yılda 240 üreticiye binlerce küçükbaş hayvan dağıtan Büyükşehir Belediyesi, 5. yılda dağıtacağı 1500 hayvanın tamamını, daha önce üreticilere verdiği hayvanların kuzularından temin edecek. Böylece hem projenin sürdürülebilirliği hem de üreticilerin diğer üreticilerin kalkınmasına desteği sağlanacak.

    Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesinde hayata geçirilen ve 4. yılını tamamlayan proje sayesinde, binlerce küçükbaş hayvan 240 üreticiye ulaştı. İlçe ilçe yapılan dağıtımlar sayesinde ailelerin geçinmesi sağlanırken, hayvan popülasyonunun artmasına da katkı sunuluyor. Küçükbaş hayvanlarla birlikte yem ve aşı desteği de sunan Büyükşehir Belediyesi’nin bu projesi sayesinde, yüzlerce aile köyünü ve hayvancılığı terk etmekten vazgeçti. Gün geçtikçe artan girdi maliyetleri, üreticileri zor duruma sokup hayvancılığı bırakmaya zorlarken, Büyükşehir Belediyesi’nin bu projesi kırsalda yaşayan ailelerin imdadına yetişti.

    O ailelerden biri Nacarlı Mahallesi’nde yaşayan Zıvdır ailesi, diğeri de Tarsus’un Yeşiltepe Mahallesi’nde yaşayan Erdem ailesi oldu. 2 aile de başkalarının hayvanlarına bakarak geçimini sağlıyordu. Şimdiyse her 2 ailenin, Büyükşehir sayesinde kendi sürüsü oldu. Aldıkların hayvanların yavrularını vererek hem projenin sürmesini, hem de başka ailelerin sürülerini kurmasına destek olan üreticiler, vesile olmaktan son derece mutlu.

    BEBEK: “PROJEMİZİN 4. YILINI TAMAMLADIK”

    Tarımsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı’nda görevli Ziraat Mühendisi Dr. Dilek Tüney Bebek, ‘Hadi Gel Köyümüze Destek Verelim’ projesinin 4. yılını tamamladıklarını söyleyerek, “Projemiz kapsamında 3. yılda 556 baş, dördüncü yılda 1212 baş damızlık hayvanı, kendi yetiştiricilerimizin ürettiği damızlıklardan temin ettik. Projemizin 5. yılında dağıtacağımız 1500 hayvanın tamamını ise, kendi yetiştiricilerimizin ürettiği damızlık hayvanlardan toplamayı planlıyoruz” dedi.

    ZIVDIR: “ÖNCEDEN BAŞKASININ HAYVANLARINA BAKIYORDUK, ŞİMDİ KENDİ HAYVANLARIMIZA BAKIYORUZ”

    Nacarlı Mahallesi’nde yaşayan ve Büyükşehir’in küçükbaş hayvan desteğinden faydalanan Zeynep Zıvdır, 3 yıldır hayvanlarına sevgiyle bakıyor. Büyükşehir’den hayvanları almadan önce, başkalarının koyunlarına bakarak geçimlerini sağladıklarını belirten Zıvdır, “Durumumuz yoktu. Eşimi işten çıkarmışlardı. İş bulamadı, sonra birinin yanında çobanlığa başladı. Büyükşehir Belediyemizin bu projesini duyunca biz de alalım dedik. Önceden başkasının hayvanlarına bakıyorduk, şimdi kendi hayvanlarımıza bakmaya başladık” diye konuştu.

    Zıvdır, koyun ve keçileriyle geçen bir gününü anlatarak, “Sabahları kalkıyor ve hayvanları yayıltmaya götürüyoruz. Sonra dönüp yavrularla ilgileniyoruz. Yemliyoruz, sularını veriyoruz” dedi. Geçimlerini bu hayvanlar sayesinde sağladıklarını kaydeden Zıvdır, “Sütünden, peynirinden kazancımız oluyor. Kurbanlıklar oluyor. Yavrulardan 10 tanesini Büyükşehir Belediyemize verdik. İkinci kez yavruladılar. Onları da vereceğiz” diye konuştu.

