Kategori: Yurt

  • KARABAĞLAR’DA MAHALLE AFET GÖNÜLLÜLERİ EĞİTİMİ BAŞLADI

    KARABAĞLAR’DA MAHALLE AFET GÖNÜLLÜLERİ EĞİTİMİ BAŞLADI

    Olası bir depremde arama kurtarma çalışmalarını daha etkin bir biçimde yapmak ve vatandaşları doğal afetlere karşı bilinçlendirmek amacıyla hayata geçirilen “Mahalle Afet Gönüllüleri”, ilk eğitimlerine başladı. Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu da ilk eğitime katılarak, arama, kurtarma ve doğal afetlere karşı korunmanın önemine dikkat çekti.

    Mahalle Afet Gönüllüleri Eğitimi, Karabağlar Kent Konseyi Temel Afet Bilinci Çalışma Grubu, Arama Kurtarma Derneği (AKUT), İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi, (İMO), Türkiye Radyo Amatörleri Cemiyeti (TRAC) işbirliği hayata geçirildi. Karabağlar Belediyesi’nin AKUT’a tahsis ettiği Şehit Uzman Çavuş Akın Acar Yerleşkesi’ndeki ilk eğitime Başkan Selvitopu, Karabağlar Kent Konseyi Başkanı Alev Ağrı, meclis üyeleri, mahalle muhtarları ile çok sayıda mahalle afet gönüllüsü katıldı.

    Ülkemizin deprem bölgesi olduğuna dikkat çeken Başkan Selvitopu, “Ülke olarak planlı programlı çalışma düzeyimiz ne yazık ki zayıf. Son depremlerden sonra da bilim adamları ve hocaların açıklamaları var. Depreme ve doğal afetlere hazırlıklı olmamız lazım. Bu da bilimden geçiyor. Bu konunun uzmanlarından gerekli bilgilerin alınması gerekiyor. Bu konuyla ilgili uzun zamandır Karabağlar Kent Konseyi çalışmalar yürütüyor. Bundan sonra da çalışmalar daha organize ve sistemli yürüyecek. Ayrıca AKUT yerleşkesinin de Karabağlar’da olması eğitimler ve hazırlıklar anlamında katkı sağlayacaktır” dedi. Başkan Selvitopu ayrıca tüm gönüllülere katılımları için teşekkür etti.

    Alev Ağrı da konuşmasında, afet alanlarında bilinçli, duyarlı ve bilgi sahibi kişilere ihtiyaç duyulduğunu hatırlattı. Ağrı verilecek eğitimlerin önemli bir eksiği gidereceğini söyledi.

    Konuşmaların ardından AKUT İzmir Ekibi Operasyon Birim Sorumlusu Çalışma Grubu Üyesi M. Özgür Özmen ve AKUT Kentsel Arama Kurtarma Eğitmeni Levent Akyol depremde kullanılacak kişisel koruyucu malzemeler, temel kamp malzemeleri, iletişim, haberleşme ve navigasyon gibi temel konuların ele alınacağı eğitimlere başladı. Eğitimler periyodik olarak devam edecek.

     

  • GÜNDÜZ YAŞAM MERKEZİ KARŞIYAKALILARA UMUT OLMAYA DEVAM EDİYOR

    GÜNDÜZ YAŞAM MERKEZİ KARŞIYAKALILARA UMUT OLMAYA DEVAM EDİYOR

    Sağlık alanında gerçekleştirdiği çalışmalar yurttaşların yaşamlarına dokunan Karşıyaka Belediyesi’nin kente kazandırdığı Gündüz Yaşam Merkezi, Alzheimer hasta ve hasta yakınlarının hayatını kolaylaştırıyor. Gündüz saatlerinde Alzheimer hasta ve hasta yakınlarını ağırlayan merkez aynı zamanda çok sayıda eğitim, söyleşi ve çeşitli etkinliğe de ev sahipliği yapıyor. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, “Yurttaşlarımızın yanındayız. Alzheimer hasta ve hasta yakınlarına umut olan, sorunların çözüm noktası haline gelen merkezimiz ile umut olmaya devam edeceğiz” dedi.
     
    Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın vizyon projelerinden biri olarak hayata geçirilen Gündüz Yaşam Merkezi, sosyal belediyecilik ilkesi çerçevesinde Karşıyakalılara ücretsiz hizmet veriyor. Alzheimer hasta ve hasta yakınlarına umut olarak yaşama geçirilen Karşıyaka Belediyesi Gündüz Yaşam Merkezi, zaman içerisindeki faaliyetleriyle adeta bir çözüm noktası haline geldi. Merkez sayesinde Alzheimer hastaları sosyalleşirken yakınını güvenli bir yere emanet edebilmenin rahatlığıyla kendine zaman ayırabiliyor. Merkez, yaşlı nüfusun da yoğun olarak ikamet ettiği Karşıyaka’da büyük bir ihtiyaca yanıt veriyor.
     
