AYHAN BARUT’TAN BAKAN YUMAKLI’YA LİMON SIKARAK TEPKİ GÖSTERDİ: “ÇİFTÇİ ÖLMÜŞ, ÇİFTÇİYİ LİMON GİBİ SIKMIŞSINIZ, ÜMÜĞÜNÜ SIKMIŞSINIZ”
CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda bütçe görüşmeleri sırasında elindeki limonu sıkarak Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’ya "Sizi de davet ediyorum gidelim bir pamuk üreticisinin yanına, limon üreticisinin yanına; bütün çiftçiler şu anda perişan, çiftçi şu anda borcundan dolayı icra altında, ineğinden danasına, traktörüne, aletin den ekipmanına hepsi haczedilmiş durumda. Çiftçi ölmüş, çiftçiyi limon gibi sıkmışsınız; ümüğünü sıkmışsınız Sayın Bakan" sözleriyle seslendi.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile bağlı kuruluşların bütçesi, dün Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşüldü. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, bakan yardımcıları, bürokratlar ve tarımla ilgili kurum ve kuruluşların temsilcileri de görüşmelere katıldı. Elinde pamuk ve limonla bütçe görüşmelerine katılan Ayhan Barut, "Emeği heba edilen, destek verilmeyen, ürünleri para etmeyince ocağı söndürülen çiftçinin feryadını, tarımda çözüm bekleyen sorunları, atama bekleyen gençlerimizin taleplerini bakana ilettik. Onlar görmek istemese de ısrarcıyız, tarımda derinleşen her soruna çare bulacağız" dedi.
“ÇİFTÇİ ÖLMÜŞ, ÇİFTÇİYİ LİMON GİBİ SIKMIŞSINIZ; ÜMÜĞÜNÜ SIKMIŞSINIZ SAYIN BAKAN”
Elindeki limonu sıkarak çiftçilerin durumuna dikkat çeken Barut, "Sayın Bakanı dinledim, öyle bir pembe tablo çizdi ki vallahi, hayretle dinledim, izledim. Yani kendimi 'Acaba ben mi başka bir ülkedeyim, Sayın Bakan mı başka bir ülkenin bakanı düşüncesinden alıkoyamadım. Şimdi, ben buradan Sayın Bakan’a diyorum ki, hangi rakamı anlatırsanız anlatın, hangi tabloyu çizerseniz çizin, gidelim Adana’da bir narenciye üreticisinin yanına sizi de davet ediyorum gidelim bir pamuk üreticisinin yanına, limon üreticisinin yanına; bütün çiftçiler şu anda perişan, çiftçi şu anda borcundan dolayı icra altında, ineğinden danasına, traktörüne, aletin den ekipmanına hepsi haczedilmiş durumda. Çiftçi ölmüş, çiftçiyi limon gibi sıkmışsınız; ümüğünü sıkmışsınız Sayın Bakan" diye konuştu.
"LİMON VE PAMUKLA GELDİ"
Bakan Yumaklı’ya çiftçiler için destek verilmesi yönünde çağrı yapan Barut, şöyle devam etti:
"Limon Çukurova’nın, Türkiye’nin en önemli, çok emek isteyen bir ürünü . Şu anda bu limon satılmıyor; bahçede, dalında kaldı, çürümeye terk edildi. Limonu hasat etmek için üretici işçi parası veriyor, tarlasındaki ürünü, bahçesindeki ürünü kaldırıp yeni sezona hazırlık yapmak için. Milletin tansiyonu zaten yükselmiş durumda; gelin, hiç olmazsa bu limona, narenciyeye bir destek verelim. Çiftçiye direkt destek verelim, tıpkı yağlı tohumlarda olduğu gibi bir destek verelim; hiç değilse, çiftçinin şu anda morali düzelmiş olsun Sayın Bakan. Eğer Kuzey ülkelerindeki bununla ilgili ihracat kapıları kapanmışsa yeni pazarlar arayışına girelim. Örneğin, Çin pazarına gidelim. Şu anda limonun arkasından mandalina ve portakal da aynı durumda. Mutlak suretle oradan haberler alıyorsunuzdur. Özellikle bu duruma acil el atmanız lazım çünkü milli servet dediğimiz ağaçlar bir bir kesiliyor. Yazıktır, günahtır; bir ağaç üç yılda, beş yılda meydana geliyor, üç yıldan önce meyve vermiyor.”
