İMAMOĞLU, KORKMAZGİL’İN ADINI TAŞIYAN KÜTÜPHANEYİ AÇTI: “ELİMİZDE SAPASAĞLAM BİR İSTANBUL SÜRECİ VAR. GURURLA ANLATABİLİRSİNİZ”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) kente kazandırdığı yeni nesil kütüphanelerin 20’ncisi İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu tarafından Eyüpsultan’da hizmete açıldı. İmamoğlu, “Projelerimizi, bugünün İstanbul muhalefeti, yarının Türkiye'deki muhalefeti olacak olan iktidarın anlayışına karşı hizmetlerimizi, yaptıklarımızı, vatandaşa bakışımızı anlatalım. Elimizde sapasağlam bir İstanbul süreci var. Gururla anlatabilirsiniz. Paranızın en ahlaklı şekilde nasıl kullanıldığını anlatabilirsiniz. Projelerimizi anlatabilirsiniz. Kentsel dönüşümden yeşil alana, kültür alanlarından, sosyal yardımına varıncaya kadar İstanbul örneğini gururla anlatabilirsiniz” dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “150 Günde 150 Proje” kapsamında şair Hasan Hüseyin Korkmazgil’in adını taşıyan kütüphanenin açılışına katıldı. Eyüpsultan ilçesi Akşemsettin Mahallesi’nde yapılan açılış, mahalle halkının ilgisiyle gerçekleşti. Törende konuşan İmamoğlu, şunları söyledi:
"ÇÖZÜM BULDUĞUMUZ, CEVAP BULDUĞUMUZ BİR ANLAYIŞLA YEREL YÖNETİM ORTAYA KOYUYORUZ: Hizmeti ortaya koyarken eşitlikçi bir kavramla meseleleri ele alıyoruz. İstanbulluların erişemediği ne varsa erişimini sağlayan projeleri hayata geçiriyoruz. Hangi noktada, hangi eksik var ise onu tamamlama noktasında çok özgün bir yolculuk ortaya koyuyoruz. Belki de uzun yıllardır yerel yönetim noktasında var olan bir kısım eksiklikleri, İstanbul odağında ortaya koyduğumuz yenilikçi anlayışla değiştirmenin ve dönüştürmenin gururunu yaşıyoruz. Bu bütün Türkiye'ye yansıyacak. İçinde kapsayıcılık, şeffaflık, eşitlik ve hesap verebilirlik var. Çünkü vatandaşımızın isteklerine, onların bütçesiyle en doğru biçimde israfı engelleyerek fayda, verimlilik, sürdürülebilirlik gibi kavramlar üzerinden cevap verebiliriz. Bir aklı değil, ortak aklı ortaya koyarak en doğru kararı alabiliriz. Bunlara çözüm bulduğumuz, cevap bulduğumuz bir anlayışla yerel yönetim ortaya koyuyoruz.
UZUN VADEDE GÖRDÜK Kİ ASLINDA KAYBEDEN ŞEHİRLERİMİZ: Birileri süslü kelimelerle yerel yönetim anlayışını popülist kavramlarla tanımlayabilirler. Adına 'Gönül Belediyeciliği’ vesaire diyebilirler. Ancak uzun vadede gördük ki aslında kaybeden şehirlerimiz. İnsanlarımızı, uçurumlara dönüşen yaşam koşulları, insanları duvarlarla birbirinden ayıran, birbirinden koparan yaşam biçimi, insanlarımızın bu şekilde bir yaşamın içerisinde aynı anda siyasal olarak da kutuplaşmış bir sosyolojiye erişmesi... Biz tüm bunların ortadan kalktığı, gerçekten çağdaş, gerçekten 21’inci yüzyıla yakışan tabii ki geçmiş değerleriyle bütünleşen ama geleceğe de en vizyoner bir biçimde bakan bir kent yaşamını, bir ortamı, insanlarımıza sunuyoruz. Bu aslında sosyal demokrat belediyeciliğin yerel yönetim anlayışının, yeni nesil bir anlayışla, yeni nesil bir belediyeciliğin en iyi örnekleri harekete geçirme cesaretini ortaya koymak. Asla oy kaygısıyla değil. Kim bana oy vermiş, vermemiş ayrımına asla müsaade etmeden, her vatandaşa eşit gözle bakabilen bir hizmet anlayışı. Bu hizmetlerimiz 39 ilçemizin tamamına çok özel, çok özgün, çok değerli bir biçimde yansıyacak.