    ÇEŞİTLİ AKTİVİTELER İLE HASTALIĞIN SEYRİ YAVAŞLATILIYOR
     
    Bahriye Üçok Mahallesi’nde bulunan Gündüz Yaşam Merkezi, Türkiye Alzheimer Derneği İzmir Şubesi’nin iş birliğiyle hizmet veriyor. Merkezde günlük yaşam aktivitelerini yardımsız gerçekleştirebilen, demans tanısı almış bireyler konuk ediliyor. Gün içerisinde 10.00-13.00 ve 14.00-17.00 saatlerinde, iki grup halinde hastaları ağırlayan merkezde hastaların fiziksel ve motor becerilerinin gerilememesi için çeşitli aktiviteler gerçekleştiriliyor; zeka oyunları oynanıyor. Bununla birlikte hastaların sosyalliklerini kaybetmemeleri amacıyla sanatsal aktiviteler de düzenleniyor. Üç hemşire, bir psikolog ve bir sosyal hizmet uzmanıyla hizmet üreten merkezdeki bu etkinlikler Alzheimer hastası olan yaş almış büyüklerde hastalığın daha ileri evreye geçişlerini geciktiriyor.  
     
    HASTA YAKINLARINA DESTEK PROGRAMI
     
    Hastaların olduğu kadar hasta yakınlarının da yaşamına dokunan merkezde Hasta Yakını Destek Programı da yürütülüyor. Program kapsamında Türkiye Alzheimer Derneği İzmir Şubesi tarafından hasta yakınlarına her perşembe eğitim veriliyor. Merkeze kayıtlı hasta yakınları aranarak eğitimler hakkında bilgilendiriliyor. Eğitimlere merkeze kayıtlı olmayan Alzheimer hastası yakınları da katılabiliyor.
     
    SOSYAL AKTİVİTELER DÜZENLENİYOR
     
    Gündüz yaşam merkezinde yürütülen rutin çalışmaların dışında hastaların sosyal yaşamda daha aktif rol almalarını sağlamak ve morallerini yüksek tutmalarına yardımcı olmak amacıyla çeşitli organizasyonlar da gerçekleştiriliyor. Hastaların geçmişten gelen alışkanlıklarını kaybetmemelerini sağlamak amacıyla özel günlerde de çeşitli eğlence etkinlikleri ve geziler düzenleniyor.
     
    “YANINIZDAYIZ”
     
    Alzheimerin dünyada ve ülkemizde en sık görülen demans türü olduğuna dikkat çeken Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, bu nedenle hasta ve hasta yakınlarının yaşamlarını kolaylaştıracak faaliyetler gerçekleştirilmesi gerektiğini belirterek, “Karşıyaka, yaş almış büyüklerimizin yoğun olarak yaşadığı bir kent. Yaşlı nüfusun artması ile birlikte Alzheimer hasta sayısının da artacağı öngörülüyor. Merkezimiz bu anlamda ilçemizde büyük bir ihtiyaca yanıt veriyor. Yurttaşlarımızın yanındayız, zamanla hasta ve hasta yakınları için çözüm noktası haline gelen merkezimiz çatısı altında yurttaşlarımıza umut olmaya devam edeceğiz” dedi.
  • ELAZIĞ’DA DEPREMDE AĞIR HASAR ALAN BİNANIN YIKIMI SIRASINDA KOMŞU BİNA DA HASAR GÖRDÜ

    Elazığ’da 6 Şubat Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından ağır hasar alan binaların yıkımı devam ediyor. Yeni Mahalle Namık Çiftçi Caddesi’nde 6 Şubat depremlerinden sonra hasarlı olduğu tespit edilen bir binanın yıkımı sırasında yanındaki sağlam binanın da duvarları yıkıldı. Evlerinde oluşan hasara tepki gösteren vatandaşlar, “Bize yıkım konusunda bir gün önceden uyarı yapıldı ama biz hazırlık yapamadık. Şimdi evimiz hasarlı. Nereye gideceğiz” dediler.

    Elazığ’da hasarlı binanın yıkımı esnasında evinin duvarları yıkılan Cavit Şengün adlı vatandaş, binanın hasar almasından dolayı mağduriyet yaşadıklarını söyledi. Evlerinin tadilatı yapılana kadar nerede kalacaklarını bilmediklerini belirten Şengün, “Adamlar yatağımın üzerinde elleriyle molozları dışarı atıyorlar. Gidiyorum İl Özel İdareye adam hallederiz diyor ama evimde yaşanacak durum yok. Bana bir söylesinler nerede kalacağız? Gelip bana biri desin ki; ‘gel kardeşim sana bir yer vereceğiz, şurada kal’” ifadelerini kullandı.

