ÜCRETLİ ÖĞRETMENLER ÜCRET VE KADRO TALEPLERİ İÇİN 40. KEZ ANKARA'DAYDI... ÜCRETLİ ÖĞRETMEN BIYIKLI: "15 YILIM GİTTİ, BU HAK HELAL EDİLMEZ. EMEKLİ DE OLAMIYORUM"

ÜCRETLİ ÖĞRETMENLER ÜCRET VE KADRO TALEPLERİ İÇİN 40. KEZ ANKARA'DAYDI... ÜCRETLİ ÖĞRETMEN BIYIKLI: "15 YILIM GİTTİ, BU HAK HELAL EDİLMEZ. EMEKLİ DE OLAMIYORUM"
Türkiye’nin farklı bölgelerinde görev yapan ücretli öğretmenler düşük ücretleri, kadro ve diğer sosyal haklarıyla ilgili taleplerini dile getirmek ve Milli Eğitim Bakanlığı’na seslerini duyurmak için bugün 40. kez Ankara’ya geldi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i ziyaret etmek ve getirdikleri çiçekleri vermek isteyen öğretmenleri polis Bakanlığa almadı. Temsili olarak dört ücretli öğretmenin Bakanlığa girişine izin verildi. Ücretli öğretmen Abdullah Bıyıklı, "Şu anda en fazla 7 bin 500 TL alabiliyoruz. 15

Haber: DİLAN KUTLU- Kamera: ÜNAL AYDIN

Türkiye’nin farklı bölgelerinde görev yapan ücretli öğretmenler düşük ücretleri, kadro ve diğer sosyal haklarıyla ilgili taleplerini dile getirmek ve Milli Eğitim Bakanlığı’na seslerini duyurmak için bugün 40. kez Ankara’ya geldi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i ziyaret etmek ve getirdikleri çiçekleri vermek isteyen öğretmenleri polis Bakanlığa almadı. Temsili olarak dört ücretli öğretmenin Bakanlığa girişine izin verildi. Ücretli öğretmen Abdullah Bıyıklı, "Şu anda en fazla 7 bin 500 TL alabiliyoruz. 15 yıl bu işi yaptım ücretli öğretmenlikten sigorta primim 1700 gün. Şu an işsizim. Benim 15 yılım gitti bu hak helal edilmez. Emekli de olamıyorum, düzen de kuramıyoruz” dedi. 

Ücretli öğretmenler, düşük ücretleri, kadro ve diğer sosyal haklarıyla ilgili taleplerini dile getirmek için bugün 40. kez Ankara’ya gelerek Milli Eğitim Bakanlığı önünde seslerini duyurmaya çalıştı. Yeni atanan Bakan Yusuf Tekin’e çiçeklerle ziyaret etmek isteyen öğretmenlere polis izin vermedi. Temsili olarak 4 öğretmen Bakanlığa girebildi. 

Yaz döneminde işsiz kalmaktan ve yeni eğitim döneminde işe tekrar başlayıp başlamayacaklarıyla ilgili belirsizlikten yakınan ücretli öğretmenler, sadece çalıştıkları saat üzerinden sigorta primi yattığı için de emekli olamayacaklarını dile getirdiler. Çalışan eş desteği olmadan geçinemediklerini söyleyen öğretmenler parasızlığın ailevi durumlarını bozduğunun da altını çiziyor. 

"ELİME 2 BİN 500 TL PARA KALIYOR"

Çocuk gelişimi öğretmeni Hülya Alataş İstanbul’dan Ankara’ya gelmiş. Aldığı ücretten kendisine sadece 2 bin 500 TL kaldığını söylüyor. 47 yaşındaki Alataş ANKA Haber Ajansı’na şunları söyledi: 

 “Bir öğretmenin aldığı maaş 5 bin 600 TL. 15 gün SGK yatıyor ve ben kalan 15 günü tamamlamak için geçen yıl cebimden bin 600 TL SGK’ya para ödüyorum. Yol parası abonmanlık yüklüyorum bin 300 TL. Kiram yaklaşık 8 bin TL. Burada istedik ki sesimiz duyulsun ancak karşılaştığımız muamelede beni çok üzüyor. Terörist muamelesi görüyoruz. Bizler öğretmeniz ve öğretmen hakkımızı istiyoruz. Hiçbir memur, işçi bu kadar kötü şartlarda çalıştırılmamıştır. Bu eziyeti öğretmenlere reva göremezsiniz. Dört çocuğum var ve bu şartlarda nasıl okutacağım? Elime 2 bin 500 TL gibi bir para kalıyor.” 

