Erdoğan takas iddiasına yanıt verdi
Cumhurbaşkanı Erdoğan Musul'da IŞİD'in alıkoyduğu Türk rehinelerin kurtarılmasında pazarlık yapıldı mı sorusuna, "Maddi değil siyasi pazarlık yapıldı" diye cevap verdi. Rehinelerin takasla alındığı iddialarına ise, "49 vatandaşımızın karşılığı hiçbir şeyle değişilmez" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan BM’nin genel kurul görüşmelerine katılmak için New York’a gitmeden önce Ankara Esenboğa Havalimanı'nda açıklama yaptı. Bir gazetecinin, "IŞİD'in alıkoyduğu Musul Başkonsolosluğu personelinin IŞİD militanlarıyla takas edilidiği" yönündeki iddiaları hatırlatması üzerine şu cevabı verdi:
"Takas iddiaları vs. olacaktır. Takas oldu veya olmadı, 49 vatandaşımız geldi. Hiçbir şeyle değiştirmemiz mümkün değil bunları. Yani velev ki takas oldu, ben bir Cumhurbaşkanı olarak şuna bakarım: 49 vatandaşımızın karşılığı hiçbir şeyle değişilmez. Artık ülkemize geldiler, hamdolsun aileleriyle kavuştular diye düşünürüm."
Maddi değil, siyasi pazarlık
Erdoğan'a rehinelerin kurtarılmasında IŞİD ile pazarlık yapıldığı iddiaları da soruldu. Erdoğan maddi değil siyasi pazarlık yapıldığını söyledi:
"Bu iddiaları ileri sürenler neye dayanıyor, bilemem. Pazarlıktan kasıt ne, onu da bilemem. Maddi ise, böyle bir şey zaten kesinlikle söz konusu değil. Siyasi noktada diplomatik pazarlıktan bahsediyorlarsa, bu zaten kesinlikle söz konusu. Bu diplomasi zaferidir. Siyasi pazarlığın zaferidir. 49 kardeşimizi alabilmek, adım adım takip etmek söz konusu. Tabii kalemi olan yazacak, ağzı olan konuşacak. Gölge düşürme gayretinde olanlar olabilir. Türkiye’de bazı siyasiler neler söylemedi ki, tahrikler… Biz ağzımızdan çıkan kelimeleri seçtiysek, sebebi var. Cidde’de imza atmadıysak bunun içindi. NATO’da da benzer şekilde; 'Lojistik destek veririz ama başka türlü olmaz' dedik. Bundan sonrası ayrı mesele. Sayın Başbakan ile görüştüm, 'Çalışma yapın' dedim. Biz de BM’de değerlendireceğiz. Ondan sonra nasıl bir tavır alacağımızı belirleyeceğiz. Operasyon deyince sadece uçakların vurması, tank top anlamına gelmez. Bir de siyasi, diplomatik operasyon vardır. Şu andaki uygulama ikinci söylediklerimdir. Bu da hamdolsun başarıyla neticelendi."
"MİT hünerini ortaya koydu"
Erdoğan, alıkonulan Türkleri kurtarma operasyonunda başka ülkelerin payı olup olmadığıyla ilgili soruya ise çalışmaların milli olduğunu tekrarlayarak cevap verdi:
“Çalışma tamamiyle millidir. MİT’in çalışmasıyla olmuştur. Bölgede bazı teknik istihbarat bilgileri bölge ülkeleri arasında yapılıyor, insani istihbarat da oluyor. Ama bu istihbaratın geneliyle alakalı. Ama bu operasyon tamamiyle bizim MİT’in hünerini ortaya koyduğu ve bölgede Türkiye’nin dikkate alınmasını gerektiren bir hareket olmuştur. Türkiye olmadan karar alınmayacağını da ortaya koymuştur. Bu tür adımları atmış bir Türkiye temenni ederim dünya tarafından da üzerinde iyi düşünülür. Aydınım, diyenler de umarım üzerinde değerlendirme yapacaktır.”
Obama'nın yardımcısı Biden ile görüşecek
Cumhurbaşkanı’na sınırda oluşturulması gündemde olan tampon bölge de soruldu. Erdoğan New York’ta ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden ile görüşeceklerini söyledi. Ayrıca dönüşte de ulusal güvenlik stratejisinin gözden geçirileceğini ifade etti:
“Silahlı Kuvvetlerin başta ABD ile olmak üzere bölgede çalışması var. Detaylarıyla konuşulacak çalışmalar değil. Ama tampon bölge konusu önemli. Suriye tarafında bizim sınırımıza yönelik bir tampon bölge oluşturulması benim zaten NATO Zirvesi’nde gündeme getirdiğim bir konuydu. İkili görüşmede Obama’ya da aynı şekilde ifade etmiştim. Koalisyonda yer alan bazı ülkelerle de görüştüm. Ülkemizi ziyaret eden yetkililerle de görüştük; müşterek ne adımlar atabiliriz, sınırlar ne olur, bunları kendileriyle görüştük. Tabii BM’de Sayın Obama ile geniş bir görüşme fırsatı bulacağımızı sanmıyorum. BM Genel Kurulu’nun formatında bu zaten yok. Sayın Başkan’ın da bire bir görüşme yapması mümkün olmuyor. Ancak Başkan Yardımcısı'nın görüşme talebi söz konusu. Orada bu talep üzerine belki yardımcısı ile, Joe Biden ile görüşmemiz olabilir. Koalisyon ve koalisyon güçleri ile geniş istişare yapılması gerekir ve kararı ona göre alırız. Ayaküstü cevap verilecek şeyler değil. 1 milyon 300 bin insan artık ülkemize gelmiştir. ABD dönüşü ulusal güvenlik stratejisini hep birlikte gözden geçireceğiz.”
Erdoğan, ABD'ye hareketinden önce de Musul'da IŞİD tarafından alıkonulduktan 101 gün sonra kurtarılan Musul Başkonsolosluğu çalışanlarını Köşk’te kabul etmişti.Erdoğan, "Konuştuklarımız, konuşacaklarımız, bir de konuşamayacaklarımız var" demiş, personelin bir ay izinli olduğunu duyurmuştu.