    “BİNA YIKILIRKEN BENİM EVİME HASAR VERDİLER”

    Cavit Şengün şunları söyledi:

    “Bu binanın 3. katında oturuyoruz. Dün itibarıyla Çevre ve Şehircilik’ten ekipler gelip yan binanın yıkılacağını ve tedbirli olmamızı söylediler. Biz de göreceli olarak tedbirimizi almaya çalıştık. Bina yıkılırken binamızın dairelerin olduğu katta da delikler açıldı. İçerde ciddi derecede eşyalarımız hasar gördü. Eşyaların mağduriyetleri giderilebilir ama öğrencimiz, çocuklarımız var. Bu konuda mağduruz. Bununla alakalı olarak Çevre Şehircilik ve İl Özel İdaresi ile görüştük. Yetkililer mağduriyetlerin giderileceğini söyledi. Bundan sonraki yıkımlarda başka mağduriyet olmaması adına sıkıntımızı dile getiriyoruz. Bu mağduriyet şahsımla alakalı değil. Yaklaşık 3 kat, 4 katta yıkım oldu. Çocuklarla ortada kaldık.7 yaşında bir kız çocuğum var. İl Özel İdaresine gittim, adam gel evimde kal diyor. Biraz stresliyiz işin gerçeği. Devlet herhalde böyle bırakmaz. İçerdeler şu anda. Müdahale ediyorlar. Ustalar şu anda içerde tadilat yapıyorlar. Müdahale ediyorlar. Evet, bizi uyardılar ama bu mağduriyetimizi örtbas edebilecek bir durum değil. Orada içerde kendi aileleriyle buyursun gelsinler. Adamlar yatağımın üzerinde elleriyle molozları dışarı atıyorlar. Gidiyorum İl Özel İdareye adam hallederiz diyor ama evimde yaşanacak durum yok. Bana bir söylesinler nerede kalacağız? Gelip bana biri desin ki; ‘gel kardeşim sana bir yer vereceğiz, şurada kal’. Devletle alakalı bir sorun değil ama muhatap konusunda kişiselleştirilmiş bir diyalog içerisindeyiz. Çok stresliyim. Nerede kalacağımı bilmiyorum. 2 çocuğum var benim.”

    “BİZE BİR GÜN ÖNCEDEN BİLGİ VERİLDİ, TEDBİR ALAMADIK”

    Bir başka apartman sakini ise şunları söyledi:

    “Bize dün yandaki evin yıkılacağını bildirdiler. Biz hastanedeydik annemin ameliyatında. Sabah hastaneden çıkış yaptık. Geldiğimizde yıkıma başlamışlar. Bizim binamız az hasarlıydı. Sonra geldik ki evimiz bu şekilde yıkıntı içinde. Her taraf harap olmuş. Duvarlar yıkıldı, fayanslar patladı. Üstteki komşunun eşyaları daha fazla zarar gördü. Bizim de gördü ama üstteki komşumuz daha fazla zarar gördü. Bu şekilde bir inşaat halindeyiz. Halimiz bu. Arkadaşlar sağolsun bizimle ilgileniyorlar. Yapılacak dediler ama ne kadar yardım edecekler, hasarımız ne kadar karşılanacak bilmiyoruz. Evimiz az hasarlıydı. Şimdi yıkıldı. Yıkım zamanı kimse yoktu binada ama bir anda gelinip başlanacağını bilemedik. Herkes bir anda yakalandı. Hazırlığımızı yapamadık. Hastaneden gelip eşyalar çekip örtmek, tedbir almak istyorduk ama yapamadık. Duvarı yapacağız dediler bakalım.”

    “EVLER BOŞALTILSIN DİYE UYARIDA BULUNDUK”

    Konuyla ilgili açıklama yapan İl Özel İdare görevlisi ise vatandaşları bir gün önceden uyardıklarını ve hasar alan evlerde tadilat çalışmalarına başlandığını belirterek, “Evlerin içindeki molozlar dışarı atılıyor, sabah da sıvalar yapılacak. Bizler evler boşaltılsın diye uyarıda bulunduk. Özellikle eşyalar kenara çekilsin, evler boşaltılsın diye uyarıda bulunduk” dedi.

  • TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ EDİRNE ÖRGÜTÜ ÜYESİ ÖZASLAN: “CAN ATALAY’IN ÖZGÜRLÜĞÜ BİR DAKİKA DAHA GASP EDİLMEMELİ”

    TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ EDİRNE ÖRGÜTÜ ÜYESİ ÖZASLAN: “CAN ATALAY’IN ÖZGÜRLÜĞÜ BİR DAKİKA DAHA GASP EDİLMEMELİ”

    Türkiye İşçi Partisi Edirne örgütü, tutukluluğu devam eden Hatay Milletvekili Can Atalay’ın tahliye edilmesi için eylem yaptı. Basın açıklamasını okuyan Deniz Özaslan, “Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğunu ve farklı yönde verilecek her türlü kararın suç teşkil edeceğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Hatay halkının iradesi olan milletvekilimizin özgürlüğü bir dakika daha gasp edilmemeli ve Can Atalay derhal serbest bırakılmalıdır” dedi.

    Türkiye İşçi Partisi Edirne örgütü, bugün Saraçlar caddesinde basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasını okuyan Deniz Özaslan, tutuklu bulunan Hatay Milletvekili Can Atalay’ın serbest kalması gerektiğini ifade etti.