    ENDER: “KUZULARIMIZ BÜYÜYOR, YETİŞTİRİYORUZ”

    Tarsus’un Yeşiltepe Mahallesi’nde oturan Kübra Ender de Büyükşehir Belediyesi’nin desteklediği bir diğer yetiştirici. Eşiyle birlikte 2 çocuğuna ve ‘çocuğum gibi oldular’ dediği koyunlarına bakan Ender, tüm gününü onlarla geçiriyor. Kübra Hanım, projede ilk hayvan alan üreticilerden. Daha önce başkasına ait koyunlara baktıklarını söyleyen Ender, “Önce de koyun bakıyorduk, ama bizim değildi. Eşim başkasının koyunlarına bakıyordu. Geçimimizi o şekilde sağlıyorduk.  Şu an yine koyunculuğa devam ediyoruz. 4 yıl önce 25 tane koyun aldık. İlk sene 10, ikinci sene 10, üçüncü sene 5 tane olmak üzere toplamda 25 koyunu vereceğiz Büyükşehir Belediyemize. Kuzularımız büyüyor, yetiştiriyoruz. Kışın doğuran hayvanlar yazın büyüyor. Onları satıyor ve geçimimizi sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

    “BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAYESİNDE SÜRÜMÜZ BÜYÜDÜ”

    Proje kapsamında doğan yavruların bir kısmını veren Ender, “İnsan koyunlarıyla duygusal bağ kuruyor. Yetiştirip satmak biraz zor geliyor. Verince üzülüyoruz” diye konuştu. Sürüye ailece baktıklarını belirten Kübra Ender, “Eşim koyunları gütmeye gittikten sonra, ben buradaki işlere bakıyorum. Hayvanların suyu, yemi, yoncasını veriyorum. Bunlar çocuklarımıza geçim kaynağı. Benim kızım Meryem koyunları çok seviyor. Onlara isim takıyor. Aralarından çıkmak istemiyor” dedi.

    Sahip olduklarını Büyükşehir Belediyesi’ne borçlu olduklarını belirten Ender, “Belediye, verdiği koyun, yem ve aşılarla bizi kalkındırdı. Daha bir rahatladık, masrafımız azaldı. Büyükşehir Belediyesi sayesinde sürümüz büyüdü. Kendi sürümüzün sahibi olduk. Büyükşehir Belediyesi sayesinde çiftlik sahibi olduk. Büyüyoruz, kalkınıyoruz” diye konuştu.

     

     

  • İZMİR BAROSU: “CMK ÜCRETLERİNİN HALA BELİRLENMEMESİ, AVUKATA YÖNELİK EKONOMİK ŞİDDETTİR”

    İzmir Barosu, zorunlu müdafilik sistemiyle ilgili yayınlanacak olan ücret tarifesi için taleplerini açıkladı. Baro önünde açıklama yapan İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Zöhre Dalkıran, “CMK hizmeti angarya olmaktan çıkarılmalı ve avukatlık asgari ücret tarifesiyle eşitlenmelidir. CMK ve adli yardım ücretleri KDV’den muaf tutulmalı ya da en fazla yüzde 1 olarak düzenlenmeli ve ücretlerin zamanında ödenmesi sağlanmalıdır. Bugün CMK ücretlerinin halen belirlenememesi avukata uygulanan ekonomik şiddetin bir parçasıdır. Yurttaşın adalete erişimin engellenmesidir” dedi.

