EKREM İMAMOĞLU: ESENYURT’LA MAHMUTBEY’İ BULUŞTURARAK BU BÖLGEYİ İLK KEZ İSTANBUL’UN MERKEZ RAYLI SİSTEM AĞINA BAĞLAMIŞ OLACAĞIZ

EKREM İMAMOĞLU: ESENYURT’LA MAHMUTBEY’İ BULUŞTURARAK BU BÖLGEYİ İLK KEZ İSTANBUL’UN MERKEZ RAYLI SİSTEM AĞINA BAĞLAMIŞ OLACAĞIZ
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Esenyurt Belediyesi’nin proje ve hizmet tanıtım toplantısında, “Esenyurt, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Avcılar ve Başakşehir’in belli bir bölümünü kattığımızda ki bu Bahçeşehir ve yakın bölgesi, Ispartakule’nin üst tarafı diye baktığımızda yakl...

Haber: ÇAĞATAN AKYOL - Kamera: SADIK KARAKULOĞLU

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Esenyurt Belediyesi’nin proje ve hizmet tanıtım toplantısında, “Esenyurt, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Avcılar ve Başakşehir’in belli bir bölümünü kattığımızda ki bu Bahçeşehir ve yakın bölgesi, Ispartakule’nin üst tarafı diye baktığımızda yaklaşık 3-3,5 milyona yakın nüfustan bahsediyoruz ve bu nüfusun henüz raylı sisteme ulaşımı yoktur. Esenyurt’la Mahmutbey’i buluşturarak aslında bu bölgeyi ilk kez İstanbul’un merkez raylı sistem ağına bağlamış olacağız” dedi.

Esenyurt Belediyesi’nin proje ve hizmet tanıtım toplantısı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, Grup Başkanvekili Engin Altay, İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, milletvekilleri, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt ile diğer ilçelerin belediye başkanlarının da katılımıyla bugün Belediye Meydanı’nda yapıldı.

Toplantıda konuşan İmamoğlu, özetle şunları söyledi:

“ESENYURT, 30 BİNE YAKIN KONUT MAĞDURUNUN OLDUĞU BİR YER: Dolayısıyla buradaki yerel yönetim sürecinde Kemal Deniz Bozkurt Başkan’ımızın yönettiği zaman dilimi, kolay bir zaman dilimi değil. Sadece finansal tarafıyla değil, idari tarafıyla, yapılaşma tarafıyla gerçekten çok zor. Tarifi güç bir yer. Çok cahilce işler yapıldı. Hiçbir şeyin başı sonu hesap edilmeden yapıldı. O bakımdan birkaç kez söyledim, tekrar ifade edeyim. Esenyurt’un problemlerini çözebilmek için yerel yönetim meselesi olarak görmeden, merkezi yönetim olarak inşallah iktidara geldiğimizde ele alınması gereken, 30 bine yakın konut mağdurunun olduğu bir yerden bahsediyoruz. Yapılaşmasının bitmediği ve bitemeyeceği binalardan ve o alanlardan bahsediyoruz. Bunlar kolay sayılar değil. Bu konuda biz Şehircilik Bakanlığı’na bir rapor sunduk ama dediğim gibi, bu meseleye yerel yönetim meselesi değil, merkezi yönetimin çözmesi gereken bir mesele diye bakıp özel bir uğraş vermek şarttır. Kaldı ki bunun yanı sıra Esenyurt’ta sayısal baktığımızda da İstanbul’un en yoğun mülteci ve göçmen nüfusunun da yaşadığı bir yer. Tahminimize göre bir milyon 300 binin üzerinde insana, Esenyurt hizmet veriyor.