"EMEKLİ DE OLAMIYORUZ, DÜZEN DE KURAMIYORUZ. BU HAK HELAL EDİLMEZ"

Abdullah Bıyıklı da gece bekçilik gündüz de ücretli öğretmenlik yaparak geçimini sağladığını söyledi. Bıyıklı, “Kadrolu öğretmenin gitmediği, gitmekten imtina ettiği en sıkıntılı okullarda çalışıyoruz. Ben 15 yıllık emektarım. 48 yaşındayım, bu saatten sonra ben ne yapabilirim? 2005’te sigorta girişim var. Bir ara işsiz kalmıştım BAĞ-KUR, tarımdan sigortamı yatırdım düşünebiliyor musunuz? Şu anda emekli olamıyorum. Evlenmiştim bu sıkıntılardan dolayı düzenimiz bozuldu. Şu anda en fazla 7 bin 500 TL alabiliyoruz. 15 yıl bu işi yaptım ücretli öğretmenlikten sigorta primim 1700 gün. Şu an işsizim. Benim 15 yılım gitti bu hak helal edilmez. Emekli de olamıyorum, düzen de kuramıyoruz” dedi. 

 "YAZ TATİLLERİNDE FINDIK TOPLUYORUM"

Sakarya’dan gelen bir öğretmen ise, yazın işsiz kaldığı dönemde fındık toplamak için mevsimlik işçilik yaptığını belirterek ANKA’ya şunları söyledi:

 “En son Haziran’da yarım maaş çalıştık 4 bin küsür aldım. Tam çalıştığımda ancak 8 bin TL aldım. Daha ücretli öğretmenliğe başvurmadık. Başvursak bile olup olmayacağı belli değil. Yaz tatillerinde fındık toplamaya çalışıyorum. Bugün de buraya geldim ama bir yevmiyemi eksilterek geldim. Fındık toplamaya gittiğimizde birçok insan ‘Okudun da ne oldun, yine geldin benimle fındık topluyorsun’ diyor. Bir kızım var ikinciyi yapmayı düşünmedim bile.”

"ZATEN İSTANBUL'DA GEÇİM ZOR"

Eşi ve çocuğuyla Ankara'ya gelen ücretli öğretmen Emine Sulutaş da “2001 yılından beri ücretli öğretmenim ama hak ettiğimiz yere gelemiyoruz. Yıllardır çalışıyoruz. Yarım sigorta ve yarım aylıkla ömrümün sonuna kadar çalışırsam emekli olamayacağım. İki lisans, iki ön lisans bitirdim her sene de KPSS’ye giriyorum ama belirli bir yaştan sonra ev geçindiremiyoruz. Sorumluluklarım birikti. İstanbul’da zaten geçim zor” diye konuştu. 

"40 DEFA ANKARA'YA GELDİK, BİR ÇÖZÜM ELDE EDEMEDİK"

Ücretli Öğretmenler Dayanışma Derneği Başkanı Levent Atasoy, ANKA Haber Ajansı’na yaptığı açıklamada şunları söyledi:

“Dosya hazırladık bakanımıza vereceğiz. Dosyamızın içeriği de ücretli öğretmenlerin özlük haklarının iyileştirilmesi, emek vermiş arkadaşlarımıza kadro talebidir. Ücretli öğretmenler hala asgari ücretin altında çalışıyor. Hala bir öğretmen 3 bin liraya 6 bin lira çalışıyor ve sigortası yarım yatıyor. Asgari ücretin 11-12 bin TL olduğu bir dönemde bir öğretmen 3-5 liraya çalışır mı? Tam 40 defa geldik Ankara’ya hiçbir çözüm elde edemedik. Arkadaşlarımız çok zor durumda. Aile yapılarını kaybettiler, geçinemiyorlar. Yeni Bakan hocamızdan görüşmeyi talep ediyoruz. Bakan hocamız kadrolu öğretmenlerle görüşme yaparken bizimle yapmıyor.”