EKREM İMAMOĞLU, İBB’NİN ÇİFTÇİLERE VERECEĞİ BUĞDAY TOHUMU VE MAZOT DESTEĞİNİ AÇIKLADI: “ÜRETİCİMİZİN YANINDAYIZ”

EKREM İMAMOĞLU, İBB’NİN ÇİFTÇİLERE VERECEĞİ BUĞDAY TOHUMU VE MAZOT DESTEĞİNİ AÇIKLADI: “ÜRETİCİMİZİN YANINDAYIZ”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediyenin İstanbullu çiftçilere sağlayacağı ‘Ekmeklik Buğday Tohumu ve Mazot Desteği’ni, ‘150 Günde 150 Proje’ maratonu kapsamında başlattı. Ekrem İmamoğlu, “Bugün burada, bin 545 ton yüksek verimli ...

Haber: ÇAĞATAN AKYOL - Kamera: SADIK KARAKULOĞLU

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, belediyenin İstanbullu çiftçilere sağlayacağı ‘Ekmeklik Buğday Tohumu ve Mazot Desteği’ni, ‘150 Günde 150 Proje’ maratonu kapsamında başlattı. Ekrem İmamoğlu, “Bugün burada, bin 545 ton yüksek verimli yerli hibe ekmeklik buğday tohumu dağıtımına sizinle birlikte başlıyor olacağız. Dağıtılacak tohumlar, tam 62 bin dekara dikilecek. Bunun da Büyükşehir Belediyemize maliyeti, yaklaşık 25 milyon lira düzeyinde. 4 milyon liralık bir destekle 160 bin 700 litre mazot desteğini de vatandaşlarımızla buluşturacağız. Üreticimizin yanındayız” dedi.  

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Grup Başkanvekili Engin Altay, Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, sabah saatlerinde Arnavutköy’de başlattıkları İstanbul turuna Silivri’de devam etti. İlk olarak Silivri Seymen Çöp Gazı Enerji Üretim Tesisi’nde incelemelerde bulunan Kılıçdaroğlu ve beraberindeki heyet, daha sonra İBB tarafından tepeden tırnağa yenilenen Seymen Köyü Meydanı’nda köy sakinleriyle bir araya geldi.

Kılıçdaroğlu, İmamoğlu ve beraberlerindeki heyetin Silivri’deki son durağı, Değirmenköy Meydanı oldu. Programda konuşan İmamoğlu, şunları söyledi:

“ORTALAMA ÇİFTÇİ YAŞI 58 OLDU: Türkiye, son yıllarda ısrarla uygulanan yanlış politikalarla maalesef dışarıya bağımlı hale geldi. Son birkaç yılda hızla artan girdi fiyatları ise bu işin son dönemde ne yazık ki tuzu biberi oldu ve bizi çok ama çok negatifi etkiliyor… Nüfusumuz hızla artarken çiftçi sayımız ve işlenen tarım alanı miktarımız gittikçe daha da azalıyor. Ortalama çiftçi yaşı 58 olmuş. Yani çiftçilikle uğraşan vatandaşlarımızın yaş ortalaması yukarıya doğru tırmanmış. Köyler boşalmış, kentler yaşanamaz hale gelmiş. Diğer taraftan, kentlerde gıda fiyatları adeta füze gibi yükselmiş, vatandaşımız en temel gıda maddelerine bile ulaşmakta çok ama çok güçlük çekiyor.