    “KABUL EDİLEMEZ BİR SORUMSUZLUKTUR”

    Özaslan, şunları kaydetti:

    “Kararı uygulamakla yükümlü olan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi ise iki gündür dosyayı incelememiş ve hala bir karar vermemiş durumda. Üzerinde cüppe bulunan ve hakim koltuğunda oturan kişilerin Anayasa Mahkemesi kararını keyfi şekilde bekleterek uygulamaması kabul edilemez bir sorumsuzluktur. Anayasanın 153. maddesi uyarınca Anayasa Mahkemesi kararları yasama, yürütme ve yargı organlarını bağlar. Gelinen noktada hukuki bir tartışmanın kalmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır. Şimdi yapılması gereken tek şey tahliye kararının uygulanarak Milletvekilimiz Can Atalay’ın tahliye edilmesidir. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ni bir kez daha uyarma gereği duyuyoruz. Mahkemeler birer kamu kurumu olup işlerini ciddiyetle yapmakla yükümlüdürler. Sorumsuz ve keyfi davranışlarla Can Atalay hakkındaki tahliye kararı vermekten kaçınma haline derhal son verilmelidir. Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasının zorunlu olduğunu ve farklı yönde verilecek her türlü kararın suç teşkil edeceğini bir kez daha hatırlatıyoruz. Hatay halkının iradesi olan milletvekilimizin özgürlüğü bir dakika daha gasp edilmemeli ve Can Atalay derhal serbest bırakılmalıdır.”

  • EĞİTİM İŞ SENDİKASI SİNOP ŞUBE BAŞKANI: “HÜKÜMETİN VAATLERİNDEN BİR TANESİ DE 2’Lİ EĞİTİMİ TAMAMIYLA KALDIRMAKTI. BU SÖZ DE UNUTULDU”

    MUSTAFA USTA

    Eğitim İş Sendikası Sinop Şube Başkanı Celal Tuncay Şahbenderoğlu, “Özellikle bakanın son zamanlardaki talihsiz açıklamaları bir takım protokollerle cemaatlerin okullara eğitim yuvalarına sızmaya çalışması, öğretmen olmayan kişilerin okullara derslere girmeye çalışması ve milli eğitim bakanı bizim ülkemizin eğitimini, çocuklarımızı korumakla yükümlü olan en baştaki insan milli eğitim bakanının bunlarla iş birliği haline girmesi bizi çok büyük endişeye sevk etti” dedi.

    Eğitim İş Sendikası Sinop Şube Başkanı Celal Tuncay Şahbenderoğlu, Türkiye’de okullarda sabah ve akşam karanlık dilimde okula ulaşım sağlayan öğrencilere dikkat çekti. Şahbenderoğlu, “

    “ÇOCUKLAR UYKUSUNU TAM ALAMAMIŞKEN EĞİTİMİN ÇOK BİR ANLAMI YOK”

    Eğitim İş Sendikası Sinop Şube Başkanı Celal Tuncay Şahbenderoğlu, şöyle konuştu:

    “Bu konuda sadece biz değil velilerimiz ve öğrencilerimiz de bu konudan çok şikayetçiler. Biliyorsunuz ki, geçmişte yaz tatili uygulaması sadece yazın uygulanan bir uygulamaydı. Aslında Türkiye’nin gerçek saati İzmit’ten geçen ve bizim ulusal saat dilimimiz olandır ama geçmişte tasarruf amaçlı olarak yaz tatili uygulaması denilen bir şey başlatıldı. Daha sonra bu hükümet tarafından 2016 yılından bu yana bunun sürekli hale getirilmesi bugün büyük sıkıntılar meydana getiriyor çünkü yaz tatili uygulamasını, kışın uygulamaya koyduğunuz zaman bu çocuklar çok erken saatte, karanlıkta okullara doğru yola çıkması anlamına geliyor. Bu özellikle evi uzak olan öğrencilerimizin, ki bu bizim şehrimizde çok var, ilçelerden ve köylerden gelen öğrencilerimiz var. Bu öğrencilerimiz için büyük zorluk meydana geliyor. Beraberinde bir takım güvenlik sorunları da meydana getiriyor çünkü bu çocuklar bazen çok karanlık yollarda yürümek zorunda kalıyorlar. Çok erken saatte, günün karanlık saatinde ulaşımda yoğunluklar da meydana geliyor. Bu da bir takım trafik sorunlarına ve kazaları beraberinde getirebiliyor. Biz diyoruz ki; çocuklarımız gün ışığında eğitim görsün. Doğru olan bu çünkü çocuklar uykulu bir vaziyette, okula geç kalmış bir vaziyette, uykusunu tam alamamış bir vaziyetteyken eğitimin çok bir anlamı ve kıymeti yok. Bu havanda su dövmekten öteye gitmez. Biz istiyoruz ki, çocuklarımız bilinci ve istekli bir şekilde eğitim alsınlar. Bunu da sağlamanın en güzel yöntemi çocuklarımıza gün ışığında eğitim vermeyi sağlamaktır.