"DESTEK VERİLMEZSE PAMUĞU ANCAK ESKİ FİLMLERDE GÖRÜRÜZ"
Elindeki pamuğu göstererek tekstil ve konfeksiyon sektörü dahil 30'dan fazla iş kolunun ana ham maddesi olduğuna dikkat çeken Barut, "Pamuğun 23 lira ile 25 lira arasında maliyeti var ama şu anda piyasada 15, 16, 17 liraya satılıyor. Üretici perişan, pamuk kolay yetişmiyor. Bakın, böyle bu tür politikalarla şu anda Çukurova’da, tüm Türkiye’de de azaldı ekim alanları, 757 bin hektardan 360 bin hektara geriledi. Çukurova’da artık bundan sonra pamuğu eski Türk filmlerinde göreceğiz, o hale geldik. Pamukta da acilen 5 lira ve üzeri prim vermemiz gerekiyor. Her yıl 1 milyon tonun üzerinde pamuk ithalatı yapıyoruz. İktidarınız döneminde 28 milyar dolar pamuğa, pamuk ithalatına para vermişsiniz, bu yerli çiftçilerimize kalacağı yerde başka ülkelerin çiftçisine bu desteği sunmuşsunuz" dedi.
"ÇİFTÇİNİN DEVLETTEN 810 MİLYAR LİRA ALACAĞI VAR"
Barut, sözlerini şöyle sonlandırdı:
"Destekleme derken, 2006 yılında bir Tarım Kanunu çıkarıldı; bunun 21’inci maddesi, 'Milli gelirin yüzde birinden az olamaz' der. Her ne hikmetse, hiçbir zaman 0,6’yı geçmedi ama şu dönem verilen tarım desteği 0,25’lerde; 411 milyar TL destek verilmesi gerekirken 91 milyar TL destek veriliyor. Geçen yıl, 2023’te 600 küsur milyar faize para ayrılmıştı, 63 milyar ise tarıma destek. Şu anda 411 milyar liranın yerine 91 milyar destek veriliyor. Bu tarımı kurtaracak, üreticiyi rahatlatacak rakam değil. Bu desteklemeyi yüzde 1 yapmak, kanunun emrettiği hükümleri yerine getirmek lazım. Kanun niye çıkar, niye çıkarılır? Bir vatandaş kanuna uymadığı zaman cezası nedir? Ya cezaevidir ya da para cezasıdır. O zaman sizlerin ayrıcalığı nedir? Devlet bir kanun çıkarıyorsa, Meclis bir kanun çıkarıyorsa o kanuna uyulmalı ve 'yüzde 1’den aşağı değil' diyorsa yüzde 1’den aşağı verilmemesi gerekiyor. Bakın, böylelikle on yedi senede o günkü kurlarla çiftçinin devletten 810 milyarın üzerinde alacağı birikmiş. Devletin çiftçiden alacağı olsa çiftçinin tepesine çöker; faiziyle, icrayla alır. Çiftçinin alacağını verin. Siz çiftçi borçları açısından 2,5 milyar borçla devralmışsınız, çiftçi borcu 500 milyarı geçmiş, çiftçinin borcu 200 kat artmış. Çiftçinin feryadını duyun, çözüm üretin. Çiftçi, tarım bizim vazgeçilmezimizdir, ülke ekonomisinin en önemli mihenk taşıdır. Sadece narenciye ya da pamuk değil, mısır da aynı durumda, ayçiçeği de buğday da aynı durumda. Tarımda atama bekleyen meslek gruplarımız, genç meslektaşlarımızın sesini duyun. Atamayla ilgili net sayı ve tarih verin, atama takvimini açıklayın. Yıllardır bu arkadaşlarımız feryat ediyor, onların feryatları bizim yüreğimizi yakıyor, siz de buna duyarlı olun.”