DOĞRU POLİTİKALARLA BU GİDİŞİN DÜZELTİLMESİ MÜMKÜN: Memleket nasıl yanlış politikalarla bu hale getirildiyse doğru politikalarla da bu gidişin düzeltilmesi mümkün. İBB olarak, göreve geldiğimiz günden bu yana, tarım ve kırsal alan çalışmalarına çok büyük önem verdik. İstedik ki çiftçimiz, bu düzenin altında kalıp ezilmesin. Tarlalarımız yeşil kalsın ve betonlaşmasın. İstanbullu hemşerilerimiz, kendilerini bu anlamda, kırsalda yalnız hissetmesin. Bu kapsamda, bugün sizlerle İstanbul Büyükşehir Belediyemizin iki önemli tarımsal destek uygulamasını başlatmak üzere bir araya gelmiş durumdayız. Buraya gelmeden önce Genel Başkan’ımızla birlikte ayçiçeği tarlasına uğradık ve biçerdöverle sizler adına hasat yaptık. Gururla söylemek istiyorum ki İstanbul sınırları içerisinde kafasını kaldıran her iki günebakandan birisinin tohumunu İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak vermekten gurur duyuyoruz. Dağıttığımız 2 bin 540 torba ayçiçeği tohumu, tam 69 bin dekar alana ekildi. Bu desteğin belediyemize finansman maliyeti 6 milyon lira oldu.

DAĞITILACAK BUĞDAY TOHUMLARININ İBB’YE MALİYETİ 25 MİLYON TL: Türkiye, son yıllarda buğdayı da ithal etmeye başladı. Yılda 17-18 milyon ton üretiyoruz. Buna karşılık 10 milyon ton da buğdayı ithal ediyoruz. Peki sorunun temelinde ne var? Girdi fiyatları çok yüksek. Buna karşılık üretilen ürün de ederini bulamıyor. Ayrıca ülkemizde, dünyanın yaşadığının çok üzerinde de bir gıda enflasyonu yaşanıyor. Tüketici, ekmek fiyatına yetişmekte bile zorlanıyor. İşte bu koşullar altında Büyükşehir Belediyemiz, her boyutunu düşünerek bir buğday ve ekmek politikasını tarladaki üretiminden, tohumdan başlayarak fırındaki ekmeğine kadar süren bir uygulamayı hayata geçirdi. Öncelikle arkadaşlarımız, bölgeye adaptasyonu ve verimi yüksek çeşitlere yönelik deneme ekimleri yaptı. 6-7 çeşit ekim yapıldı. Ve en maksimum hangisinin verimli ve kaliteli olduğuna bakıldı. Bugün burada, bin 545 ton yüksek verimli yerli hibe ekmeklik buğday tohumu dağıtımına sizinle birlikte başlıyor olacağız. Dağıtılacak tohumlar, tam 62 bin dekara dikilecek. Bunun da Büyükşehir Belediyemize maliyeti, yaklaşık 25 milyon lira düzeyinde. Küçük ve orta ölçekli çiftçilerimizin buğdaylarını önümüzdeki sene Büyükşehir Belediyesi olarak satın almaya da devam edeceğiz.

SATIN ALMALARLA ÜRETİCİYE 52 MİLYON LİRA ÖDEME YAPTIK: Halk Ekmek olarak, belediyecilik tarihinde ilk olan uygulamayla doğrudan üreticiden 7 bin 219 ton buğday satın aldık. Piyasa fiyatının üzerinde verdiğimiz fiyatla da hem üreticimizin nakit ihtiyacını karşılamış olduk hem de piyasaya düzen getirdik. Böylece kimse, çiftçinin alın terini istismar etmeye de kalkışamadı. Bu satın almalar karşısında belediyemiz olarak, üreticiye yaklaşık 52 milyon lira ödeme yaptık. Alın terinin karşılığıdır. Üreten ve bizimle bu yolculuğa çıkıp bize güvenen çiftçilerimize de yürekten teşekkür ediyorum.”

Tarımı destekleme kapsamında 100 bin tonluk depo yapımına başlayacaklarının müjdesini veren İmamoğlu, sözlerini söyle sürdürdü:

“Depo yapımının belediyemize yaklaşık 215 milyon lira bir maliyeti olacak. Normal halk ekmeği yıl sonuna kadar 3 TL’den satmaya devam edeceğiz. Fiyatların yükseldiği ortamda vatandaşlarımızın yanında durmaya devam edeceğiz.

