Pendik-Sabiha Gökçen Havalimanı Metro Hattı açıldı

Pendik-Sabiha Gökçen Havalimanı Metro Hattı açıldı
​Pendik-Sabiha Gökçen Havalimanı Metro Hattı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı tören ile açıldı....

Pendik ile Sabiha Gökçen Havalimanı'nı birbirine bağlayan metro hattı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı tören ile açıldı.

Uzunluğu 7,4 kilometre olan 4 istasyonlu metro hattı, Sabiha Gökçen Havalimanı'nı Pendik'e ve Kadıköy'e bağlıyor. Hizmete giren yeni hat ile Sabiha Gökçen Havalimanı'na Pendik'ten 10 dakikada, Kartal'dan 12 dakikada, Kadıköy'den 50 dakikada ulaşmak mümkün hale gelecek.

Düzenlenen açılış törenine; Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, çok sayıda milletvekili ve vatandaşlar katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tören öncesinde metro hattında beraberindeki heyetle birlikte ilk sürüşü gerçekleştirerek, Sabiha Gökçen Havalimanına ulaştı.

"Raylı sistem medeniyettir"

Türkiye genelindeki 811 kilometrelik şehir içi raylı sistemin 312 kilometresinin yine Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığınca gerçekleştirildiğini belirten Erdoğan, "Az önce buraya geldik, yerin altında 32 metre ve raylı sistemle geldik ama hiç gürültü, şu, bu yok. Altı dakikada bindiğimiz yerden buradayız. İşte bunun adı yol medeniyettir. Raylı sistem medeniyettir. Bu medeniyete, bu moderniteye benim vatandaşlarım layıktır. Benim hanım kardeşlerim layıktır, benim beyefendi kardeşlerim layıktır. Benim gençlerim layıktır. İşte şu anda da inşası süren 185 kilometrelik raylı sistemle bu rakam daha da artacak. Görüldüğü gibi, muhalefet inşaatı başlamış metro hatlarına hafriyat dökerken biz bakanlığımız ve belediyelerimiz vasıtasıyla vatandaşlarımızı en hızlı, en güvenli, ekonomik ulaşım ağı olan raylı sistemlere kavuşturmaya devam ediyoruz." dedi.

"CHP demek çöp demektir"

1994 İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevini üstlendiğinde İstanbul'u hatırlayın. Haliç'in koktuğunu, caddeleri ve sokakların çukurdan geçilmediğini, suları akmadığını, pislikten yüzüne bakılmayan, insanları patlayan çöp dağlarının altında öldüğünü hatırlatan Erdoğan, "Kim vardı İstanbul Belediyesinin başında, CHP vardı. CHP demek çöp demektir, CHP demek çukur demektir, CHP demek çamur demektir. Ve biz dert yükü, mutsuz bir İstanbul devraldık. Fatih'in emanetine asla yakışmayan bu kötü tablo karşısında 'Bismillah' deyip hemen hareket geçtik. Önümüze çıkarılan sayısız engele rağmen bu aziz şehir için çalıştık, koşturduk, ter döktük. Şartlar ne olursa olsun hiçbir zaman bahane arama, bahanelere sarılma kolaycılığına tevessül etmedik. Hatırlayın, Haliç'i temizledik değil mi? Fakat biz Haliç'i temizlediğimiz zaman Haliç'ten 9,5 kilometre mesafede Alibeyköy'ün arkalarındaki bir taş ocağını adeta o çamur için depo yaptık. Bütün o çamuru oraya yığdık ve orayı da daha sonra adeta millet bahçesine çevirdik. Ne kadar? 600 dönümlük orayı millet bahçesi yaptık" şeklinde konuştu.

İstanbul'da yaşayan her vatandaşın meselesinin kendi meseleleri olduğunu söyleyen Erdoğan, "Yeri geldiğinde eli İstanbul'da, gözü başka yerlerde olanların eksiğini de yine biz tamamlıyoruz. Sel oluyor, kar yağıyor, yangın çıkıyor veya başka bir kriz yaşanıyor bakanlarımızla, kurumlarımızla, anında olaya bizzat yerinde vaziyet ediyoruz. İstanbul'un belediye başkanı nerede? Bodrum'da. Ama Erdoğan'ın bakanları nerede? Vakaların olduğu yerde. Yeri geliyor Elâzığ'da, yeri geliyor bakıyorsunuz Kastamonu'da, yeri geliyor bakıyorsunuz aynı şekilde Bartın'da. Niye? Bir yerde olay mı var, sel mi var, afet mi var? Tabii ki Erdoğan bütün arkadaşlarıyla buna ne yapacak, müdahale edecek." diye konuştu.

"İstanbullu vatandaşım soruyor 'Bu belediye başkanı ne iş yapar?"

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun yönetimini eleştiren Erdoğan, devlet yönetmenin bakkal yönetmeye benzemediğine dikkati çekerek; "Hastane yapıyoruz, yolu eksik kalıyor. Ama benim önceki belediye başkanlarım, bir hastane yaptığım zaman gerek rahmetli Topbaş gerek Mevlüt Uysal hemen bizimle beraber yol yapımına girerlerdi. Şimdi mevcut belediye başkanı 'Ben de bir köşesinden tutayım', yok böyle bir derdi. Şu anda göreve geldiğinden beri her taraf çukur. Bir asfalt dök, şu yolları düzenli görelim. Yok. Arkadaş ben İstanbulluyum, burada doğdum, burada büyüdüm ve 4,5 sene de belediye başkanlığı yaptım. Nerede, neyin, nasıl olduğunu gayet iyi bilirim. Onun için de bana İstanbullu vatandaşım soruyor 'Bu belediye başkanı ne iş yapar?' Haziran geliyor. Haziranda bunların topuna gereken dersi, benim İstanbullum verecektir. Fakat görevi olmadığı halde ilgili bakanlığımız hemen bu sorunları çözüyor, milletimizi mağdur etmiyor. Her alanda İstanbul'u ve İstanbul halkını kolluyor, kendi haline terk etmiyor. Çaresiz, sahipsiz bırakmıyor. Çünkü bizim derdimiz siyaset, bizim derdimiz makam, mevki değildir. Bizim tek gayemiz bu ülkeye, bu şehre hizmet etmektir. Bugün açılışını yaptığımız metro hattını da bu anlayışın yeni bir tezahürü, yeni bir ürünü olarak görüyorum. Bay Kemal, herhalde burayı da sahiplenmezsin." dedi.

"Ailelerimize sahip çıkacağız"

Aile ile ilgili konuşan Erdoğan, "Ailelerimize sahip çıkacağız. Ailelerimize laf söyletmeyeceğiz. Gençlerimize sahip çıkacağız, gençlerimizi mankurtların eline düşürmeyeceğiz. Güya özgürlüklerin beşiği Batı'da asla teşebbüs edemeyecekleri rezillikleri burada sergilemek isteyenlerin derdi hürriyet değil, sosyal yapımızı tahrip ederek geleceğimize darbe vurmaktır. Her kesimin temel hak ve özgürlüklerini kullanabilmeleri hususunda ne kadar hassasiyet gösteriyorsak milli ve manevi değerlerimizin korunması konusunda da aynı derecede dikkatli davranacağız." diye konuştu. (İLKHA)