GÜLİZAR BİÇER KARACA: 3.6 MİLYON HANENİN AŞIRI YOKSUL OLDUĞUNU ‘KRAL ÇIPLAK’ DİYEMEYENLER YOK SAYIYOR

TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca; “Bir haneye ayda 5 emekli maaşı girse bile 37 bin 974 TL’lik yoksulluk sınırına ancak ulaşılabiliyor. Dört kişilik bir ailede üç kişi asgari ücretle çalışıyor olsa bile 38 bin TL’lik yoksulluk sınırını yakalayamıyor. Utanarak, üzülerek ve sorumluluk duyarak söylemek zorundayım ki 3,6 milyon hanenin aşırı yoksul olduğu gerçeğini ‘kral çıplak’ diyemeyenler yok sayıyor, güdümlü medya gündeme dahi taşıyamıyor” açıklamasını yaptı.

TBMM Başkanvekili, CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, bugün yaptığı yazılı açıklamada; yoksulluğun bir insan hakları ihlali olduğunu, siyasi iktidarın yoksullukla mücadelede etkin bir programı olmamasının, yaşam hakkı ihlallerine dek varan hak gasplarıyla sonuçlandığını belirtti.

Karaca, “Sosyal devlet, sosyal hak, sosyal yardım, sosyal adaletsizlik, sosyal dayanışma tanımlarının ve yoksul ile ihtiyaç sahibi kavramlarının yeniden çok boyutlu olarak ele alınması acil ve zorunlu. Bekleme, oyalanma, gerçekleri halı altına süpürme lüksü yok” değerlendirmesini yaptı.

Yurttaşlara yönelik anketlerden hayat pahalılığı, işsizlik ve kaygı gibi sonuçlar çıkmasının; sosyal patlama riskini ortaya koyduğunu ifade eden ve sürdürülebilir sosyal politikaların hayata geçmesi gerektiğini belirten Gülizar Biçer Karaca’nın açıklaması şöyle:

“SEYYANEN ZAMLA EN DÜŞÜK MEMUR MAAŞI DAHİ YOKSULLUK SINIRININ ALTINDA KALDI”

“Ülkemizde bir haneye ayda 5 emekli maaşı girse bile 37 bin 974 TL’lik yoksulluk sınırına ancak ulaşılabiliyor. Dört kişilik bir ailede üç kişi asgari ücretle çalışıyor olsa bile 38 bin TL’lik yoksulluk sınırını yakalayamıyor.

Temmuzda 8 bin 77 TL seyyanen zamla 22 bin TL’ye çıkartılan en düşük memur maaşı dahi yoksulluk sınırının 16 bin TL altında kaldı. Türk-İş’in araştırmasına göre; açlık sınırı temmuzda bin 285 lira artarak 11 bin 658 lira ile yine temmuzdan itibaren geçerli olmak üzere belirlenen 11 bin 402 liralık asgari ücreti geçti. Açlık sınırı yıl başından buyana yüzde 40, yoksulluk sınırı ise yüzde 30 oranında arttı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın 2023 yılının ilk altı ayına yönelik verilerine göre; Ailesinin yanında yaşamını en düşük seviyede dahi sürdürmekte güçlük çeken ve Sosyal ve Ekonomik Destek (SED) programından yararlandırılan çocuk sayısı Haziran 2023 itibarıyla 168 bin 247’ye ulaştı.

“IŞIĞI, ANCAK SOSYAL YARDIM İLE YANAN HANE SAYISI 4 MİLYON 141 BİN 991”

Aşırı yoksulluk sınırının altında kalan yurttaşların dahil edildiği Türkiye Aile Destek Programı’na yönelik rapora göre; 2022 yılında 2,5 milyon olan program kapsamına alınan hane sayısı, Haziran 2023 itibarıyla 3 milyon 615 bin 670’e yükselmiştir. 2019 yılında 1 milyon 343 bin 109 hanenin elektrik faturası sosyal yardım ile ödenirken 2021 yılında elektrik tüketim desteği alan hane sayısı 1 milyon 791 bin 200’e yükselmiştir.  Bakanlığın elektrik tüketim desteği kapsamında yardım yaptığı hane sayısı 2022 yılında ise kayıtlara, 3 milyon 690 bin 582 olarak geçmiştir.  Haziran 2023 itibarıyla ise ışığı ancak sosyal yardım ile yanan hane sayısının 4 milyon 141 bin 991 olduğu ortaya konulmuştur.

“AŞIRI YOKSULLUK ÇEKEN HANE SAYISI 3 MİLYON 615 BİN”

ASAL Araştırma Şirketi, Türkiye Siyasi Gündem Temmuz 2023 araştırmasının sonuçlarına göre; ‘Bugün Türkiye'nin en önemli sorunu ne?’ ve ‘Sizce bugün Türkiye'nin sorunlarını hangi parti çözer?’ sorularına verilen yanıtlarda, 'Türkiye'nin en önemli sorunu' yüzde 68,6 ile ‘hayat pahalılığı’ oldu. İşsizlik 5,2 olurken 'sorun yok' diyenlerin oranı sadece 1,4 olarak gerçekleşti. Yöneylem Araştırma’nın gerçekleştirdiği ‘Türkiye Siyaset Paneli Ekonomik Krizin Vatandaş Üzerindeki Etkileri’ araştırmasına göre yurttaşların yüzde 67’si hayat standartlarını kaybetmekten büyük korku yaşıyor. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın sosyal yardım verilerine göre ise bu yılın ilk 6 ayında, aşırı yoksulluk çeken hane sayısı 3 milyon 615 bine yükseldi.

Utanarak, üzülerek ve sorumluluk duyarak söylemek zorundayım ki 3,6 milyon hanenin aşırı yoksul olduğu gerçeğini ‘kral çıplak’ diyemeyenler yok sayıyor, güdümlü medya gündeme dahi taşıyamıyor."