    İzmir Barosu, CMK ücretlerinin en az Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi düzeyine çekilmesi ve KDV oranının yüzde 1’e indirilmesi için baro önünde basın açıklaması düzenledi. İzmir Barosu Başkan Yardımcısı Zöhre Dalkıran, şunları söyledi:

    “Türkiye’de Anayasa Mahkemesi’nin kararının tanınmadığı, uygulanmadığı günleri yaşıyoruz. Daha dün Yargıtay 3. Ceza Dairesi bir kez daha AYM’nin Can Atalay ihlal kararını tanımadığını, hukuki bir değerinin olmadığını ifade ederek yine AYM kararını uygulamadı. Bu artık yargı krizi olmaktan çıkıp bir rejim krizine dönmüş durumda ve kuvvetler ayrılığının olmadığını, yürütmenin, tek adam rejiminin yargı üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Hukukun tanınmadığı, hukulki güvenliğin olmadığı ortamda avukatlık yapmaya çalışıyoruz ve bir kamu görevi olarak ifa ettiğimiz zorunlu müdafilik sistemiyle ilgili yeni ücret tarifesinin yayınlanmasını bekliyoruz. Bu yayınlanırken de taleplerimizi sizlerle paylaşmak üzere bu basın açıklamasını düzenledik.

    Ceza yargılamasının en önemli unsuru bağımsız savunmanın temsilcisi avukatlardır. Adil bir yargılanma ancak ve ancak avukatın varlığı ile mümkündür. Avukata erişimi olamayan yurttaşların savunma haklarını, kamusal görev olarak avukatlar üstlenmektedir. Ancak bugün avukatın üstlendiği bu kamu hizmeti adeta angaryaya dönmüştür. Avukatlık asgari ücret tarifesi bile günün ekonomik koşullarında avukatın emeğini karşılayamazken avukatlık asgari ücret tarifesinin yanından dahi geçmeyen ücretlerle CMK zorunlu müdafiliği yapma durumunda bırakılmaktayız. Kaldı ki AAÜT düzenlemesi yok sayılarak bazı mahkemelerce beraat vekalet ücretlerimiz dahi karar altına alınmamaktadır.

    “AYLAR SONRA ÖDENEN ÜCRETLER YOL VE YEMEK MASRAFLARIMIZI BİLE KARŞILAYAMIYOR”

    Kamu görevi olarak yaptığımız CMK hizmeti karşılığı ücretler, yüksek vergilere tabi kılınmakta, uzunca süre bu ücretlerin ödenmemesi nedeniyle de günümüz enflasyon ortamında ödenen ücretler adeta erimekte, neredeyse yok olmaktaktadır. Aylar sonra ödenen ücretler, yol ve yemek masraflarımızı bile karşılayamamaktadır. Anlaşıldığı kadarı ile CMK ücret tarifesinde talep ettiğimiz artış oranı, ekonomik koşullar bahane edilerek kabul görmemektedir. Oysa ki tam da bu nedenle CMK ücretlerinin günün ekonomik koşullarına uygun seviyeye getirilmesi gerekmektedir. CMK hizmeti angarya olmaktan çıkarılmalı ve avukatlık asgari ücret tarifesiyle eşitlenmelidir. CMK ve adli yardım ücretleri KDV’den muaf tutulmalı ya da en fazla yüzde 1 olarak düzenlenmeli ve ücretlerin zamanında ödenmesi sağlanmalıdır. Aksi halde avukatlar angaryaya mahkum edilmiş olacak ve bunun sonucunda zorunlu müdafilik sistemi içinde yer almamız beklenemeyecektir.

    Biz avukatların kamu görevi yapmamızın önünde engel olan ücretlerin derhal iyileştirilmesi ve 1 Ocak 2024 tarihinden itibaren uygulanması talebimizdir. Avukatsız ve savunmasız bir yargı sistemi planlaması yaptığınızı biliyoruz ve bunu kabul etmiyoruz. Avukatın görevini yapmasının önüne konulan her türlü engelin karşısındayız. Bugün CMK ücretlerinin halen belirlenememesi avukata uygulanan ekonomik şiddetin bir parçasıdır. Yurttaşın adalete erişimin engellenmesidir.