    “BU HÜKÜMETİN VAATLERİNDEN BİR TANESİ DE 2’Lİ EĞİTİMİ TAMAMIYLA KALDIRMAKTI”

    Bunun bir de şöyle bir boyutu daha var. Bazı okullarda sabahçı, öğlenci dediğimiz 2’li öğretim olayı var. Bu Türkiye genelinde de büyük sorun. Bu hükümetin vaatlerinden bir tanesi de 2’li eğitimi tamamıyla kaldırmaktı. Tüm gün eğitim şeklinde uygulama yapılacaktı ama bu söz de unutuldu, yapılmadı, uygulanmadı. Okul çıkış saatlerinin çok geç saate kalması, özellikle öğleden sonra eğitim gören çocuklar bu sefer yine akşam karanlığında dersten çıkması gibi bir durum söz konusu oluyor. Biz istiyoruz ki, bu yaz tatili uygulaması bir an önce kaldırılsın ve akşam oluşacak saatlerinin, planlanarak, ayarlanarak ve kış saatlerinde azaltılması gibi bir uygulama yapılmasını istiyoruz. Bu eğitimdeki somut olan karanlık, bir de eğitimde soyut olan bir karanlık var. Sendikamız bununla da mücadele ediyor.

    “BUNLARIN TERÖR ODAKLARIYLA BAĞLANTILARINI BİLİYORUZ”

    Özellikle bakanın son zamanlardaki talihsiz açıklamaları birtakım protokollerle cemaatlerin okullara eğitim yuvalarına sızmaya çalışması, öğretmen olmayan kişilerin okullara derslere girmeye çalışması ve Milli Eğitim Bakanı bizim ülkemizin eğitimini, çocuklarımızı korumakla yükümlü olan en baştaki insanın bunlarla işbirliği haline girmesi bizi çok büyük endişeye sevk etti. Biz bu konuda da mücadelemizi sürdüreceğiz. Biz bunlara kesinlikle karşıyız. Bunların iyi niyetli olmadığını düşünüyoruz, art niyetli yaklaşımları olduğunu da biliyoruz. Bunların terör odaklarıyla bağlantılarını biliyoruz. Geçmişte ülkemizde yaşanan birtakım sorunlar var, onları da biliyoruz. Teröristi dağda aramamak lazım, bazen terör odakları şehrin tam göbeğinde de olabiliyor. O yüzden başta velilerimizi uyarıyoruz, çocuklarımıza sahip çıkalım. Onlarla bu karanlık yapılarda birlikte mücadele edelim. Çocuklarımızı korumak, geleceğimizi korumak hepimizin boynunun borcu. En başta siz kendi çocuklarınıza sahip çıkın diyoruz. Biz öğretmenler olarak da bu mücadeleyi yürütüyoruz. Bu mücadelede de sizi yanımızda görmek istiyoruz. Bunun için de sizden bir isteğimiz oluyor, o isteğimizde şu; böyle durumlarda çocuğunuzun maruz kalmaması için okullara lütfen dilekçe verin. Çocuklarınızın bu tip protokollerde herhangi bir şekilde yer almaması adına bir takım dilekçeleri verin. Biz sendikamız Eğitim İş olarak sizin hukuki alanda arkanızda durmaya söz veriyoruz. Bu çalışmalara hep birlikte dur demeyi başarmak zorundayız çünkü ülkemiz, geleceğimiz, cumhuriyetimiz bu noktada gerçekten tehlike altında. Cumhuriyeti ve ülkemizi korumak hepimizin boynunun borcu.”

  • CHP LİDERİ ÖZEL, BUCA BELEDİYE BAŞKANI ERHAN KILIÇ’I ZİYARET ETTİ

    CHP LİDERİ ÖZEL, BUCA BELEDİYE BAŞKANI ERHAN KILIÇ’I ZİYARET ETTİ

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ı makamında ziyaret etti.

    CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İzmir’de Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay’ın anma töreninin ardından Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’ı makamında ziyaret etti. CHP Lideri Özel’e ziyaretinde, CHP Parti Sözcüsü Deniz Yücel, İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Milletvekili Ednan Arslan, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Konak Belediye Başkanı Abdül Batur ve CHP Manisa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Ferdi Zeybek eşlik etti.

    Ziyarette Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, CHP Lideri Özel’e göreve geldikleri günden itibaren geçen 5 yıllık süreçte hayata geçirdikleri projeleri ve ‘Yarının Buca’sı için hedeflerini anlattı. Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç’a geçmiş olsun dileklerini ileten Özel, Erhan Kılıç’ın 5 yılda yaptığı projeleri ilgiyle dinledi.