ELİMİZDE SAPASAĞLAM İSTANBUL SÜRECİ VAR: '150 Günde 150 Proje' maratonunu, eşitlikçi anlayışı daha çok göz önüne sermek ve insanlarımıza bunu daha iyi bir şekilde anlatabilmenin kampanyasıdır. Birileri çıkıp bizi kötüleyebilir. Sürece dönük anlayışı sadece kötüleme, karalama, leke atma, kirletme üzerine bir bakışı olan, bugünün İstanbul'daki muhalefeti, yarının Türkiye'deki muhalefeti olacak olan iktidarın anlayışına karşı biz projelerimizi, hizmetlerimizi, yaptıklarımızı, vatandaşa bakışımızı anlatalım. Elimizde sapasağlam bir İstanbul süreci var. Gururla anlatabilirsiniz. Paranızın en ahlaklı şekilde nasıl kullanıldığını anlatabilirsiniz. Projelerimizi anlatabilirsiniz. Kentsel dönüşümden yeşil alana, kültür alanlarından, sosyal yardımına varıncaya kadar İstanbul örneğini gururla anlatabilirsiniz. Önümüzdeki 1,5 yıl boyunca daha nice '150 Proje' kesitlerini İstanbullularla paylaşmaya devam edeceğiz.
ALLAH BENİ BU ŞEHRİN ÇOCUKLARINA MAHCUP ETMESİN: Hasan Hüseyin Korkmazgil ismi burada yaşayacak. Hurafeyle, himmetle beslenen değil, kendi aklıyla üreten ve geleceğe cesaretle bakan bir nesli, öz güveni yüksek bir nesli var etmek için tüm olanakları kullanacağız. Türkiye dünyanın belki de en genç nüfuslarından birisine sahip. Fakat o genç nüfus verimli bir biçimde yetiştirilirse anlamlı. Aksi takdirde anlamlı bir sonuca erişmesi mümkün değil. Hayat boyu çok beslendiğim bilgiden, kitaptan, kütüphanelerden, bu şehirdeki bütün çocukların aynı oranda, hatta beni geçen oranda faydalanacağı imkanları bu şehirde var etmek içi yola çıktık. Bu şehrin çocuklarını eşitleyeceğiz demiştim. Bağcılar'dan Bakırköy'e, Tuzla'dan Beylikdüzü'ne, Silivri’den Şile'ye, Bakırköy ve Kadıköy'e kadar her çocuğumuzu eşitleyeceğiz. Çocuklar hızlı büyüyorlar. Bizim onların hızına yetişmemiz lazım. Allah beni bu şehrin çocuklarına mahcup etmesin.”
KOLEKSİYONUN TAMAMI ÇAĞDAŞ LİTERATÜRE UYGUN YENİ ESERLER
Kütüphanede ismi yaşatılan Hasan Hüseyin Korkmazgil’in yaşamı boyunca ötekileştirilmişlerin, garibanların hikayesini anlatmaya çalıştığını söyleyen İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, kütüphaneyle ilgili “Bin metrekarelik bir alandayız. Toplam dört katta hizmet verecek. 150 kişilik kapasitemiz var. 12 bin kitaplık koleksiyona sahibiz. Dermenin tamamı yeni oluşturulmuş, çağdaş literatüre uygun eserler” bilgisini verdi.