    İzmir Barosu olarak söz konusu düzenlemeler bir an önce yapılmadığı takdirde CMK görevlendirme sistemini yavaşlatmak, durdurmak dahil her türlü yöntem kullanılarak meslektaşlarımızla dayanışma içinde eyleme geçeceğimizi kamuoyuna duyururuz”

  • OLGUN ATİLA, GÜZELBAHÇE’DE ORTAK AKIL TOPLANTISINA KATILDI: “ANKETLERDE BİRİNCİYİM”

    OLGUN ATİLA, GÜZELBAHÇE’DE ORTAK AKIL TOPLANTISINA KATILDI: “ANKETLERDE BİRİNCİYİM”

     

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Olgun Atila, Güzelbahçe’de ortak akıl toplantılarına devam etti. Atila, yerel yönetimin önemine dikkat çekerek topyekûn kalkınmaya işaret etti.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Aday Adayı Olgun Atila, Güzelbahçe’de hem esnaf ziyareti yaptı hem de CHP İlçe Yönetimi ile bir araya geldi. CHP Güzelbahçe Örgütü ziyaretinde Atila’ya CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Devrim Seyrek, Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, gençlik ve kadın Kolları, meclis üyeleri, belediye başkan aday adayları eşlik etti. CHP Güzelbahçe İlçe Başkanı Devrim Seyrek, Atila’ya “Hoş geldiniz” diyerek başarılar diledi. Belediye Başkanı Mustafa İnce de “Yolun açık olsun, evimize hoş geldin” sözleriyle Atila’yı karşıladı.

    “SAHİPSİZ DEĞİLİZ”

    Aday adayı Olgun Atila, burada yaptığı konuşmada; 30 ilçedeki kardeşlik bağının güçlenmesi gerektiğine dikkat çekerek, “En büyük düşüncemiz, kentimizi ortak akılla yönetmek. Bunun siyasette yeni bir heyecan getireceğini düşünüyoruz. Evimiz dediğimiz kentimizi yönetmeye talibiz. Partimizde kısa bir süre önce değişim oldu. Böylece siyasetin kalitesi yükselecek” dedi.

    “HER ŞEY HAYALLE BAŞLAR”

    75. Yıl Bulvarı sorununa ilişkin değerlendirmede bulunan Atila, “Cumhuriyet’in 101. Yılında Güzelbahçe’nin yol sorununu çözeriz. Sahil şeridinde yolu en hızlı şekilde tamamlarız. Mimarlık şehir bölge planlama gibi tasarım bölümleri ile iş birliği yapacağız. Buradaki üniversitelerle iş birliği yapacağız. Her şey hayal etmekle başlıyor. Bu kentler yeniden tasarlansaydı nasıl olurdu? Fikir projelerine ihtiyacımız var. Kent estetiği ve kentsel tasarım işi ufak dokunuşlarla değişim yaratabilir” diye konuştu.

    Öte yandan partililer de Atila’ya “İlçemizde olgun bir şekilde aday adayları sürecimiz devam ediyor. Büyükşehir’e bir mimarın elinin değmesinde fayda var. Yol konusunda da sizin aktif rol oynayacağınızı biliyorum” sözleriyle destek verdi.

    “İZMİR TOPYEKÛN KALKINACAK”