  • EFES SELÇUK TEK YUMRUK OLDU: “TEHDİT DEĞİL SÖZLEŞME İSTİYORUZ”

    EFES SELÇUK TEK YUMRUK OLDU: “TEHDİT DEĞİL SÖZLEŞME İSTİYORUZ”

    Efes Selçuk Belediyesi’nin Meryem Ana Evi’nden tahliye edilmesine ilişkin tepki çığ gibi büyüdü. Belediyenin işlettiği Meryem Ana otopark alanında konuşan Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, alanı dolduran Efes Selçukluları karşısında görünce gurur duyduğunu belirterek “Yapılmak istenen bu kötülük bizi birbirimize kenetledi ve ne kadar büyük bir aile olduğumuzu bir kez daha gördük” dedi. Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel de “Biz bu işleri siyasete malzeme ettirmek istemiyoruz. Her seçim öncesinde aba altından sopa gösterir gibi ‘Eğer ki biz gelmezsek Meryem Ana’yı alırız ve hiçbir para alamazsınız, maaşınızdan ederiz’ deyip de benim emekçimin, benim Efes Selçuk halkımın üzerinden siyasi tehdidin artık çekilmesini istiyoruz” diye konuştu.

    GENİŞ KAMUOYU DESTEĞİ

    “Meryem Ana Evi Efes Selçuk halkınındır” direnişine ilçedeki oda başkanları, dernekler, muhtarlar, Tüm Yerel- Sen ve Tüm Bel-Sen, diğer sendika yetkilileri ve sivil toplum örgütlerinin temsilcileri başta olmak üzere siyasi parti temsilcileri ve ilçe halkından da büyük destek geldi. Ayrıca CHP Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Koza Yardımcı, CHP önceki dönem milletvekilleri Zeynep Altıok, Musa Çam, Tacettin Bayır da destek vererek Meryem Ana Evi otopark gelirlerinin Efes Selçuk halkından alınmasına ilişkin tepkilerini dile getirdi.

    “ŞİMDİYE KADAR NEREDEYDİNİZ”

    Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, konuşmasında haksız suçlamalara da cevap verdi. Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel; “11 Ağustos 2023 tarihinde Efes Selçuk Belediyesi Tarım Bakanlığı’na, Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne yazı yazdık. Tahsis süremizin sonu geliyor, lütfen uzatalım dedik. Ağustos’tan bu güne kadar bir cevap yok. Ondan daha öncesinde yazdığımız hiçbir yazıya zaten cevap yoktu. 11 Ağustos’tan, dün benim emekçi kardeşlerim ‘Burası bizimdir’  diyene kadar neredeydiniz açıklayınız. Eğer emekçi kardeşlerimiz, sessiz kalsaydı bu kılıfı yine bulup minareyi çalacak mıydınız” dedi.

    “SOSYAL MEDYADAN KAMU KURUMUNA TEBLİGAT MI YAPILIR”

    Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel da konuşmasında, “Çok enteresan bir şekilde bizim emekçi kardeşlerimiz bu açıklamayı dün yapıp ‘Efes bizimdir’ dedikten sonra apar topar Bölge Müdürlüğü bir yazı kaleme alıp; bu yazıyı her nasılsa bir kamu kurumu, kamu kurumuna cevap verir, öyle değil mi? Onu yapmayıp da kalkıp siyasi malzeme yaratabilmek ve yerel seçimlerde herhangi bir sıkıntı çıkmasın diye siyaset yapan bir milletvekiline bu evrakı gönderip sosyal medyadan kamu kurumuna tebligat yapıyor. Daha bize gelen bir şey yok. Neyin kılıfını oluşturmaktır? Biri cevap versin. Bir kamu kurumu, bir siyasi partinin temsilcisine resmi bir evrakı gönderip nasıl bunu sosyal medyadan diğer kamu kurumuna tebliğ eder, açıklayınız” dedi.

    Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, “Bizim talebimiz açık, bizim talebimiz net. Biz bu işleri siyasete malzeme ettirmek istemiyoruz. Her seçim öncesinde aba altından sopa gösterir gibi eğer ki biz gelmezsek Meryem Ana’yı alırız ve hiçbir para alamazsınız, maaşınızdan ederiz deyip de benim emekçimin, benim Efes Selçuk halkımın üzerinden siyasi tehdidin çekilmesini istiyoruz” diye konuştu.

    Efes Selçuk halkının artık huzur istediğini belirten Başkan Filiz Ceritoğlu Sengel, “20 yıllık sözleşmeyi getirin, ıslak imzalı halde görelim.  Biz kavga etmiyoruz ve didişmiyoruz. Efes Selçuk halkının kamusal ihtiyaçları için harcanan Meryem Ana Evi’nin işletmesinin makul ve sürdürülebilir şartlarda tam 20 yıllık bir sözleşmeyle Efes Selçuk Belediyesi’ne devredilmesi talep ediyoruz” diye konuştu.

  • YERLİ VE MİLLİ PARTİ GENEL BAŞKANI MUTLU: “ASGARİ ÜCRET İÇİN TOPLANAN KURUL MAALESEF ORAYI KISIR TOPLANTISINA ÇEVİRMİŞ VE MİLLETİN TOKADINI YEMEK İÇİN ÖZELLİKLE BEKLİYORLAR”

    Yerli ve Milli Parti Genel Başkanı Teoman Mutlu, “Asgari ücret için toplanan kurul maalesef orayı kısır toplantısına çevirmiş ve milletin tokadını yemek için özellikle bekliyorlar. Burada asgari ücretin, normal şartlar altında yoksulluk sınırının üstünde belirlenmesi gerekiyorken, her gün toplanıp sohbet edip kalkıyorlar. Açıklama yapmıyorlar” dedi.