BU NÜFUSUN HENÜZ RAYLI SİSTEME ULAŞIMI YOK: Şimdi bütün bu oluşumlar üzerinden komşu ilçede yaşamış, yaşayan, belediye başkanlığı yapmış, bir dönemi yöneten kişi olarak, örneğin bazı uygulamaları söyleyeyim. Beylikdüzü’ndeki bazı okulların yüzde 25- 30 kapasitesi bu ilçeye ayrılır ve Esenyurt’tan veliler çocuklarını okullara yazdırırlar. Çünkü burada ne yeterince okul var ne de okul yapacak arazi var. İlginç imar uygulamalarıyla, transferlerle, vesairelerle ortaya konan emsal mucizeleriyle, yani bir alana yapılması tasavvur dahi edilemeyecek şekilde yapılaşmalar gerçekleşti. Böylesi bir sorun yumağı. Tabii başkanımız, hizmet verme çabası içerisinde. Normal bir süreçten bahsetmiyoruz. Günün sonunda, burada tabii bir de büyükşehir sayfası var. Büyükşehir meselesi de benzer konuları çözüme kavuşturma konusunda yoğun bir emek, mücadele ve iş birliği gerekiyor. Bu sahada Kemal Deniz Başkan’ımızın özellikle kendi iç meselelerine verdiği ağır yoğunluktan dolayı makul seviyelerde bir iş birliği ortamı yarattık ama daha iyi olması gerekirdi diye düşünüyorum. Buna rağmen burada makro ölçekte baktığımız zaman ne yapabiliriz diye ele aldık. Esenyurt, Beylikdüzü, Büyükçekmece, Avcılar ve Başakşehir’in belli bir bölümünü kattığımızda ki bu, Bahçeşehir ve yakın bölgesi, Ispartakule’nin üst tarafı diye baktığımızda yaklaşık 3- 3,5 milyona yakın nüfustan bahsediyoruz ve bu nüfusun henüz raylı sisteme ulaşımı yoktur.

BURADA BİR METRO HATTINI 2023’TE BAŞLATACAĞIZ: Sadece 2017 yılında ihalesini yaptıkları, ama hiç başlamadıkları, yani sıfır seviyesinde, ne şantiye yeri teslim edilmiş ne de projesi tam. Böylesi bir süreci ele aldık ve 220 milyon avroluk bir kaynak yaratarak Mahmutbey-Esenyurt hattımızın inşaatına başladık. Bir yıla yakın bir zaman içerisinde de yaklaşık yüzde 17-18 seviyelerine ulaştık. Fakat bu proje, İstanbul’un en uzun iç hatlarından birisi olacak. Bu hat yaklaşık 27 kilometrelik bir hat ve bu hattın toplam maliyeti de araçlarıyla beraber 750-800 milyon avroyu bulacak. Dolayısıyla hem ek finansman çalışmalarımız sürüyor hem de tam gaz Esenyurt’la Mahmutbey’i buluşturarak aslında bu bölgeyi ilk kez İstanbul’un merkez raylı sistem ağına bağlamış olacağız. Bununla yetinmedik. Aynı zamanda İstanbul’un yine sahile yakın bölümünden de bir raylı sistem ihtiyacı duyan bu bölgeyi, TÜYAP’tan başlamak üzere, ismi Sefaköy-Beylikdüzü hattı diye geçen projelerimizi bitirdik. Avrupa Yatırım Kalkınma Bankası’yla ön protokolümüzü imzaladık. Projesi toparlandıktan sonra Ulaştırma Bakanlığı’nda AYGM onayında epeyce bekledik ama onayı çıktı. Şu anda Cumhurbaşkanlığı onay sürecine geçti. Dolayısıyla bu aşamaları bitirir bitirmez ihaleye çıkacağımız, finansmanı hazır bir projeyi de yine Beylikdüzü’nü ki bu Esenyurt hattında devam eden, ta Avcılar sınırına kadar Esenyurt’u da içine alan, bir bölümü de Sefaköy’e bağlayarak o bölgeden de İstanbul’u bu batı bölgesine bağlayan bir metro hattını yine 2023’te başlatmış olacağız.

BEYLİKDÜZÜ-SEFAKÖY METRO HATTININ PROJELENDİRME SÜRECİ 20 YIL ÖNCEDİR, AMA UNUTULMUŞTUR: Tabii bu ulaşım hatlarını bir başka ulaşım projesiyle de geliştirdik. Size birkaç kez sunumunu ve anlatımını yapmıştık. Hız-Ray diye bir projemiz var. Bu proje, aslında İstanbul’un kaliteli yerleşim meselesinde önemli bir projedir. Bütün dünya metropollerinde kendi ulaşım ağını birbirine bağlayan bir mekanizmanın kurulumu şarttır, zaruridir. Eğer bunu yapamazsanız sadece kent içi ulaşımla yeterli bir taşıma ivmesini yakalayamıyorsunuz. Bu anlamda günlük kapasitesinin 1,5 milyon kişiyi geçeceğini düşündüğümüz bu hattı, Hız-Ray’ı Beylikdüzü’nden Sabiha Gökçen’e kadar bağlıyor olacağız. İstanbul’u doğusundan batısına unutmuş olan geçmiş dönem yönetimin bu eksiğini hızlıca bu bölgede tamamlayan yönetim olmak istiyoruz. Bunu niye unutmuş diyeceğim, örneğin şahsen iş yaşamında da takip ettiğim Beylikdüzü-Sefaköy Metro hattı ki o dönemde İncirlik’e kadar uzatılmış hâliyle konuşulurdu, projelendirme süreci ta 2002 yılına aittir. Yani 20 yıl öncesine aittir, ama unutulmuştur ve yapılmamıştır. Esenyurt’un bütün eksiklerini gören bir taraftan özellikle buraya sosyal yardımlar konusunda yoğun bir destek sağladığımızı ifade etmek isterim. Özellikle altyapı konusunda ihmal edilmiş İSKİ bölümüyle ilgili yaklaşık 2,5 milyar liralık yatırımı yaptığımızı, bunun en önemlilerinden bir tanesinin de her yağmurda selle karşı karşıya kalan, mahallemizde bulunan Haramidere’nin ıslahı çalışmasıydı. Burada da sona geldiğimizi ve oradaki sorunu tümden ortadan kaldırdığımızı belirtmek istiyorum.

