EİB KOORDİNATÖR BAŞKANI ESKİNAZİ: "2023 YILI İHRACATÇILARIMIZ VE ÜLKEMİZ AÇISINDAN ‘KAYIP YIL’ OLACAK"

EİB KOORDİNATÖR BAŞKANI ESKİNAZİ: "2023 YILI İHRACATÇILARIMIZ VE ÜLKEMİZ AÇISINDAN ‘KAYIP YIL’ OLACAK"
Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “2023 yılı ihracatçılarımız ve ülkemiz açısından ‘kayıp yıl’ olacak bir görüntü sergiliyor. 2023 yılı için bir hedef koyamıyoruz. Hedefimiz, ‘Mevcudumuzu korumak’ olacak. Bugünkü döviz kuru ihracatımızı değil, ithalatı destekler noktad...

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, “2023 yılı ihracatçılarımız ve ülkemiz açısından ‘kayıp yıl’ olacak bir görüntü sergiliyor. 2023 yılı için bir hedef koyamıyoruz. Hedefimiz, ‘Mevcudumuzu korumak’ olacak. Bugünkü döviz kuru ihracatımızı değil, ithalatı destekler noktada. Ülkemizin bu olumsuz atmosferi yaşamaması için tek çare döviz kurlarının artması olacaktır” dedi.

Ege İhracatçı Birlikleri, 2022 yılına ilişkin ihracat performansı değerlendirme toplantısı düzenledi. Toplantıda verilen bilgilere göre, 2022 yılında yüzde 12 artışla 18 milyar 300 milyon dolarlık ihracata yapan 12 ihracatçı birliğinin 9 tanesi ihracatını artırırken, 3 birlik ise geçen seneki performansının gerisinde kaldı.

Değerlendirme toplantısında konuşan EİB Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, 2023 yılının 2022’den daha kötü olacağını belirterek, şunları söyledi:

“18 MİLYAR LİRANIN ÜZERİNDE İHRACAT YAPTIK: 2022 yılı pandeminin etkilerinin azaldığı, fiziki olanaklarımıza yeniden kavuştuğumuz bir yıl oldu. İhracatçılar olarak fiziki fuarlara, ticaret heyetlerine, alım heyetlerine, müşteri ziyaretlerine hızlı bir geçiş yaptık. Geçen yılbaşında yaptığımız 2021 yılı değerlendirme toplantısında 2022 yılı için 18 milyar dolar ihracat hedefi koymuştuk. 2022 yılında yakın coğrafyamızda Rusya ile Ukrayna arasında çıkan savaşa ve diğer tüm olumsuzluklara rağmen arı gibi çalışarak 18 milyar 300 milyon dolar ihracata imza attık. Ege Bölgesi olarak ihracatımız 31,5 milyar dolara yükseldi.

2023 ‘KAYIP YIL’ OLACAK: Geçen yıl başında sizlerle bir araya geldiğimizde 2022 yılı için ‘Altın Yıl’ ifadesini kullanmıştık. Cumhuriyetimizin 100’üncü yılını kutlayacağımız, bizler için manevi açıdan çok değerli olan 2023 yılı için maalesef olumlu bir tanımlama yapamıyoruz. 2023 yılı ihracatçılarımız ve ülkemiz açısından ‘Kayıp Yıl’ olacak bir görüntü sergiliyor. Global ekonomideki resesyon, dünya ekonomilerindeki büyüme rakamlarının, 2022 büyüme rakamlarının gerisinde kalacağı beklentisi, toplumsal huzuru bozar hale gelen enflasyon rakamları, finansmana erişimde yaşadığımız zorluklar, Türk lirasının döviz kurları karşısındaki seviyesi, işçilik, enerji, hammadde fiyatlarındaki artış bizlerin rekabetçi olmasını engelliyor.

İHRACATÇILAR SİPARİŞ KABUL EDEMEZ NOKTADA: İhracatçı bugün fiyat tutturamaz, sipariş kabul edemez noktada. Bugün pek çok iş insanımız fabrikaları açık kaldığında mı, kapattıklarında mı daha az zarar edeceklerinin hesaplarını yapıyor. 2023 yılının zor geçeceğinin sinyallerini 2022 yılının ikinci yarısında alıyorduk ve sizlerin aracılığıyla dillendiriyorduk. 2022 yılının ilk yarısında ihracatımız yüzde 21 artmışken, 2022 yılının ikinci yarısında ihracatımızı sadece yüzde 4 artırabildik. Pek çok sektörümüzün ihracatın 2022 yılının ikinci yarısında eksileri gördü. 2023 yılının daha zor geçeceğini öngörüyoruz.

2023’TE HEDEFİMİZ MEVCUDUMUZU KORUMAYA ÇALIŞMAK: 2023 yılında hedefimiz, ‘mevcudumuzu korumak’ olacak. Burada mevcudu korumaktan kastımız sadece ihracat rakamı değil, aynı zamanda firmalarımızı, çalışanlarımızı korumayı kastediyorum. Bugün asgari ücretteki artışlar ve döviz kurunun yerinde sayması sonrasında sadece sanayi sektörlerimizde değil emek-yoğun tarım ve madencilik sektörlerimizde de işçilik maliyetleri çok yükselmiş durumda. Hazır giyim sektöründe 800 TL günlük yevmiye ücreti konuşuluyor. Tarım sektörlerinde bu asgari ücret sonrasında yevmiye ücretleri 500-600 TL bandına gelecek. Bu şartlarda ihracatçı fiyat tutturamayacağı için ihracat yara alacak.

DÖVİZ KURU İHRACATI DEĞİL İTHALATI DESTEKLİYOR: İhracatın yara aldığı noktada özellikle tarım ürünlerimizin gerçek değerini bulması olanaksız. İhracatçımızın yaşayacağı kayıplar, Türkiye’nin kayıpları olarak karşımıza çıkacak. Bugünkü döviz kuru ihracatımızı değil, ithalatı destekler noktada. Döviz kurunun sabit kalması enflasyonu kontrol altına alıyor yaklaşımının da gerçekçi olmadığını 2022 yılında yaşayarak gördük. Ülkemizin bu olumsuz atmosferi yaşamaması için tek çare döviz kurlarının artması olacaktır.”