4 MİLYON TL’LİK DESTEKLE 160 BİN 700 LİTRE MAZOTU VATANDAŞLARIMIZLA BULUŞTURACAĞIZ: Bugün ilk defa, belki de bir kurumun tankerleriyle beraber çiftçinin yanına gidip… Yani traktör buradan kalkacak, yardım almak için kilometrelerce gidecek, tekrar dönecek. Harcadığı mazotu var vesaire. Biz, onu bile düşünerek tankerlerimizle buraya geldik. Mazotu bizzat buradan, tankerlerden çiftçimizin traktörünün deposuna ilk defa Genel Başkan’ımızla beraber akıtmanın da onurunu ve gururunu yaşayacağız. 4 milyon liralık bir destekle 160 bin 700 litre mazot desteğini de vatandaşlarımızla buluşturacağız. Üreticimizin yanındayız. Kesinlikle çiftçinin üretmesi, her türlü morali verme konusunda da kararlıyız. Beton ekonomisi ülkemizde çok büyüdü. Ama karşısında üretim ekonomisi olmadığı zaman nasıl bir tehdit altında olduğumuzu da hepimiz hissettik. Dolayısıyla biz, üretim ekonomisini savunmaya son süratle devam ediyor olacağız.

TARIM DESTEKLERİNİN İBB’YE MALİYETİ 2,3 MİLYAR LİRA: Bir çırpıda sayıverdiğimiz bu tarım desteklerinin Büyükşehir Belediyemize maliyeti yaklaşık 2,3 milyar lira. Dağıttığımız 2 bin 500 ton yem desteği, 18 milyon litre sütü üreticiden alıp vatandaşımıza dağıtmamız, toplam sayısı 25 milyona ulaşan yazlık ve kışlık sebze fidemizi her yıl dağıttığımız gibi, artık kendi seralarımızda üretime başlamamız, ziraat odalarına ve kooperatiflere verdiğimiz makine ve ekipman desteği de bu rakama dahil değil değerli Genel Başkan’ım. Peki biz İstanbul gibi son derece kısıtlı tarım alanlarında, bu gördüğünüz az kırsalında tarıma bu kadar destek olurken merkezi idarenin, yani hükümetin 2022 yılında tüm Türkiye'de tarımı desteklediği rakamı, arkadaşlara dedim ki ‘Benimle paylaşın’; 29 milyar lira. Yani bizim sadece İstanbul'da vatandaşımıza yaptığımız destek bile bunun yüzde 10’u kadarını, hatta daha fazlasını yakalıyor. Biz, İstanbul'da bunu yapmışız. O zaman kesinlikle sormamız gerekir: Hükümet, bu ülkenin tarımını bu kadar az ve yetersiz desteklemeyi nasıl başarıyor? Büyükşehir Belediyesi, İstanbul tarımını bu bütçesiyle nasıl bu kadar yüksek oranda destekleyebiliyor? Bizim cevabımız buna net: Yandaşlara kaynak akıtan ya da anlamsız işlere ülkemizi sokup anlamsız bir biçimde borçlandıran, üretimi değil beton ekonomisi üzerine kurulu bir ülke var ederseniz, bu anlamda üreticiyi ne yazık ki zor duruma düşürür ve bu anlamda çiftçiyi destekleyemezsiniz.

HALKIMIZIN MEMNUN OLDUĞUNU GÖRÜYORUZ: Önceki İBB yönetiminin, tarıma destekle ilgili tek bir gündem maddesi yoktu. Biz, bunu başlattık. Yapılanlardan halkımızın memnun olduğunu görüyoruz. Sokakta vatandaşlarımızı, hemşerilerimizi dinliyoruz. Kesinlikle buna ilgilerini ve desteklerini en üst seviyede yaşıyorum. Bu tablodan çiftçimiz mutlu, kırsalımızdaki insanımız mutlu. Ama bu kaynağımızı bu şekilde harcamamızın kendine dönüşünün farkında olduğu için de 16 milyon İstanbullu mutlu. O bakımdan ben, doğru yolda olduğumuzu görüyorum. Tabii ki bundan rahatsız olanlar olacak. Bizi engellemeye çalışanlar olacak. Ama biz, bildiğimiz yolda, bu doğru yolda devam edeceğiz. Bu yolun sonunda, yalnızca 16 milyon İstanbullunun değil, tüm Türkiye'nin refahının olduğunun farkındayız. İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de ve bütün belediyelerimizde bu tarz tarım desteklerinin olduğunu gördükçe göğsümüz kabarıyor. Ve bir arada çok güzel işler yapıyoruz. Bunu, geçen yıl ilkini yaptığımız İstanbul'daki tarım fuarında ispat etmiştik. İkincisini de bu yıl İzmir'de yaptığımızda, sanıyorum ki Türkiye'ye örnek olacak olan tarım uygulamalarını en iyi şekilde siz değerli Genel Başkan’ımızın önderliğinde bütün Türkiye'ye gösteriyor olacağız.”