    Konuşmasında yapacağı çalışmalar ve projeler ile ilgili halkı her zaman şeffaf olarak bilgilendireceğinin altını çizen Atila “Körfez temizliği ile ilgili belediyemizin sitesinde halkı şeffaf bir şekilde bilgilendireceğiz. CHP Örgütümüze daha fazla bilgi verip, sonra vatandaşımıza anlatacağız. Göreve geldikten sonra her şeyi ailemize anlatır gibi anlatacağız. Belediyemizin bütçeleri, yapılan ihaleler gibi konularla ilgili şeffaf bir şekilde kent meydanında herkese göstereceğiz. Neyin nasıl yapıldığını anlatacağız. Çağdaş, ilerici, şeffaf yeni bir belediyecilik anlayışını ortaya koyacağız. Nereden nereye geldiğimizi halk görecek. Körfez, vapurlarla, yelkenlilerle, deniz taksisi ile yaşayacak. Bu kentte deniz görmeyen insanlar var. Herkes her şeyi görecek. Denizi göremeyenler denizi, Tire’yi görmeyenler Tire’yi görecek. Tüm yerel özelliklerimiz birbiriyle kaynaşacak ve İzmir topyekûn kalkınacak. İzmir sadece emekli insanların yaşadığı bir il olmayacak. İzmir üretimi ile bereketli toprakları, yetişmiş eğitimli insanıyla, turizmiyle çok çabuk bir şekilde İstanbul ve Ankara’nın önüne geçecek. Türkiye, İzmir’, konuşacak” sözleriyle topyekûn kalkınmaya işaret etti.

    30 ilçenin kendi zenginlikleri ile öne çıkarılacağını ve tüm ilçelerin bu zenginliklere ortak olacağını da sözlerine ekleyen Atila, yerel ürünler için markalaşma çalışması yapacaklarını şöyle anlattı:

    “Yerel ürünlerimizin markalaşmasını sağlayacağız. İzmir için yeni markalar ortaya koyacağız. Yeni bir üretim anlayışını ile kooperatiflerimizle yerelde kalkınmayı sağlayacağız. Sosyal Market/Dost Market projesini 30 ilçede sağlayacağız. Buradan ihtiyaç sahibi vatandaşlarımı, marketlerimizden dilediği ürünleri kredileri oranında satın alabilecek. Bu başka bir paydaşlık ve birliktelik projesini getirecek. Sağ elin verdiğini sol el görmeden güçlü ilçelerimizin daha güçsüz ilçelere destek olduğu bir belediyecilik anlayışı hayata geçireceğim. Kırsal bölgelerimizde küçük Hollanda gibi yaşayacağız. Tarımı kalkındıracağız. Turizm olan kentlerimizi 12 aya çıkaracağız. En büyük değişim de kadınların katkısıyla olacak. Bunları hep birlikte yapabiliriz. En büyük gücümüz tarihimiz. İzmirli olarak kendi değerlerimize sahip çıkacağız. İzmir duruşu çok önemli.”

    En güçlü yanlarından birinin sokak olduğuna da dikkat çeken Atila, “Sokağa çıktığımda bin kişi beklerim 10 bin kişi gelir. Kırsalda daha dezavantajlı insanlarımız da ilçe belediye başkanı kadar sokakta görecek. Kentin ekonomisini üretimini kalkındırmamız lazım. Kentlinin kendisini yönetmesini sağlayan orkestra şefi seçiyoruz. 24 saat yaşayan bir kent ortaya koymalıyız” diye konuştu.

    “ANKETLERDE AÇIK ARA BİRİNCİYİM”

    Atila, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:

    “Adaylık başvurumu yaptığım andan itibaren, Kiraz’dan Kınık’a sahadan gelen talep ve öneriler benim için çok önemli. Anketlerde açık ara birinci sırada çıkıyorum. Ön seçim de yapılsa çok yüksek çıkacağımı da biliyorum. Geçmiş dönemde olduğu gibi, aday olduğum takdirde İzmir’in tüm renklerinden, farklı görüşe sahip hemşerilerimizden herkesin oyunu alacağım. Ben bu kentin evladıyım. Burada emek verdim. Söylenen her sözün boş olmadığına inanıyorum. Benim siyaset yapma tarzım, örgütle tabanla sokakla. Siyasette kaybederken de kazanırsın. Ben bu örgütün vicdanına inanıyorum. Geçmişte beni eleştiren insanların desteğini görüyorum. ‘’

    Atila son olarak partililerin yeni yılını kutlayarak Güzelbahçe Balık Pazarı esnafını ziyaret etti. Buradan alışveriş de yapan Atilla, vatandaşlarla sohbet etti.