AVUKAT REMZİ ÜMİT ATAY: “ADİL YARGILANMA HAKKINA SAYGI GÖSTERİLMELİ”

AVUKAT REMZİ ÜMİT ATAY: “ADİL YARGILANMA HAKKINA SAYGI GÖSTERİLMELİ”
Avukat Remzi Ümit Atay, Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin, Gezi Davası tutuklusu ve TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin verdiği kararının itiraza açık bir karar olmadığına hükmetmesine ilişkin, “Hukuk sistemimizde her aşamada adil yargılanma hakkına saygı gösterilmelidir. Müvekkilimizin durumuyla ilgili olarak, hukuki sürecin tüm aşamalarında adil bir şekilde hareket edildiğinden emin olunması önemlidir” dedi.

Avukat Remzi Ümit Atay, Yargıtay 4. Ceza Dairesi’nin, Gezi Davası tutuklusu ve TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin verdiği kararının itiraza açık bir karar olmadığına hükmetmesine ilişkin, “Hukuk sistemimizde her aşamada adil yargılanma hakkına saygı gösterilmelidir. Müvekkilimizin durumuyla ilgili olarak, hukuki sürecin tüm aşamalarında adil bir şekilde hareket edildiğinden emin olunması önemlidir” dedi. 

Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin Gezi Davası tutuklusu ve TİP Hatay Milletvekili Can Atalay hakkında verdiği kararının itiraza açık bir karar olmadığına hükmetti. Dairenin kararında, 3. Ceza Dairesi tarafından verilen kararın “itiraz yolu açık bir karar olmadığı” belirtilerek, bu nedenle itirazla ilgili karar verilmesine yer olmadığına hükmedildiği ifade edildi. 

Can Atalay hakkında verilen kararı, avukat Remzi Ümit Atay değerlendirdi. Atay, bugün yaptığı yazılı açıklamada, “Hukukun üstünlüğü ilkesine bağlılık, demokratik bir toplumun temelini oluşturur ve bu prensiplere olan güvenin sürdürülmesi, adaletin sağlanması adına kritiktir” dedi. 

HUKUKİ AÇIDAN ENDİŞE VERİCİ” 

Atay, açıklamasında şunları kaydetti: 

“Hatay’ın seçilmiş milletvekili Sayın Can Atalay hakkında Yargıtay 3. Ceza Dairesi tarafından verilen kararın itiraza kapalı olduğuna dair Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından yapılan değerlendirme, hukuk sistemimize ve adil yargılanma ilkesine uygun olmayan bir yaklaşımdır. Bu noktada, Sayın Atalay’ın durumu hakkında birkaç önemli hukuki mesele de bulunmaktadır. 

Öncelikle Can Atalay'ın Gezi protestoları ile ilgili tutuklanması ve hakkındaki ceza kararı, ifade özgürlüğü ve demokratik hakların kullanımı bağlamında değerlendirilmelidir. Demokratik bir toplumda bireylerin düşünce ve ifade özgürlüğüne saygı gösterilmesi esastır. Atalay’ın sadece düşüncelerini ifade ettiği ve demokratik haklarını kullandığı bir ortamda tutuklanması, hukuki açıdan endişe vericidir. 

ADALETİN SAĞLANMASI ADINA KRİTİK” 

İkinci olarak, mahkeme kararlarının itiraza kapalı olması, genellikle bir davanın sonlanması anlamına gelir. Ancak hukuk sistemimizde her aşamada adil yargılanma hakkına saygı gösterilmelidir. Atalay’ın durumuyla ilgili olarak, hukuki sürecin tüm aşamalarında adil bir şekilde hareket edildiğinden emin olunması önemlidir. 

Son olarak, Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nin kararına karşı mücadele etmek ve Can Atalay’ın haklarını savunmak adına gerekli hukuki adımların atılmasına devam edilmeli. Hukukun üstünlüğü ilkesine bağlılık, demokratik bir toplumun temelini oluşturur ve bu prensiplere olan güvenin sürdürülmesi, adaletin sağlanması adına kritiktir. 

Bu çerçevede, Can Atalay'ın durumuyla ilgili olarak hukuki mücadelenin sürmesi ve adil bir yargılama sürecinin sağlanmasına yönelik çabaların artarak devam etmesi gerekmektedir.”