    Yerli ve Milli Parti Genel Başkanı Teoman Mutlu, partinin İzmir İl Başkanlığı’nın açılışına katıldı. Mutlu, burada yaptığı açıklamada, şunları söyledi:

    “Asgari ücret için toplanan kurul maalesef orayı kısır toplantısına çevirmiş ve milletin tokadını yemek için özellikle bekliyorlar. Burada asgari ücretin, normal şartlar altında yoksulluk sınırının üstünde belirlenmesi gerekiyorken, her gün toplanıp sohbet edip kalkıyorlar. Açıklama yapmıyorlar. Sayın Bakanımız dönüp, halkımızı yanıltıcı söylemlerle doğruyu yansıtmamaktadır. Bu asgari ücretin yılda dört kez güncellenmesi gerektiğini, kendisi bilmesine rağmen; kanunen yılda bir kez olması gerektiğini iddia ediyor. İnsanları kandırarak bir yıl bulmaya çalışıyor. Milyonlarca insan bu kararı beklerken, zamlar üst üste geliyor. Yapacakları üç kuruşluk zammı da şu an hali hazırda açıklamadan eritmiş bulunuyorlar. Bu numaraları yemeyiz. Asgari ücret, enflasyonist yapıda yılda en az 4 kez belirlenmeli ve yoksulluk sınırının üstünde olması lazım.

    Çalışan emekliye ikramiye sözlerini tutmadılar. Takipçisi oluyoruz. Çünkü emekli vatandaşlarımızın yüzde 66’sı hala çalışıyor.

    Meclis’te bütçeler konuşuluyor. Bu hafta talihsiz bir olay yaşandı. Milli Eğitim Bakanı’nın söylediği cümle… Hükümetimiz hiç mi geçmişten ders almıyor. Aynı hayatı görmezden gelerek yeniden cemaatler veya bu işi farklı noktaya taşıyan tarikatlarla protokol imzaladık cümlesini söylüyor. Millî Eğitim Bakanlığı’nın derdi bunlar olmamalı. Cumhurbaşkanımıza seslenmek istiyorum: Milli Eğitim Bakanı’nın görevden alın.

    TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın, halkın oyları ile seçilen bir milletvekilinin, Anayasa Mahkemesi’nin ikinci bir karar vermesine rağmen, cezaevinde kalması kabul edilebilir değil. Acilen Anayasa Mahkemesi’nin kararının uygulanmasını talep ediyorum. Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararın, sorgulamadan uygulanması zorunluluktur.

    Yerli ve Milli Parti, gümbür gümbür geliyor. Teşkilatlanmaları son hızıyla devam ediyor. Sadece 70-80 günde, 36. il merkezimizi açtık. Dalga dalga büyüyoruz. Dağılmış, yok olmuş ve kendini imha etmiş muhalefetin karşısında Yerli ve Milli Parti’nin gücü çok yüksek olacak. Hedefimiz, dağılan muhalefetin yerine geçip, Türkiye’yi yönetmek istiyoruz.”

  • 3. ANTALYA ULTRA MARATONLA KONYAALTI’NI KEŞFETTİLER

    3. ANTALYA ULTRA MARATONLA KONYAALTI’NI KEŞFETTİLER

    Konyaaltı Belediyesi 3. Antalya Ultra Maraton heyecanı başladı. Maratonun ilk gününde 31-57 ve 85 kilometrelik parkurlarda koşan sporcular, Konyaaltı’nın doğal güzelliklerini koşarak keşfetme fırsatı yakaladı.

    Konyaaltı Belediyesi’nin bu yıl üçüncüsünü düzenlediği Antalya Ultra Maraton’da ilk gün parkurları tamamlandı. Maratonun ilk günü, sporcuların 31, 57 ve 85 kilometrelik parkurları koşarak bitiş çizgisine gelmeleriyle sona erdi. 23 Aralık Cumartesi sabahı saat 04.30’da 57 ve 85 kilometrelik parkurların startı verilirken, saat 08.00’de ise 31 kilometrelik parkurun startı verildi. Yoğun bir katılım ile başlayan uzun etaplar, Konyaaltı Sahili’nden başlayıp, sırasıyla Geyikbayırı ve Saklıkent şeklinde sona erdi. 85 kilometrelik parkur ise yine Geyikbayırı’nda tamamlandı. 39 ülkeden 1720 sporcu Konyaaltı’nın doğal güzelliklerini koşarak keşfetti. Akdeniz’in mavisiyle başlayan maraton, Torosların karlı dağlarında sona erdi.