75 BİN ÜNİVERSİTE GENCİNE VERDİĞİMİZ ÜNİVERSİTE BURSUNUN 6 BİN 559’U ESENYURT’TAN: İstanbul’da açtığımız kütüphanelerimiz var. Özellikle bütünleşik sağlık merkezimiz var, yaklaşık 8 bin metre. Burada birçok konuda hizmet eden bir birim oluşturduk. Yine 2022 yılında açtığımız 150 Günde 150 Proje kapsamındaki işlerimizden bir tanesiydi. Aynı zamanda ilk kreşlerimizden birini yine burada açtık. Birçok konuda hizmetimiz sürüyor. Örneğin genç üniversiteli eğitim bursunu 75 bin kişiye veriyoruz. Burada kimsenin eli değmiyor. Başvurular üzerinden doğal bir istatistik oluşturuyor. 75 bin üniversite gencine verdiğimiz üniversite bursunun 6 bin 559’u, yaklaşık yüzde 8-9’u Esenyurt’tan geliyor. Yani aslında doğal olarak Esenyurt’un istatistiğini İstanbul genelinde size sunan bir modelden bahsediyorum. Yine her yıl ‘Sen oku diye’ öğrencilere destek veriyoruz, 100 bin öğrenciye. Bunun 14 bin 923’ü Esenyurt’tan. Bu gibi istatistiklere baktığımızda, Esenyurt’un bir başka ciddi bir sorunu, yoğun göç alarak yerleşen bu bölgede yoksulluğun ve işsizliğin olduğunu da belirtmek gerekir. İstanbul’un bu önemli kentinde yaptığımız altyapı yatırımlarından, asfalt ihtiyacından kavşak, yol düzenlemelerine, yeni caddelerin açılmasına varıncaya kadar elimde epeyce uzun bir liste var.

BÖLGEDEKİ İNSANLARIN MAĞDURİYETİNİ GİDERMEMİZ GEREKEN ÇOK ÖNEMLİ KONULAR VAR: Milyarlarca liralık bir yatırımın, başta İSKİ olmak üzere Esenyurt’ta da var olduğunu ifade edeyim ama gururla şunu söyleyeyim. Esenyurt’ta, Cumhuriyet Halk Partili bir belediye başkanımız var diye hizmet etmiyoruz. Esenyurt’un ihtiyacı var diye hizmet ediyoruz. İstanbul’umuzun her ilçesinde de aynı bakışla, aynı yorumla hizmetlerimize devam ediyoruz. Bugün 39 ilçemizin hangisine gidersek gidelim, göğsümüzü gere gere eşit hizmet etmiş, projelerini çok nitelikli bir biçimde sayan, anlatan bir anlayışla, gururla karşınıza çıkarız Genel Başkan’ım. Bu bağlamda zor bir ilçedeyiz. Bu zor ilçenin, dediğim gibi hemen Esenyurt ölçeğinde hem İstanbul ölçeğinde hem de merkezi yönetim ölçeğinde gündemimizde olması gereken, çözüme kavuşturmamız gereken, bütünlükçü yaklaşımla gerçekten bu bölgedeki insanların mağduriyetini gidermemiz gereken çok önemli konuları vardır. Bunların hazırlıkları hem bizde mevcuttur hem de Esenyurt Belediyesi’nde mevcuttur. İlerleyen vakit diliminde bunları konuşmamızın faydalı olduğunu düşünüyorum. Zira konuştuğumuz ilçe, bir milyon nüfus, 300-350 bin göçmeniyle 1,5 milyona doğru yürüyen bir hâliyle Türkiye’nin en büyük ilçesidir.”