LİBYA’DA ÇALIŞTIĞI ŞİRKETTEN PARASINI ALAMADIĞINI BELİRTEN VATANDAŞ: “TÜRKİYE İLE LİBYA HÜKÜMETİ ARASINDA BU KONUNUN ÇÖZÜLMESİ GEREKİYOR”

MUSTAFA USTA

Sinop’ta yaşayan Rahim Kısa, 2010 yılında çalışmak için gittiği Libya’dan iç savaş nedeniyle geri dönmek zorunda kaldığını, çalıştığı şirketten parasını alamadığı için mağdur olduğunu söyledi. Kısa, kendisiyle aynı durumda olan bin 800 kişinin olduğunu belirterek “Türkiye hükümeti ile Libya hükümeti arasında bu konunun çözülmesi gerekiyor. Benim devletten beklentim bizim bu konuyla ilgili alacağımızı tahsil etmek. Çoluğumuz, çocuğumuz perişan” dedi.

Sinop’ta yaşayan Rahim Kısa, 2010 yılında çalışmak için gittiği Libya’da iç savaş nedeniyle dönmek zorunda kalan kendisinin de aralarında bulunduğu bin 800 işçinin şirketten parasını alamadığı için mağdur olduğunu belirtti. Kısa, şunları söyledi:

 “MAĞDUR DURUMDAYIZ”

“2010 yılında Libya’ya gittim. 2010 ve 2011 yılında iç savaştan dolayı Türkiye’nin imkanlarıyla Orhan Gazi gemisiyle Türkiye’ye gelmek zorunda kaldım. Tüm resmi evrak ve haklarımız Libya’da kaldı. Şahsi olarak 7 bin dolar alacağım var. Biz Türkiye’de bu konuyla ilgili bin 800 vatandaşız. CİMER’e çok yazdık. Geldiğimizden bu yana mail atıyoruz. Tüm bakanlara, İçişleri Bakanlığı, Dış İşleri Bakanlığı, Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na, Adalet Bakanlığı’na, hepsine mail attık. Hiçbir olumlu çözüm alamadık ancak hükümet kurulmadı, hükümet yok. Yetkili muhatap bulamadığımızdan dolayı ‘bu konuyla ilgili hiçbir işlem yapılamamaktadır’ deniyor. Şu anda da İŞKUR üzerinden bizlere sözleşme zaman aşımı olduğundan dolayı hiçbir işlem yapılmıyor. Sadece hukuki yoldan deniyor. Hukuki yoldan da başvuru yapmamız için hiçbir resmi kayıtlı evrak bizde yok. Mahkemeye de başvursak bile Türkiye’den dolayı hiçbir çözüm çıkartamayacağız. Bizim olayımız Libya’da olduğundan dolayı bu konuyla ilgili Türkiye hükümeti ile Libya hükümeti arasında bu konunun çözülmesi gerekiyor. Benim devletten beklentim bizim bu konuyla ilgili alacağımızı tahsil etmek. Hala kiradayız. Çoluğumuz, çocuğumuz perişan. Mağdur durumdayız. Ev dahi alamadık. Zaten ortalık belli, ekonomik şartlardan dolayı geçim şartı zorlaştı. Evimiz kira. Ben bu parayı artık tahsis edip kendime ev almak istiyorum.”