    MARATONA KATILIM HER GEÇEN YIL ARTIYOR

    ‘‘Maviden Beyaza’’ sloganıyla düzenlenen maratonun 85 kilometrelik etabında, geçen yılı da birinci olarak tamamlayan Sergey Sokolov 8:52:41’lik derecesiyle yine birinci olarak tamamladı. Maratonun ikinci uzun parkuru olan 57 kilometrelik yarışın galibi 6:24:48’lik derecesiyle Denis Torshin olurken, 31 kilometrelik parkurda da Artem Popov 2:19:52’lik derecesiyle rakiplerine üstünlük sağlayarak birinciliğin sahibi oldu.

    Birbirinden zorlu üç parkuru tamamlayarak bitiş çizgisine ulaşan sporcuları tebrik eden Konyaaltı Belediye Başkanı Semih Esen, bu yıl üçüncüsünü düzenledikleri maratona dünyanın birçok ülkesinden yoğun katılım sağlanmasından memnun olduklarını ifade etti.

    “SAYILI MARATONLAR ARASINDA YER ALACAĞIZ”

    Sadece Türkiye’de değil, uluslararası arenada da sayılı maratonlar arasında yer almak için her yıl daha çok gayret ettiklerinin altını çizen Başkan Esen, ‘‘Bu tip organizasyonlar düzenleyerek ve destek olarak kentimizin spor turizmine de katkı sağlıyoruz’’ dedi.

    İlk gün kıyasıya mücadelelere sahne olan Konyaaltı Belediyesi 3. Antalya Ultra Maraton, 24 Aralık Pazar günü 5 ve 12K koşuları ve Pati Run parkurları sonrasında ödül töreni ile sona erecek.

     

     

     

  • ANTALYA BÜYÜKŞEHİR’İN 2.ETAP KONYAALTI SAHİL PROJESİ’NDE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR

    ANTALYA BÜYÜKŞEHİR’İN 2.ETAP KONYAALTI SAHİL PROJESİ’NDE ÇALIŞMALAR SÜRÜYOR

    Antalya Büyükşehir Belediyesi Boğaçayı Köprüsü ile Liman arasında kalan 1 km uzunluğundaki alanı yeni bir yaşam alanına çevirmek için  çalışmalarını hummalı bir şekilde sürdürüyor. 200 milyon liralık bedelle hayata geçirilen proje, 23 bin metrekaresi yeşil alan olmak üzere yaklaşık 74 bin metrekarelik alandan oluşuyor. 2. Etap Konyaaltı Sahil Projesi kapsamında devam eden çalışmaların kısa sürede tamamlanarak, yaz aylarında halkın kullanımına sunulması hedefleniyor. 

    Konyaaltı Sahili Çevre Düzenleme Projesi kapsamında Antalya Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen çalışmalar son hızıyla sürüyor. Boğaçayı ile Liman arasını kapsayan alanda onlarca kamyon ve iş makinesi çalışıyor. 

    23 BİN METREKARE YEŞİL ALAN 

    Çalışmalar hakkında bilgi veren Antalya Büyükşehir Belediyesi Fen İşler Daire Başkanı Serkan Temuçin, Boğaçayı ile Liman arasında kalan yaklaşık 1 km uzunluğundaki bir alanda Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin kendi öz kaynaklarıyla 2. Etap Konyaaltı Sahil Projesi’ni hayata geçirdiklerini söyledi. Çalışmaların hızla sürdüğünü söyleyen Temuçin, “Burada çevre düzenlenme projesi yapıyoruz. Projemiz 74 bin metrekarelik bir alandan oluşuyor ve 23 bin metrekarelik yeşil alan var. Ayrıca projemizin içerisinde koşu yolu, bisiklet yolu gibi alanlar da var. Park alanları, seyir terasları var. KDV dahil 200 milyon liralık bir proje bedeliyle yapıyoruz” dedi.

    BELEDİYE’NİN ÖZKAYNAKLARIYLA YAPILIYOR

    Yolun hem kuzeyinde hem güneyinde düzenleme yaptıklarını söyleyen Temuçin, şu bilgileri verdi:

    “Yolun güney tarafında karoyla bir çevre düzenlemesi projesi yaparken kuzey tarafında da eski beton taşları sökerek yerine doğal taş kaplaması yapıyoruz. Projemiz tamamlandığı zaman Antalya’nın en güzel sahillerinden biri olan Konyaaltı sahilimizde güzel bir projeyi tamamlamış olacağız. Boğaçayı ile Liman arasında kalan alan iki sefer ihaleye çıktı yap-işlet-devret modeli ile başkanımız belediyenin öz kaynaklarıyla yapılması talimatı verdi. Vatandaşlarımızın keyifle denize girebileceği keyifli bir alan yaratma gayretindeyiz. Mart ayı içerisinde projeyi tamamlayarak açmayı düşünüyoruz.” 

    OTOPARK VE BÜFELER OLACAK

    Proje içerisinde 370 araç kapasitesine sahip cep otoparklar ayrıca otobüsler için ayrı bir otopark alanı olacak. Kıyı kanununa uygun olarak 150 metre arayla 5 adet büfe ve şezlong yeri, 1000 metre koşu, 1000 metre bisiklet yolu da olacak.