“Ama bir başka şeyi daha göstermemiz lazım Sayın Genel Başkan’ım” diyen İmamoğlu, Kılıçdaroğlu’na şu sözlerle seslendi:

“84 MİLYONUN YÜREĞİNE CESARET EKECEKSİNİZ, UMUT BİÇECEKSİNİZ: O da Millet İttifakı'nın, Altılı Masa’nın ve sizin oradaki önderliğinizle beraber önümüzdeki seçimden sonra Türkiye'nin her bir metrekaresine elbette ki adalet ekeceksiniz, refah ve mutluluk, huzur ve güven biçeceksiniz. Ama aynı zamanda 84 milyonun yüreğine cesaret ekeceksiniz, umut biçeceksiniz. Bunu biliyoruz. Bunu hep birlikte yaşayacağız. Bunun kaynağı olan bu demokrasi bütünlüğünü ortaya koyan size ve bütün Altılı Masa’nın içerisindeki partilerin liderlerine şahsen yürekten teşekkür ediyoruz, hepinizin huzurunda saygıyla eğiliyoruz. Güzel bir yolculuk olsun hepimize. İşte bu inançla belki de Türkiye'nin ihtiyacı olan tarımdaki büyümeyi de Millet İttifakı'nın ortaya koyacağı iktidar döneminde milletimize yaşatacağınıza inancımız tamdır. Bize bu heyecanı, bu inancı yaşattığınız için ve bugün bizimle birlikte mazot, buğday desteklerimizi başlatmak için buraya geldiğinizden ötürü saygıdeğer Genel Başkan’ıma, değerli yöneticilerimize ve bütün misafirlerimize, hemşerilerimize yürekten teşekkür ediyorum.”

RAKAMLARLA İBB’NİN TARIM DESTEKLERİ

İBB, geçimini tarımsal üretim yaparak kazanan ve ülke ekonomisine önemli katkılar sağlayan çiftçilerimizin üretmeye devam etmeleri için desteklerine devam ediyor. İstanbul’da ilk defa 2020 yılında yazlık sebze fidesi desteği ile başlatılan desteklemeler, sonraki yıllarda artarak ve çeşitlenerek devam etti. İBB, bu yıl ilk defa ekmeklik buğday tohumu ve mazot desteğini de ekledi. Bu tohumlar, Silivri ve Çatalca ilçelerinin farklı mahallelerinde çiftçi şartlarında denemesi yapılan Halis ve Nusrat çeşitleri. Her iki çeşit de hem İstanbul ve hem de Türkiye ortalamasının çok üzerinde bir verime sahip yerli tohumlar. Toplam 10 ilçe,121 mahallede 2 bin 217 çiftçiye bin 541,75 ton ekmeklik buğday tohumu desteği verilecek. Bu tohumlar, 61 bin 670 dekar alana ekilecek. Ayrıca 10 ilçe, 128 mahallede bin 654 çiftçiye 160 bin 500 litre mazot desteği verilecek. 7 ilçe, 86 mahallede bin 591 çiftçiye 5 milyon 334 bin TL değerinde 2 bin 540 torba yağlık ayçiçeği tohumu desteği sağlandı. Bu tohumlar toplam 68 bin 500 dekar alanda ekildi. İBB tarafından, 2022 yılında çiftçilere yapılan desteklerin toplam maliyeti, buğday ve mazot desteği ile birlikte şu ana kadar 58 milyon 819 bin 493 TL.